Translate

8 Ocak 2015 Perşembe

2359.bölüm..

hanımlar yukarıya çıktık.. erkekler aşağıda..

oturma odasında hamileleri dinlendirdik.. yazık,ayakları şişmiş.. verdiğim terlikleri ,giyememişler..
sesimi yükseltip
irem-- tunaa..
tuna-- evett..
irem-- dışarı çıkmayın da,kahve içelim..
tuna-- tamam.. yapmaya gönüllüler var..
irem-- olurr ama kahve konulduğundan emin ol..
tuna-- hah hah hah...

yer minderlerini getirip,yaydım..
irem-- oturun hanımlar.. kırlentleri de arkanıza alın.. belgin hanım,
zeliha hanım.. vahide hanım,gülderen hanım..
saliha hanım,elizabeth ,cris ,elif abla..aylin rahat mısınız..
evet dediler..
yerleştik,heryer halı kaplı zaten..

zübeyde-- tuna niye güldü..
irem-- ben ona yanlışlıkla sumaklı kahve yapmıştım da,ondan güldü..
aylin-- acı kahveden ,daha kötüsü de varmış..
vahide-- içti mi yoksa..
irem-- evet..ben tadına bakıncaya kadar, içti..
.
çiğdem-- anladımmm.. mağazaya gelmiştiniz de,normal kahve içerim gibi birşey söylemişti..
irem-- evet,ne gündü değil mi..
çiğdem-- haklısın.. o gün,sana kanım kaynamıştı..
irem--  benimde sana.. siz dışarı çıkınca.. tunanın sinirli halini de,görmüştüm..
çiğdem-- ben tanıyorum,tahmin de ettim ama döndüğümde yatışmıştı neyse ki..
gülderen-- irem yatıştırmıştır..
sacide-- bu bücür var yaa,çok yaman çok.
tuğba-- e herhalde.. ne becerikli olduğunu, hepimiz biliyoruz..

vahide-- sinirli diyince ilk büroda,olanları hatırladım..
gülderen-- ay bendee..
irem-- maalesef ki,bende.. birde plansız hamileydim, üstelik..

leyla-- hamilelik dediniz,değil mi..
zeliha--.. bebek ?
melis-- bende bilmiyordum..
şule--yeşim-- bende..
zuhal klimayı açıp,kapıyı kapattı..

irem-- anlatmak, hiç kolay değil.. kısaca ;hamileliğimin altı ayını tamamladığımda.. bir saldırı sonucu.. bebeğimizi kaybettik..
 tuna şah damarından vuruldu.. benim,yüz,burun diş..vücudumda kırılmadık kemiğim kalmamış.. doktor acilde, ölüm raporumu düzenliyormuş.. dayımın eşi,imza karşılığı beni ameliyata almış..
bülent tesadüfen buradaymış.. tüm cerrahlar  ameliyatımıza girip..
hayatımızı kurtarmışlar..
 bir ay uyutulduğum dönemde,bülent yeni ameliyatlarla onarmış beni..
uyandırdığında,bütün vücudum alçılı ..yüzüm- gözüm şiş, sargılı..
dişlerim kırık..saçlarım kazınmıştı.. bilinçli olarak,el ve ayak parmaklarımı kıpırdattığımda, bülentin çığlık attığını hatırlıyorum..
 tuna perişan , ben perişan beş ay hastanede kaldık..
fiziksel olarak iyileştim de.. anne olamayacağımı öğrenmek, ağır ..
kabullenmek çok çok, zordu..
berbat ve dengesiz ruh halimle.. ikimize de hayatı zehir ettim..
 yine de dayandı.. depresyondan  yeliz ve tuna sayesinde çıkabildim.. sabrıyla sevgisiyle.. normale dönüp.. hayata tuna için tutundum, diyebilirim..

şermin-- allah birbirinize bağışlamış..
leyla-- kader,elden birşey gelmiyor..
zeliha-- siz iyi olun da..
irem-- evet.. birbirimize düşkündük de,bu olaydan sonra.. başka olduk..  tunanın travmasını,onun da çocuğunu kaybettiğini.. beni de,kaybedeceği endişesini yaşadığını..çok sonra fark edebildim.
ben derhal iyi olmalıydım,ki ..o da iyi olsun..

 şimdi başka şartlarda,başka bir zaman dilimindeyiz..
konum itibarı ile.. çok farklıyız.. tuna da bende,değiştik..  dengeyi bulduk, koruyoruz.. aşırılıklarımızı törpüledik..
ben acımı,gömdüm.. ama her an ,herşey tetikleyici  unsur olabiliyor.. uzak durmaya,aklıma getirmemeye .. etkisini azaltmaya çalışıyorum.. tunaya yansımaması için..
sacide ablayla o nedenle,almanyaya gidemedim.. kendimde o gücü,
bulamadım..

liz-- kim temizliyor,burayı.. her yer pırıl pırıl..

öyle bir kahkaha atmışız ki.. ev çınladı..

Hiç yorum yok: