Translate

26 Haziran 2013 Çarşamba

1841.bölüm..

tuna--.....................
(abimleri gördük ileriden.. halay çekiyorlar hepsi )

tuna-- (içini çekerek ) ben seni kırmak istemedim.. söz verdiğimde,tutacağıma emin olmalıyım.. .. duyduğumdan bu yana..düşünüyorum,kendimi teskin edip.. telkinde bulunuyorum.. ama olmuyor.. gidemem.. sensiz yaşayamam.. kalamam,oralarda.. verimli olmaz.. görmeli,dokunmalıyım sana.. gittiğimi, altı ay sonra döndüğümdeki..duygularımın nasıl olabileceğini tahmin edebiliyorum.. seni anormal olarak kıskanacağım belliyken.. kime yalan söyleyeyim.. sana mı ,kendime mi..
kararımı verdim,bu sayfa kapandı..  gidince arayayım da,göndermesinler.. gerek yok,artık..

irem-- sen bilirsin.. moral vermeye geldik güya..morallerini bozduk..
gülelim de,anlamasınlar.. elimi bırak,ben koşayım..

bıraktı ve koşarak yanlarına geldim.. halaya katıldım..  yeliz de alkışlıyor kıyamam..
hoplaya zıplaya.. nay nay nay diye tempo tuttuk.. menekşede hiç geri kalmıyor.. ağızlar kulaklarda.. tunanın da katılımıyla,kaç tur döndük kimbilir..
bebekler ağlayınca.. koştum yanlarına..

irem-- yeliz,acıktılar herhalde.. arabada emzir sen.. ben elimi yıkayayım da.. sana yardım edeyim..

yeliz-- acele etme.. tam zamanını buldular.. şimdi ağlanır mı,hiç..
irem-- yine iyi dayandılar..
elimi yıkayıp,kuruladım..  cekedimi çıkarırken.. diğerleri de geldi..

ela-- terledin mi..
irem-- yok.. yeliz arabada emzirirken kamufle yapacağım..

yelizi kaldırıp,arabaya götürdüm.. ön koltuğa oturdu yavaşça..
arkadan güneşliği getirip.. ön camı kapattım.. şöför tarafındaki camı da cekedimle kamufle ettim..havada alaca karanlık oldu zaten.. bebeklerin çantasından pomadı ve ıslak mendili verdim .. o hazırlanırken.. bebeklerin yanına gidip yeniden elimi yıkadım..

menekşe-- yavaş irem.. yığılıvereceksin.. sustular,işte..
gönül-- acısı fena çıkacak senden..biliyorsun değil mi.. sakinleş biraz.
ela-- sorumluluk aldı ya.. ondan böyle..
irem-- hepiniz haklısınız..

 efeyi aldım ana kucağından,battaniyesine sarıp.. annesine götürdüm..
ah yavrumm,nasıl acıkmışş..

yeliz-- irem ruhum sıkıldı kaldır şunları.. battaniyeyi omuzumdan sarkıt şöyle.. (dediğini yaptım ) işte bu kadarr..
güneşlikle,cekedimi aldım..

erkekler işletmeye çay paralarını ödemeye gittiler herhalde.. hanımlarda..
geldiler, egeyle beraber.. ela arkaya oturdu.. ilgileniyor..

irem-- buyrun,haremlik-selamlık gidelim isterseniz..
gönül-- biz seninle bir sigara içelim.. biraz gecikecekler..
irem-- iyi ,menekşe sende otur gülüm..

menekşe de,oturdu.. kapılar açık,biraz ileride sigaraları yaktık..
konuştuklarımız da duyuluyor yani..

yeliz-- gönüll,niye gecikecekler.. bir planları mı var.. tunayla ilgili..
gönül-- icabına bakacaklarmış..
kahkahayla güldük..

menekşe-- irem,aklına takma sakın.. kıskanmam diyemiyor demek ki..
söz vermesinden iyidir bence..
gönül-- işin gerçeği.. hiç birimizin eşi diyemez.. dile kolay dört yıl.. özlemler artacak.. ki,tunadan bahsediyoruz.. aklı çıkıyor,senin için..

ela-- amerikada eski bir arkadaşı varsa..  senin git diyip, söz verebilmeni de benim aklım almıyor.. en nihayetinde,tuna da erkek..

irem-- doğrusunuz da.. durum da sandığınız gibi değil..

Hiç yorum yok: