Translate

11 Ocak 2014 Cumartesi

2024.bölüm..

irem-- sonuç..
tuna-- anladım.. sürpriz bozulmuş.. üzgünüm..
irem-- (yüzüne bakarak,gülümsedim )  hemen atlayıp.. söyleyememi ve durumun aslını öğrenmeyi bekliyorsun, herhalde..

tuna-- yok canım.. viktorya çek göndermiş,sende anlamışsın.. hatta çeki,nedim beye verip.."tahsil et,karışmasın.. zamanı gelince muhatabına veririz" demişsin..(içini çekerek)
radyo yayınının olduğu bir gündü.. akşam vakti, köşkün kapısında karşılaştık, kargo görevlisiyle.. ebatları büyük,tablo tarzı bir paketi indirmeye çalışıyordu.. yardım ettim.. baktım ki alıcı ,tuna- irem kara yazıyor.. kimliğimi gösterip,imzaladım ve aldım.. neymiş bu diye,ambalajın kenarını açıp bakınca da.. hediyemi buldum dedim. çok çok güzel,adeta canlı gibi görünen..yağlıboya tablonu yapmış viktorya.. açılıştaki halinin aynısı..
.

irem-- hıı,şimdi nerede o tablo..
tuna--(gülümseyerek) asamasam da,odamda duruyor.... ama artık vermeyi, kesinlikle düşünmüyorum.. yanımda götüreceğim onu..

duygusallıkla beline sarılıp,başımı omuzuna yasladım.. o da,bana sarıldı..

irem-- tamam,götür.. ben gelince,orada görürüm..
tuna-- ah,iremimm.. nasıl geleceksin ki.. hiç vaktin olmayacak..
irem-- bulacağız,başka yolu yok.. viktorya buradaymış.. birde senin tablonu yapsın bari..
tuna-- kadın,yapılmaya değecek olanın tablosunu yapmış.. ısmarlama olmaz.. bende poz veremem..
irem-- poz veremezmiş.. nü çalışma istemedik herhalde..
tuna-- hah hah hah.. buz gibi,olmuş kolların.. hadi içeri girelim..
irem--ısıtıyordun işte..
tuna-- o kadar verimli değilim,şimdi.. hadi hadi,gel..

 lobide cekedini verdim,giydi..
balo salonunun girişinde.. melis bir o yana,bir bu yana yere bakarak yürüyordu..

irem-- sen gir,tuna.. melisin diyeceği var galiba..
tuna-- içeride,konuşun..
irem-- tamamm. meliss,ne oldu..
melis-- (başını kaldırdı ) beş dakikanızı istiyorum.. tuna bey,müsade eder misiniz.. acil de..
tuna-- tabi ama irem üşüdü.. içeride konuşun olur mu..
melis-- burada olsa..
irem-- olur hayatım.. tuna,cekedini alayım..
tuna--(çıkarıp, koydu omuzuma.. ) melis hanım.. siz isteyip,emin olmadıktan sonra.. kim ne derse desin.. birşeyleri kabul etmeye zorunlu değilsiniz.. anlatabildim mi..

melis-- evet..
tuna-- aklınız net değil de,iremle konuşma ihtiyacı hissettiniz gibi geldi bana. o nedenle ,söyledim.. hadi gecikmeyin..

girdi salona.. bende,melisin koluna girdim..yürüyoruz ağır ağır..
irem-- evet,canım.. dinliyorum..

Hiç yorum yok: