Translate

4 Ekim 2013 Cuma

1982.bölüm..

bahçeyi geçtik,büronun kapısını açtım.. içerisi de değişmiş.. gayet
hoş ve aydınlık olmuş..yeni koltuk takımı ,çiçekleri .. aksesuarları yakışmış..
bir kız karşıladı..
-- hoşgeldiniz,efendim..
irem-- hoşbulduk.. gönül hanımla görüşecektik..
-- tabi,buyrun oturun.. içeride çizim yapıyorlar.. kim diyeyim..
irem-- irem geldi diyin..

gönül sesimi duymuş.. demek ki... geliverdi birden..

gönül--(gülerek) aman efendim,bu ne güzel sürpriz.. hoşgeldiniz..
irem--tuna-- hoşbulduk..

tunayla tokalaştılar,bizde sarıldık..öptük birbirimizi..
odasına aldı,bizi.. işte burası gönülü yansıtıyor,sade ve elit..

oturduk koltuklara.. gayet candan,sohbet ederek.. kahvelerimizi içtik.. hediyesini de çok beğendi.. tuna mimarların kullandığı  ışığı ve aksamı özel bir masa lambasıyla.. çizim seti almış..

tuna-- (iki gofreti verirken) bunlar da,mügenin.. dün, unutmuşum..
gönül-- (aldı,gülerek..) veririm.. dünü,keşke bende unutabilsem..
irem-- aman gönüll,hala onu mu düşünüyorsun.. .. abim,inşaatı unutsun yeter..

tuna--gönül-- hah hah hah..

irem-- hayatım,senden..  beş yıl sonra inşaatı başlayacak olan..
-hastalar için..çok rahat ve lüks detaylı- bir hastane projesi çizmeni istiyorum.. gidince,gereken ölçüleri fakslarım.. taslak hazırlarsın..  geldiğinde de,yerinde görürsün.. vakıf hastanesinde,hepimizin emeğimiz olsun istiyorum..

gönül-- tamamm.. çizerim.. haberleşiriz..
irem-- sağol.. ve biz müsade istiyoruz.. saat beşe yetişmek zorundayız..
gönül-- hiç olmadı böyle..

kalktık..
tuna-- daha nasıl olacaktı gönül.. (tokalaşırken) birbirinize iyi bakın..
gönül-- sizde.. yine gelin,güzellikle görüşelim..
tuna--inşallah.. artık sıra sizde..
gönül-- işler kısıtlıyor,bizi.. kısmet diyelim..

biz hiç konuşmadan sarılıp,öptük birbirimizi.. sonra bizi yolcu etti..

*****
abimi ve çiğdemi de ziyaret ettik..bir saat içinde..
memnuniyet ve ihtimamla ağırladılar sağolsunlar.. hediyelerini de verdik.. tuna abime..durumu özetleyip.. "iremle beni tanımıyorsun.. salime açık verme.. "demeyi de ihmal etmedi..

son anda,burhanı ziyaret edeceğimizi hatırlayınca.. onun iş yerine de gittik.. ama yoktu..
görevli olarak,gitmesi gerekince.. not yazmış bize.. affetmemizi istiyor.. çok güzel,bir kız arkadaşı verdi notu..
"lütfen,buyrun bir çay ikram edeyim.. burhan sonra bana çok kızar.." diyince..
irem-- (yaka kartına bakıp) lale hanım,yazacağım notu iletirseniz
kızmaz.. çayı başka zaman içeriz inşallah..
çantamdan kartımı,kalemimi ve zarfı çıkarıp.. yazdım ,kıza verdim..
iyi günler diyip çıktık..

Hiç yorum yok: