Translate

6 Mart 2018 Salı

2562.bölüm..

tuna-- insan otuz yıl ayrı kalır da,bir saatlik umut herşeyi unutturur.. özcan bey açısından ,durum bu.. ya aynı duygular gülfem hanım
için, geçerli değilse..aralarında ne geçtiğini ,ayrılma sebeplerini bilmiyoruz..
(bana bakıp) yemek yemişler ve gülfem hanım görevine dönmüş.. ikisi de,birbirinin yerini görevini biliyor,görüşme imkanları var demektir..
muhtemelen,gündüz ..düğünden ,senden.. batu beyin nerede çalıştığından vs. bahsedilmiştir..karşılaşmayı istese,niye mersine
gideyim desin ki..

sen tüm iyi niyetinle,yeniden karşılaştırdın .. farz edelim,bir fırsat sundun..  ,üç  gün görüşecekler..
eşi- dostu,astı-üstü.. tüm çevresi gördü,duyulacak..
otuz yıldır,üstesinden gelememişler..
üç günde,bu kadar kalabalıkta çözemeyecekleri varsayımıyla.. gülfem hanım gittiğin de..özcan beyin üstündeki baskıyı tahmin et,
hali nasıl olur, sence..
ya da sen.. kendini gülfem hanımın yerine koy..  ne hissederdin..
bir sevda var ama bağ kopmuş,koparılmış.. görünüyor.. ben otuz yıl
sonra gelsem,sen beni kabul eder misin.. birde böyle düşün..

irem-- bu saatte,bu kadar içkiden sonra.. bu kadar gerçekçi olma,ne olursun.. tüm hevesimi kaçırdın..
pişmanlıkla ,neredeyse gidip özür dileyeceğim.. o hale getirdin beni..
haklı olabilirsin ama ne dersen de.. ben ,tesadüfe.. doğru zamana inanıyorum.. belki,benim vesile olmam gerekiyordur..
ikisi de,kocaman insanlar...
hasretle geçen yılların acısını çıkaralım,diyebilirler..
 kader şimdi birleştirecektir ,belki..
iki gün sonra ,biz nikahlandık diye gelirlerse..
ne yapayım sana..

tuna-- tabi ki,arzu ederim mutlu olsunlar..  absürt olmamak şartıyla ,ne istersen yap..ya da talep et.. emrin olur..

yavuz-- ne kadar kolay söylediniz.. her istediğini yapabilir misiniz, gerçekten..
tuna-- evet..

irem-- geniş bir yelpaze gibi görünüyor değil mi,yavuz bey..
kimbilir neler ister diye düşünüyor insan..
ama benim gözümde kalan,yapamadığım.. ya da
tunanın hayır dediği ,hiç birşey yok..
 kötülük namına, kimseye zararımız da dokunmaz..
ve ben kocamdan maddi değeri olan,hiç birşey istemedim şimdiye
kadar.. bu anlamda,istemeyi bile bilmem.. o hediye ettiği için değerlidir.. yoksa yüzüne bile bakmam..mal,mülk,mücevher öyle hırsım yoktur..
 ikimiz adına sağlık,mutluluk,huzur.. yuvamdaki muhabbeti isterim.. onlara da sahibim çok şükür.. aklıma gelen,söz verip de yapamadığı..bir mantar sote var.. onu yap derim, belki..

şenol-- e niye holding kurup,çalıştınız öyleyse.. daha sakin okur ,spikerlik yapar.. evinizde otururdunuz..

tuna-- ahh ah,çalışmak istedi şenol bey.. okulu bırakmıştı,spikerlik  gündemde bile değildi.. hayır dememem ,gereken bir dönemdi..
benim de,ticari faaliyeti bırakmam gerekiyordu..
başka yerde çalışmasını istemediğim için.. vahide hanımın
 idareci olduğu büromu.. evimize iki adım mesafeye ,taşıdım.. ..tam vekaletnamenle,buyur çalış.. herşey emrinde dedim..
devrettim ve çıktım..

nedim bey,kemal bey,vahide hanım ireme bilgi verdiler..
ben olanı idare etsin,hobi niyetine çalışsın ..
kendini iyi hissetsin demiştim ama irem bir ay sonra ihracat yapmaya başladı.. ve gerisi geldi..
ticari zekası,kısmeti ve yöneticiliğiyle ..vergi rekortmeni oldu..
benim bıraktığım varlık bir ise,beş olarak
geri ödedi bana,abimlere,halama.. ki mecbur değildi.. hissedar bile
değiller,çünkü.. yönetim kuruluna da,öyle.. kar payı dağıttı..
.. elde edilen hasat,kira gibi girdileri bütçesinden çıkardı
tamamen.. ayaklarının üstünde durması için gerekliymiş..

şimdi gerçek ortaklar..yatırdılar ve kazanıyorlar..
herşey iremin yetkisinde..imza yetkimi bile iptal ettirdim..ama
ısrar etmeme rağmen,mal varlığımı üstüne almadı..
şartlar değişti,o da görevlendirmeyi yapıp ayrıldı.. bundan sonrasını,hep beraber yaşayıp göreceğiz..

kadir-- irem hanımın,mülakatta  dediklerini,şimdi daha iyi anladım.. peki,bütçenizden çıkardığınız geliri ne yaptınız..

yavuz--önceden kurulan, eğitim vakıfları  ..yurtları var..
ve hayal bile edemeyeceğin kadar çok  kişiye,gizli ulaşıyorlar..
kullanılacak yer var ,yani..
mr.smith-- saliha hanım da yöneticisi..

şenol-- ve hayırla yad ediyor.. on parmak daktilo yazabilmeyi ona, borçluyum diyormuş..
irem-- yaa,evet.. hayatın cilvesi işte..

şenol-- evet.. benim söylemek istediğim,fikrinizi almak istediğim bir konu daha var..
televizyon yayınları,değişip gelişiyor..geniş mekanlara
ihtiyacımız var.. burada,şu anda  hizmet veren, radyo binasına
sığmamız mümkün değil..

bbc nin yerini,çok beğendik.. duyduk ki,arazi sizinmiş..  bbc ile arasında teknik olarak, en az bir dönüm mesafe bırakılması şartıyla,üç dönüm yeri.. yüz yıllık ,kiralanması  ve ihtiyaca uygun bina,stüdyolar vs. yapılabilmesi amacıyla talibiz..
toprak ve yetki sahibi olarak..düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz..

tuna-- irem düşüncemi biliyor ama baskı da yapmam.. karar onun..
irem-- hımm.. kabul edersem ne olur,etmezsem ne olur.. aydınlatın beni..

2561.bölüm..

şenol-- bu çok güzeldi.. tuna bey ,doğru mu anladı irem hanım..
başımı salladım..
tuna-- benim kesinlikle,sormayacağım.. söylemeyeceğim şeyler bunlar.. cevap vermeseniz de olur,mr.smith..

mr.smith-- vermek isterim de,diyecek birşey yok.. çok güzel..bilgili,görgülü..meslek sahibi bir hanımla,sohbet ettik.. belirli bir yaşa gelmiş iki insan,
ya herşeyi anlatamaz..ya da,sıralar .. çok duygusuz olur..
  ilk tanışmada, konuşacak konu bulmak zordur..
 ama ortam itibariyle, biz hiç sıkıntı çekmedik.. rahattık yani..
yemek,içki,sizler,gençler,gülfem hanım,özcan bey.. görevler,gittiğimiz yerler vs..çoktu da.. kendimize ait özel birşey paylaşmadık..

ben yine tunaya bakıp.. ikimizin konuşmasını anlat dedim, işaretle..
tuna-- yok canım,daha neler.. özel birşey paylaşmamışlar ki, cesaret vermek için.. kendimizden örnek verip,söyleyim..

mr.smith-- hımm,özele girer mi bilmiyorum da.. parfümlerimizin adını söyledik.. o da,beğenmiş.. bende çok beğendim..

allahım ne güldük,anlatamam..

irem-- siz,çok yaşayın mr.smith.. samimiyetiniz,çok hoşumuza gittiğinden güldük..ne olur yanlış anlamayın..
kadir-- evet,lütfen..

mr.smith-- (gülerek)anlamadım canım.. şimdi tuna beyin vereceği
örneği ,duyabiliriz.. öyleyse..
tuna-- tuzağa düştük ha.. irem,bizim konuşmamızı anlat demişti.
ben niyetimden bahsedememiştim.. yani,irem izin
vermedi .. lafımı kesti,konuşturmadı.. siz çok iyiymiş siniz ,diyecektim..

mr.smith-- burada sizin paylaştığınız,özeli göremedim ben tuna bey..
tuna-- satır aralarına bakın,mr.smith.. benden bu kadar..
güldük dediğine..

irem-- ilk defa evimize gelmişti.. tüm engellemelerime rağmen.. 
bahçede, giderken.. bir fırsatını bulup, bana evlenme teklif etti..

şenol-- kabul ettiniz..
tuna-- yok canım,ne kabul etmesi.. kök söktürdü bana..
kadir-- sonu iyi olmuş,önemli olan o..

aylin-- evet.. karı-koca paslaşmaları,anlaşmaları ve sevgilerini gerektiğinde,saklamamaları süperdir.. yani  onlara baksanız bile,aşklarını hissedersiniz..
aynı gülfem hanım ve özcan bey gibi.. anlat artık,iremm..

irem-- (gülerek) unutturamadım mı..

yavuz--kadir--mr.smith--şenol-- hayırr..

irem-- zaman,mekan sormayın da.. özcan bey ile gülfem hanımı
bir yerde yemek yerlerken görmüştüm.. gülfem hanım,çok heyecanlı yemeğiyle oynuyor.. özcan beyin de,bakışları konuşuyordu.. kendimi fark ettirmeden,
görmeyecekleri bir yere geçtim.. kalktığımda da,yoklardı..

tuna-- sen tek miydin..
irem-- değildim ama onları karıştırmamak için söylemedim.. ve kesinlikle görmediler..
tuna-- anladımm..
irem-- anlamasan şaşardım..

yavuz-- hiç görüşmemişsiniz.. gülfem hanımın,o kadın olduğunu nasıl anladınız..

irem-- tesadüf oldu.. kuaföre gittiğimde,gülşen hanım yoktu.. nerede,gelmedi mi diye sordum..
şule de,anlattı.. hepsine ama özellikle gülfem ve rezzan hanıma
bayılmışlar.. telefon numarasını ver de,davet edeyim..
gelmişler madem,hiç olur mu öyle şey.. onlar da aramıza katılsın..
misafir edelim.. tanışalım dedim..
yazarken.. melisin babasının çektiği,poloroid resimleri gösterdi..
gülfem hanımı görünce..gözlerime inanamadım..
onlar giyinmeye gittiler.. saçım sarılı,arabadan telefon ettim..
davut bey açtı.. mersine gitmekten vazgeçirmişler,orada kalmaya
ancak ikna edebildiklerini söyledi.. huysuz,inat,geleceğimiz söz konusu ,bayiliğimi iptal edebilir ..gibi bahaneler serbest.. ne dersen de,hanımları ikna et,mutlaka getir dedim.. şaşırdı,yapmayın irem hanım derken.. ince bir mesele var gibi.. denerim değil.. yaparım diyin.. sıra sizde dedim.. o da,peki dedi.. gül yaprağı ,dökmesinin nedeni oydu..

ben haber için gittiğimde.. toplantı odasındaydı özcan bey de.. bayramlaştık..  düğün için,size iyi eğlenceler
dedi.. ben o kadar,hazırlamışım..gelmeyecekmiş.. nöbetçi olmadığı
halde.. ercan beye,sen git demiş.. o da,öyle yorgunum ki.. ikna edin, özcan bey gitsin diyince..

" irem-- bazı tesadüfler vardır..sizin dışınızda,gelişen..geliştirilen.. hakkınızı kullanın ..gecenin şanslısı olmaya adaysınız bence.. ama sormayın,gelin..dedim.."

aylin-- inanılır gibi değil.. aynı şehirde,birbirlerini teğet geçeceklerdi desene..

mr.smith-- iyi niyeti,misafirperverliği ile buluşmalarına zemin hazırlamış..
şenol-- birde gelmiyordu ha.. nasıl üzülürdü,kimbilir..
yavuz-- mahvolurdu,yazık..
kadir-- bundan sonra ki,adım ne olmalı.. otuz yılın birikimi var arada.. nasıl yakınlaşacaklar .. ya da nasıl ayrılacaklar.. sizce..

tuna-- şimdi,ben soracaktım,kadir bey.. . bu tarz meselelerde,aracı olmaktan.. etkilemekten hep çekinmişimdir.. ireme karışma dememin sebebi de bu..


2560.bölüm..

irem-- şöyle anlatayım aylin.. anar bilgisayar mühendisi.. ,azarbeycanda gıda üstüne üretimi yapan bir fabrikanın genel müdürüydü.. ilk ihracatımı onunla yapmıştım.
........................................................................................................
.....................................................................................................
açılış kokteyli sonrasında..
bende yaseminle,turguta teklif ettim..  sevinip, kabul ettiler..
yemek yenilirken..
mahmut beyle -güzide hanım,tanıştı..çiğdemle-yusuf bey
tanışıyorlarmış..................................................................................................................................................................................................................................................... anar ile yasemin
ciddileşinceye kadar,ben yasemine müdürlüğü vermiş..
gidemezsin demiştim.. o da, kabul etmişti.. ....................................
..........................................................................................................
.........................................................................................................
onların bilmediği ve bilmemesi gereken bir dokunuşla
bekir ağa kendisi iş teklif etti, anara.. hiç şüpheye yer bırakmadı, çalışmaya başladılar.. o baba oldu,bende abla/kardeş oldum bir yerde.. destekledik.. son anda.. dur ben çok yorgunum,aklım
karışık diyip.. nasıl çekilebilirdim ki.. 
bilmedikleri öyle çok şey oldu ki,bugün..
durgunluğumdan alınmışlar hatta.. dilim döndüğünce,sizinle ilgili değil dedim..
bekir ağa da,ben de elimizden geleni yaptık.. helali hoş olsun,
ikisinden de hiç incinmedik,çırpınmam ondandı aylin..

kadir-- belliydi,canım..istifa edecektiniz,neredeyse..

güldük..
kadir-- mahmut beyi nereden tanıyordunuz.. yani tanışsınlar diye mi çağırdınız..

irem-- hayır.. hiç öyle bir niyetim yoktu.. mahmut beyi ,iki kere görmüştüm zaten..............................................................................,
.......................................................................................................
..........................................................................................................
..........................................................................................................
öyle tanıştık..kiracım olduğunu öğrendi.. ben oradan iki nevresim,şecereli bir at alıp çıktım............................................................
.....................................................................................................
........................................................................................................
bize de sürpriz oldu yani..

şenol-- güzide hanım,batuyu bırakmam diyor.. evlenecek,onun
nişanlısıyla aranız nasıl..
irem-- gayet iyi..çok aklı başında,kızlar.. candanla melek, ziyanın
 kuzenleri.. onların düğününe geldiklerinde
tanıştık.. mürvet hanımda akrabaları.. o da,bayiim oldu.. Ankara da..

yavuz-- ev ve iş yerini siz bulmuşsunuz... yani sizin miş..
irem-- evet.. nailin düğününde de bahsedildiğini hatırlıyorum.. sorun mu var..

yavuz-- yoo.. büyük mali yük,getirecek.. ev eşyası, kira.. iş yeri açmak da,kolay değil.. Ankara ya gidebilse,rahat ederdi..

irem--evlenenle,iş kurana allah yardım edermiş..  miş dediniz,kimden duydunuz kesinleştiğini..

yavuz-- mürvet -sami çifti.. köşkte sohbet ederken..söylediler..
söylememeleri mi,gerekiyordu..

irem-- hayır hayır,sadece öğrenmek istedim..
melek eczacılık fakültesini  birincilikle bitirdiği için.. iki yıl,
kira almayacağım..ev için de,almayacaktım
ama ikisi de,çok ısrar edip,  evde asla kirasını ödemeden,oturamayız dediklerinden..peki dedim..

bir fırsat oldu,denk geldi .. onları da ayırmadan..  turgut,yasemin,şule,melis,derya,bedri,ilter ,batu bey ve tamere.. senetsiz,sepetsiz..bir nevi zorla..kredili ev aldırdım..

zorlamayacak aylık taksitle..beş yıl,geri ödemeli.. ve faizssiz..

iş arkadaşlarım,bayram ve açılıştaki performansları nedeniyle..
aldıkları ikramiyelerle, borçlarını ödeyebilecek konumdalar..
sizde kurum olarak,desteklersiniz belki..

kadir-- hayran oldum.. bizde bir ev bedeli kadar ,
ikramiye alınmaz da.. performans değerlendirmesiyle,maaş artar..
yılda iki kere..
batu bey,ne kadar maaş alıyor yavuz bey..
yavuz-- iki bin lira ..
kadir-- ev kaç liraydı,irem hanım biliyor musunuz..

irem-- biliyorum,ben pazarlık yaptım telefonda.. full eşyalı,göl manzaralı ..birinci sınıf,sıfır bina.. beş bine anlaştık..

mr.smith-- helal olsun.. ne zaman yaptınız bunları..
şenol-- yani.. kadrolu olduktan sonra değildir,inşaallah..
irem-- yok,bir gün öncesinde bütün işlerimi tamamladım..

güldüler..

mr.smith-- o ticari taksiye binmenizi ,niye istedi kemal bey..
nedim bey de,sahibiymiş gibi gidenleri bindirdi hep..

irem-- üniversiteye kayıt için gittiğimde,toplu taşıma hizmetinin yetersiz olduğunu ,fark ettim.. çok uzak,acil bir durumda binecek bir taksi bile ,yoktu.. nedim beye söyledim,bir taksi durağındaki arabaları aldılar..kemal beyle ortak.. kampüs taksi, daha bir kaç gün önce faaliyete geçti.. ilk siz binin,demişti.. nedim bey de,jest yapıp çağırmış.. o nedenle bindim, mr.smith..

aylin-- bravo.. gülfem hanımla,özcan beyin tanıştıklarını nereden
biliyordun.. peki..

irem-- beş dakika mola,istiyorum.. aylin.. öğlenden bu yana,konuşuyorum..siz anlatın,biraz da..

mr.smith-- bizde birşey yok ki,anlatalım..

tunaya gülümseyerek bakıp,işaretle gözümde gördüğünü.. mr.smithe,söyle dedim..

tuna-- (gülerek) mr.smith,irem diyor k;.. bundan sonra olacak gibi..
kahkahayla güldüler..

2559.bölüm..

çaldılar,oynadık,söyledik.. beraberce..
sonra,maaşallah bir takı töreni yaptık ki.. imrenilecek cinsten.. bekletmedik,onları..
oynarken takılar,paralar takıldı..

irem-- said,sen mi götüreceksin..
maruf-- şöför götürecek..beraber gideceğiz.. anarın anne babası da,katara gidiyor.. caferlerle..
keriman-- evlerimiz müsait.. bizlerde de kalabilirsiniz..
irem-- sen üzülme,kalacak yer var..keriman teyzeciğim..

saliha-- yurtta yirmi oda,boş.. dört yataktan,hesap edin.. bilgen tarafından,pırıl pırıl temizlendi.. isteyenler buyursun..
irem-- niye gelmedi..

oya-- yemek yerken,uyudu..
irem-- nasıl kıydın,saliha hanım.. alışık olmadığını anlamadın mı..

saliha-- yoo,anladım .. o da,çabucak ailesinin kıymetini anladı..
babasının sırtında giderken.. bana senin gibi ,bakıyordu..

irem-- ben bir yıl,o bir gün.. kesinlikle aynı olamaz, saliha hanım..
saliha-- yarın gelince,daktilo da yazdırayım öyleyse..

fevzi--oya--meryem--elizabeth--philip--irem--tuna--galip-- hah hah hah..

gençleri,yaşlıları,marufları,gelin-damadı,hamileleri,sami beyleri,hüseyin abileri,
ismail beyleri ,yusuf ,ziya,batu kaan,bekir,rekin arif,akif,mustafa güngör beyleri yolcu ettik..  şakır şakır yağmur yağıyordu..

sadun-şermin,behzat-feryal,mehmet-şule,faruk-melis,davut-gülşen,abdullah-gülnaz,
vehbi-şahika ,özcan-gülfem ,yaşar-gizem,rezzan hanım mr.smith ve biz otelin önündeyiz..
arabalarımız gelecek.. 
yavuz beyler,kadir,şenol ,mr.smith otelde kalacaklar..

şule-- irem hanımm..
irem-- efendimm..
şule-- ablamla ben, yarın çiftliğe gelmesek,olur mu.. saçımı yaptırıp gelsem,duman olacağım..
irem-- olur,tabi..sen nasıl istersen,hayatım.. şermin,feryal,gülşen,melis hanımlar  ve beylerde , nasıl arzu ederlerse ..ısrar etmiyorum..

şule-- sağolun..
irem-- sende sağol..
melis-- siz gelmeyecek misiniz..
irem-- geleceğim canım..
şermin-- yaseminle,beraber geldi.. köşkü açtı.. şuleye,kuaförden
beraber çıkmayı esirgemez herhalde..
sadun-- şerminn..
şule-- sen şaşırdın mı,şermin.. nişan da,biz orada hazırlandık..
dedim ya.. bu neydi şimdi..

irem-- takma kafana,şuleciğim.. ben kimden,ne esirgeyeceğimi bilirim..

hepsinin arabası geldi ,arka arkaya.. bizim ki,yok.. sadun bey özür diledi..  iyi geceler dilekleriyle,bindiler ve gittiler..

tuna-- ben bir bakayım.. sizi beklettik..
kadir-- bekletmediniz,tuna bey.. arabanızı getirmemelerini ben istedim..
tuna-- neden..

kadir-- roofa çıkarız da,birer kadeh içerken.. bu buluşmanın nasıl
gerçekleştiğini öğreniriz ,irem hanımdan demiştik..

mr.smith-- evet..çok merak ediyoruz..
şenol-- işin tuhafı özcan bey de,bilmiyormuş.. sadece ısrarla düğüne gidin ,demişsiniz..
aylin-- biraz rahatla ve anlat bize..
yavuz-- sizin kadar mahir değiliz,belki bir faydamız olur özcan beye..

irem-- aramızda kalacağına dair yemin edin,yoksa anlatmam..
 yemin ettiler..
irem-- tunaa?
tuna--iyi,çıkalım..

içeri girdik,asansörü bekliyoruz..
irem--profesörler neredeydi,mr.smith..
mr.smith--üniversite ve denetim  programları yoğun.. dün gece farklı yerlere,gittiler.

asansörle çıktık.. roofa.. loş ve derinden gelen müziğin dinlendiriciliğini.. birçok kişi tercih etmiş.. kalabalık epeyce..harika gece manzarasını,görebileceğimiz bir masaya oturduk.. yağmur çok güzel yağıyor..

içecek siparişi verilirken..

tuna-- taksiyle gideriz.. iç bence..
 peynir,meyve çerez vs.geldi..

irem-- iyi,bir kadeh şarap içebilirim..

tuna istedi.. ingilizce konuşuyoruz mr.smith için..
aylin-- bana yıpratıyorsun kendini diyordun.. tuna da, önlem
 almıştı güya..
tuna-- belirli bir takvim olduğundan.. son iki aydır mecbur koşturuyor..
düğünler için de,birşey diyemiyorum aylin.. yasemin için,olay
değişikti.. engelleyemezdim.. babası yok çünkü..

2558.bölüm..

özcan--(gülümseyerek )sağol,ziya.. (gülfem hanımın elinden tutup,pistin ortasına geldiler )
ziya-- rica ederim
org çalarak, elbet birgün buluşacağız söyledi..

inletti maaşallah.. biterken,şimdi uzaklardasın'a geçti..
sorma ne haldeyimden,seni sordum yıldızlara isimli şarkıya atladı..
gitme sana muhtacım ile noktayı koydu.. onları ve ziyayı dakikalarca alkışladık..

yaşar-- benimde ağzım açık kaldı.. bravo ziya bey,irem hanım,sacide hanım..arada bir sizin yanınızda,çalmama izin verir misiniz..

ziya-- estafurullah,yaşar bey.. bizim için,onurdur.. buyrun..

müzik aletlerini almışlar demek ki.. gizem hanım kemanını, yaşar bey,klarnetini çıkardı kutularından.. bizim yanımıza geldiler..

yaşar-- sandalyeleri sıralarsanız,iyi olur bence.. bir ziya bey,bir irem hanım ..şarkının adını söyleyin çalalım...

 pistin etrafına sandalyeler sıralandı,herkes oturdu..
ziya-- sen başla..
irem-- peki,bir kızıl goncaya benzer dudağın..

aman allahım,nefis çalıyorlar.. yaşar bey başını eğince..başladım şarkıya..
ziya ben bitirirken. repertuardan bir şarkı gösterdi yaşar beye.. hemen ona geçtiler..
fikrimin ince gülünü söyledi o da,harika bir performansla.. bende,tadı yok
sensiz geçen ne baharın ne yazın adlı eseri istedim.. çaldılar söyledim..
ama ziya "sevmekten kim usanır" söylerken.. mest etti bizi..

alkış,ıslık bravo sesleri yankılandı salonda.. uzun uzun alkışlandık..

dayım,bekir bey ve nedim bey oturuyorlardı..
maruf-- iremmm.. yattaki,şarkıyı istiyorum lütfenn..
irem-- peki.. yaşar bey,"birde bana sor "istiyor arkadaşımız.. tek de,söyleyebilirim..
yaşar-- gizem fon yapar, canım..

gizem hanım mükemmel çaldı,bende mükemmel söyledim..

bitirdiğimdeki alkış inanılmazdı..
bekir beyle dayımda gelmiş.. ayakta alkışlıyorlar..
bekir-- helal olsun size..
erol-- ne derdin varmış,çok içten söyledin de..

irem-- derdim çoktur hangisine yanayım diyerek,
dibe vurmanıza neden olmadan..şöyle anlatayım sana;

Hani ıssız bir yoldan geçerken
Hani bir korku duyar da insan
Hani bir şarkı söyler içinden
İşte öyle birşey

Hani eski bir resme bakarken
Hani yılları sayar da insan
Hani gözleri dolar ya birden
İşte öyle birşey,işte öyle birşey


alkışlarlarken.. yanıma gelip, ziyayla ikimizin 
omuzuna koydu kollarını.. 

erol-- farklı ve zamansız olmakla birlikte.. kazancın, kayıptan
fazla olması için.. mecburiyetle eğlencenizi böldük.. ya da boyutu değiştirdik.. 
solistlere, müzisyenlere ve sabrınız için sizlere teşekkür ediyorum.. 
 bekir ve nedim beye birşey sormamanızı ,söylemelerinin sakıncalı ve yasak olduğunu unutmayın lütfen.. ben izninizi istiyorum..

yasemin-- ama olmaz ki,erol bey.. hiç eğlencemize katılmadınız..

erol-- yasemin hanım,isterdim ama.. bekliyorlar.. eğer eğlenecek durumda olursak,yarın telafi ederiz..  tekrar mutluluk diliyorum.. 

yasemin-- anar-- teşekkür ederiz.. 
mehmet--naim-- bekleriz,erol bey.. 

sami-- ben sizi yolcu edeyim.. 
tuna-- ben yolcu ederim,sami bey.. 

erol-- (omuzlarımıza, minik minik vurduktan sonra )lütfen,zaman yok..  hoşçakalın..
(piste inip,hızlıca giderken.. döndü..) iremm,nuri niye gelmemiş.. 

irem-- hanımını bekliyormuş..bebekleri olacakmış yine..ama riskliymiş.. onun için,geri gittiler.. 
erol-- hıı.. 

irem-- dayı..dur dur,gitme.. (acele acele,gittim masanın yanına.. çantamdan,bir mendil alıp. dayıma uzattım..) bu erdemin..
erol-- (gülümseyerek )  kendin verirsin.. yarın  gelecek
erdem.. getiririm.. 
irem-- peki.. güle güle, işin rast gelsin..
erol-- sağol..

çıktı salondan.. ben çantamı koydum masaya.. 
irem-- (gülerek,yanlarına giderken..oynayıp ) bekir ağaa,bir çiftetelli yakışır .. değil mi... 
bekir-- seni mi,kıracağım gel.. yakıştırırız.. 

2557.bölüm..

vur patlasın,çal oynasın durumu varken.. masaya baktım dört kişi daha gelmiş,.. daire şeklinde oturmuş,konuşuyorlar..

çetin-- neler oluyor.. irem hanım..
irem-- yok birşey,bilgi alacaklarmış..
rekin-- yapılacak herhangi birşey var mı..

faruk-- yanında olsaydık keşke..
irem-- yokmuş.. nedim bey,yanında kalsın dedi..
mahmut-- burada bilgi almak,sıra dışı..
irem-- evet.. başka yerde almamak için,gerekli olunca gelmişler..
çocukların düğünü,burnumuzdan gelmesin demiştim de..
yavuz-- iyi düşünmüşsünüz..

irem-- evet.. yarın daha iyi bir gün olur umarım..
kadir-- sıkmayın canınızı.. baksanıza, mucize gerçekleştirdiniz..

mahmut-- özcan beyle,gülfem hanım.. mr.smithle,rezzan hanım 
müthiş..

tuna-- (kısık sesle )irem,bir ilgin var mı..
irem-- aa,daha neler..(dudaklarımı oynatarak.. )
konuşmayalım.. (sesli olarak ) eğlenin ve eğlendirin hadi..
onlar için de,unutulmaz olsun ki.. yarın biraz daha samimi olabilsinler..

çetin-- (gülerek) üçüncü düğünde, nikah kıyılır mı sizce..
irem-- hayırlısı,neden olmasın.. otuz yıl,dile kolay.. burhanla,çiçeği düşünürken..daha zoru varmış meğerse..
faruk-- evet.. vehbi bey ve abdullah bey de sürpriz yapabilirler..

kadir-- ben,köşke birde gündüz uğrayayım diyorum..
şenol-- beni de götür, beni de..

tuna-- yavuz--çetin--mahmut--irem-- rekin--faruk--kadir--hah hah hah..

anneleri,babaları  davet etti yavuz bey.. kadir bey,şenol bey..
samimiyetle piste attılar kendilerini..
batu,yusuf bizimkiler .. yaşar,gizem,naim eva,ismail beyler,haldun ,hüseyin ,galip,sami beyler
cristinalar,cafer beyler.. vildan,keriman ,şebnem..
tam katılımlı ve samimi oynuyorlar coşkuyla..
pistin kenarına,sandalyeler koyup.. gülderen hanımı,menekşeyi ve figeni  oturttum..
sacide ablayı da,ziyanın yanına çıkarıp..

irem-- ablam,sakın sıkma canını.. o bulunan alet için soru soruyorlardır..
sacide-- tamam..
ziya-- ablam,darbuka için tam zamanında geldin.. yoruldum valla..
sacide-- peki,ziya.. çalarım..
irem-- bende yardım ederim,sağol ziya..
ziya-- sende.. dışarıda ordu vardı,bir görseydin.. neler oluyor yine..
irem-- sorma ziya.. bilmiyoruz ki..  hadi seni piste alalım.. coştur..
ziya-- tamam..

sacide abla çalıyor,ben söylüyorum.. ziyanın katılımıyla pistte yer gök,inliyor.. gözüm de,dayımda..
yasemin,anar.. gülfem,özcan,mr.smith,rezzan
ve büyükler.. yaşıtlar.. çok mutlu..

ziya ,murat,erkin,behzat,mehmet ,faruk bey.. mahmut bey,ilter.. halay çekiyorlardı..
irem-- siz  salonu ,şöyle bir dolaşın bence..
behzat-- güzergah ?
irem-- bizim masa civarı..

kahkahalar atıldı..

hepimiz bakıyoruz,hoplaya zıplaya gidişlerine..

dayım gülerek,eliyle geri dön işareti yaptı..ziyaya..
yeni gelenler,tanınmamak için.. başlarını eğdiler çünkü..

ziya--( masanın kısa kenarında oynuyorlar hala )aa,biz kaptırmışız..  ama gelmişken,bekir beye .. hanımı ,öpücük göndermişti.. emaneti teslim edeyim bari..

erol-- (gülerek )ziyaa,gelince öpersin..git oğlum..
ziya-- (koşarak bekir beyin yanına gitti.. oturanlara arkasını dönüp.. bekir beyi ,kelinden öptü ..kendi yanağını da,bekir beye öptürdü.. doğrulup,gülderen hanıma bakarak..) istiyorsanız,canımı dişime takıp.. nedim beyi de öpebilirim..

bekir bey,onlar,bizler.. kahkahalarla gülerken..
erol-- zuhall,çağır kocanı..
ziya-- ben giderim canım.. söylemeniz yeterli..

yine halay çekerek geldiler.. sacide hanıma,yanağını öptürdü..

elini tutarak..
ziya-- seni seviyormuş,niye kelinden öpmemi istediğini anlamadığını söyledi..
bende kusura bakma,teslimat yapacağım diye kendimi feda edecek değildim dedim, ablam..
irem-- caizdir..

kahkahayı anlatamam size.. anar,güleceğim diye düşecekti neredeyse..

ziya-- aman damat.. dikkat et..
zuhal-- ziyaa..
ziya-- çiğ köfte isterim..
tuğrul-- ben,yarın yaparım sana..
ziya-- tamam,sözü aldık..  izin verip,kenara çekilirseniz.. gülfem hanım ve özcan beyin dans etmesi amacıyla ,şarkı söylemek istiyorum.. ablam,dinlenirsin de olur mu..
sacide-- olur..

alkışladı herkes..  kare pistin kenarına dizildiler..

gülfem-- ziya bey,çok teşekkür ediyorum da.. mahçup ediyorsunuz.. tek olmasa..
ziya-- estafurullah.. böyle buluştuğumuz zamanlarda.. çok şarkı söyledim.. ama özcan beyin bakışındaki hüznü ve sevdayı göremediğim için.. yaraladığımı da fark edemedim..
yani,o mahcubiyet bana ait..
madem buradasınız.. lütfen,hatamı telafi etmeme izin verin..
otuz yıl dediniz,siz tek dans
etmeyeceksiniz de.. kim edecek.. buyrun rica ederim..

özcan--(gülümseyerek )sağol,ziya.. (elinden tutup,pistin ortasına geldiler )

2556.bölüm..

ziya,bir sandalye verdi dayıma.. bir kişilik yer açıldı hemen.. benimle bekir beyin arasına oturdu..
erol-- sağol,ziya..
ziya-- rica ederim..
bizlerde oturduk..

ziya-- ne vereyim,dayıma..
garson,servis açtı hemen..
erol-- sen verme canım.. şarkı söyleyeceğim,diyip davet ettin..
hadi dinleyelim,öyleyse..

irem-- ziyaa,elvada gençliğim şarkısını istiyorum.. sana gelsin..
ziya-- bende sana.. sorma ne haldeyim, şarkısını söylemeyi
düşünüyordum.. hayret bir şey ya..

kahkahayı duymanızı isterdim.. ..

meyve,pasta içki servisi yapıldı hepimize..
erol-- ben geldim diye içmiyorsan..
irem-- alkolle aram iyi değil.. içseydim bile,senin yanında içmezdim.. bilmiyor musun sanki..

cekedini,kravatını ,cebindeki mendili düzeltiyormuş gibi yapıp..
elimi  göğsüne,sırtına sürerek,kontrolümü de yaptım çabucak..
sami bey,bekir bey,nedim bey,dayım,eren ve tuğrul abim kıs kıs güldüler..

irem-- ne gülüyorsunuz.. eşi burada değil.. atlet giymiş mi diye baktım.. beli ağrıyor malum..
zuhal-- dayıı,geçmedi mi daha..

erol-- geçti,geçti.. irem evhamlı biliyorsun..
gönül-- bir dayısı var,ne yapsın...hasta olmasın istiyor..
erol-- evet,haklısınız.. (hoşgeldiniz diyerek,bardağını kaldırdı.. kadehler kalktı.. tam içecek.. )

irem-- (döndüm,ziya orgun arkasında.. ) ziyaa,şarkıyı değiştirdim..
bir filcan kahve olsam,istiyorum..

erol--tuna-- hah hah hah..

ziya nefis söylüyor,alkışladık.. herkesi dansa davet etti..  bizim masadan da,kalkanlar oldu..

erol-- bu zarf kimin..
irem-- benim..
erol-- kimden ,bakabilir miyim..
irem-- bakabilirsin de.. bakma.. görmeyim,şimdi.. annem,babam bülent ve yeliz buradaydı az önce..arkadaşlar,bana sürpriz yapmışlar.. çocukların resimlerini getirmişler onlarda..
duygulandım,düğünde olmaması gereken ne varsa.. yaşıyoruz.. durgunluğumun sebebini bilmediklerinden.. alındılar yazık.. neşeli görünmeye,gayret etmekteydim ki.. sen geldin.. iyi birşey söyle de,yüzüm gülsün..

erol-- dışarı çağırıp,ya da çıkarıp dikkat çekmemeniz için buradayım.. gerekli olmasa gelmezdim.. tuna ve sacide hanım dahil herkes kalksın da, bekir beyle konuşalım..
irem-- tamam,ben..
erol-- sende.. nedim bey kalabilir.. sonra ifade  verirsin..uzatmayalım şimdi..

irem-- (kısık sesle) bak,adamın kalbi var.. çok üzüldü, zaten.. bülent de,oğlunun olduğunu sandığım resimleri getirdi.. yani,çok iyi değil.. dikkatli ol..
erol-- (kulağıma yaklaşıp) piste giderken,bir kaç soru soracaklarmış sakin ol.. sorgulanmıyorsun de.. fısıltıyla..  birde erken dönmeyin masaya..

irem-- anladım.. (ayağa kalkıp..) ziyaa,oynayalım.. güvercini uçursan da,hepimiz gelsek..
ziya-- derhall..

müzik başladı..
irem-- hadi buyrunn..

kalktılar.. nedim beye gözümle,benim yerime gel diye işaret ettim..başını salladı..

bekir-- sacide sende git..
sacide-- tamam..
bekir ağaya.. dayımın dediğini fısıldadım.. anlaşıldı dedi..
üçünü yanyana bırakıp.. piste çıktık..