Translate

11 Nisan 2014 Cuma

2196.bölüm..

sinan--  (ingilizce )merhaba gençler.. sizler yurt genelinde,üniversitelerin yabancı diller bölümünde okuyan yada yeniden okuma hakkı kazanan öğrencilersiniz.. gösterdiğiniz, yüksek performans nedeniyle.. bir üst sınıfa geçebileceğiniz konusunda,müfettişlerimiz rapor verdiler ki,buradasınız..doğru mudur..

yesss dedik..

ibrahim-- bizde,sizde ingilizce konuşacağız.. başka görevliler de ,gelecek.. sorulan sorulara.. anında  ve anlaşılır cevap vereceksiniz. hepiniz başarılısınız. hepinize üst sınıfa geçirmek için onay vermek
isterdik de.. bu mümkün değil.. ama yolun sonu da, değil..
maraton koşusu olarak ,düşünürseniz.. bu ön mülakatı geçen,ikinci etaba ulaşacak..diyelim ki; bin kişi başlıyorsunuz..
 ikinci bölüme, elli kişi kalacak.. çok çok çok daha zorlu ve bire bir mülakat sonrası.. ipi, beş kişi göğüsleyecek desem..
aranızda ..o ,beş kişiden birisi benim diyebilen var mı.. varsa,elini kaldırsın..

ben ve iki kişi daha elini kaldırdı..

ibrahim --  hımm.. bir kişi seçilecek desem.. o benim ,diyen var mı..
ben kaldırıp, sınıfa baktım.. başka kimse kaldırmamış..

ibrahim-- (bana bakıp) adınız..
irem--irem kara.

genç yaşlı,yedi görevli girdi sınıfa.. ellerinde not bloklar ve kalemleri var.. sinan ve ibrahim bey bir saat boyunca..
hepimize güncel soru sordular, hemde birbirimize sordurdular.. diğer görevlilerde aralarda gezip.. cevaplara göre, giriş belgelerine bakıp.. değerlendirmelerini yazdılar ,not bloklarına..
cevap veremeyenler,yanlış anlayanlar.. cümle kuramayanlar bile vardı..

görevliler,hep birlikte dışarı çıktıklarında.. bir yudum su içtim..
on dakika kalmışlardır,dışarıda.. içeri girdiklerinde.. ibrahim beyin elinde, bir liste vardı.. beş kişinin adını okuyup,bir görevliyle gönderdi..  sınıfta 36 kişi varmış.. görevliler ve öğrencilerin hepsi çıktı.. ben ,ibrahim ve sinan bey kaldık..
sinan bey, sıralardaki.. giriş belgelerini aldı..

ibrahim-- (benim giriş belgemi, alıp)irem kara.. bizimle gelir misiniz,lütfen..
irem-- tabi..

suyumu, mantomu aldım.. upuzun ve geniş koridora çıktık..
 üçümüz beraber ağır ağır, yürüyoruz..

sinan--(ingilizce ) kendine güvenmek,çok iyi bir özellik.. ama biraz iddialı.. bilginizden emin olarak mı,kaldırdınız elinizi.. birinci olacağınıza,inanıyor musunuz gerçekten..

irem-- evet,bilgime ve kendime güveniyorum.. inanmadığım, emin olmadığım konularda iddialı değilimdir..
sinan-- mesela.. 

Hiç yorum yok: