Translate

28 Mart 2012 Çarşamba

1132.bölüm..



arabaya bindiğimizde, saat ona geliyordu..
bülentte bizim arkamızdan parktan çıktı.. tuna kullanıyor..
 
ir-- tuna tatlı alsana,bende yelizi arayacağım..
tu--  irem hanımm,bir dakika dur.. bülentin yanında dediklerim yanıltmasın seni.. kızgınım sana..
kapıdaki çökmenin  ve tuhaf konuşmalarının nedenini öğrendim..benden saklanacak şey mi bu..

ir-- hıı,iyi öğrendiysen.. önemli birşey olmadığını da anlamışsındır..
fırsatsızlıktan söylemedim.. (gülerek döndüm ona ) iyi denemeydi kocacığım ama bakla hala midemde.. hah hah hah..

tu-- (gülerek )aşkım keyfini bozmak istemem de..
silahlı kişiyi , kapıyı açman için arabayı salladığını.. izmarit atıp,yakalanmasını sağladığını ifade vermeden,yemeğe geldiğini öğrendiğimi söylesem ne dersin..

ir-- nasıl öğrenebilirsin ki.. kimse bilmiyordu, ispiyoncu kimm..

tu-- söyler miyim.. birkaç yeri aradım.. amca da,tanınan..güvenilir bir polismiş.. arabanın kapısından,arkadaşları parmak izini rahatça alsınlar diye yanımıza geldi demek ki..
özellikle senin kimliğini bilmeni, öğrenmeni istemiyor muş..çaktırmadan,çiçekçi olarak gör yine..

ir-- hadi ya.. emeklimiymiş..hemm bu bilgiyi almak için.. ne  yaptın.. baskı,rüşvet.. şantaj sana uymaz..
söz mü verdin.. ne için..

tu-- değil,çalışıyor muş..o da, söyleyenle benim aramda sır...

ir-- kıyamam bee, burhan yok sanki.. böbreği de ağrıyormuş.. adamı niye benim peşime takmışlar ki..
çiçekçiyim dedi,dönemiyor da.. yanıma yaklaşmak için sebep bulmaya çalışıyordur şimdi..
işini kolaylaştırıp,açılışa onu da çağırayım bari... gözünün önünde olayım da,rahat etsin..

tu-- (ifadesini çözemediğim bir bakışla ) sen hiç değişme ,bu art niyetsiz..insani bakışını koru..olur mu..
bu acımasız dünyada ,nefes alabileceğim..saklı kalmış , bir vaha gibisin..

ir-- vayyy,iltifata bakk.. teşekkür ederim,teveccühünüz kocacığım..
tu-- rica ederim ama yine de ,söylemediğine inanamıyorum..
ir-- geçti,gitti.. artık konuşmasak da,ben yelizi arasam hı..

tu-- iyi ara.. ben de tatlı alayım şuradan..
sinyal verip,kaldırıma yaklaştı.. bende tuşlara bastım,bekliyorum..

yeliz-- aloo..
ir-- canımm,merhaba nasılsın..
yeliz-- eh işte,iyiyim.. sen nasılsın..

ir-- çok şükür,bizde iyiyiz.. kocacığınla beraber yemek yedik..
eve gidiyoruz,kahve içmeye.. onlar,diğer arabadalar..sen de olsaydın keşke,çok özledim yelizim..

yeliz-- ben de ama ancak sen gelebilirsin.. hastaneye giderken,taksiye bile zor biniyorum.. fazla oturamıyorum,durumum vahim yani..

ir-- sayılı günün ömrü az olurmuş derler.. allah kolaylık versin,bunlar da geçecek ..kaç ay kaldı ki..

yeliz-- sağol moral için.. üç ay kaldı ama inan ki kendimden hiç memnun değilim..
çekilmez oldum,bülent anlatmadı mı..

ir-- cık,anlatmadı.. hem fırsat olmadı,hem de halini beğenmedim..
çok üzgün ve sıkıntılı görünüyor.. bülentin neyi var,yeliz.. dokunsam ağlayacak sanki.. sana sorayım dedim..
uçağa binmeden,sorunu söylersen.. belki konuşturabiliriz..benim/bizim zor zamanlarımızda siz olmasanız
dayanamazdık.. yardımcı olmak amacıyla soruyorum,özel dersen..darılmadan,konuyu kaparım..

yeliz-- .........sorun benim.. istediğini yapmıyorum diye, o durumda..
ir-- sen mi? anlamadım..  ne gibi birşey istiyor ki.. yapmıyorsun..benim bile içim acıdı,yani.. kötü bir amacı mı var..
yeliz-- hayır hayır.. tabi ki,yok..hamilelikle ilgili,bir konu.. ben sevinç hanımı aradım,fikrini almak için..
yok dediler..nerede biliyor musun..
ir-- aa,İstanbuldaydı.. gitsene yanına.. karşılıklı konuşmak daha iyi olmaz mı..
yeliz-- olurr.. numarası var mı..

ir-- var da evdeki fihristte.. gidince,veririm sana..yelizimm,sen çok mantıklı ve akıllı bir kadınsın.. mesleğinde uzmansın,benden daha iyi bileceğine veen doğru kararı vereceğine eminim.. her zaman yanındayım,seni çok seviyorum..kendine,evlatlarına ve bülente iyi bak..sevildiğini hissettir, sevmesine izin ver..
sana akıl vermek haddim değil  kardeş ama çivi çiviyi sökermiş ,hadi göreyim seni..

yeliz gülmeyle ağlama arasında.. "yanında mı" dedi..
ir-- yok dedim ya.. durup,çağırayım istersen..
yeliz-- tunanın yanında konuşamayız..
ir-- tunayı ben alırım canımm.. siz rahat rahat konuşun.. kapatıyorum..
bülent seni arar.. öptüm öptüm öptümm..

yeliz-- iremmm,sağol.. çok ihtiyacım varmış sana..
ir-- sende sağol.. birtanemm.. seslen geleyim..
yeliz-- hah hah hah.. kapadım.

kapatıp,dışarı baktım.. tuna ve bülent ellerinde tatlı kutuları arabaya doğru geldiler..

ir-- bülent,yelizi ara hemen.. ben hiç birşey bilmiyorum ve sen anlatmadın..
çok üzgünsün,nedeni ne dedim yelize.. sorun benim,istediğini yapmadığım için o halde dedi..
yengemi aramış danışmak için ama bulamamış.. İstanbulda git ,gör konuş dedim..
evde arayıp numarasını vereceğim.. stresli,canı burnunda..ve herşeyin de farkında.. ben, senin için ortamı hazırladım..sevildiğini hissettir.. samimi ol.. içten söyleyeceğin ,iki kelimeyle fethet kalbini..
hadi pikasso,geleceğini resmetme fırsatını kaçırma..

bülent kutuyu tunaya verip..
"az daha zorlasan,yüz karası olmak bile isteyebilirdim.. sağol"
ir-- (gülerek) sende..
 (arkadaki arabaya binecekken..)
tu-- bülent,sakin ol..iyice anla,dinle sonra konuş tamam mı.. bekliyoruz..

bülent-- tamam da,beklemeyin canım.. evin park yerinde konuşurum..

****

 beş dakika sonra.. yan yana evin önünde..  park ettik..
bülent ararken,biz evimize çıktık..

tuna şort,tişört .. ben de ev elbisemi giydim.. mutfakta  çay..tatlı,kahve hazırlığındayken..

tu-- irem,sigaramız kalmamış.. bakkala gidiyorum,başka bir istediğin var mı..
ir-- ekmek,süt ve kola alabilirsin canım.. gitmeyip,isteyebilirsin de..sepetle çekeriz..
tu-- giderimm.. bülente de bakacağım..

o gitti.. ben de balkonun lambasını yakıp.. masaya örtüsünü serdim.. tabak,çatal su vs. götürdüm..
 cezveyi ocağa koyup..çayı demledim..  çantamdan sigara almak için yatak odasına gittim..
tuna cebindekileri çıkarıp,aynanın önüne koymuş..
.. açılmamış,iki sigara paketinin yanına hemde..
görmemesi mümkün değil yani..  dudak bükerek aldım birisini..
kendi kendime söylenerek.. mutfağa döndüm..

ir-- çıkmak istiyorsan,niye böyle acemice bir bahane buluyorsun be adam..niyetini dosdoğru söylesen ,olmaz sanki..
 


Hiç yorum yok: