Translate

14 Ocak 2014 Salı

2040.bölüm..

otele girip,odamıza çıktım.. saat yedi buçuk ama tuna hala uyuyor..
kocaman kese kağıdını,  sehpaya bırakıp.. çantayı hazırladım.. çıkardığımız kıyafetleri ,kılıflı askıya yerleştirdim.. ses olmasına rağmen ,tuna kıpırdamayınca.. uyanık ama tafralı olduğunu anladım.. elindeki ,not kağıdını görmemişim..

bir simit alıp,ısırdım.. pencereden bakarak.. kısık sesle de,konuşuyorum..
irem-- mmmm,mis mis.. başka bir şey istesem,olacakmış demek ki.. canım simit istedi.. simitçi geldi.. (ısırdım bir lokma daha )
ayy,nasıl acıkmışım..

tuna-- iremm,bu koku da ne..
irem-- (gözünü açmamış.. gülümseyerek.. gittim yanına.. yatağa
oturdum.. ) günaydın.. simit aldım da.. o kokuyor.. nasıl canım,istemişti bir bilsen..
tuna-- (numaracı gözünü açtı..) hıı,afiyet olsun.. ver bakayım,
nasılmış.. beni bırakıp gitmene değdi mi,anlayalım..

irem-- (bölüp verdim bir lokma,yiyor.. ) aşkolsun ya.. ben seni uyandırmaya kıyamadım.. sen bırakmış diyorsun.. nasıl ,güzel değil mi..
tuna-- hımm.. güzelmiş.. (sehpanın üstündeki kese kağıdını görünce )anlaşılan sahiden acıkmışsın.. tuhaflık bende herhalde..
hiçbir yiyecek için,hevesli ve aç değilim..

irem-- (gülerek,elini tuttum )tuhaf  değilsin ama nazlanmanın da sırası değil.. temel atılacak..   içki iştahını kesiyor senin.. diyerek konuyu geçiştiriyorum..
tuna-- hah hah hah.. iyi,öyle olsun bakalım..

***********
kot pantolon,swit ..mont,spor ayakkabılarını giydi.. elimizde,çanta askı.. simitler indik aşağıya..  arabaya bıraktık..

yeniden girip.. kahvaltı salonuna çıktık.. tanıdık kimse yok, fazla da kalabalık değil.. .. iki kişilik masada, açık büfeden aldıklarımızı yerken..
tuna-- kimse ayıkamamış anlaşılan..
irem-- herhalde.. kimbilir kaçta yattılar.. birisi,nişanlandı..birisi sözlendi..birisi,açılış.. düğün yapacak.. . kız arkadaşlar geldi.. çiçek,İstanbula gidiyor..  behzat bey,gidemiyor..
herkes meşgul.. mesela ben.. temel atıldıktan sonra,iş yerine gideceğim.. sonra mahmut beyle görüşmeye.. sonra açılışa.. sonra dubaiye, düğüne..

tuna-- dubai mi.. yarın iş günü.. akşamına da,Ankaraya gideceğiz.. çok zamansız,oldu düğün..
irem-- (gülümsedim ) dubai olduğunu bilme de, ne yapsın adam.. beni bekleyecek olsa,bebek doğabilirdi..

tuna-- hah hah hah.. ben dün,iş yerine uğrayıp tebrik ettim..
sevincinden yerinde duramıyordu..
irem-- allah tamamına erdirsin.. ne alacağız,vahide hanıma..
geceki elbiseyi ,nereden aldın.. bende,düğün için bakayım bari..
o da ,tuvalet giyecekmiş..

tuna-- senin zamanın yok... ben tuvaletini diktirdim,takıyı da aldım..
irem-- süpersin kocacığım.. görme imkanım, olacak mı.. yoksa,tablo gibi.. odana mı götürdün ,onu da.. tek omuzlu mu ,ne renk.. aydınlat beni..
tuna--(gülerek) yok.. dün eve gelebilsen, görecektin de.. şule,planıma mani oldu.. yakut rengi,mini.. dekolteli birşey işte..
irem-- hah hah hah.. şakacı seni..
tuna-- e görürsün,ne diyeyim ki..
irem-- peki.. şulenin arzusunu kırmadan..planının gonca kısmını gerçekleştirdim.. hiç olmazsa..

tuna-- evet,o muhteşemdi.. sağol..
irem-- sende sağol.. naili de,nikahladık kaş göz arasında..
bekir ağa kırmızı..sacide abla beyaz jeepine,kavuştu.. şirketler kuruldu.. verimli bir nişandı..
tuna-- (sitemli bakarak) evet.. aç karım,simit için gitmemiş olsa.. daha iyi olacaktı ama.. canım istedi dedin,sesim çıkmadı..
irem-- anlayışlı aşkım.. bu seferlik,böyle oldu.. idare et.. kimseye yakalanmadan,kalkalım mı.. sen okula gecikeceksin..

tuna-- (içini çekerek) izinliyim..

Hiç yorum yok: