Translate

12 Temmuz 2015 Pazar

2435.bölüm..

kahve sigara muhabbeti yapılırken.. mr.edward yanıma gelip,üç klasör verdi.. numaralandırmışlar..

1.de.. almanca dil bilgisi kuralları yazıyor.. ingilizce olarak..
ikinci klasör çokkk kalın.. almanca kelimelerin yanında ingilizce
anlamları..yazıyor.. türkçelerini de ben yazacakmışım..
3.de cümle kalıpları ve içinde kullanma örnekleri var..
iki de,kaset verdi.. telafuz için..
söyleyip,yerine gitti..

mr.ronald-- bu aylık bir çalışma... konuştuğumuzu anlayabilmen için.. çalış,öğren..dört gün veriyoruz,bu süre sana fazlasıyla yeter..
 pazartesi işe başlıyorsun ve bayramınızın ilk günü. 2.ve 3. günlerde
 öğleden sonra izinlisin ya.. ikişer saatini.. yer,tahta ve tebeşir
 istiyoruz..  mr.edward anlatacak..
bizde katılıp, sözlü ve yazılı ara sınav yapacağız..
perşembe,cuma ara verip.. cumartesi istediğin yerde. bir saat notlu sınav olacaksın.. anlaşılmayan birşey var mı..

irem-- yok da,birşey soracağım..bir aylık dediniz,sonraki iki haftada
ne yapacağız..
mr.ronald-- sınavdan kaç alacağına bağlı.. barajımız 70 biliyorsun..
iddiaya girdik.. mr.hector 71 ,ben 72.. mr.edward 100 dedi.. kendisine ve sana çok güveniyormuş.. en iyi o öğretecekmiş..

irem-- (güldüm.. kollarımı masaya yaslayıp ) hepinizin çok iyi öğretmen olduğuna eminim.. siz potansiyeli gördünüz,en iyisini yapacağıma inandınız.. bu ilk ders ,doğal olarak beni tanımadığınız için söylüyorum ;
stiliniz buysa,bilemem de.. üstüme iddiaya girme.. not söyleme ,hırslandırma stratejisi bende hiç işe yaramaz..
 benim bir tek not hedefim var.. kendimi bilir,onu alıncaya kadar da
çalışırım.. karşınıza,çıktığımda.. sonuçtan eminimdir.. yetmiş aldım,yeter demem yani..

mr.ronald-- peki,anlaştık.. çıta yükseldi..
şenol-- size bir bardak daha portakal suyu sıkmama izin verin lütfen..
irem-- teşekkür ederim..zahmet etmeyin..
vehbi-- helal olsun,böyle öğrenciye..
çetin-- yeminle,ayıktım..

naim-- emrinize amadeyim.. çalıştır demeniz yeter.
abdullah-- bende elimden geleni yaparım..
hüseyin-- alt yapıyı hazırla,hepimiz almanca konuşalım..
faruk-- destekleriz..
mehmet-- sesim çıkmıyor,bende varım..

irem-- çok teşekkür ediyorum,teklifleriniz için.. hepinizin kapısını çalabilirim..
mr.edward,yukarıda çalışırız.. nereden aldırayım sizi..
mr.edward-- biz  taksiyle geliriz.. eşin karşı çıkmaz değil mi..

irem-- iki saate birşey demez.. (şenol bey,portakal suyu bardağını koydu masaya ) zahmet oldu..
şenol-- rica ederim.. portakal,nefismiş.. hiç böyle sulu,portakal görmemiştim..

bekir-- sizin değil mi,irem..
irem-- bu babamın.. bizimkiler yarın toplanacak,bekir ağa.
songül,arabada meyve vardı.. alır mısın..
turgut-- ben alırım.. 
irem-- (arkamı döndüm,gülerek) vayy,bizim gençler dönmüş.. hoşgeldiniz..

behzat,bedri ve turgutla tokalaştım.. hoşbulduk dediler.. 
diğerleriyle tokalaşıyorlar.. 

behzat-- sana ne oldu,mehmet.. 
mehmet-- dün çok yorulduk,kıpırdayamıyorum behzat.. 
bedri-- yokluğumuzda,yeni eleman mı aldınız.. irem hanım.. 
irem-- yok..ben ayrıldım, bedri bey.. (tanıttım karşılıklı )
selamlaştılar.. 

turgut-- hayırlı olsun,misafir misiniz şimdi.. 
irem-- eh işte.. şu dosyaları,odama götürür.. arabama götür en iyisi..
 meyveyi de alırsın.. 
turgut-- tamam.. 

Hiç yorum yok: