Translate

14 Ocak 2014 Salı

2041.bölüm..

tuna-- (içini çekerek) izinliyim..
irem-- güzell.. mahmut beyin toplantısına, sen katılsan nasıl olur..
tuna-- bence olmaz.. tam katılımlı dedi.. seni tanıştıracak.. işleyişi özetleyecek.. ama eğer istersen,iş yerinde.. sen gelinceye kadar kalırım.. vahide hanımda,erken çıkabilir..
irem-- peki,anlaştık..
 (sigara verdi,yaktı.. ben acele ediyorum,o ağırdan alıyor.. işim var ama sesim çıkaramıyorum.. gideceğim,bir saatini bana ayıramıyormusun diyecek.. birazda sıkıntılı sanki.. )
tuna-- iremm..
irem-- efendim.. neyin var senin,söyle hadi.. ..

faruk-- günaydın..
başımızı çevirdik.. mehmet,faruk,davut,behzat bey şiş gözlerle..
bize bakıyorlar.. saçlar nemli,duş alınmış.. hepsi,pırıl pırıl.. spor giyinmişler..
tuna--irem-- günaydın..
tuna-- size sabah olmamış sanki.. buyrun,lütfen..

hemen yanımızdaki masaya,oturdular..
behzat-- sahiden olmadı.. uykusuzluk,yorgunluk  beni mahvetti..
davut-- Adana havası ve feryal hanımı unuttun.. bak,mehmetle faruğa.. hiç şikayet ediyorlar mı.. biz derdimize yanalım..

mehmet-- ölçüyü kaçırdık desene,sen şuna..
faruk-- çakırda gözlü gülsümüm dedikçe,fondip yapan ben miydim..
çökertmeye niye takıldın,anlamıyorum ki..

tuna-- (gülerek) vardır bir nedeni.. niye dertlisiniz beyler.. hayırdır..
behzat-- içim yanıyor.. tuna bey..
irem-- tam adamı.. mecaz ve gerçek.. çaresini ,iyi bilir..ama siz niye sarhoş oldunuz,onu anlamadım..
behzat-- içkiyi de,dediğimi de.. acemi gibi,karıştırdım..işte..
tuna-- sorunu biliyorsanız.. çareyi de bulursunuz behzat bey..
behzat--doğru ama biraz zor..

mehmet-- gel faruk,birşeyler alalım da.. yesin beyler..
davut-- mehmett,bana sürahiyle su getir..
behzat-- bende soda rica edeyim..
mehmet-- emriniz olur..önce faruk.. şimdi  sen.. beni mi deniyorsunuz,anlamadım ki.. birde behzat çıktı başıma..

davut-- ne dedim ben ya..
faruk-- sinirlenme canım,onlar ayıkmadı daha..  otur sen,ben getiririm.. sakin ol dostum, sakin.. bak gözlerin kırışır da.. şule,beğenmez sonra..
mehmet-- git lan.. sen kendine bak.. kremlerini ihmal etme de,melis vazgeçmesin....

irem--tuna-- hah hah hah..
hakan-- günaydın..(elindeki kocaman tepsiden.. hazırladığı tabakları,behzat,faruk,mehmet ve davut beyin önlerine koydu ..kendisine de getirmiş.. )
günaydın dedik..

faruk-- sağol hakan.. çok makbule geçti..
hakan-- afiyet olsun.. içecekleri de getireyim..
behzat--(yiyorlar ) hakan,büyük boy olsun.. ne içirdiniz bana.. yanıyorum..
faruk-- dünkü biberden aldığın, ahlar yaktı seni..  fos çıktın,behzat.. hele davut,tamamen dağıldı.. inanılır gibi değil.

irem-- çakır gözlü gülsüm ,çarpmış davut beyi.. fondip böyle yapıyor adamı,demek ki..
mehmet-- ilk defa dinledi sanki..
behzat-- davutt,gülsüm kim..
davut-- nereden bileyim.. feryal hanım gibi, birisidir herhalde..

behzat--hatırlatmasan olmaz, değil mi.. gülsüm yerine koyduğun, kim dedim.. belli ki,bir bayan için..bu haldesin..
mehmet-- bana bak,eski eşin olamaz değil mi..
davut-- hayırr.. kesinlikle değil.. üstüme gelmeyin,efkarlandım içtim..

Hiç yorum yok: