Translate

7 Ağustos 2013 Çarşamba

1919.bölüm..

hal hatır sorduk birbirimize..

irem-- ziya.. arabanı almadın mı,görmedim..
ziya-- (gülerek) ileriye park ettiğimden, görmemişsindir..
irem-- niye güldün ki..
zuhal-- (kısık sesle ) sorma,seninle alakalı değil..
irem-- ama merak ederim benn..
ziya-- (zuhale biraz eğilip,kısık sesle ) taksiyle,gittik ya.. hıh işte,gitmedik aslında.. biraz ileride bekledik.. hepiniz ayrılınca,dönüp arabayı aldım..
irem-- hıı.. geceniz ,takiple mi geçti yani..

ziya-- işte o kısmı sorma..
irem-- çok kötüsün ziya.. (kısık sesle )  isyan eden sendin,ne çabuk unuttun.. hem güvenden bahset,hem de takip et.. olacak şey mi..

ziya--  sorma dememi,yanlış anladın..benim isyanım başka konudaydı.. onlar nişanlı falan değiller ama istedikleri gibi gezip..görüşüyorlar.. büyükleri var ,haberdarlar.. güveniyorlar ve  kimse karışmıyor.. bana göz kulak ol bile dememişlerken,ben niye takip edeyim..
kaldığımız ev,teyzemlerin  sokağındaydı.. ama kimse bilmiyor tabi.. arabayı park edip,çıktık biz..

zuhal--  (ziyaya bakıp)  arabayı gördüklerinde bir tepki bekliyorduk ,yalan değil.. (bana döndü )kahve yaptım,balkonda sokağa  bakarak içiyorduk..  candanlar geldi ve arabayı fark ettiler.. batuyla tamerin,aceleyle inmeleri ve taksiyle gitmeleri müthişti.. kızlara hoşçakalın bile diyememişlerdir.. çok korktular..

irem-- ziya--zuhal-- hah hah hah..

irem-- affet yanlış anlamışım ama Mersinde de,öyle yapmışsın.. kevinlar,maruflar ve cafer beylerde o otelde kalmışlar.. arkalarına bakmadan gittiler,demişlerdi.. cafer bey,arabadan çantasını almak için.. on dakika sonra.. aşağıya indiğinde arabanı görememiş..  ziya bey çok uyanıkmış dedi.. insafsız,niye korkutuyorsun ki..garibanları..

ziya-- hıh,garibanmış.. Mersinde özellikle yaptığımı kabul ediyorum da..  onlarda  araba fobisi oluştuysa ,ben ne yapayım..

zuhal--irem-- hah hah hah..


tuna,batu.. melek,tamer ve candan geldiler o sırada.. hoşgeldiniz denildi.. tokalaştık,herkes oturdu.. tuna da,yanıma yerleşti.. konuşuluyor..

maruf-- ( sigara böreği tabağı ,elinde olduğu halde.. sesini yükseltip.. ) gençler hoşgeldiniz.. (hoşbulduk dediler.. tabağı uzatıp )irem hanım,tuna bey.. buyurmaz mısınız..
irem-- (gülerek,maşayla ikimizin tabağına da koydum böreklerden.. ) teşekkür ediyorum maruf bey.. çok naziksiniz..

maruf--o kadar laftan sonra..  sizden,iltifat almak gurur verici.. hanımefendi..
irem-- (gülümsedim ) rica ederim.. iyi-kötü ,ne hak ediyorsan..duyarsın benden..

tuna-- maruff,benden de duymadan yok ol.. kalabalığız..
maruf-- hah hah hah..

Hiç yorum yok: