Translate

27 Mayıs 2016 Cuma

2494.bölüm..

çiğdem-- irem tuğba hanım uzakta..nikah için,baskı yapabiliyor musun..
çetin-- bekliyorum ama yapmıyor hiç..
tuğba-- çiğdem,kendine geldin herhalde.. önce planlanmış olanların
düğününü yapsın da,sıra bize de gelir nasılsa.. kız evi,naz eviymiş..

maruf-- deryayla,vahide hanımda naz evi olduğunu gördük de..
şule ,melis ve yasemin hanımda.. niyeyse, hemen razı oldu...

irem-- ah ah.. zamanım yoktu,gönlümce nazlanamadım ki.. biran önce,evlenip yuvalarını kursunlar da.. işlerinin başına dönsünler dedim... kim balayında,takip edemiyorum..

güldük..


şenol-- kafeteryada otururken,bir konudan bahsedilmişti.. ne yaptınız,irem hanım.. halledebildiniz mi..
irem-- yok.. yani hiç çabam olmadı..olmayacak da..
abdullah-- nedenn..
irem-- kimseyi sıkıntıya sokmak istemiyorum,abdullah bey.. sonra konuşalım ,olur mu..
abdullah-- olur da.. konuşmaya gerek kalır mı..
irem-- bence zaten yok.. çerçeve belli.. rahatsızlık yarattığından,yeri değil demek istemiştim..

çiçek-- iyi geceler..
arkama döndüm.. çiçek ve burhan tiril tiril giyinmiş,gülerek bakıyorlar bize.. kalktım,hemen.. çiçeğe sarılıp öptüm.. burhana elimi uzattım.. tuttu..

irem-- hoşgeldiniz.. hayırdır,sulh mu ilan ettiniz..
burhan-- yok canımm.. kapıda karşılaştık..
derya-- inatlar..
tuna-- (kalkıp,tokalaştı ikisiyle de..) nasılsınız gençler..
burhan-- iyiyiz.. tuna bey..
çiçek-- ben cevap veririm,tamam mı..
irem-- aman da,ne güzel anlaşıyorlarr.. maaşallah..
güldük..

herkesle tokalaşıp.. vahide hanım,derya ve güzide hanımın yanına
geldiler..sarılıp öptüler birbirlerini.. diğer masadakilerle selamlaşırlarken..

vahide hanım oturmaları için..yer ayarlıyordu..
irem-- çiçek,burhan hala yüzükleriniz parmaklarınızda.. siz bir piste
 çıkın bakayım.. hadi hadi,hadi itiraz istemiyorum..
(.. mecburi ilerlediler..elimle diğer masadaki,gençlere de kalkın dedim )beyler,sizi davet etmeyim değil mi.. gülşenciğim sende kalk..
(bizim masadaki çiftlerde kalktı..nedim beylerde dahil..
ben oturdum.. kadir beyler de,sigaraları yaktılar seyrediyorlar..  )

 mikrofonu alıp..büklüm büklümü söylemeye başladım.. orkestra
elemanları da çalıyorlar..hayret biliyorlarmış.. hepsi dans ediyor..
kaan-ceyda,tamer-candan,batu-melek..naim-eva.. philip-elizabeth,güngör-cris..

aylinle yavuz beyde geldiler.. karıştılar aralarına..
bitirince.. unutama beni dedim.. çalarlarken..
irem-- cavit bey,ferdi bey.. buyrun lütfen..
onlarda kalktılar..

kadir-- (kısık sesle) çiçek hanım kim, özcan bey..
özcan--  ingilizce haber spikerliğimizi yaptı ,kısa bir süre.. tuna beyin öğrencisiydi aynı zamanda.. burhan bey de,irem hanımın iş yerinde çalışıyordu..

söylemeye başlayınca sustular.. onu da bitirdim..
irem-- sezen aksudan ,ikinci bahar..
çalmaya başladılar hemen..

şenol-- ne kadar şanslısınız tuna bey.. irem hanım,müthiş..
tuna--evet öyleyim..
irem-- asıl ben şanslıyım,şenol bey..

kadir-- ne mutlu,size.. bravo doğrusu..
tuna-- sağolun..
ikinci baharı da söyledim.. çok beğendiler..

nedim-- ama sizde gelin..
gülşen-- beraber söyleriz..
maruf-- yarışalım mı..
tuna-- hayırr.. yenilince,bozuluyorsun..

irem-- salim dündar,aynalar..  istiyorum..
çalarlarken..mikrofonu bırakıp kalktım..
irem-- izninizle..

tabi dediler.. tuna da kalktı... piste çıktık bizde..
gülşen hanım ,ben ve nakaratta herkesin katılımıyla söyledik..  süperdi.. azalsa da,misafirlerden..ve pisttekilerden çok alkış aldım/aldık..

maruf-- pulp fıctıon yakışır bence..

kuvvetli alkış alınca..
irem-- iyi,tamam..

herkes yerine oturdu.. orkestra çok güzel çalıyor.. bizde uyumlu hareketlerle.. layıkıyla performansımızı sunduk..
alkış,ıslık birbirine karışmışken..biraz eğilip,selam verdik..

eren-- roman havası oynayın birde..
gülşen --ben çalarım..
sacide-- bende..
melis-- şal lazımm..
liz-- al melis..

irem-- yapmayın ya..
melis-- aa,olmazz.
gelip,şalı bağladı.. tunanın da cekedini aldı..

melis-- kravatı da alabilirim..
tuna-- boşver,kalsın..
melis-- yaa.. irem hanımm..
irem-- (tunanın yanına gidip,çözdüm kravatı ..melise verdim )
onlar misafir,evlenecekler.. hatırı mı kalsın..
tuna-- düşünemedim,hayatım..  yasemin ,şule birşey istiyor musunuz..
gülerlerken..
yasemin-- yeleği de,çıkarabilirsiniz aslında..
tuna-- gel..(çıkarıp verdi )
şule-- bana birşey kalmadı ki..
tuna-- gömlek demedin ya,kol düğmesini vereyim sana da..

kahkahalarla güldük.. şule de gelip,kol düğmelerini aldı.. manşetlerini,kıvırırken..

tuna-- erenn,unutma bunu..
eren-- ya,iremm.. kocana birşey söyle..
irem-- canımm.. yeter mi,devam edeyim mi..
tuna-- sakin karıcığım ,sakiin..
eren-- gönüll,götür beni buradann..

allahım kahkahayı duymanızı isterdim..

Hiç yorum yok: