Translate

31 Mart 2012 Cumartesi

1146.bölüm..


erkekleri yalnız bırakıp,zuhal ve figenle biraz dolaştık yatta..
korkuluklara yaslanıp Mersin limanının gece manzarasına bakarken..

zuhal-- figen neyin var senin..
figen-- ne gibi,sevgili kuzenim..
zuhal-- bilmem,söyleyeceğin birşey varmış da.. dile getiremiyormuşsun gibi geldi bana..
yasine de,tavrın değişmiş sanki.. iyi anlamda yani..
figen-- (gülümseyerek) özlemiş olamaz mıyım.. seni de göreceğiz kısmetse..
zuhal-- olabilir tabi.. (içini çekerek ) sizin adınıza sevindim.. aslında.hiç birarada olamadınız ki..
ir-- bundan sonra olurlar inşallah..
zuhal-- inşallah da,sayılı birkaç gün çabucak geçecek..

figen-- zuhal,belki gitmeyeceğim (kısaca özetledi durumu)
yasinle konuşmak için.. geldim.. gelirken bahsettik,
iremle tunadan  başkası bilmiyordu.. şimdi sende öğrendin..

zuhal-- sevindim,figen.. inşallah iyi haberler alırsın ve hakkınızda hayırlı olur..
figen-- sağol canım.. hissettiğin bu olmalı..

zuhal-- (dudak büktü) belki.. ama hala eksik birşey varmış gibi..
ir-- senin kadar altıncı hissim kuvvetli olmasa da..
benim de tahminim var.. ama söylemedim.. seni duyalım önce..

zuhal-- (gülerek ) hamile olduğunu figen söylerse..
ben de kızının olacağını söyleyebilirim.. içime doğdu..

figen inanmaz gözlerle bize bakarken. ziya gülerek geldi yanımıza..
zuhalin belinden tutarak..

ziya-- hadi buyrun,kahveler geldi..
ir--  biz geliriz,zuhali bırak..figen birşey söyleyecekti...
ziya-- ben de,o yüzden götürüyorum belki..
ir-- anlamadım..
ziya-- figen,bebek beklediklerini ..senin hassasiyetin için söyleyememiş de.. ikinizi yalnız bırakayım demiştim.. tebrik ederim,gözünüz aydın..
figen-- (mahçup oldu.. başını eğerek) sağol ziya..
ir-- (zuhalle,sarıldık figene..) figenn,çok sevindim çokk..delimisin sen,böyle güzel haber söylenmez mi hiç..
 allah tamamına erdirsin..
figen-- amin.. sağol.. söyleyemedim işte..
ir-- sizin bebekleriniz olsun ki,avunayım hayatım.. şimdi sıra zuhalde..

ziya halimize gülerken..
zuhal-- tek derdim oydu irem,emin ol.. figenciğim allah sağlıklı,hayırlı evlat versin..
hepimiz amin dedik..

ziya-- hadi kızlar,hadi.. yasin merak ediyor karısını..
ir-- (figenle kolkola girdik, yürüyoruz..)o gelseydi madem..

ziya-- heyecandan ,eli ayağı dolaşıyor..denize uçmasın diye ben geldim..
ir--zuhal-figen-- ziya-- hah hah hah..

masaya geldiğimizde,ikisi de bana bakıyorlardı..
gayet candan.. zuhalle ben yasini.. tuna da figeni tebrik etti..
oturduk eşlerimizin yanına..
ir-- yasin sürprizler derken doğru söylemişsin.. hep böyle güzel haberler duyalım inşallah..
yasin-- amin..

ir-- ikinci bebeğinizin adını ben koyacağım.. şimdiden söyleyim,bir tatsızlık olmasın..
yasin-- (gülerek ) ikinci mi?  madem arzu ettin.. niye bekliyorsun ki.. bebeğin adını sen koy..

ir-- cık,zuhal kızınızın olacağını söyledi.. ben beklerim..
ziya--  yasin,bak ultrasona da gerek kalmadı.. ..

ziya-- zuhal--tu--yasin--figen-- hah hah hah..

ir--  firuze hanım nasıl sevinmiştir kimbilir.. (hallerine bakınca) aa, söylemediniz mi yoksa..

figen-- yok.. bende yeni öğrendim zaten..hem tek ya..heyecanlanacaktı,hep biraradayken .. alıştırıp da,söyleyelim istedik..
ir-- doğru ya..

ziya-- ee,ne bekliyoruz öyleyse.. gidip müjde verelim ,yaşlılar da sevinsinler..
suskunluğumuza bakarak...
ziya-- ne oldu..

tu-- bilmediğin şeyler var ziya.. bizim yaşlılar, daha doğrusu halam şaşırdı.. tatsızlar biraz..
firuze hanım eski evine gitmiş.. irem,yarın yakına getirecek..

ir-- (bir sigara yakıp) muazzez hanım da,boşanmamızı ve tunanın çocuk sahibi olmasını istiyor.. ziya..
yaktık gemileri,tuna rest çekti.. toprağı,ağalığı vs. herşeyi uğruma bırakıyor.. ama halamın cephesinde herşey güllük gülüstanlık..  hiçbirşey olmamış sanki..
abimler ve siz biliyorsunuz,annemlerin bile haberi yok..
hal böyleyken.. öğleden sonra anneme misafirliğe gitmiş,karşılaştık..
annem niye soğuk davranıyorsun diye bana söylenirken..
halam yavrum,kızım diyip durdu..
ne yapacağımı şaşırdım,verecek aklın varsa duyalım..

ziya-- halan inkar yoluna başvuruyorsa,yaşlılıkla ilgili sağlık sorunu olabilir.
dengesizliğin farkında bile değildir,dediği normal geliyordur ona.. bir doktora götürün..
 tuna  tavrını koymuş da,bu kadar alınmaya hiç gerek yok bence.. kaderi değiştirmek kimin elinde ki..
tuna herşeyi bıraksın yada bırakmasın,siz birbirinizi bırakmadıktan sonra.. kim ne derse desin.. hepsi boş..
sen de ,uğruma bırakıyor diye konuşup taikinizi de üzme.. tunanın çocuğu olmasa;baskı sana yapılsa..
sen terkeder miydin..

ir-- asla.. ateşlendiğin de,nasıldım sen gördün..
ziya-- ee,daha ne.. tekrar etmesini mi,istiyorsun.. biraz güçlü olsana,ölüyordunuz..
hayatın ve tunanın kıymetini bil.. tek dertli sen değilsin...

tu-- sağol ziya..(gülerek)  bu ikinci reçeteydi, değil mi..

güldük..
ir-- çok bilmiş ziya,bir şarkı söyle de havamız değişsin..

ziya-- hatırlat,sen gir şarkıya ben devam ederim..
ir-- aklıma neşeli birşey gelmiyor ki..  ağlatırım sizi..

figen-- olsun irem ,söyle.. 
ir-- pekii..

öyle içten okumuşum ki.. bitirdiğimde hepsi gözünü siliyordu..

ziya-- dağıttın bizi,vicdansız..
ir-- demiştim..
ziya-- hadi dans edelim,kalkın ..

1145.bölüm..

 
gülerek,konuşarak yemeklerimizi yedik..
meyveler ikram edilirken..

yasin-- huysuzun yatı güzelmiş sahiden..
ziya-- (gülerek ) huysuzun kim olduğunu bilmiyorsun anlaşılan..
yasin-- evet.. sen biliyormusun..
ziya-- hımm..
tu-- boşverin huysuzu.. nişan nerede olacak,zuhal..
zuhal-- xxx lokalinde ,yemekli olacak tuna.. tuğrul abilerle,halan da gelecek..
yasin,bir türlü annene ulaşamadık ama hepinizi bekliyoruz.. tamam mı..

yasin-- tamam.figen gece gidecekmiş de, gelmeye çalışırız zuhal..
zuhal-- bekleriz.. figen onbeşinde dönecektin değil mi..
figen-- evet.. niye sordun..
zuhal-- kına gecesi için tarih belirlemeye çalışıyorum da..
sen,gülün yanına gitmeden..ziyanın akrabaları gelmeden..telaşesiz olsun,eğlenelim  diyorum..

figen--sağol zuhal ama gidip,gitmeyeceğimi bilmiyorum.. belki başka bir yerde de olabilirim..
sen kendine en uygun tarihte yap..
bu gibi organizasyonlara kısmeti olan katılır..
 gülün düğünü, yılan hikayesine döndü.yapılmayabilir ,henüz belli değil..
nikah önceden oldu biliyorsun, damadın ataması İzmire çıkmış da..
gülün nereye gideceği meçhul.. herkes bekliyor yani..

zuhal--ne diyeyim, bir an önce belli olur inşallah..

ir-- inşallah,belirsizlik zor.. bir kaç gün içinde,bende açılış yapacağım
tarihi bildiririm size.. gelirsiniz..

ziya--(gülerek)  geliriz.. tesadüfe bak ki; harunla ceyda bugün tanışmışlar..
konuşurlarken,arkadaş olduğunuz ortaya çıkmış..
ceyda,açılışa gideceğim..görüşürüz o halde demiş..
 radyo elemanları da gelecekmiş herhalde..
ben elçiyim, harun da davet bekliyormuş..

ir-- iyi çağırırım.. ama haruna söyle,ceyda yaralı bir kız.nişanlısının
kötü davranışından dolayı ,evliliğin eşiğinden dönmüş.. dikkatli olsun..
benden de bir yardım beklemesin.. kesinlikle girmem aralarına..

tu--  niyee..
ir-- (gülümseyerek) başka işlerim var ve daha acil..
ziya,yasin .. iş için ,üniversite mezunu elemana
ihtiyaç olursa,bana haber verin.. iyi derecede ingilizce de biliyorlar..

yasin-- (tunaya ve bana bakıp) yeni mezun mühendislerin..
merkeze iki gündür akın akın gelmeleriyle,sizin  bir alakanız var mı..

ir-- benim yok.. iş ilanı verdiyseniz,geliyorlardır yasin..
bizimle niye alakalı olsun..

yasin-- (gülümseyerek) ilan verilmemiş..
personel müdürü,kim yönlendirdi sizi diye hepsine sormuş..duyduk demişler..
ama birisi, bana benzer bir adamın ilan tahtasına not yapıştırdığını gördüğünü söyleyip.. tarif etmiş..
sen miydin diye sorar gibi,bana anlattı.. ben değildim dedim..
 şimdi sen böyle söyleyince,tuna geldi aklıma..

ziya-- başka benzer adam mı yok,yasin.. herhangi birisi not yapıştırabilir..
 esmerim,boyumuz da denk.. ben bile olabilirim..

yasin-- yok,sen olamazsın.. hem ben cevabı tunadan bekliyorum..

tu-- aklında hep bir soru işareti kalacak gibi,baktığına göre.. nasıl istersen öyle düşün yasin..

zuhal-- yani,çok da umurumdaydı..demek istiyor,bildim mi tuna..
tu-- tam isabet zuhal..

tu-- ir-- ziya--figen-- yasin-- zuhal-- hah hah hah..

tu-- ayın on'u,saat altı gibi..bizim okul da yemekli tören var..
son resmi tören olduğundan,epeyce kalabalık ve özel olacak.. sizlerde buyrun..
ziya,radyocular da gelecekler.. harunu da çağır.. ama irem ceydayı çağırır mı,bilemem..

ir-- hımm,nişandan sonra karar veririm..

zuhal-- pastanede çiçeği gördüm,o da çağırdı beni..
 soramadım birinci mi,oldu tuna..

tu-- evet.. ben ona bir hediye almak istiyorum ama ne uygun olur,bulamadım..
fiyatıyla kızı ezmeyecek,başka anlamlar yüklemeyecek.. hoşlukla anacağı,törende verebileceğim
 birşey olmalı..  düşünün, belki siz bulursunuz..

ziya--  bir dolmakalem.. olabilir..
yasin-- saat olur..
figen-- hocam,bana kendi kullandığı masa lambasını hediye etmişti..
öyle bir şey düşünülebilir..

zuhal-- kendi el yazınla ,onun hakkında ne düşündüğünü yazabilirsin..
 öğretmenleri ve arkadaşlarının düşünceleri de olabilir..  günlük gibi olmaz da.. mesela ,ince uzun bir kağıda.. herkes bir iki,cümleyle çiçekle alakalı bir anı yazabilir.. sonra onu sarıp,ferman misali ..
yada diploma gibi bağlayıp  verebilirsin..
saman kağıdı olur,kuru yada taze bitki sapıyla bağlanırsa....
sıfır maliyetli,hiçbir mana yüklenemeyecek..hoş bir anı olarak,saklanıp.. törende de verilebilecek..
 ve değeri çok büyük bir hediye olur,bence..

tuna gülümserken..
ir-- dur dur,fikrini kaptım.. tunaya başka bul..
tu-- hayırr,vermem.. niye kapıyorsun canım.. ne işine yarayacak senin..
ziya-- açık artırma yapın,teklifleri duyalım..

yasin-- figen--zuhal-- hah hah hah..  


ir-- ben açılışa davetiye yapacağım,kocacığım.. kağıdın içinde,davet edildikleri yazıyor olacak..

zuhal-- hımm ama o sana basit kalır..
senin davetiyen; görüntüsüyle bahadır holdingi çağrıştırmalı ..kaç kişiye göndereceksin..

ir-- çok kişi gelecek de, davetiye gidecek tahminen elli kişi olur diyelim..
zuhal-- tunaya fikrimi geri ver..
ir-- iyi iyi,verdim..
tu-- çok naziksin..

zuhal-- düşünüyorum,güzel birşey bulursam söylerim..
ir-- tamam..

30 Mart 2012 Cuma

1144.bölüm..



tu-- teorime göre ;firuze hanımla,halamın arasında benimle ilgili bir sır var..
 sende bunu  tesadüfen öğrendin ama açığa çıkmasını istemediklerinden söylemiyorsun..
ya halam ilişkinizi kıskanmaya ve seni tehdit olarak görmeye başladı.. uzaklaştırmak istiyor..
ya da,birbirlerine eski bir mesele için.. şantaj falan yapıyorlar..

ir-- hah hah hah.. ay tunaa,harikasın valla.. sen senaryo yazsana..

tu-- keşke senaryo olsa,dediklerim muhtemelen doğru..
halamın saçmalamasının nedenini bir bulsam.. herşey açığa çıkacak ama konuşmuyor..
ir-- sordun mu..
tu-- yok,erene sordurdum.. ben birşey demedim ki,onlar yanlış anladılar
diyormuş hala.. (bana bakıp)başka çarem yok,öğrenmek için tek yol kaldı..

yasin-- madem bir yol var,niye bekliyorsun tuna..

tu-- ireme söz vermiştim de.. ondan.. ama artık hükmü kalmadı..

ir-- ne demek kalmadı.. tek taraflı bozamazsın,olmaz..
halan çocuğum olmayacağından dolayı beni istemiyor.. tek gerçek bu..
sen direnmesen,biz ayrılsak .. bir de çocuğun olsa hiç sorun kalmayacak..

figen-- aa,mesele bu mu yani..

ir-- evet,maalesef bu figen.. bana ,ağırlayamadığım için çalışma diyor sanmıştım..
şimdi düşünüyorum da,herşeyi yönettiğim için.. elimin güçlü olduğundan muzdarip olabilir..
onu beş parasız ortada bırakacağımı sanıyor, belki de..
 yada ayrılırsak hak talep edeceğimden,yetkimi vermeyeceğimden.. korkuyordur..
allahtan korkmasam ve kötü niyetli olsam ,sahiden  yapabilirim ama hiç bana /bize göre değil..
olsa ,çekilmeyi düşünmezdik..

yasin-- nereden çekiliyorsunuz..
tu-- ağalıktan.. yönetimden,çiftçilikten.. toprakların hepsini de halama devir edecektim ama
bir sürü çakal çıktı ortaya.. önce bir yol bulup,onları uzak tutmak lazım..

yasin-- özel olacak,kusura bakmayın da.. konu varis ise,var ya..niye illa tunanın çocuğu olmasını istiyor ki..

ir-- ağa diye.. ben çok önceden teklif ettim ama tuna kabul etmedi..
benden vazgeçmediği için.. ağalığı bırakıyor.. yani kara çalı benim ve elim kolum bağlı
sayemde olanları kahrolarak seyrediyorum yasin..

yasin-- teklif ettim ve tuna kabul etmedi dedin..
senn,-varis uğruna -böylesine severken.. ayrılabilirmiydin..
kimi feda edecektin.. kendini mi,tunayı mı..
ir--  kabul etse,feda edecektim ikimizi de ama tuna çok direndi,sevgimize sahip çıktı.. ayrılamadık ..

tu-- (gülümseyerek )sen hariç hiçbirşey umurumda değil...
bizi kul ayıramaz demiştim ve  konuyu kapadım..
yarın ergünün nişanına gelirsiniz herhalde.. figen uçağın saat kaçta...

figen--gece 12 de..  zuhal ,söyledi de..
 bilmiyorum gelebilir miyiz.. Osmaniyeye gitmek istiyordum da..

ir-- ne alemsin,figen.. annen baban da,gelecektir nasılsa..

 Mersin limanına girip,park ettik.. hava karanlık tabi.. saat sekiz olmuş..

yasin-- tunaa,hiç restoran görmüyorum.. yürüyecek miyiz..
tu-- yok yasin..  bota bineceğiz,sorun olmaz değil mi..

yasin-- bot? ada falan da yok yakında.. nereye götüreceksin bizi..anlamadım ki..

ir-- (elimle uzakta ışıkları görünen yatı gösterdim) bak,yasin.. oraya gideceğiz.. sahibi huysuzz,sevimsiz bir kadın ama yat nefis..rezervasyon sorunu da yok..hamili kart yakınımdır misali, faydalanıyoruz arada sırada..

yanımızdaki park yerine,hızla bir araba girince.. döndük hepimiz..ziyayla zuhalmiş..

ziya-- merhaba gençler..
ir-- merhaba..   geciktiniz hayret..
ziya-- iki dakikaya gecikme mi diyorsun sen.. karşıdaydık,yeni geldiniz..

indik arabalardan... tokalaşma ,sarılma.. nasılsınız  faslından sonra..

zuhal-- yasin gözün aydın..
yasin-- sağol zuhal.. (gülerek ) hala çıkamıyormuşsunuz-henüz evlenemediniz ya- ziya çağır diye
rica etti.. sorun olmamıştır umarım..

zuhal-- sen öyle san, yasin..
ziya--zuhal-- tu--ir--figen-- hah hah hah..

ziya-- yasin,botta benim yanıma otur.. yanlışlıkla denize atacağım seni..
figen-- olmaz,ziya.. attırmam..

yasinin, figene gülerek -çok anlamlı- bakışını görünce..hayırdır inşallah dedim içimden..
tuna da,birşey saklıyor gibi..

ziya-- serinlerdi figen.. yüzme bilmiyor mu yoksa..
figen-- biliyor da.. olmaz işte,kıyamam..
tu-- hadi buyrun.. gidelim..

******

bota oturduk.. can yelekleri takıldı.. tuna motoru çalıştırmadan,hepimize bakarak..
tu-- beş dakika sakin olun ve kıpırdamayın..
figen-- rica ederim,dikkatli ol tuna..
tu-- tamam..

*****
yatın merdivenlerine yaklaştığımızda,bir görevli bekliyordu..ipi o bağladı..
ziya da,basamağa çıkıp. zuhale yasine ve figene yardım etti..
yata çıktılar da,bize bakıyorlar..

tu-- başın mı döndü.. kalkmadın da..
ir-- yok..birşey soracağım da,gitsinler dedim..
tu-- neymiş..
ir-- figen hamile ve işi, gitmesin diye  sen ayarladın.. bildim mi..
tu-- çok uyanıksın ama hamile olduğunu, az önce büroda yasin söyledi..
figen de,yeni öğrenmiş..gelmesinin asıl sebebi oymuş.. sen nereden anladın..

ir-- figenin tavrı,yasinin bakışı..anlattı..
 kızın geleceğini etkilediğinin,farkında mısın.. hani sen,karışmazdın..

tu-- evet,karışmazdım da..gideceği okul -belirsiz bir süreyle-
Türkiyeden , master öğrencisi kabul etmeme kararı almış..
herşeyi hazırken.. reddedilecek,hevesi kırılacak ve amaçsız kalacaktı.. daha figenin haberi yok bundan..

kendisi vazgeçsin diye,işi çabuklaştırdım sadece..dört yıl sonra olacakken,şimdi oldu..
hamileliğini bildiğimi ,figen bilmiyor..
iş konusunu hiç kimse bilmiyor.. hadi gel.. bekliyorlar..

ir-- (kalkıp,elini tuttum.. basamağa çıkardı beni..)
son iki soru; haber için ,amerikayı mı aradın..
iş torpili,hüseyin abiden mi..

tu-- (yan yanayız ) iki sorunun cevabı da..hayır.. artık sorma..

ziya eğilip,kısık sesle " iremmm,birşey göstereceğim.. çabuk gel.."diyince..
ikimizde,bir solukta çıktık.. merdiveni.. etrafıma bakındım,görevlilerin haricinde kimse yok..
masa da dört dörtlük hazırlanmış..

ziya-- yasinnn..
yasin--(saatine baktı) bravo,bir dakikada getirdin..

ir-- bahse girdiniz ha, ikinize hiç acımayacağım.. bundan sonra..
ziya-- ben masumum.
yasin acıkmış.. "daha biz çok bekleriz..
evlerinde konuşmaya fırsatları olmuyor ,herhalde" dedi..
figen de..

zuhal-- ziyaaa..

ziya-- tamam,figen birşey demedi..
zaten yasinden başkasını görmüyor, durumu vahim gibi..fare desem,ne yapar acaba..

figen-- ne faresi..
ziya-- aa,konuştu.. hangisinden korkuyorsan, o olsun...

ir--tu--yasin-- figen-- ziya-- hah hah hah..

1143.bölüm..



tu-- (yasinin sesi çok çıkınca,arkaya dönüp) yasin,ne diyorsun kıza..

yasin--(derinn bir nefes verip)  figen  başımı döndürdü..
arabayı kilitledim mi,bilmiyorum.. onu soruyordum.. dikkat etmemiş..

ir-- bizim büroya arabayla mı geldiniz..
figen-- yok yürüdük.. aklım başımdaymış gibi bana soruyor..ben hala uçakta sanıyorum kendimi..

tu-- yasin.. anahtarı bıraktıysan, ayşeyi ara,kilitlesin..
yasin-- yok yok.. vazgeçtim,kalsın.. anahtar bende..

tu-- annen yedeğini bulamaz mı..
yasin-- annem evde değil..
tu-- figen annemi gördüm demedi mi.. neler oluyor ,bir anlat şunu..
yasin-- of tunaa.. sormasana..

ir-- eski eve mi gitti, yoksa..muazzez hanımla kavga mı ettiler..
 yasin-- etmesinler istedim.. yaşlı hanımların kaprisleri,bana da ağır geldi..
iki gün önce götürdüm annemi..  biraz ayrı kalınca..belki birbirlerini özlerler..

tu-- sen dedin yani,bize gitmem demişti de..
yasin-- evet.. ondan da, haberim var..
ir--  rutubetli ,güneş görmeyen koca evde.. tek başına,hasta kadın ..nasıl kalacak.. hiiç sevmedim bu haberi.. olmaz,ben rahat edemem..
tu-- seni dinliyor madem,bak çaresine ..
ir-- yarın, ilk işim o olacak..

yasin-- bir yardımcı kadın
vardı,onu çağıracak.. geri dönmem diyor.. başka bir ev kiralayayım dedim,onu da istemedi..ısrar etme,çok üzgün..

tu-- yer değişelim mi..
ir-- (gülümsedim ) olur,sıra bende..

****

yer değişip,hareket ettik yeniden..
ben telefonun tuşlarına bastım.. açılınca da..

ir-- iyi akşamlar firuze hanım..
fir-- yavrumm.. iyi akşamlar.. nasılsın kızım..
ir-- sağolun,iyiydim de.. sizin orada olduğunuzu yasinden duyunca,canım sıkıldı ..
fir-- hiç sıkma canını,ben gayet iyiyim..bildiğin nedenler, daha da arttı kızım..
dayanamadım.. sizi iyi ve  mutlu göreyim,başka bir şey istemiyorum yavrum.. tuna nasıl..

ir-- çok şükür,o da iyi.. çalışıyoruz bildiğiniz gibi.. hayat telaşesi devam ediyor..
yasinle,figenle beraber yemeğe gidiyoruz.. Mersine.. tuna araba kullanıyor,selamı var..

fir-- as.. işi rast gelsin.. kaç gündür görmüyorum..rüyalarıma giriyor,sıkıntılı hep.. neyi var.. söyle bana..
ir-- ben çok kıskancım,biliyorsunuz değil mi..
fir-- hah hah hah..

ir-- firuze hanım.. az önce konuştuk,şimdi de hepsi duyuyor beni..
tuna ;  madem rahat etmeyeceksin..firuze hanımı yakına gelmesi için, ikna et..
halamın karşısında oturmak istemiyorsa, başka ev bul..
yapamazsan da,bir daha beni seviyor ve dinliyor deme dedi..
sık gelip,göremesem de.. sana ulaşabileceğimi bilmek istiyorum..
lütfen, beni tunaya karşı mahçup etme..


fir-- .......................... öyle mi dedi..
ir-- evet..

fir-- biliyorsun durumu,dönsem sorun olur.. bana bir laf ederse,kendimi tutamam..
bu yaştan sonra,tadımız daha da kaçmasın..
başka eve de ,ne gerek var yavrum..boşuna masraf .. yasin de ,figen de söylediler ama yok dedim..
mahçup etmeyi istemediğimi,bilirsin ama benden isteme bunu..

ir-- bana ne, bana ne.. istiyorum..
tu--yasin--figen-- hah hah hah..

ir-- bak,şımarıklığıma gülüyorlar.. son kozumu oynatma bana..
tu-- (yüksek sesle) firuze hanım ben de,istiyorum..bakkala beraber gideriz,yine..

 (tunanın sesini duyunca..ağlamaya başladı garibim..gözlerim doldu.. kendimi,zor tutuyorum)
fir-- peki..
ir-- canımm.. sağol.. ellerinden,öpüyorum.. yarın görüşürüz..iyi geceler sana..

fir-- size de.. ben de seni,öptüm.. yüzü,yüreği güzel kızım..oğluma iyi bak.. fırsatını bulursan,bir göster bana.. çokk özledim..
 ir-- anladım,hoşçakal..

kapatıp,gözlerimi sildim..

yasin-- ee,ne oldu..
tu-- tanıdığım irem vazgeçmez..son kozunu oynamadığına ve kapattığına  göre.. kabul ettirmiştir..
 figen--  ben o kadar söyledim,tamam dediyse alınırım valla..

ir-- evet, kabul etti.. ama  hiç alınma,figen..   bazen insan anlatamadığı başka birşeyler hisseder, karşısındaki kişiye..farklı bakar.. paylaştığı çok özel duygular,bağlar onları.. biz de firuze hanımla,öyleyiz..

yasin-- doğru, şahitiz bizde..annemle,irem iki kere bizim yanımızda görüştüler..
bir tulum hediye etmiş annem.. güya tunanınmış.. ne olduğunu çözemedik,bu hale geldiler..

tu-- ben çözdüm sanırım..
ir--  neyi..

yasin-- söyle de öğrenelim tuna.. ben halanın,annemin ve iremin bu kadar bağlılıktan sonra..
değişmelerine hiç bir mana veremiyorum..

tu-- seni değil.. beni ilgilendiriyor,yasin..
ir-- (gözlerimi kısıp,baktım) sen ne diyorsun,tuna..  
 

29 Mart 2012 Perşembe

1142.bölüm..


tu-- evet,yasin acildi..
ir-- figen ne zaman geldin.. bitti mi,okulun.. 15i diyordun da.. şaşırdım seni görünce..

figen-- (gülerek ) bu sefer öyle oldu.. ama en çok  yasin şaşırdı..
okul daha bitemedi,yarın sınav yok..  gece döneceğim..
öğlen iş görüşmesinden çıkınca.. yeni gelişmeleri, yüzyüze konuşalım diye  geldim.
 öyle bir iş fırsatı çıktı ki karşıma,olursa.. bütün planlarım değişecek..
 master kalabilir yada çalışırken yapabilirim belki..

ir-- çok sevindim.. hayırlısı olsun..iş ne.. amerikayı gözardı ettiğine göre.. iyi olmalı..

figen-- sağol.. hani staj yaptım demiştim ya..
o bankanın genel müdürlüğünden,İstanbul xxx şubesi müdür yardımcılığı için iş teklifi geldi.. geçen hafta..
düşünsene tuhaflığı,onlar beni çağırıyorlar..başvuru bile yapmamışım, hiç böyle birşey de beklemiyorum tabi..
 şaşırdım.. bir yanlışlık olmalı desem de..  siz mi önerdiniz diye,hocalarıma sordum..
hayır ama madem başarından dolayı ..o pozisyon için çağırılmışsın, mutlaka değerlendir dediler..
 gidip,görüştüm.. doğruymuş ,hala inanamıyorum.. görüşme de iyi geçti..
eğer kabul edilirsem,torpilsiz ilk giren ben olacağım herhalde..

tu--  hakkınızda hayırlıysa olsun,figen..onlar seni takip ediyorlarmış,demek ki..
iktisat fakültesini üçüncülükle bitirmek kolay değil..gurur duydum,seninle..

figen-- teşekkür ederim tuna..
ir-- çok sevindim,figen çokk.. ikinizin de gözü aydın..inşallah olur..

yasin-- sağolun.. sürpriz laftamıymış,irem..
ir-- değilmiş.. hadi kurtuldun,taframdan..

yasin-- şimdi,sözünü tutarsan..belki bir sürpriz haber daha duyabilirsin..
ir-- (güldüm )tutarız.. bir nefes alayım,sonra söyle..
bu arada,nereye gidiyoruz..niye siz yalnız gidip kutlamıyorsunuz ki..yani,daha romantik olurdu..

figen-- daha ailem geldiğimi bilmiyor.. sadece annemi görüp,zuhali aradım..
romantizm de bekleyebilir..hep dar zamanlarda,çırpındınız..  kollayıp..sorunumuzu çözdünüz..
borçlu olduğumuz çok şey var ama  bir kere de iyi birşeyi paylaşalım diye beraber olmak istedik irem..

ir-- estafurullah ,ne borcu.. öyle yapılması uygundu,yaptık..tamam paylaşalım.. sizi başbaşa bırakmak için demiştim ben..yasinnn,yeri söyle..

yasin-- bilmiyorum ki,ziyayı bir saat önce arayıp..  ayarlaya dedim.. yerleri bilen o..
 bürosunun önünde dur.. beraber gideceğiz..

ir-- hocanın yerine gitseydik ya.. serin olurdu,göl kıyısı..
yasin-- ben de dedim de..ziya geçen hafta gittik,içerisi sıcak.. dışarıda da müthiş sivrisinek vardı dedi...

tu-- (ahizeyi aldı,tuşlara basıp) alo.. ziya.. rezarvasyon yaptırdın mı..
................... isabet olmuş.. geliyoruz,takıl peşimize.............
............. .......... bildin........................
 acelen mi var,oğlum...............................................
................. hahh hah hah................................
................ ...................................................
ben ne dediğini ağzımdan kaçırabilirim.. ............................ ................... iremden,senden bulaşmıştır.. ............................ama iyiliğime karşılık, şu anda bir şey beklemiyorum.. isterim bir ara..
............................................. hah hah hah.. çok yaşa sen..dikkatli gel..

kapatıp ,bana döndü..
tu-- anladın değil mi..
ir-- (döndüm kavşaktan ) evet..
tuna kaptanı ararken..
yasin-- hesabı ben vereceğim,anlaştık mı..
ir-- hı hı..  (hızlandım ana yola çıkınca,tuna da kapattı telefonu..bir an baktım ona )anladın değil mi..

figen-- yasin-- hah hah hah..
yasin-- yoruma açık,bir bakıştı.. ziyanın ne dediğini söyletmeye mi çalışıyorsun..

tu-- (cebinden sigarasını çıkartı,iki tane yakıp birisini bana verdi..sigara paketini de,yasine uzattı ) hayır,bak ben yorumladım..
ir-- ve doğruydu.. sağol canım.. ziya yer bulamamış mı..
tu-- sen de sağol.. yok.. aradığı her yer,doluyuz diyince..kendi evlerine götürmeye niyetlenmiş..

ir-- deli bu ya.. çağırmaya ne kadar meraklı.. evlensinler de,her gece gidelim..

yasin--figen-- tu-- hah hah hah..

yasin-- müdürüyle iyi değildi,son durum ne biliyor musunuz..
ir-- idare ediyoruz demişti.. son durumu bilmiyorum yasin.. yeni görüşeceğiz..

tu-- irem,kemal bey aradı acelesi varmış.. senin olmadığını duyunca,müjde vereceğini söylememi istedi..  ne oldu,ne müjdesi dedim.. irem hanımanlatır,kusura bakmayın kardeşimi evine götüreceğim dedi..
mesele ne,anlat bakalım..

ir-- sonra olsun mu.. hikaye uzun..
tu--hımm,dün önceki gün gördüğüm halde.. niye bana söylemedi acaba..

ir-- bilmemmm,artık bana güvenmeye başlamış da olabilir..
tu-- hah hah hah.. aman güvenin girmem aranıza.. birde güngör bey arayıp ,havyar ve votkaya teşekkür etti..
ama sonraki söylediklerine bir mana veremedim...
ir-- ne dedi ki..
tu-- "ifade verdik ama fotoğraflarımızı göndersek de yetermiş..hele kemal bey,meşhur oldu..
yaz günü.. paçalı don ve dizlik çorapları görünce.. emniyet müdürü gülme krizine girdi..  şamata gırgır,birşey anlamadık..her zaman irem hanımın emrinde olduğumu ve çookkk eğlendiğimi söylerseniz sevinirim..
yalnız bekire gammazlamış bizi,biraz alındık ama çok değil.. selamlar tuna bey"
 dedi ve kapattı.. bu ne şimdi,sen birşey anladın mı..

ir-- evetttt..  hah hah hah..
tu-- bana da anlat öyleyse..

ir-- (gözlerimi sildim ) anlatırım bir ara.. kemal bey gözümün önüne geliyor ,hahh hah hah...
(arkada fısıldaşıyorlardı ,tunaya göz kırptım..kısık sesle ) senin marifetin ,değil mi..
tu-- susssss..
ir-- (gülümseyerek,başımı salladım sağa sola ) inanılmazsın,ne ara becerdin bilmem ki..

tu--(o da kısık sesle )  kendine haksızlık etme,sen de çok mahirsin..adam,bana..gayet neşeli ve doğal birşeymiş gibi.. karının emrindeyim diyor baksana..
paçalı don,çorap ..kemal bey.. fotoğraf, ifade , gammazlamak birbiriyle bağdaşmıyor
.güleyim mi,kızayım mı..kıskanayım mı bilmeden.. anlatmanı bekliyorum..bu fevkalade bir durum..

ir-- (gülerek baktım bir an) güven böyle birşeydi, değil mi kocacığım..plansız gelişen bir durumdu.. anlattığımda hak vereceksin bana..

tu-- çok bekletme ama..
ir-- olur,bu gece yapacaklarıma onu da ekledim..
tu-- (gülerek) sıra gelir mi ki..

ir--- benim sıralamam da,gelmez.. ya senin..
tu--- e yarına kalsın hadi..

tu-- ir--  hah hah hah..  


1141.bölüm..

arabayı çalıştırdım.. aynaya bakarak gözlerimi silerken ,babamın yürüyerek sokağa girdiğini gördüm..
 karşılaşsak,halimi merak edecekti.. tadını kaçırmamak için.. hareket ettim..
hızla sokağın diğer tarafından ,caddeye çıktım..

sakinleşmeye çalışarak,bir tur attım bulvarda.. büroyu görecek şekilde
 kaldırıma yaklaşıp,durdum.. bir sigara yaktıktan sonra,tunayı aradım..

tu-- buyrun..
ir-- canım,halan beklendiğimi duyunca.. babamla gitmeye karar verdi..
ben köşke uğrayıp öyle geleceğim.. sadun bey,iki kere aramış da..

tu-- ben  uğradım ve görüştüm..sadun beyin sıkıntısı,gece ki durummuş..
"karışmayın,siz onun özel işleri için aracılık
 yapmaya mecbur değilsiniz ki.. kullandırtmayın kendinizi" dedim..
o da bıkmış,makul buldu dediğimi.. rest çekecek artık..hava karardı ama yine de istiyorsan,git.. sen bilirsin..

ir-- yasin daha gelmedi herhalde..
tu-- yanılıyorsun,niye sordun..

ir-- gelmedi deseydin,kasanın içindekileri alıp eve getirecektim..
madem gelmiş,alamam.. siz konuşun.. ben de,eve çıkayım.. yoruldum..

tu-- yasin bizi yemeğe davet ediyor muş.. ne diyorsun..
ir-- kırmadan,istemediğimi yorgun olduğumu söyle tuna.. annem bir çok şeyverdi.. eğer bozulursa,bize getir.. birşeyler ilave ederim,yeriz..

tu-- yasin istiyor.. sen söyle..
yasin-- irem merhaba..
bir.. yok iki sürprizim var ve sizinle paylaşmak istiyorum.. lütfen gidelim..

ir-- peki yasin,gidelim ama tatsız ve huysuz olduğumu bilmende fayda görüyorum.. sürpriz lafını ,beni ikna etmek için kullandıysan..tüm sinirimi senden alırım,kabul mü..

yasin-- hah hah hah.. kabul..sen de;eğer sürprize sevinirsen eski irem olacaksın..söz mü..
ir-- bilemiyorum,önce duymam lazım.. iki dakika sonra oradayım.. ( hareket ettim)  siz aşağıya inin,gidelim..
yasin-- olur..
kapattım..

bulvarı dönüp,geldim büronun önüne.. onları bekliyorum.. topuzumu tutan tokaları çekip..
dağıttım saçlarımı.. hala nemli kurusun bari.. başıma masaj yaparken.. arka kapı açılınca,döndüm..
tuna,yasinle figene arka kapıyı açmış.. gülerek bana bakıyorlar..
ir-- aa,figenn.. hoşgeldin..
figen-- hoşbuldumm..

indim arabadan,sarıldık figenle.. yasinle tokalaşırken..
yasin-- nasıl,sürpriz doğru muymuş..
ir-- doğruymuş.. gözün aydın..
yasin-- sağol..
ir-- hadi buyrun.. tunam,merhaba..
tu-- merhaba.. (yasinle figen arka koltuğa oturdular ,kapıyı kapattı) gözün kızarmış,hala ağlamana mana veremiyorum..
ir-- biliyorum ama engelleyemedim..
tu-- (gülerek ) yoksa sorgulama dediğim için mi,canın sıkıldı..

ir-- (güldüm.. )yok düşünceli kocacığım ,nedeni- ağzından bilmeden kaçıranlar oldu..- anladım..
babamın istediği rakamı kimsenin vermeyeceğini anlayıp,aldın diye tahmin ediyorum.. doğru mu..bir günde satmış,çünkü..

tu-- (gülümsedi) pişman değilim.. yabancıya gitmedi,helal olsun..

ir-- tamam olsun da.. babam çiftlikle,bahçe hariç her şeyi satmayı düşünüyormuş..
ya babamı vazgeçirelim.. yada biz almayalım bir daha.. kısa dönemde uygun değil açılmamız..kendimizi toparlayamayız..

tu-- (kısık sesle ) babanın niyetini öğrendim.başka birşey için satıyor olsa..
hiç girmezdim ama gezmek istemesine de engel olmam doğrusu..
nasılsa,kızı  alıyor.. başkası değil..
ben takviye yaparım sana..

ir-- ne diyeceğimi bilmiyorum..kaldırımda olduğumu unutmak ; deli dolu.. heyecanını sevgisini
 göstermekte bir sorun görmeyen.. eski irem olmak isterdim şu an..

tu-- ne yapacaktın ki,kaldırımda olmak engel mi.. sana..
ir-- eh biraz.. yani ben üstüne yine atlarım da.. durum,konum ve yasinler engelliyor beni..

tu-- (koluma dokunup,kapımı açarken ) doğrusunu söylemek gerekirse,ben de, senin o hesapsız halini görmeyi özledim.. gece yap,olur mu..
ir-- olur..

(oturup, kemerimi takarken.. tuna da,yanıma oturdu)

yasin-- hava hiç sıcak değildi.. biz beklerdik,acele etmeseydiniz..
ir--tu--figen-- yasin-- hah hah hah..

ir-- (arabayı çalıştırdım )tunaa,bizde birilerini beklemiştik..hatırlıyor musun.. ayrılamıyorlardı..
tu-- elbette.. hatta başka şahitlerde var..

yasin-- (gülerek) tamam da,aramızda bir fark var.. siz evlisiniz..
bekleyemeyecek kadar acil miydi,konuşmanız.. onun için dedim..

tu-- evet yasin ,acildi..


1140.bölüm..


bahçe kapısının önünde,babamın yeni kamyoneti duruyor.. arkasına iyice yaklaşıp,park ettim..
legolarla,çantamı alıp..indim arabadan..

hatice teyze,nimet teyzedeymiş.. balkonda oturuyorlarmış,görmüşler beni..
 seslendiler konuşup,hal hatır sorduk.. gülşenle ilgili güzel haberleri
duydum.. bebeği olacakmış.. hatice teyze gidecekmiş yakında..
gözünüz aydın,çok sevindim,selamımı götür dedim..
gelmiyorsun,göremiyoruz seni diye..  sitem ettiler haklı olarak..

ir-- (güldüm ) kimseyi gördüğüm yok,nimet teyze.. bir yere çıkamıyorum ki..
anneme bile ne zamandır,yeni geliyorum.. oturmadan da,geri gideceğim..
beni bekliyorlar.. görüşürüz, öptüm ellerinizden..

el salladılar,ben bahçeye girdim..
annemin  misafiri kimse artık,içeride ağırlıyor demek ki..
zile basıp,beklerken.. ertanın ciyak ciyak yunaaa demesine az bozulsam da..
kapıyı açılınca.. eğilip aldım kucağıma..
tonton yanaklarını,öptüm iyice..

nermin-- hoşgeldin,girsene.. sokağa canlı yayın yaptın..

ir-- öyle oldu,duydun madem.. geri gideceğimi de duymuşsundur..
(öptüm annemi) büroda beni bekliyorlar,hayatım.. çok işim var ,çokk..emanetini ve oğlunun hediyesini getirdim..

nermin--(bir eliyle ..kapı kapanmasın diye tutarak,arkasından çekti.. kulağıma,kısık sesle) muazzez hanım içeride..
ir-- (dudak büktüm ) oh oh.. aman ne hoş..

nermin-- ne oldu size,gelmiyorlar.. tunayı bile görmüyorum dedi..

ir-- (fısıldadım) nedenini ona sor..söyleyebilirse duyarsın..
(ertanı indirdim kucağımdan,lego kutusunu da verdim eline ..çantamdan bilezik kutusunu alıp,uzattım.. )
buyur anne,aldım.. ama aklıma takıldı,sen beni karşılaşalım diye özellikle mi çağırdın.. dediklerin numara mıydı.. bilmek istiyorum..

nermin-- (aldı) sağol da.. ne numarası, gitmediğinizden haberim mi vardı sanki..
 hadi gir, hoşgeldin de..  aranızda ne olursa olsun.. geldiğini gördü,duydu..girmezsen çok ayıp olur.. sen , saygıda kusur etmeyeceksin....

ir-- hiç hak etmese de,tunanın hatırı var... saygılıyım merak etme..beni tanıdığın halde,baskı yapman .. emir vermen de, çok ilginç..hadi girdir girdirebiliyorsan derdim ama annemsin..
ve ben hakkının ödenmeyeceğini artık çok iyi biliyorum.. muazzez hanıma ayıp olur diye değil..sadece senin için,gireceğim.. iki dakika durup,giderim.. sakın ısrar etme..

nermin-- sonra konuşuruz seninle.. kaç lira bu..
ir-- xxx lira..
nermin-- tamam... ertann,gel oğlum..
ir-- sen gir.. ben alırım.. nasıl kaçıyor baksana..

*******

ertanı yakalayıp,kucağıma aldım.. sıkıştırıp,öpüyorum o da gülüyor..
elinde de lego paketi var hala..içeri girdik,kapıyı yaslanarak kapattım..
ir-- ertann,dur.. gıdıklama bücür..
ertan-- gıdı gıdı..
ir-- (indirdim kucağımdan) sen paketi aç.. ben de ayakkabımı çıkarayım
(eğildim,çıkarıyorum )
ertan-- abba,yuna yok..
ir-- çalışıyor ondan yok..

elini tuttum,salona girdik.. hamarat annem,maharetlerini sergilemiş yine..
on kişi geliyor sanki.. pasta,börek kısır mercimekli köfte vs.yemek masasında yok yok..
koltuklarda karşılıklı oturuyorlar.. yemişler de,çay içiyorlarmış..
 muazzez hanım çay bardağını sehpaya bırakıp,gülümseyerek..
mua-- hoşgeldin yavrum..

ir-- hoşbuldum,siz de hoşgeldiniz.. (yaklaşıp,elini öptüm.. o da beni öptü)
mua-- çok özledim sizi..
ir-- biliyorsunuz hiç fırsatımız olmuyor,siz buyursaydınız..
nermin-- irem herşey masada,al tabağına.. otur karşımıza..
mua-- çok zayıflamışsın,irem.. tuna nasıl..

ir-- gayet iyi,iyiyiz şükür.. anneciğim söylemene gerek yok,burası baba ocağı.. kürkçü dükkanı yani..
canım istese ,bir de beklenmesem yerdim ama.. maalesef gitmem lazım.
yurt dışından bir misafirimiz gelecek,onu yemeğe götüreceğiz..

nermin-- (kalktı ) içime sinmez,götürmezsen.. tuna da yesin.. (mutfağa gitti )
ir-- (sehpadan boş bardağını alıp) bir çay daha içer misiniz..
mua-- yok sağol,tansiyonum çıkıyor bu ara..
ir-- geçmiş olsun.. bardağı mutfağa götüreyim,izninizle..

salondan,mutfağa gittim..bardağı bırakırken, annem parayı elime sıkıştırdı..
konuşmadan,saklama kaplarıyla salona girdi..
 bir bardak su doldurdum,içiyorum.. sesleri duyuluyor..

mua-- elinize sağlık nermin hanım.. herşey çok güzel olmuş..irem de,sizin gibi çok maharetli..
nermin--  irem daha birşey yapamıyor,çalıştığı için..
afiyet olsun,ne yaptım ki.. firuze hanımla beraber geleceğinizi düşünmüştüm..

mua--  başka zaman artık,
misafire söylemek yakışık almaz dedi nermin hanım..
irem gidecek madem,hazırlanayım da beni de götürsün..

nermin-- aa,muazzez hanım daha erken.. oturuyoruz..ahmet gelir birazdan.. bırakma,ben götürürüm dedi..

kurnaz hanımlar diyerek, güldüm kendi kendime..
koridorda parayı çantama koyarken.. telefon çaldı..

nermin-- irem bakıver..
ir-- tamam( aldım ahizeyi) alo..
tu-- aşkımm,çok mu özledin ertanı..
ir-- evet de,çıkıyorum birazdan..
tu-- dur canım,çağırmıyorum.. ne alınıyorsun.. bürodayım,sen otur..yasin arayıp,geleceğini söylemiş..  hanımları gönderiyorum..tamerin getirdiği klasörlere bakacağım,şimdi..

ir-- saat kaçta rezarvasyon,siz gidin.. ben oraya geleyim istersen..muazzez hanım burada ve evine bırakmamı istedi de ..
tu-- kim dedin,doğru mu duydum..
ir-- evet..

tu-- halam,annene bizi şikayete gitmiş olamaz değil mi..
ir-- neden olmasın,karşı tarafın bir bilgisi yok nasılsa..
bak,sen müşteriyi oyala.. ben yarım saate kadar, katılırım size..
tu-- istemiyorsan götürme,nasıl geldiyse gitsin..
ir-- sen hiç merak etme,ağam..
kapatıp,salona girdim..

ir-- gitmek istiyorsanız,hemen çıkmamız lazım.. buyrun..
mua--  madem,bekleniyormuşsun.. babanla giderim..tunaya selam söyle,gelsin de.. bir göreyim..
ir-- siz bilirsiniz.. söylerim.. (gidip,elini öptüm ) sizde firuze teyzeye ayşeye selam söyleyin..
mua-- as..
ir-- anne,koydun ama.. ben onları götürmeyim.. yemeğe gideceğim ya..
nermin-- olmaz,götüreceksin.. (poşete koydu,saklama kaplarını)
ir-- peki.. babama selam söyle..
nermin-- as..

annemi ve ertanı öptüm.. poşeti alıp..
ir-- sen misafirinle otur,anne.. ben giderim.. hoşçakal..

nermin-- ben muazzez hanımı misafir olarak görmüyorum.. nasıl konuşuyorsun,irem..benim olduğu kadar,onun da kızısın.. kalp kırılmaya görsün.. onarılması zordur.. büyüklerinizi incitmeyin..

ir-- ( gözlerim dolu dolu, baktım anneme )anneciğim,çok haklısın.. kalp hepimizde var ve küçükler de incinebiliyor.. ben gelinmişim..  üstelik..
mua-- iremm..

 muazzez hanıma da bakıp, konuşmadan.. çıktım salondan..
aceleyle ayakkabılarımı giydim..kapıyı açıp,kendimi dışarı attım..

1139.bölüm..

bileziği vitrinden çıkarırken.. hakan beye ,sordu.. o da çok genç ,kuyumcunun oğlu herhalde benziyorlar..
ayarını,gramını ve fiyatını söyledi.. yasemine..
ben de,bileziği inceliyorum..
kasada duran yaşlı bey,ağzı kulaklarında aldığı dolarları sayıyor..turla gelenler, çıktılar mağazadan.. müşteri olarak ben kaldım..
bizim öğretmen takımından.. iki erkek de tezgahın arkasına geçtiler..
--- yasemin,yardıma ihtiyaç var mı..
yasemin-- yok kaan..
--- (diğeri,fısıldıyor türkçe) siftah yapmayan,bir sen kaldın..  kadın
bakarken,bilezik hakkında bilgi versene.. ben öyle sattım..hadi primi kap,gece kutlamaya gideceğiz..
yasemin-- turgut,suss..
ir--  fiyatını bir daha söyler misiniz..
yasemin-- tabi.. 22 ayar,xx gram ve xxx lira.. (gülerek) bu yabancı olduğum bir alan,ezberlediğim gibi
söyledim..
ir-- (bende gülerek)önemli değil.. yanındakiler,bahsettiğin arkadaşların herhalde.. nerelisin/ nerelisiniz..
 hayaliniz ve idealinizdeki meslek öğretmenlik miydi..

kaan-- o dediğiniz bana uyuyor.. ben kaan,Malatyalıyım..
ir-- memnun oldum kaan..
kaan-- ben de.. sanırım evlisiniz..
ir-- (gülerek) evet.. sanırım asılmayı düşündünüz..
kaan-- evet.. eşiniz çok şanslıymış..
ir-- asıl ben  çok şanslıyım diyerek,hiç açılmaması gereken bu konuyu kapatıyorum kaan..

yasemin-- kaan arkadaşımız,çok iyidir de.. azıcık patavatsız ve liderlik yönüyle de, kıskançtır..
önce ona soracaktınız.. ikinciliğe  ve güzel bayanlara hiç dayanamaz..

turgut-- arada bir sizin gibi uyaran oluyor ,neyse ki..adım  turgut ,hanımefendi....buralıyım..
ben de okulda asistan olarak kalmayı düşünüyorum..
iş bulamadım ve askerlik var.. tabi birde,açılacak sınavı geçmem lazım..

ir-- kolay gelsin,turgut.. yasemin sen..

yasemin-- ben Konyalıyım,annemle beraber..tayinim nereye çıkarsa gideceğiz..
benimle geldi,ev kiralayıp okulu bitirmemi bekledi.. burayı çok da sevmiştik ama artık çalışma sırası bende..

ir-- baban,kardeşin yok mu.. nerede oturuyorsunuz..

yasemin-- yok.. tek çocuğum.. babam altı yıl önce vefat etti..baraj yolunda oturuyoruz..
ir-- başın sağolsun..  primi ,fiyat üstünden mi alıyorsunuz..yoksa yüzdesi sabit mi..

kaan-- biz fiyat üstünden aldık.
ir-- yasemin , primin için.. bileziği  pazarlık yapmadan alıyorum..güle güle harca..
yasemin-- teşekkür ederim..

hakan bey,bileziği silip ..kutuya koyarken.. kasa da duran beye ,parasını verdim..
-- yaseminn,gözün aydın.. oldu bak..bayana  teşekkür ettiğimi ve yine beklediğimizi söyle..

yasemin-- sağolun.. irem hanım,beyefendi..

ir-- (Türkçe konuştum) tamam yasemin.. anladım..gençlerden çok memnun kaldım.. beyefendi.. iş,geçiciymiş sanırım.. istihdam etmeye niyetiniz var mı..

--- biz de,memnunuz da.. henüz konuşamadık.. onların niyeti de önemli..

ir-- elbette.. ben konuştuğumu ve  talip olacağımı söylemeye çalışıyordum..iyi günler..
-- size de..

kaan,turgut ve yaseminle tokalaştım..
ir-- memnun oldum gençler.. tamere haber verdiğimde..sizi başka dostlarla tanıştırmaktan da,memnun olacağım.. görüşürüz..
kaan-- tameri tanıyor musunuz,nasıl yani.. kim kime, talip.. dostlarınız kim..
ir-- evet,tanıyorum.. tamere , irem kara geldi derseniz sizi aydınlatır..hoşçakalın..
kapıyı açıp,çıktım dışarıya..

*******

hava biraz bulutlanmış,hafif  de rüzgar olunca.. yürüyeyim dedim..
ara sokaklardan geçerek,cengiz beyin bürosuna gittim.. kendisi yokmuş..
vesikalık resim ve kimlik bilgilerimi bırakıp..ayrıldım oradan..

diğer bulvarın kaldırımın da ilerlerken..
saidin kuyumcu mağazasının önünden de,geçmişim.. farkında değilim..

said-- irem hanım..
ir-- (döndüm arkaya,bana bakıyor) merhaba said..
said-- merhaba..  hiç bakmadan geçince.. acaba bir yanlışım mı oldu ,diye sormak için seslendim ..irem hanım..

ir-- (gülümseyip,yanına gittim.. kaldırımdayız..)dalgınım said ,biraz da acelem var.. niye alındın ki,hata yaptığını mı düşünüyorsun..

said-- yok da, mr.rekinin İstanbula gitme teklifini destekledim..
yiğenimin olduğunu duyunca,maruflara gidelim diye de ısrar ettim..
gerçi vahide hanımla,derya anlatmışlardır ama niyetim kötü değildi inanın..
mr.rekinin ..yemekte hep biraradayken.. "işten ayrıl ve evlenelim "diye vahide hanıma ısrar edeceğini ,tahmin edemedim..
abimle zübeyde ,şaşırdılar.. hatta abim çaktırmadan.. "kendine gel,ne yapıyorsun "dedi..
ben dediklerinin çoğunu çevirmedim ama duydukları bile fırçalanmama yetti..
yani tam manasıyla ,arada kaldım.. bir daha kimseye tercüme yapmayacağım..
biz de,deryayla bozulduk.. telefon ediyorum,büronuza.. songül açıyor ve derya ablanın işi varmış.. gelemezmiş diyip kapatıyor..
lütfen,rica ederim.. siz de kızmayın bana..

ir-- peki,said.. iyi niyetinden şüphem yok,sana kızmadım.. vahide hanımla derya aklı başında,kendi kararlarını verebilecek kadınlar..
sanıyorum bu yüzden bana birşey anlatmadılar,şimdi senden duydum..
siz iyi olursunuz da,mr.rekin için..  vahide hanım ne yapar bilemem..
biz konuşmalarına vesile olduk.. bundan sonrasını onlara bırakalım..  hadi sıkma canını..

said-- sağolun.. sizi arabayla götürsem de.. büroya girmeye bahanem olsa.. ne dersiniz..
ir-- (güldüm) arabam var,anneme gidiyorum..  bana ve bahaneye de ihtiyacın yok..
nezaket,özür dilemek.. değer vermek  erdemdir  ama sevdiğinin karşısına çıkıp.. kendini ifade etmen de gerekir bazen..hoşçakal said..

said-- (mahçup mahçup,başını salladı ) tamam.. güle güle..

oyuncakçı dan,iki yaş için uygun olacak iri parçalı üstü desenli lego alıp..
arabamın yanına  geldim.. yorulmuşum,ne zamandır böyle yürümedim ki..

çalıştırdım arabayı.. saat beş buçuk olmuş..
anneme giderken,büroyu aradım..
so-- alo..
ir-- songül,niye sen açtın.. vahide hanımla derya neredeler..

so-- buradalar ve sinirli hanımlar temizlik yaptılar.. büroda dağınık ve kirli hiç bir yer kalmadı.. valla bana boşuna para vermişsiniz.. üstat onlarmış..küveti görseniz,imrenirsiniz.. banyo yapacaklar sanki...
 burhan da,nasibini aldı garibim..aşağıdaki boş dükkana kum saatlerini taşıttılar..
 mr.rekin ve saidle konuşmak istemiyorlarmış..beni de kurban seçtiler,irem hanım..
 telefon kucağımda, taburede oturuyorum..aradıklarında yok diyorum,işim bu..

ir-- hah hah hah.. sana değişiklik olmuştur.başka bir gelişme var mı..

so-- (kısık sesle ) sadun bey aradı iki kere..adamı da,yıldırmışlar sanırım..sizinle konuşacakmış.." n'olur,gelince arasın "dedi.. tamer  ,iki klasör ve çiçek buketi getirdi size..
takım elbise giymiş,tıraş olmuş.. yüzü gülüyordu.. selamı var..

ir-- as.. sadun beye de,uğrarım..senin neyin vardı,sonra dedin.. konuşamadık..
so-- benimm,bir talibim var mış.. akşam bize geleceklermiş..
az  zaiyat verecek,ne yapabileceğimi düşünüyordum.. öneriniz var mı..

ir-- hah hah hah.. önce gör,beğenmezsen buluruz songül..
so-- sahi yardım eder misiniz..
ir-- fiziksel değilse de,fikir bazında ederim..

va-- songülll.. sana konuş demedik,yok diyip.. kapatacaksın..acıma şunlara..
ir-- aradığımı söyleme songül..  yarım saate kadar gelirim, anneme gidiyorum.. kapat hadi..

so-- tamam..
 

 vahide hanımla derya neredeler..
so-- buradalar ve temizlik yaptılar.. beni de kurban seçtiler,irem hanım..
sinirli hanımlar ,büroda dağınık ve kirli hiç bir yer bırakmadılar..
küveti görseniz,imrenirsiniz.. banyo yapacaklar sanki...
 burhan da,nasibini aldı garibim..
aşağıdaki boş dükkana kum saatlerini taşıttılar..
 mr.rekin ve saidle konuşmak istemiyorlarmış..
telefon kucağımda, taburede oturuyorum..
aradıklarında yok diyorum,işim bu..

ir-- hah hah hah.. sana değişiklik olmuştur.başka bir gelişme var mı..
so-- (kısık sesle ) sadun bey aradı iki kere..adamı da,yıldırmışlar sanırım..
sizinle konuşacakmış.. nolur,gelince arasın dedi..
tamer  ,iki klasör ve çiçek buketi getirdi size..
takım elbise giymiş,tıraş olmuş.. yüzü gülüyordu.. selamı var..

ir-- as.. sadun beye de,uğrarım..senin neyin vardı,sonra dedin.. konuşamadık..
so-- benimm,bir talibim var mış.. akşam bize geleceklermiş..
az zaiyat verecek,ne yapabileceğimi düşünüyordum.. öneriniz var mı..


ir-- hah hah hah.. önce gör,beğenmezsen buluruz songül..
so-- sahi yardım edermisiniz..

ir-- fiziksel değilse de,fikir bazında ederim..
va-- songülll.. sana konuş demedik,yok diyip.. kapatacaksın..
ir-- aradığımı söyleme songül..  yarım saate kadar gelirim,
anneme gidiyorum.. kapat hadi..
so-- tamam..
 




1138.bölüm..


bekir beyle,sacide ve gülderen hanımla da tokalaşıp.. oturdum karşılarına..

ir--(derin bir nefes alarak..)kusuruma bakmayın, nasılsınız ..
sacide-- ne kusuru irem.. bizde yeni geldik zaten.. iyiyiz..ama sen,çok iyi görünüyorsun maşallah..
ir-- (gülümsedim) sağolun..iyiyim şükür..
gül-- ne içersiniz,ne ikram edeyim size..
ir-- ben almayım,gülderen hanım.. işim var..
bekir-- biz de,almayalım.. beni bekliyorlar..
(evrak dosyasını,gülderen hanıma
verdi)
gül-- (incelerken) kemal bey,siz işlemleri başlatabilirsiniz..
kemal-- tamam..

ir-- (çantamdan ,büyük zarfla verdim parayı..  ) sacide hanım,paramızın hayrını görün..
sacide-- sizde iş yerini, güle güle kullanın..
ir-- amin.

imzalar atıldı,gülderen hanım da onayladı.. kemal bey işlemleri tamamlayınca.. birkaç imza daha attım..

kemal-- hayırlı olsun.. irem hanım,ben gidebilir miyim..
ir-- tabi tabi.. bir sorun yok değil mi..  isterseniz,götüreyim..

kemal-- (gülerek)  sağolun,arabamla geldim.. sorun yok,çok şükür..şimdi ifade vermeye gideceğim..
dün iyi ki, sizi dinleyip.. yaylaya gitmişim..iyi ki,bekir beylerle berabermişiz.. iyi ki,göndermemiş..
o çekilen fotoğraflara, bu kadar sevineceğimi hiç tahmin etmezdim..
bekir bey,yarın tab ettirip.. normal bir tanesini vermenizi rica ediyorum..

bekir bey bana bakıp.. "elbette  ,zaten verecektim kemal bey..işinize yarayacak olmasına da çok sevindim "

gül-- kemal bey,ben de çok teşekkür ediyorum.. nedim çorbanızı çok beğenmiş..
kemal-- rica ederim,afiyet olsun.. arkadaşlık böyle günde lazım.. hoşçakalın..

güle güle dedik.. o gitti..
ir-- nedim beyin keyfi nasıl..
gül-- iyi şükür..
ir-- gece bülent ,korkuttum dedi.. ne söylediyse,nedim beye özelmiş.. siz aldırmayın gülderen hanım..
gül-- (gülerek) anladım /anladık ama işe yaradı neyse ki..
ir-- sevindim, arada beyaz yalanlara başvurmak  gerekiyor..

bekir-- yalan dedin de; kemal beyin yanında söylemedim,
bizi de ifade vermeye çağırdılar.. meseleyi de,avukatımdan  öğrendim..gece burası bayağı hareketliymiş..
sen bizi bir araya boşuna getirmemişsin demek ki..
tiyo mu aldınn,iyi niyetinin hatırına mı ucuz atlatıldı  bilmiyorum..ama akıllı, uyanık olduğun aşikar..
kemal bey,sana söz verdiğimi bilmiyor tabi..zamansız fotoğrafını çekince beni sapık sandı..

gül--sacide--ir-- hah hah hah..

ir-- sağolun da,ne tiyosu.. ben sadece müşavirimin sıkıntısını fark ettiğimden.. eğlenip,deşarj olsun istemiştim..  sizde,ben de sözümüzü tuttuk..
sapık meselesine gelince.. estafurullah.. kemal bey sabah anlattı..  çok güldüm..
 benden duymuş olmayın da..kemal beyi huylandırmak için uğraşan ,
iki kişinin  kimliklerinin tahminini size bırakıyorum..

bekir-- aa.. aaaaa..
ir--gül-- sacide-- hah hah hah..

********

indik aşağıya..

bekir-- buyur gel,bir çay içelim.. sıcakta iyi gelir..
ir-- gerçekten işim var,bekir bey.. başka zaman inşallah..
(elimdeki evrakları arabanın arka koltuğuna koyup,bagajı açtım..
poşete üç kutu havyar,üç şişe votka koyduktan sonra bekir beye uzattım.. )

ir-- çam sakızı,çoban armağanı.. siz ve şakacı arkadaşlarınız için kabul edin lütfen..
dün gerçekten önemliydi ,çok teşekkür ediyorum..

bekir-- (poşetin içine bakarak) hiç sorun değil..madem havyar,votka hediye ediyorsun..
ne zaman ihtiyaç duyarsan ara.. güngörle,mustafaya da veririm tabi..ama çay kaşığıyla ..

ir--  istediğiniz havyar olsun..
Azerbaycandan arkadaş gelecek,getirtirim.. beğenirseniz, fazla talep olursa
sizin için.. ithal bile ederim bekir bey..çay değil de,çorba kaşığı olsa ne dersiniz..

bekir--sacide-- hah hah hah..

tokalaştık,görüşürüz dedik..
onlar iş merkezine yürüdüler,ben de arabaya binip.. kuyumcular çarşısına gittim.. kenarda iki tur otobüsünü görünce..vitrinlere bakarak.. kuyumcuları kolaçan ettim.. hepsi tıklım tıklım dolu..
ve içeride bizim gençler de var.. pırıl pırıl giyinmişler,insanlara yardım ediyorlar..

tanımadığım ,daha önceden alışveriş yapmadığım bir kuyumcunun vitrininde,çok albenili bir bilezik görünce..
kapıyı itip..içeri girdim..
satıcılar.. oturanlara ve ayakta duranlara.. -en az otuz kişi vardır-ziynetleri gösteriyorlar..
ingilizce konuşuluyor..
kenarda duruyordu,bak dediler herhalde..ufak tefek bir genç kız yaklaştı yanıma..
 maşallah gözleri badem gibi ve yemyeşil..

--- buyrun efendim..
ir-- (ingilizce olarak) bana yardımcı olabilecek misin..
--- (gülümseyerek,ingilizceye geçti) elbette.. turla gelmediğiniz ve sarışın olmadığınız için ,ben sizi Türk sanmıştım..
ir-- yanılmadın,ben irem..kuyumcuda çalışan bayana, pek rastlanmaz da.. ben de şaşırdım.. yeni mi
başladın işe..

-- ( gülerek,baktı) benim adım da,yasemin..yeni mezunuz, ingilizce öğretmeni arkadaşlarımla..
 bu geçici  görevi,iş pratiği için kabul ettik.. ..
sizin mesleğiniz nedir.. telafuzunuza hayran oldum,yurt dışında mı yaşıyorsunuz..
.
ir-- (gülümsedim ) sağolun , sizde çok başarılısınız...
ben burada yaşıyor ve ihracat-ithalat yapan bir  holdingde çalışıyorum.. pratik amaçlı da ,hep ingilizce konuşurum..(vitrindeki bileziği gösterip) şu bileziğe bakabilir miyim..

yasemin-- elbette.. yalnız ürün konusunda,bilgilenmek için..hakan beyden yardım almalıyım.. tezgahın arkasına geçmem lazım..

ir-- tamam..

1137.bölüm..



sinirle kapadım telefonu,antreye geldiğimde..
vahide hanımla ,derya .. dosyaları kolilere koyarken .. songül de,mutfak temizliyordu..

"hanımlar,gecikeceğim gelince konuşuruz "diyip.. çıktım bürodan..
merdivenden bir basamak indim..

naille burhan.. buzdolabını taşıdıkları için..perişan olmuşlar.. merdivenin son iki basamağında..
 arkaları dönük yan yana oturmuş, konuşuyorlar..ama duyuluyor... durdum biraz..

nail-- (bir sigara verdi) niyetin ne..
burhan-- niyet ? hangi konuda ?

nail-- (yaktı sigaralarını )hangisini sormuş olabilirim..beni ilgilendiren bir tanesi..

burhan-- naill,hiç bir niyetim seni ilgilendirmez.. ayrıca, sana ne..
sen;çerçevesi belli olan görevini yap ve müdahale etme..
 ben  ; gece ki gibi bir karşılaşma yaşanmaması için..
çiçekle bir başka mekanda konuşayım..
hıı,hediyelerime de bir daha karışma.. karar çiçeğin,atar ya da saklar.. onu ben göndermiştim..
yukarıda hanımların yanında sustum diye.. pısırık sanma..o saygıdandı..

nail-- burhannn,ben hayata 1-0 yenik başlamışım zaten; hiç bir bağım , endişem ve korkum yok..
 görevim olarak çiçek ,o çerçevenin içine girmişse.. değil sen,hepiniz gelseniz.. yine müdahale ederim..
çünkü;tuna beye can borcum var..
sorgusuz sualsiz öl desin,ölürüm.. irem hanımı koruyamadığım halde;
çiçeği bana emanet etmişse.. niyetin beni ilgilendirir,anladın mı..

burhan--...................

ir-- yoruldunuz mu ( gülümseyerek inmeye başladım,hemen kalktı ikisi de.. )
burhan-- yok yok.. kamyoneti bekliyorduk..

ir--(bana geçmem için yer verdiler..kapıdan çıkacakken,onlara döndüm)
nail,arabadaki kum saatini burhana iade et.. tekrar verir yada vermez ama hediye etmek için satın alan ve gönderen oymuş..
çiçek; o camdan daha  kırılgan.. bize ve tanıştırdığımız için sana güveniyor.. eğer sen verip,açıklama yapmaya çalışırsan..-senin ve burhanın bakış açısını..niyetini bilmediğinden-anlam veremeyecektir..
biliyorsun ki,yeniden güvenilmesi kolay değil.. konu üçümüzün arasında, kalacak ve kapatacağız.. tamam mı..

nail-- tamam..
ir--(burhana baktım,sorar gibi.. ) evet?

burhan-- sağlam,güvendiğimiz adama emanet ettik demiştiniz.inandım..o konu kapandı..
tanışmak için yeni ve daha dengeli bir yol izleyeceğim,irem hanım..

nail-- şişşş.. ben ne dedim..
burhan-- ya ben ne dedim..

ir-- beylerrr,kendinize gelin ....bizim için,değerlisiniz.. birbirinizle ve bizimle ters düşmeyin..görüşürüz..

*******

aklım tunanın yaptığı mantıksızlığına takılmış olarak, eve geldim..duş aldım beş dakikada...
bordo keten etek ,üstüne aynı renk ipek gömlek.. giydim..
ayakkabı-çantam da bordo.. makyajımı yapıp,saçlarımı topladım..
tunanın ilk aldığı kalın altın bileziği taktım.. taşları ve işlemeleri çok uygun geldi..
ne zamandır da takmıyordum.. iyi oldu..
anahtarımı alıp çıkarken,telefon çaldı.. açtım..

ir-- alo,buyrun..
nermin-- merhaba,evde dediler.. hasta mısın..
ir--  anneciğim,hasta olma lüksüm bile yok. üstümü değişmeye geldim..
notere gideceğim de.. sizde ne var,ne yok.. ertan nerede..

nermin-- bildiğin gibiyiz işte.. ertan uyuyor..öğleden sonra,misafirim var..akşama da, yaylaya erzak götüreceğiz..bana mutlaka uğra,yarın için senden istediğim birşey var..

ir-- hayırdır inşallah,söyle annem emrin olur.. yarın nişan var,yaylayagitmek ne alaka yani..

nermin-- baban istiyor,özlemiş..biraz telaş olacak ama sesimi çıkarmadım..gitmeyelim desem birde ona küserdi..
 bana,esraya.. hayale ,zuhale..
kendine , şaziyeye ve ertan için.. bilezik almanı istiyorum..ben gidemedim ,para vereceğim sana..  zevkine göre olsun..

ir-- ooo maşallah..
daha hasat kalkmadan ,yedi bilezik alman akıl karı değil..anne..
 bilezikler.. toplam yedi yüz gr desek.. işçiliğiyle bir kilo altın parasına denk gelir.. sen şaşırdın mı..
hepsini aynı anda almak zorunda mısın canım..
ben esraya alıp,getiririm.. diğerlerini sen al..

nermin-- peki, güzel birşey olsun.. getirdiğinde parasını alırsın..
nuri için,bozdurduğun bilezikten hepimize hatıra olsun diye almak istiyorum..
ben değil..baban şaşırdı asıl.. bir haller oldu adama.. nasılsa ölecekmişiz, portakal bahçesi ve çiftlik hariç..
 herşeyi satacağım.. kardeşimle ,ablama haklarını vereceğim..
sonra beraber,yiyip içip gezelim diyordu ne zamandır..
ertan ilk okula başlayınca,bağlanırmışız.. toprak satılmaz derdi biliyorsun..hiç beklemediğimden,çok şaşırdım..
dün kurttepe de ki araziyi ,cengize satacağım dedi.. bugün satmış..
bizim payımızdan..nuriye göndermiş,ertanın hesabına yatırmış..yeni bir kamyonet.. avcı giysileri..
hiç yok sanki,beş yeni tüfek ve sonsuz fişekle eve geldi..
kalan parayı bana bırakıp,tafrayla gitti..

ir-- (anladım tabi,tunanın acil para transferinin nedenini.. dudağımı ısırarak )
hayırlı olsun,güle güle kullanın inşallah..
herşeyi satmaktan vazgeçerse.. ben hak veririm babama..bıkmıştır,normal..
ikinizde gençsiniz.. minik oğlunuzla,gezin tabi.. beş yıl sonra,oturacaksınız nasılsa..
annee,tafranın sebebiii ; beraber gidelim dedi,sen yok dedin ..bildim mi..

nermin-- .......... haberli misafirim geliyor..ben nasıl gideyim,canım.. yok diyince de.. bozuldu..
ir-- bak canım ,bana kızma .. oğlumuz genç,yakışıklı..
 gözü senden başkasını görmez ama sen yine de çok bozma.. hah hah hah..

nermin-- ......................
ir-- (ahize kapatılır gibi,sesler duydum... annem birisiyle konuşuyor sanki..kim geldiyse artık..  )
anne,annee.. annneeee.. ne oldu be,güldüğüme mi kızdın ..
gecikiyorum,konuşş.. valla şaka yaptımm.. sen de, genç kız gibisin maşallah..
bakarsa gözünden olacağını bilir, o.. ama ne olur ne olmaz.. tabi,
tüfeği yanında bulundurursun.. hah hah hah..

ahmet-- kızıma bak sennn.. annesine akıl veriyor.. niye üstüne vazife olmayan işlere karışıyorsun,bakayım..

ir-- vayyy, bizim  yakışıklı tafradan vazgeçip.. geri dönmüş...  tüfek alan sensin, ben ortamı yumuşatıyordum..
 babaaa, fişekleri dolaba  kilitle.. aman bir tatsızlık olmasın.. hah hah hah..

ahmet-- (gülerek) çok konuşuyorsun..çokk..
ir-- sustumm,hoşçakall..
ahmet-- güle güle,şımarıkk..

********
notere geldiğimde,aceleyle yukarıya çıktım.. bekir beyle,sacide hanım da
yeni gelmişler..gülderen hanımla tokalaşıyorlardı..

kemal bey gördü beni.. cam kapıyı açınca, girdim..klimanın serinliği öyle iyi geldi ki..

ir-- sağolun kemal bey.. beklettim mi..
kemal-- yok yok.. hepimiz,yeni geldik ..
 ..

1136.bölüm..

 
vahide hanım,derya,songül.. nail..burhan toplantı masasında oturdular ama
hiç kimse konuşmuyor..
 sigara paketini,çakmağı ve kahvemi alıp..gittim yanlarına..
oturdum..
yaktım bir tane..

ir-- burhan,herkese ikram et..
burhan aldı,veriyor ve yakıyor..
ir-- nail,adamlar neredeler..
nail-- yurda gidecekleri götürdüler,irem hanım.. gelsinler,yeniden yükleyip..beraber gideceğiz..
(burhan sigara uzatınca,ters ters  baktı) benim var sağol..
ir-- naill,yok demedim.. alsana..
sessizce aldı.. yaktı.. burhan da oturdu yerine..

ir-- bir kaç gün,sonra koşturmacamız bitecek arkadaşlar..  açılışa davetiye için.. benim aklımda bir fikir var ama..sizin önerilerinizi de duymak istiyorum..
değişik birşey,olsun.. ve aldığımız kum saatini de kullanalım..

nail-- kum saati mi.. görebilir miyim..
so-- ben getireyim..
ir-- burhan sende yardım et.. hepimize getirin birer tane..

derya-- kum saati kutuyla gider herhalde..
içine bir zarfla yada  davetiye olarak koyabiliriz..
vah-- ama kutuyla gitmesi hoş değil..ambalaj mı yapacağız birde..
züccaciye mağazası açmıyoruz ki..

kutuları getirip,hepimize verdiler.. yirmi cm ye,10 cm boyutlarında..
üstünde kum saatinin resmi ve ingilizce yazılar var sahiden..
açıp,çıkarttım.. nail de,diğerleri de açtılar.. elimize aldık..
içindeki kum renkleri farklı  sadece..

nail-- yanii,çiçeğe gönderilen kum saati sizin hediyeniz miydi..
ir-- niye sordun.. saate ne yaptı ,sen gördün mü..

nail-- birşey yapmadı.. o görmedi ki.. not yada kimden geldiğine dair bir şey yoktu.. ve tasadüfen kargo elemanı çiçeği bana sordu.. (başını eğip) arabada duruyor.. yarın veririm,irem hanım.. pardon..

so-- not olmasa da.. çiçeğe geldiği belliyken..
ona gelen bir gönderiyi alma ,hakkını size kim veriyor ki..
ben sizin vermemekteki amacınızı anlayamıyorum.. nail bey..

nail-- siz anlamasanızda,irem hanım anlıyordur beni..
tuna bey,emanet etti bir kere daha ..onu hayal kırıklığına uğratmamaktı amacım..

ir-- peki,nail.. anladım..
korumak da,bir yere kadar sonuçta insanın kaderinde varsa,başına geliyor..
yine de.. amacımız belli..  çiçeği fazla müdahale etmeden,evine götürmeni istedik.. hepsi bu..

nail-- .......... ben kalkayım..adamlar gelmişlerdir.. kahve için sağolun..

so-- afiyet olsun..
ir-- nail ,buzdolabını nereye götüreceksin..
nail-- çiftliğe demişti,tuna bey..
ir-- peki,adamlar gelince.. indirirsiniz..
burhan-- beraber indiririz,irem hanım..
nail-- .................
ir-- o zaman,kolay gelsin size..
so-- ben içindeki telleri alayım..
onlar çıktılar..

telefon çalınca,vahide hanım açtı hemen..
va-- baha... veriyorum.. (uzattı ahizeyi) irem hanım,tuna bey arıyor..
ir-- (alıp,kulağıma dayadım) efendim..
derya ve vahide hanım da fincanları alıp,ayrıldılar odadan..
tu--  sesin geliyor da.. göremiyorum seni.. yerine gel,aşkım..
buzdolabını başka yere mi gönderecektin..

ir-- (kalkıp,masama bağladım telefonu yerime oturup açtım)
geldim,aşkım.. eşyalar gidince,oturacak yer kalmadı.. kahve molası vermiştik..
buzdolapları var mı,bilmiyorum da.. gülten hanımlara düşünmüştüm..
sen nasılsın..
tu-- saliha hanıma sordum,varmış..  dersten çıktığımda,iyiydim de.. çağırıldın mı,ifade için..
ir-- yok.. niye öyle dedin.. ne oldu..

tu-- haziranın 21 - 25 i arasında -tam buğday hasatı yapılacak tarihlerde yani-
 eğitim şurası için resmi olarak,İstanbul da olmam gerekiyormuş..
 haber, nasıl ama..

ir-- çok güzel.. ne yapalım,dekan bey.. hasatı da yaparım,senin için..elim değecek ama emir gelmiş.. sanırım çaren yok..

tu-- ben kıymıyorum ama sen hiç fırsat kaçırmıyorsun bakıyorum..hasat o kadar kolay değil,maalesef.. abimleri arayacağım.. kendilerini ayarlayıp gelsinler..

ir-- kaçırmam ,çünkü hiç unutmadım..
ben de sana kıyamıyorum.. aklın takılacağı için..yaparım dedim..
kolay olmadığını, benden daha iyi kim bilebilir yoksa..
abinleri ara tabi..ama -gelin işte demezsen- içimden geçen..
haklı mazaretlerle gelemeyeceklerini söyleyecekler.. vee sen...

tu-- çok eğleniyorsun da.. tarlada bırakmak da seçenekler dahilinde..

ir-- hadi canım sende.. o kadar emek.. para heba olamaz.. günah.. dönünce,hasata başlasan..
tu-- olmuyor.. hava şartlarından,gelecek işçilere.. kadar,planlı..
 iş makinaları,kamyonlar .. o günlerde  bize gelecek.. alacak fabrikalar bile belli.. aksarsa iki ay sonraya kalır ki..tarlada bırakmak daha mantıklı..
neyse..  notere gidecektin hani..

ir--  toz oldum.. eve uğrayıp,gideceğim ..  sıkma canını..
ben senin için- herşeye rağmen- o hasatı da yaparım.. hiiççç merak etme..

tu-- sağol,biliyorum ama içinden geçeni de biliyorum..
ir-- hıı,neymiş..

tu-- "elime düştün tuna.. "diyorsun..
ir-- hahh hah hah..

tu-- iremm,emir geldi demedim kii..   hah hah hah..
ir-- nee..

tu--  emir gelmedi de,Ankaradan mustafa bey aradı.. selamı var..
o tarihlerde  % 90  gitmemiz kesinmiş.. pazartesi belli olacakmış..

ir-- as. son gülen,iyi gülermiş kocacığım..  benim güleceğim ve bitap olacağım kesin.. artık hayalin düğününe yalnız gider,uyurum..zuhalin kınasında döneceğin için, ona gitmem..düğün için güç toplamam lazım ya..
en iyisi ben ziyayı arayıp.. birkaç gün ertelemesini isteyim..beni vurur herhalde..

tu--ir-- hah hah hah..

tu-- canımm,acil bir durum için.. xxxx para transferi yaptım bankadan haberin olsun..
ir--ooo,çok muş.. gerçekten acilmiydi,tuna..bak,bot.. yat vs.aldıysan/alacaksan derhal vazgeç..

tu-- hayırr..  gerçekten acildi,para yerini buldu da.. tapu için cengiz beyin muhatabı sensin.. uğra yanına.. hadi by..
ir-- dur dur.. ne aldık..
tu-- kurttepe de 10 dönüm ,parselli arazi..
ir-- (kaşlarımı çattım ) arazi mi,anlamadım.. senn niye arazi aldın ki..bunun aciliyeti neydi..
tu-- iremimm,sorgulamasana..  all- dımm..  hoşçakall..


28 Mart 2012 Çarşamba

1135.bölüm..

 
off.. iki gün bürodan  uzak kalınca, yabancılaştım  sanki..
erkenden nail geliverince.. hanımlarla da ,hiç konuşma fırsatımızda olamadı..
iyi ki,üstümü değişmemişim.. toz olduk..
bu gitsin,bu gitmesin diye..  büronun altını üstüne
getirdik..
vahide hanımın ve deryanın.. odaları diye birşey yok artık.. herşey ortada.. ne çok eşyamız varmış.. ki benim oda daha duruyor.. naille burhanın bakışmaları süper olsa da,ikisi de.. gelen adamlarla beraber konuşmadan eşya indiriyorlar
songül de,o hengamede .. bana/ bize kahve yapma telaşında..
kutulardan filcan çıkardı..

hıı.. kum saatlerini görünce ,sinir geldi bana..
bin tane olduğunu nereden bileyim.. kırılmasın diye banyoya küvete doldurmuşlar.. adım atılmıyor..
üstelik adamın da suçu yok,ben hepsini al dedim..

telefonlar hiç susmuyor,arayan arayana..
diğerlerinin fişini çektiğimiz için.. hepsine ben bakıyorum tabi.. o hengamede anar ve kevin da aradı..
anar bir takım sorunlar olduğundan,gelmesi gecikmiş de.. özür diledi..hiç dert etme ,taşınıyorum.. sana da,açılış davetiyesi göndereceğim..geldiğinde,anlaşmayı imzalarız dedim.. çok memnun oldu..
kevin da,pamuklarına bakmak istiyormuş.. ona da,açılış konusunu söyledim..tuna da tatil olacak,daha iyi ilgilenebiliriz sizinle.. o zaman lizle buyurun gelin dedim.. tamam,dedi..
 
yine çalınca.. seslendim..
ir-- vahide hanım,burhan gelince beklesin..nedim beyi alacak..
vah-- tamam..buzdolabı gidecek mi diyor songül..
ir-- (yerime oturup) gidecekk.. (açtım) bahadır holding buyrun..
kemal-- merhaba irem hanım.. nasılsınız..

ir-- (sesindeki sevincin nedenini tahmin ediyorum da.. açık verir miyim )
 hiç sormayın.. kemal bey.. koşturuyoruz.. (kapıda burhanı görünce,elimle gel dedim)
bir dakika kemal bey.. burhan, nedim beyi sarsmadan evine götür,yukarı çıkar.. ne ihtiyacı varsa,al.. ve gel.. tamam mı..

burhan-- tamam da.. nail kaçtı demesin,daha da kötüleşmeyelim..
ir-- demez,ben söylerim.. öğlene işim var,ona göre geç kalma.. notere gideceğim..

kemal-- irem hanım,ben hastaneye gidecektim zaten.. nedim beyi de, alabilirim isterseniz.. sonra noterde buluşuruz..
ir-- burhan dur.. niye gidecektiniz,kemal bey..sesiniz öyle gelmiyor ama bir sorun mu var..

kemal-- (gülerek ) hayır hayır.. kardeşimi görmeye gideceğim.. iş yerinde,dün akşam üstü saldırıya uğramış ama iyiymiş..o  konuştuğumuz sorunlar,mucize gibi.. bir gecede çözülmüş irem hanım..
az önce öğrendim ,detayını tam bilmiyorum daha..yakalanmışlar ve kardeşim aralarında değilmiş..
saldırgana teşekkür edeceğim neredeyse..

ir-- burhan.. kemal bey,gidecek..hastaneye.. mutfaktaki votka ve havyardan birkaç tane benim arabaya koyar mısın..
burhan--  tamam
ir-- çok sevindim,kemal bey.. çok.. gözünüz aydın.. kardeşinize acil şifalar dilerim..  güngör beyler,niye çağırmışlar..müşavirlik mi teklif ettiler size.. yani yayla havası iyi geldi mi..

kemal-- evet yayla havası bana çok iyi geldi..çalışalım dediler ama anlatılana göre.. kayıt iyi tutulmamış..
karışmış herşey..  bakıp,karar vereceğim..bekir bey,bizi gece de göndermedi.. harika ev sahipliğinin yanında..durmadan fotoğrafımızı çekiyordu,meraklı herhalde diye aldırmamıştım ama..
şimdi o kadar emin değilim..

ir-- niye öyle düşünüyorsunuz.. bekir beyin,ne sebebi olabilir ki..
kemal-- bir bilsem .. sabah ,giyinirken yattığım odanın kapısı pat diye açıldı.. fotoğrafımı çekip gitti.. sizce,bu normal mi..

ir-- hahhh hah hah.. hiç güleceğim yoktu,kemal bey..
size hediye edecektir belki de.. yada evinde kalanların fotoğraflarını biriktiriyordur.. olabilir yani..  öğlen sorarım,isterseniz..

kemal-- sormayın,rica ederim.. duyduklarımdan sonra,bir daha gitmem zaten..
ir-- kemal bey,yapmayın.. allah aşkına.. duyduğunuz her neyse,doğru değildir..

kemal-- bilemem de.. güngör ve mustafa bey  söylediler..
ir-- (dudaklarımı ısırarak)üçü çok yakın arkadaşlar ya.. takılmışlardır size.. beni çağırıyorlar..görüşürüz..
kemal-- tamam..

kapatıp,kimbilir bekir beyi sabote etmek için..adama ne dediler diye düşünerek.. güldüm kendi kendime..
songül kahvemi getirdi.. tepsi büyük,en son bana verdi demek ki..

ir-- sağol.. söyle herkes buraya gelsin.. dışarıda oturacak yer yok..dinlenin..
songül-- (dalgın dalgın,başını salladı) tamam..

ir-- neyin var,songül..
songül-- biz bize kaldığımızda konuşuruz.. önemli değil..
ir-- peki..  


1134.bölüm..


balkonu,mutfağı tertemiz yaptıktan sonra.. bir bardak çay doldurup..
oturma odasında tv yi açıp,koltuğa oturdum.. ayaklarımı da pufa uzattım..filmin sonuymuş.. haberler başladı..
yurt ve dünya gündemindeki gelişmeleri dinledim..iç açıcı birşey duyamadım maalesef..
hava durumunda -sanki yeterince yanmamışız gibi- sıcak hava dalgası
gelecek denilince.. kalkıp kapattım..

yatak odasına gidip.. hayalin ve zuhalin düğününe ne giyebileceğimi
 kendimce ayarladım.. sonra banyoya girdim.. yarım saat kalmışımdır..
saçlarımın suyunu alıyordum ki,telefon çaldı..
hayırdır inşallah diyerek açtım..
ir-- alo..
tu-- rahatsız etmedim umarım..
ir-- estafurullah,buyrun efendim..
tu-- narenciye götürsün diye,bülentle çiftliğe uğradık.. şimdi onu yolcu ettim..
işçiler gelmiş,yarın çapa yapılacak.. para bırakmak için,yeniden gidiyorum..

ir--  gecikme,dikkatli ol..
tu-- tamam.. yat sen..
ir-- yatacağım zaten.. by..
tu-- by..

kapatıp.. banyoya döndüm.. saçlarımı hafifçe kurutup..  ördüm,
bigudiyle sardım,epeyce uğraştım yani.. banyoyu temizleyip..yattım.. uyumuşum.. kapının açıldığını duyduğumda,saat 01:30 du..
ir-- tunaa..
tu-- evett..
ir-- geciktinn..
tu-- malesef..

*********

sabah saat altıda,tunayı uyandırmadan usulca kalktım.. banyoda saçlarımı
açtım,muhteşem .. dalga dalga olmuş..
yüzümü yıkadıktan sonra..kot pantolonumla, yarım kollu bir tişört giyip.. tunaya not yazdım..
yastığımın üstüne bırakırken.. telefonun çalmasıyla.. tuna uyandı tabi..

tu-- nereye gidiyorsun sen..
ir-- hastaneye.. (oturup,aldım ahizeyi) aloo..
bülent-- günaydın.. uyandırmadım umarım..
ir-- yok,bülent.. günaydın..  rahat gittin mi.. yelizim nasıl..
bülent-- iyi,iyiyiz.. rahattı.. ben verdiğin telefon numarası için aradım..yanlış vermişsin,bu Adanadaki evinin numarasıymış..
ir-- hıı,öyle mi.. karıştırdım demek ki.. sen tunayla konuş.. ben fihristi getireyim..
bülent-- tamam..

tuna uykulu uykulu konuşurken.. ben fihristi alıp,geldim..
tu-- ireme verdimm..
ir-- (aldım) yaz bülent.. (söyledim numarayı) bu annesinin evi..
bülent-- sağol rahatsız ettim ama kusura bakma..
ir-- önemli değil , işiniz rast gelsin..
bülent-- sağol sizinde,yelizin selamı var..
ir-- as.. hoşçakal..

kapattım.. bana bakan tunaya,öpücük atarak kalktım..
ir-- niyet etmişken,gideyim ben.. kan verip,gelirim.. kahvaltı yaparız..tamam mı aşkım..
tu-- değil.. bekle,ben de geleyim.. içime sinmiyor tek gitmen..
ir-- canımın içi.. geç geldin zaten.. uyu işte,dinlen..
tu-- (oturdu ) hayırr..
ir-- çabuk ol, öyleyse..

**********

on dakika sonra,arabadaydık.. hastaneye doğru,hızla gidiyorum.. yollar bomboş,çünkü..
tuna esnedikçe,ben de esniyorum tabi..

ir-- bana inat deme bir daha..
tu-- bu inatlık değil.. dün başına gelenleri duymuşken,nasıl tek gönderseydim seni.. evde
bekleyeceğime,yanında olmak daha mantıklı..

ir-- ................
tu-- ifade için çağırırlarsa,haber ver bana.. nedim bey yok,dayın yok..gelirim..
ir-- dayım neredeymiş ki..
tu-- restorandayken evini aradım.. eşinin yanında dediler..
ir-- hıı..

tu-- bugün,nail bürodan mutfak eşyası ve köşke gitmeyecekleri alacak..
ir-- tamam..yurda mı götürecek..
tu-- yurda,çiftliğe.. okula dağıtacak..
ir-- gece niye o kadar geciktin..

tu-- nailin gelmesini bekledim.. (gülümseyerek) konuştuk biraz..
burhan,batu bey ve harunu  aynı anda,çiçeğin etrafında görünce sinirlenmiş beyefendi..
çiçek hepsinden daha şaşkın olmasaymış bana,bir daha gitmeyeceğini söyleyecekmiş..

ir-- hahh hah hah..(hastanenin park alanına girdim.. ) ee.. moraran var mıymış..

tu-- yok canım.. ben "kimse kızın yanına kolayca yaklaşamasın ..evine güvenle gidebilsin diye seni gönderiyorum..müdahale etmeden,işini yaparsan.. cesaret edemezler" dedim..

indik arabadan..
ir-- emin misin..
tu-- umuyorum diyelim..

***

bir saat sonra,çıktık hastaneden..sonuçları iki gün sonra alacağım.. anahtarı tunaya verdim.. otururken..
ir-- tunaa,nedim beyi  götürsek mi evine..
tu-- (arabayı çalıştırdı,hareket ettik) sen röntgendeyken,gittim yanlarına.. saat on gibi  taburcu olacak mış..
gülderen hanımın işine gitmesi gerektiğinden..kemal beye ulaşamadım ,ben taksiyle gideceğim dedi..
burhan gelir alır seni dedim.. sacide hanımla öğlen mi buluşacaksınız..

ir-- hımm..
tu-- kemal beyle git yine..
ir-- midem bulandı,hastane kokusundan.. acil birşey yemem lazım.. çabuk ol tuna..
tu-- tamam..

*******

 ev de;tuna aceleyle,giyinirken.. ben de kasadan para takviyesi yaptım.. menekşenin ve elanın altın poşetlerini görünce..

ir-- şunları da veremedik daha..
orhan beylerin, İstanbuldan gelmeye niyetleri yok galiba..

kapatıp,kalktım..
çantama koydum paraları..
tu-- orhan abi,midesinden rahatsızlanmış.. bir hafta hastanede yatmış..menekşe rapor alıp,iyileşmesini beklemiş.. geleceklermiş..
(cekedini giydi,beni öpüp..) hoşçakal canım,dikkatli ol..

ir-- güle güle.. sende.. (içimden geldi birden,  sıkıca sarılınca..tuna da,sarıldı.. saçımı okşarken... )

tu-- iremimm.. aşkım,bak bana.. ne oldu..
ir-- hiçç.. böyle koştura  koştura ,hep bir yerlere yetişiyoruz ya..seni hissetmek ve  manevi güç almak istedim..  hadi gecikme..
tu-- (yanaklarımı avucunun içine alıp,gülümseyerek ) keşke gecikebilsem..tatil olayım da,görürsün sen..
ir-- hah hah hah..  

1133.bölüm..



beş dakika sonra.. kapı zili çalınca.. gidip açtım..
tuna ve bülent gülerek bakıyorlar bana.. tunanın elinde de poşet var..çekilip"buyrun "dedim..
girdiler,ayakkabı çıkarıyorlar.. tuna terlik verdi bülente..
ben de elindeki poşeti aldım..
ir-- kahvem taşmasın,balkona gelin..
bülent--(onlarda mutfaktalar.. tuna aldıklarını çıkarıyor ) ne oldu demeni bekliyordum..

ir-- (cezveden köpüğü alırken) yüzünden belli olanları,anlatacağını hissettiğim için sormadım bülent..
bülent-- tunaya acıyayım mı,imreneyim mi şaşırıyorum doğrusu..

tu-- yüz karası diyordun,ne olduu..beni bırakta kendine acı sen.. beceriksiz..
ir-- hii,ben yelize numara verecektim.. bakın kahveye..

bülent-- dur dur.. yeliz yattı.. bana ver.. yarın beraber konuşacağız sevinç hanımla..
tahmin ettiğimiz gibi,herşeyden haberi var..bana inanmıyor da.. yengene tehlikesi var mı diye soracakmış...
(gülerek) ve hiç kusura bakmayacakmışım işlemi yapmasını ondan rica edecekmiş..

ir-- tu-- hah hah hah..

kahveyi doldurup,tepsiyi elime aldım..tuna da kolayı getirecek..

ir-- yok demedin inşallah..
bülent--  tek ikna olsun da,dermiyim..
ir-- güzell.. tuna bak sigaramız varmış.. yeni açtım,getirir misin..
tu-- tamam..

balkonda tunayla bülent yan yanalar, ben de karşılarındayım..
tatlı ,kola ..kahve sonrası..  çaylarla,sigara keyfi yapıyoruz..

ir-- bülent,yeliz çok bunalmış.. kendi sıkıntısını unutturacak birşey  bul/ yap.
yoruluyorum,ikimizde eve geldiğimizde bitik oluyoruz falan deme..
sevgini esirgemeden üç ay,sürün ya..çünkü,o iyi olmazsa.. ömür boyu sürüneceksin,özveri zamanı kardeşim..

bülent-- anlıyorum,biliyorum  ama ben de çok bunaldım irem.. yine de,tek sağlıklı olsunlar da sürünmeye razıyım..
tu-- (gülerek) yüz karası da olacaksın daha.. ve hiç gocunmayacaksın..sevgi böyle birşey işte..

ir-- (tunaya bakarak) söylediği saçma bahaneleri, sineye çekip.. güveniyorsun..
mutlaka bir nedeni vardır,söyler diye de bekliyorsun.. değil mi kocacığım..

tuna gülümseyince..
bülent-- sen hem yüz karası olup.. hem de ireme yalan mı söylüyorsun..bravo,doğrusu..

tu-- irem "güveniyorsun,mutlaka bir nedeni vardır..söyler" dedi..sen daha ne konuşuyorsun ki..

bülent-- iyi sustum..
tu-- (saatine bakarak) kalkalım mı..

bülent-- tamam.. nedim beyi,arayayım da.. gidelim..
tu-- buyur ara..

bülent içeri gitti..
tu-- irem,sende gel..
ir-- gelmesem,bir duş alıp.. ayağımı uzatmak istiyorum.. (gülerek) hazır sigaramız da varken..
tu-- (gülümseyerek) geldiğimizde;park etmiş,bir arabanın içinde..evimizi gözleyen iki kişi oturuyordu.. fark ettin mi..

ir-- yoo.. ona bakmaya mı gittin.. kim miş..
tu-- evet.. ben polis sanıp,telaş etme diye söylememiştim ..mr.rekin ve sadun beyi görünce şaşırdım tabi..
 ..iki saattir,bizi bekliyorlarmış.. meğerse..bülenti görünce,seslenmemişler..

ir-- anlamadım,ne alaka bekliyorlarmış ki.. acil olan bir şey mi varmış..

tu--  vahide hanımı evine bırakmış,mr.rekin.. köşkten sadun beyi alıp,bizimle konuşmaya gelmiş.. ne için olduğunu, hadi tahmin et.
ir-- hah hah hah.. ay çok komik.. ne dedin,nasıl gönderdin yani..

tu-- şakir beye dediğimi dedim.. kolay mı o kadar..
"bu özel bir konu,muhatabınız biz değiliz..ama eşimden ve benden
onay bekliyorsanız.. kendi adıma evlenmesine ve işten ayrılmasına hiç razı değilim
eşime de,yarın sorarsınız.. vahide hanım istiyorum derse..
ancak o zaman, belki izin veririz "dedim.. gittiler..

ir-- çok acımasızsın tunaa.. ziya beklerken,kızlar hakkında demediğin kalmamıştı..mr.rekine karşı bu tavır niye..
tu-- vahide hanım,çocuğunu büyütürken  çok zor günler yaşadı.. annesinin olması ,desteği şans ama tahminen o da kolay bir insan değil..
vahide hanımın rahat edip,mutlu olmasını bende isterim..mr.rekin doğru kişi mi, karar verirken..
tanıyıp,düşünecek  zamanı olsun.. diyorum.
 mr.rekin beklesin ve.. biraz  da benden çekinsin ki, kadına baskı yapamasın.. 

bülent geldi,balkon kapısına..
bülent-- gidebiliriz,tuna.. nedim beyle,gülderen hanımın selamı var..
tu--ir-- as..

ir-- sesi nasıldı..
kalktık..
bülent-- (gülerek) iyiydi..çok sıkılmış yatmaktan,daraltmış kadını..koridorda 100 tur yürüdük.. şimdi çıkamazmıyız,evime gitmek istiyorum dedi.. birkaç şey söyledim,vazgeçti.. kuzu kuzu yatıyordur şimdi..

tu-- bülent-- hah hah hah..
ir-- siz ne fenasınız ya..

bülent--  bir hafta yavaş hareket et,dikkatli ol dememe rağmen.. eğilip ayakkabısını bağlarsa.. duymayı da hak eder..onun durumunda, baskı konusu da malum..  biraz korkuttum,işe yaradı..

tu-- (koridorda ayakkabılarını giyiyorlar) aynı bana yaptığın gibi değil mi.. yalnız bizim doz aşırıydı..

bülent-- ee,adamına göre oğlum.. korkmasan,gidermiydin..mesela iremi korkutmadım,bakalım kendisi ne zaman fark edecek..kambur gibi durduğunu..

ir-- bülentt,huzurumu niye bozuyorsun ya.. gideceğim tamam..kambur falan durmuyorum, atıyorsun..

bülent-- gittiğinde öğrenirsin, ne diyeyim ki..doktora 3. ve 7.omura bakmasını söyle..

ir-- sana edeceğim en güzel bedduayı ,biliyorum da.. yelizime kıyamıyorum
bülent.. inşallah iki oğlun da,sağlıklı..zeki olurlar.. halini göreyim de,duanın devamını duyup duymayacağına karar veririm..

bülent-- tu-- amin..
bülent-- herşey için teşekkür ederim,irem.. hoşçakal..
ir-- güle güle..
tu-- anahtarımı aldım.. kilitle kapıyı..
ir-- tamam..

1132.bölüm..



arabaya bindiğimizde, saat ona geliyordu..
bülentte bizim arkamızdan parktan çıktı.. tuna kullanıyor..
 
ir-- tuna tatlı alsana,bende yelizi arayacağım..
tu--  irem hanımm,bir dakika dur.. bülentin yanında dediklerim yanıltmasın seni.. kızgınım sana..
kapıdaki çökmenin  ve tuhaf konuşmalarının nedenini öğrendim..benden saklanacak şey mi bu..

ir-- hıı,iyi öğrendiysen.. önemli birşey olmadığını da anlamışsındır..
fırsatsızlıktan söylemedim.. (gülerek döndüm ona ) iyi denemeydi kocacığım ama bakla hala midemde.. hah hah hah..

tu-- (gülerek )aşkım keyfini bozmak istemem de..
silahlı kişiyi , kapıyı açman için arabayı salladığını.. izmarit atıp,yakalanmasını sağladığını ifade vermeden,yemeğe geldiğini öğrendiğimi söylesem ne dersin..

ir-- nasıl öğrenebilirsin ki.. kimse bilmiyordu, ispiyoncu kimm..

tu-- söyler miyim.. birkaç yeri aradım.. amca da,tanınan..güvenilir bir polismiş.. arabanın kapısından,arkadaşları parmak izini rahatça alsınlar diye yanımıza geldi demek ki..
özellikle senin kimliğini bilmeni, öğrenmeni istemiyor muş..çaktırmadan,çiçekçi olarak gör yine..

ir-- hadi ya.. emeklimiymiş..hemm bu bilgiyi almak için.. ne  yaptın.. baskı,rüşvet.. şantaj sana uymaz..
söz mü verdin.. ne için..

tu-- değil,çalışıyor muş..o da, söyleyenle benim aramda sır...

ir-- kıyamam bee, burhan yok sanki.. böbreği de ağrıyormuş.. adamı niye benim peşime takmışlar ki..
çiçekçiyim dedi,dönemiyor da.. yanıma yaklaşmak için sebep bulmaya çalışıyordur şimdi..
işini kolaylaştırıp,açılışa onu da çağırayım bari... gözünün önünde olayım da,rahat etsin..

tu-- (ifadesini çözemediğim bir bakışla ) sen hiç değişme ,bu art niyetsiz..insani bakışını koru..olur mu..
bu acımasız dünyada ,nefes alabileceğim..saklı kalmış , bir vaha gibisin..

ir-- vayyy,iltifata bakk.. teşekkür ederim,teveccühünüz kocacığım..
tu-- rica ederim ama yine de ,söylemediğine inanamıyorum..
ir-- geçti,gitti.. artık konuşmasak da,ben yelizi arasam hı..

tu-- iyi ara.. ben de tatlı alayım şuradan..
sinyal verip,kaldırıma yaklaştı.. bende tuşlara bastım,bekliyorum..

yeliz-- aloo..
ir-- canımm,merhaba nasılsın..
yeliz-- eh işte,iyiyim.. sen nasılsın..

ir-- çok şükür,bizde iyiyiz.. kocacığınla beraber yemek yedik..
eve gidiyoruz,kahve içmeye.. onlar,diğer arabadalar..sen de olsaydın keşke,çok özledim yelizim..

yeliz-- ben de ama ancak sen gelebilirsin.. hastaneye giderken,taksiye bile zor biniyorum.. fazla oturamıyorum,durumum vahim yani..

ir-- sayılı günün ömrü az olurmuş derler.. allah kolaylık versin,bunlar da geçecek ..kaç ay kaldı ki..

yeliz-- sağol moral için.. üç ay kaldı ama inan ki kendimden hiç memnun değilim..
çekilmez oldum,bülent anlatmadı mı..

ir-- cık,anlatmadı.. hem fırsat olmadı,hem de halini beğenmedim..
çok üzgün ve sıkıntılı görünüyor.. bülentin neyi var,yeliz.. dokunsam ağlayacak sanki.. sana sorayım dedim..
uçağa binmeden,sorunu söylersen.. belki konuşturabiliriz..benim/bizim zor zamanlarımızda siz olmasanız
dayanamazdık.. yardımcı olmak amacıyla soruyorum,özel dersen..darılmadan,konuyu kaparım..

yeliz-- .........sorun benim.. istediğini yapmıyorum diye, o durumda..
ir-- sen mi? anlamadım..  ne gibi birşey istiyor ki.. yapmıyorsun..benim bile içim acıdı,yani.. kötü bir amacı mı var..
yeliz-- hayır hayır.. tabi ki,yok..hamilelikle ilgili,bir konu.. ben sevinç hanımı aradım,fikrini almak için..
yok dediler..nerede biliyor musun..
ir-- aa,İstanbuldaydı.. gitsene yanına.. karşılıklı konuşmak daha iyi olmaz mı..
yeliz-- olurr.. numarası var mı..

ir-- var da evdeki fihristte.. gidince,veririm sana..yelizimm,sen çok mantıklı ve akıllı bir kadınsın.. mesleğinde uzmansın,benden daha iyi bileceğine veen doğru kararı vereceğine eminim.. her zaman yanındayım,seni çok seviyorum..kendine,evlatlarına ve bülente iyi bak..sevildiğini hissettir, sevmesine izin ver..
sana akıl vermek haddim değil  kardeş ama çivi çiviyi sökermiş ,hadi göreyim seni..

yeliz gülmeyle ağlama arasında.. "yanında mı" dedi..
ir-- yok dedim ya.. durup,çağırayım istersen..
yeliz-- tunanın yanında konuşamayız..
ir-- tunayı ben alırım canımm.. siz rahat rahat konuşun.. kapatıyorum..
bülent seni arar.. öptüm öptüm öptümm..

yeliz-- iremmm,sağol.. çok ihtiyacım varmış sana..
ir-- sende sağol.. birtanemm.. seslen geleyim..
yeliz-- hah hah hah.. kapadım.

kapatıp,dışarı baktım.. tuna ve bülent ellerinde tatlı kutuları arabaya doğru geldiler..

ir-- bülent,yelizi ara hemen.. ben hiç birşey bilmiyorum ve sen anlatmadın..
çok üzgünsün,nedeni ne dedim yelize.. sorun benim,istediğini yapmadığım için o halde dedi..
yengemi aramış danışmak için ama bulamamış.. İstanbulda git ,gör konuş dedim..
evde arayıp numarasını vereceğim.. stresli,canı burnunda..ve herşeyin de farkında.. ben, senin için ortamı hazırladım..sevildiğini hissettir.. samimi ol.. içten söyleyeceğin ,iki kelimeyle fethet kalbini..
hadi pikasso,geleceğini resmetme fırsatını kaçırma..

bülent kutuyu tunaya verip..
"az daha zorlasan,yüz karası olmak bile isteyebilirdim.. sağol"
ir-- (gülerek) sende..
 (arkadaki arabaya binecekken..)
tu-- bülent,sakin ol..iyice anla,dinle sonra konuş tamam mı.. bekliyoruz..

bülent-- tamam da,beklemeyin canım.. evin park yerinde konuşurum..

****

 beş dakika sonra.. yan yana evin önünde..  park ettik..
bülent ararken,biz evimize çıktık..

tuna şort,tişört .. ben de ev elbisemi giydim.. mutfakta  çay..tatlı,kahve hazırlığındayken..

tu-- irem,sigaramız kalmamış.. bakkala gidiyorum,başka bir istediğin var mı..
ir-- ekmek,süt ve kola alabilirsin canım.. gitmeyip,isteyebilirsin de..sepetle çekeriz..
tu-- giderimm.. bülente de bakacağım..

o gitti.. ben de balkonun lambasını yakıp.. masaya örtüsünü serdim.. tabak,çatal su vs. götürdüm..
 cezveyi ocağa koyup..çayı demledim..  çantamdan sigara almak için yatak odasına gittim..
tuna cebindekileri çıkarıp,aynanın önüne koymuş..
.. açılmamış,iki sigara paketinin yanına hemde..
görmemesi mümkün değil yani..  dudak bükerek aldım birisini..
kendi kendime söylenerek.. mutfağa döndüm..

ir-- çıkmak istiyorsan,niye böyle acemice bir bahane buluyorsun be adam..niyetini dosdoğru söylesen ,olmaz sanki..
 


1131.bölüm..



bülent-- irem neler oluyor..
ir-- neyi soruyorsun bülent.. yani o kadar çok ki.. hangi birisini anlatayım..

bülent-- hımm,o kadarını bilmiyorum da.. nedim ve kemal beyle hastanede  konuşurken duydum..tunayı.. tüm hesapları ayıracağız.. mal varlığını,paylaştıracağım.. şimdiden haberiniz olsun dedi.. bu ne demek..
eren ve tuğrul abiyle bir sorun mu oldu.. ve dün tuna çok gergindi..bu onun için hiç iyi değil..

ir-- biliyorum bülent.. abileriyle iyiyiz..kısaca; halası varisin yok..
yeni hanım al gibi bir şeyler duyurdu bize.. ben üzüldüm,tuna delirdi..
herşeyi devredeceğim,ağalığı ..çiftçiliği vs. bırakıyorum dedi..
hala  pişman olmuş güya ama olan oldu.. durumumuz böyle..
çiftliğe gitmeyi de o yüzden istemiyor..toprakları devir edeceği haberini alan,tanıdıkları..
 halan ilgilenemez bize ver diye ..tunayı bunaltmışlar, dün..  zaten davadan dolayı,gergindik.. bu da,üstüne
geldi.. hiç iyi değiliz,sustuğumuza bakma.. kıvılcım bekliyoruz anlayacağın..
bülentin sıkıntısı var, söyleme demişti de.. sorunca anlattım..kusura bakma..
sahi ne sıkıntın var,sıra sende anlat çabuk..

bülent-- (içini çekerek) yelizin kontrolleri yapılırken..testlerde bir anormallik görmüş arkadaş.. bana gösterdi..yelize çaktırmadan,ultrasonla bakıp..inceledik..
bir bebeğin gelişiminde problem var gibi gördük.. canımın sıkıntısı ondan..

ir-- daha bugün konuştuk,yelizle.. gelişimleri iyi..tekmelenip duruyorum dedi..
gibi dedin,bence yanılıyorsun.. yeliz mutlaka hissederdi,emin ol..hiç sıkma canını..

bülent-- (gülümseyerek) bence de ediyor ,ikimizde ters giden birşey olduğunu tahmin ediyoruz..
 ama dile getiremiyoruz..emin olabilmek için..  karın içi sıvısından alınması lazım..
doktoru rutin dedi ama yeliz kanmadı tabi.. vermem diyor..
 ruhsal durumu,açıkça anlatmama engel.. zaten kabul etmiyor da..çok değişti..ısrar edemiyorum,alınıyor ağlıyor.. bağırıyor..hiç konuşulmuyor.. son çare, olarak bayıltıp da almaya karar verdim..
tabi ameliyathanede  ve hamilelik  şartlarına uygun olmalı..
 yeliz bildiği için, düşmanıymışım gibi kaçıyor benden..
bebeğe çok üzülüyorum,bir de yeliz böyle davranınca.. (içini çekerek ) anlayacağın aklım karmakarışık..
yemin ederim.. böyle olacağını bilsem.. asla çocuk istemezdim..ihtimali bile  mahvetti,ya doğruysa yelize nasıl söylerim.. akıl ver bana..

ir-- (gözleri doldu,e ben hazırım zaten.. bir damla düştü bile..)sırdaşım olur musun..

başını salladı..gözlerini silerken..
ir-- nasıl diye sorma da.. buraya gelirken,ölüyordum neredeyse..bir anlıktı..  çaresizlik işte o..
ama senin bir umudun var.. yeliz ne kadar değişmiş olursa olsun..mantıksız değil..o,sadece annelik içgüdüsü ile bebeğini korumaya çalışıyor..istersen ben konuşup,ikna ederim..
tahlil neticesine hiç bir terslik çıkmayacak..bak görürsün..
 sen de,biraz daha dayanacaksın mecburen..  yelize destek olacaksın.. başka yol yok,kardeş..
(gülümsemeye çalışarak) ya hep,öyle olsa ne yapardım diye motive et kendini..ya da,irem gibi olsa ne yapardım da diyebilirsin..

bülent-- artık o kadar,çekilmez görülmüyorsun.. ya sen değiştin, ya da ben..
ama tunaya her zaman hayran olacağım ,o ayrı konu..inşallah dediğin gibi olur.. bir dakika,ölüyordum mu dedin.. bir yerinde bir şey var mı.. sarsıldın mı,çarptın mı.. ne oldu..

ir-- evet de.. hiç birisi olmadı.. sağlamım.. tabanca kurşunuyla,ölecektim..
hayret ne kadar sakin anlatıyorum.. sanki başkası yaşadı..konu kapandı,tuna geliyor.. kesinlikle duymayacak.. yemin et..

bülent-- sen neye bulaştın böyle,söylemedim diye tuna öldürür beni..
ir-- tamamen tesadüftü.. birşeye bulaşmadım.. yemin et,çabuk.. yelizi aramam bak.. sürünürsün..
bülent-- yemin ederim..
ir-- ufffffff..
tu-- ne oldu,sıkıldın mı.. geldim,gidebiliriz..
ir-- nerede kaldın,sahi..
tu-- (gülerek ) hesabı almadılar ki.. sen ağladın mı..
ir-- yok canım..

kalktık..
tu-- bülentt,senin neyin var..
bülent-- anlattım ireme..
tu-- anlaşıldı..

onun omuzuna attı kolunu.. benim de elimden tuttu.. yürüyoruz..
tu-- havanızı değiştireyim öyleyse.. amca hesabımızı ödemiş..kimdir,nasıl ulaşırım diye sordum.. buranın sahibine.."Lütfen sormayın,fatura bilgisini aldım ama söz verdim söyleyemem ..
yiğenleriymişsiniz..ödedi ve gitti "dedi.. çiçekleri de,ondan hiç almamışlar..

ir-- yazık ya.. jest yapmak istedi demek ki..
bülent-- duymadın galiba,adam yalan söylemiş.. kimbilir kim,hesabı ödedi diye..iyi niyetli olduğuna inanacakmısın

ir-- evet ama  ben konuştum onunla.. samimiyetine inanıyorum.. gözleri ve sözleri yalan değildi.. inan bana..
yalan söylemesi konusunda,bazı tahminlerim de var tabi.. o yüzden,içim ferah..
bülent-- nasıl yani..
tu-- şöyle ki.. koruma amaçlı ,bazen takip ediliyoruz.. irem; amca da onlardan biridir diye düşündü sanırım..
bülent-- e iyi,biliyorsanız.. sorun yok..

tu--evet,yok.. takma sakal dediğin anda,anladım zaten.. iremin arabası dakontrol edildi bu arada.. ne aradılarsa artık..

ir-- (kaşlarımı çattım ,aklımda dönüp duruyor sorular..amca da,polis mi yani.. deryanın şaşkınlığı, anlam kazandı birden..gülene çamurlu suyu dökmesi de, bilerek demek ki.. şüphelendiğim gibi..
lehime ifade veren de, o öyleyse.. ben de saf saf anlattım tabi.. iyi de,arabada ne arıyorlardı ki.. kapı kilitliydi..
tuna eğilip,bana bakınca.. ) efendim,ne oldu..

tu-- hiçç daldın da.. araban kalsın,beraber gidelim diyordum..
ir-- yok yok.. yarın çok işim var.. alırım..

tu-- bülent,benim arabayla gel.. karım inat biliyorsun..
bülent-- (aldı anahtarı,gülerek) bilmem mi,dostum..allah sabır versin bize..

ir-- heyy,kocamı karıştırmadan,kendine iste sabrı.. kardeş falan dinlemem..baba olmak kolay değil diyorsan..
anne olmayı tahmin bile edemezsin, çekeceksin tabi..

tu-- şeyy,karıcığım ben kullanayım mı..sen sinirlendin ya..
ir--bülent-- hah hah hah..

bülent-- ne oldu ya,sana.. bu nasıl konuşma.. yüz karasısın tuna..

ir-- kurban olurum,ben onun karasına..  emrin olur,aşkım.. buyur..
bülent-- ay ben,dayanamıyorum..
tu-- kıskannç..

bülent--tu--ir-- hah hah hah..