Translate

14 Ağustos 2013 Çarşamba

1933.bölüm..

maruf geldi,pasta gerçek mi diye.. çatalı batırıyor..

sacide-- maket sandı..
gülderen-- gerçek olduğuna ben bile inanamadım ki.. hep bizimle beraberdi..
güzide-- maharetli canım.. maruf bey,boşuna beklemiyormuş..

nedim-- bekir beye sürpriz yaptığını ,hatırlıyorum bende.. öylede,zor bir gündü ki.. her dakikasına şahit olmuştum..
mahmut-- halay bile çekmiştik,değil mi..
bekir-- evet.. eli de,dili de çalışıyor maşallah..

özcan-- ercanın çiğ köftesini,irem hanımın söylediği şarkıyla .. mutfakta oynadığımızı unutamıyorum bende..
abdullah-- neden,bana haber vermediniz özcan bey..

özcan-- öyle bir ortamla karşılaşacağımızı ,bilmiyorduk ki..
tuna-- iremin yanında,her an herşey olabiliyor.. özcan bey..

mr.smith-- bende Mersindeki,samimi eğlenceyi.. yardımlaşmayı..  yönetimi.. yemeği .. ev sahipliğinizi çok beğenmiştim..

yavuz-- abdullah bey,biz garip kaldık..

irem-- hepinize teşekkür ediyorum.. zaman,mekan ve eğlence.. sizlerle güzeldi.. dostlar ziyaretime gelip,samimiyetle mutfakta çalışıyorlarsa.. şarkıda,söylerim.. halay da çekerim..
o zamanki amacım,yasemini mutlu etmekti.. bizlerde olduk..  
 yavuz bey,abdullah bey.. başımla beraber.. ağırlamaktan,memnun olurum..buyrun gelin..

yavuz-- inşallah..

bardaklara ben kola,tunada bira dolduruyor..
maruf-- sen.. sen ne zaman yaptın ki.. on dakikada oluyor mu bu..

irem-- daha neler,maruf..  misafirlerime ikram etme amacıyla.. siz çiçek temini için gittiğinizde,yapıp fırına koymuştum.. turgutla konuşurken de,kremayı pişirdim..  süslemesi on dakika sürdü...
hayal kırıklığına uğramayıp,geldiğine pişman olmadığını umuyorum.. kandırmış mıyım,seni..

maruf-- (güldü )hayırr..  kesinlikle olmadım da,birde tadına baksam..
irem-- (bıçağı verdim eline.. ) tabak,çatal ..bıçak,spatula.. aşağıda.. istediğin gibi kes ve ikram et.. sana bıraktım,şeyh hazretleri..
( peçeteleri,kolaları  verdim.. tuna da biraları veriyor..  boşalan fincanları tepsiye alıp.. masaya bıraktıktan sonra.. oturup,sigaramı yaktım..kahvemi aldım )

maruf-- (ince dilimler halinde kesip.. veriyor,tek tek.. bana bakıp )sen istemezsin değil mi..

irem--(güldüm )  istemem..
tuna-- bana biraz cömert bir dilim kesebilirsen,yer maruf..
maruf-- ama istemiyormuş.. zorlamasana..
tuna-- bir daha düşün istersen..
maruf-- dostumm.. tabi ki,veririm sana..

güldük haline..

işi bitince ..ben fincanları ve keki mutfağa götürdüm.. buzdolabına yerleştirdim..

Hiç yorum yok: