Translate

20 Eylül 2017 Çarşamba

2528.bölüm..

bitkin ve kendimi hiç iyi hissetmeyerek gözlerimi açtığımda 11:30 du.. depresyonun kıyısındayım biliyorum da.. direnmeye gücüm yok..  tatsızım,bırakmak istiyorum kendimi.. gözümü kapattım,telefon çaldı..
öyle uzak geliyor ki telefon.. koluma da yüzlerce kiloluk yük bağlanmış sanki.. kaldıramıyorum.. üç kere çalıp,kapandı..
pikeyi başıma kadar çektim,tekrar uyumuşum..

**
saçım okşanıyor,yanağım.. dudağım öpülüyor.. burnuma mis gibi,sabun kokusu geliyor..

tuna-- daha kendisine gelememiş mi,karım.. herkesin gönlünü yapacağım diye çırpınan,meleğim.. aç gözünü.. gülümseyen,gözlerini göreyim.. dünyam aydınlansın..
canımm.. iremm..iremm.. seranat yaptırma bana şimdi.. valla çok yoruldum..  hadi aşkımmm..

gözümü araladım da, kapanıyor kendiliğinden..
irem-- uykum var.. halim yok.. (banyo yapmış,tıraş olmuş.. atletle yatmış yanıma)
tuna-- (kolumu,beline koydu ) bir tanem.. neyin var.. ne oldu sana..
irem-- ..............

tuna-- kabustan dolayı mı böylesin..
irem-- beni bırak,uyuyayım..
tuna-- anlaşıldı..

pikeyi çekip,beni kucağına aldı..mutfak kapısından baktırdı önce..tatlı tepsileri var tezgahta..

kahvaltı sofrasındaki çeşitlerde fazlalaşmış..mesela sıkma var..
 salona götürdü,masanın üstüne oturttu..

kırmızı güller alıp.. vazoya koymuş..
 katlı şekerliğe,çikolataları,badem şekerlemelerini yerleştirmiş.. salonun köşesinde,iki parlak balon sallanıyor..
güneş ışıkları odanın içerisinde sanki...
sehpa örtüleri de,değişmiş..iğne oyaları serilmiş.. ve
toz namına birşey yok...
çenemi çevirip.. gözlerime,öyle bir sevgiyle
baktı ki,içim titredi.. aferin bekliyor.. o da,gülümsememle olacak..

ben ,bayram günü onu nasıl üzerim ki.. kıyabilir miyim..
gülerek..

irem-- ben çok şanslıyım.. dünyada bir eşin yok,tuna ağa..
tuna-- (gülümseyerek.. sarıldı belime) benim dünyam
sensin.. hayatta,tek istediğim canlı ve mutlu olman.. korkuttun beni..
irem-- (beline sarılıp,çektim kendime )bir daha, o ilaç içilmeyecek.. atacağım şimdi.. sersemletti beni..

tuna-- (öptü dudaklarımı ) kaç gündür,hırplandın..ondan önce,almanca öğrendin.. bedeninde,aklında yorgun.. herkesin sorununu çözeceğim diye ,tilkiler full çalışıyor.. dinlenmeyince sen kötü oluyorsun,bende oluyorum.. yapma , bunu bize..

irem-- öyle gelişti,özel yapmadım ki.. neyse,dikkat ederim.. terliğim odada kaldı.. yere de basamam.. ne yapsam ,acaba..
tuna--hıı.. buldum, kucağıma gel..
irem-- e geleyim hadi..

gülerek,kucaklayıp odaya götürdü beni..

temizlenip, saçlarımla uğraşırken.. geldi yanıma.. giyinmiş,saçını tarıyor..
tuna-- abdullah salonunu açmıştı,irem gelecek dedim.. sen giyin..
irem-- gece için giderim.. şimdi canım istemiyor..
tuna-- (ellerimi tutup,banyodan çıkardı.. hevesle) keyfini yerine getirecek, birşey anlatacağım..  giyin hadi.. kıyafetini ,çıkardım..

gülümseyerek dolabın kapağına asılmış elbiseme,altında duran ayakkabıma bakıp... giyinme odasına girdim.. ince çorabımı giyerken.. o da yatağımızı kapattı.. koltuğa oturup,bana baktığını görünce..içinde iki düzine mendilin,bulunduğu kutuyu verip..

irem-- çantamdan para alıp, mendillerin içine koy hayatım.. ve anlat..

tuna-- (çantamı açtı ) paran bozuk değil.. bu parada,bir çocuğa verilmez..bende var,onları koyayım.. 
irem-- gülten hanımın çocuklarına,uğura ve gelirse mügeye vereceğim..
onun için,koyabilirsin.. diğerlerinin de,kısmetlisi gelir. 

tuna yerleştirirken.. 

Hiç yorum yok: