Translate

26 Haziran 2013 Çarşamba

1839.bölüm..

ela-- tuna devam et.. istifa mı edeceksin..

tuna-- hayır.. aynı statüde ama maaş almadan.. izinli sayılacakmışım..
dekan yardımcısı , yürütecekmiş görevi.. altı ayda bir de,ben gelip onaylayacakmışım.. oradaki çalışmaların dökümü,bakanlığa gönderilecekmiş..başarıya göre, izin belgesi tekrar verilecekmiş her yıl..
yüzde elli burslu  gitsem bile.. üniversiteye hatırı sayılır bir ödeme yapmam gerekecek.. dört yıl yaşadığımı da düşünürsek,tüm birikimimi
kullanacağım neredeyse..
kariyer ..manevi bir tatmin.. ama maaş anlamında da önemli bir getirisi olacak.. çünkü benim, başka hiç bir gelirim yok..
artılar,eskiler bunlar.. ama herşey bir yana,iremi bırakıp gidebilir miyim.. dayanabilir miyim..  bilmiyorum..

sessizlik oldu.. yan yanayız.. tunanın elini tutup... gülümseyerek..

irem-- saliha hanımla takıştığımızda,özür dilemem için odanda bana dediklerini hatırlıyor musun..
tuna-- uzun zaman oldu,hatırlat..

irem-- "senin hayallerin,benim kariyerim çöpe gitmek üzere.. beni boşver.. kendimi her türlü kurtarırım..ama senin bir idealin var..  hayallerini önemse.. istediğin bu mu,iyi düşün "demiştin..

şimdi şartlar değişti.. ben de,kendimi her türlü kurtarırım.. hayalimi,idealimi gerçekleştirmem için.. sen ikinci bir fırsat sağladın.. güçlüyüm.. çalışıyorum,yapayanlız değilim.. beni bıraktığında.. bir endişen olmayacak..
dört yıl uzun zaman.. zorlukların da farkındayım ama aşacağımıza inanıyorum..  kariyerin için.. o özveriyi de,yapabiliriz..idealini gerçekleştir.. ben de sana fırsat veriyorum  kocacığım..
bence denemeye değer.. amerika dediğin kaç saatlik yol ki.. özlediğinde gelirsin..
ikimizde tatlı tatlı ,not rekabeti içinde oluruz..  okurken kocamın gölgesi olmadan ,başardım derim..
hem diplomamı ,senin doktor olarak vermeni istiyorum.. tamam mı..

tuna gözleri dolu dolu.. sarıldı bana.. kısık sesle..
tuna-- gerçekten gitmemi istiyor musun.. bak amerika dedim,altı ay sonra geldiğimde .. bana sorgular gibi bakarsan bozuşuruz.. bunun geri dönüşü yok.. huzurumuz herşeyden önemli.. seni kaybedeceksem hiç gereği yok.. iyi düşün..

irem--güveniyorum sana.. bakmayacağım ama sende bana bakmayacaksın..
en ufak bir kıskançlık kırıntısı görürsem,şüpheli bakarsan..  boşarım seni.. çok ciddiyim. sende iyi düşün..
tuna-- (çekilip,kaşlarını çatarak.. bana baktı ) ne dedin sen..
irem-- valla duydun kocacığım.. sen benden bekliyorsan.. bende senden bekliyorum.. söz verdim,sıra sende..

tuğrul-- gelin haklı.. o söz vermiş,sıra sende..

tuna-- (beni bırakıp,bir sigara yaktı..  ela bebekleri kendisine yaklaştırdı hemen.. ) tuğrul,ne dediğini duydun mu ki.. karışıyorsun..  ben bozuşuruz diyorum,o hemen boşanırız diyor.. itirazım buna..

tuğrul-- gelinn,sen delimisin.. güya sana arka çıkıyorum bende..
eren-- pardon da,niye dediği de önemli bence.. irem boşuna böyle bir kelimeyi kullanmaz sanıyorum..

orhan-- irem,çok mantıklısın.. güzel konuşup ,güven veriyorsun.. desteğini hissettiriyorsun da.. sen sahiden,tunadan boşanmayı düşünebileceğini mi sanıyorsun.. bu kadar kolay mı.. tunayı yaralayan bu.. fiilen hayata geçmeyi bırak, telefuzundan bile rahatsız oluyor baksana..

gönül-- bir nedeni vardır mutlaka.. sizin yanlız konuşmanız ve olabilecek olumsuzlukları tartmanız lazım..

menekşe-- gözümüzün önünde olduğundan ve sizi tanıdığımdan..
bir tahminim var..  bir araya geldiğinizde ,kıskançlık yapabileceğinizin endişesini duyuyorsunuz.. doğru mu..

tuna-- hımm,doğru..
ela-- ee,irem söz vermiş.. sende versene tuna.. bence irem fedakarlık yapıyor.. aynı durumda olsak.. ben tuğrula git demem,mesela..

gönül-- bende demem..
menekşe--hatta ben..  kesinlikle olmaz,derim..
yeliz-- hanımlarr,irem.. bize benzemezz.. gönderir..beni bile ikna etti baksanıza.. ne işim var,benim almanyadaaa..

kahkahayla güldük..

irem-- kocanla, çocuklarını büyütmek için.. gitmek zorundaydın.. fırsattı..bülent de,geleceğinizin peşinde olduğundan ikna ettim..
yoksa gönderir miydim sizi.. abime de,gitme diye dil döktüm mesela..

eren-- sonuç ne..

irem-- güya kalıcı olarak ,gitmedi.. gelirken uğradık,yok.. tazminat ödememek için,acilen bir haftada dönerim diyip  gitmiş.. konuştuk,  kalmaya meyilliydi.. buraya gelmesini,istedim.. cesaret ederse görüşeceğiz inşallah..

az önceki destek ve tespitleriniz için sağolun.. bu ne perhiz,bu ne lahana turşusu dediğinizin de farkındayım.. biz birbirimize güveniyoruz.. o konuda sorunumuz yok.. tuna sorgularsan bozuşuruz dedi.. bende aynı şeyi senin tavrından  hissetsem dahi.. boşarım dedim..
 düşünmekden, telefuzdan rahatsız olsak bile.. tunanın
o kıskanç bakışını görürsem..  kolaylaşır bir anda.. yaparım orhan abi.. ilk baştan bilmesini  ve ona göre karar vermesini istedim..
şartları sundum,kendisini tanıyor.. söz verebiliyorsa,yolu açık olsun..

yeliz-- tuna,sen ireme kıskanırsan mı bozuşuruz dedin.. yani öyle bir ihtimal mi var.. hani bizim bilmediğimiz tarzda birşey mi..

tuna-- (içini çekerek ) bilmedikleriniz var da..ihtimal yok yeliz..
sorgular gibi bakarsan,bozuşuruz dedim..

yeliz-- hımm.. bizim bilmediğimizi,irem biliyor ve seni gönderiyor.. birde söz verdi, bu sana ne kadar güvendiğini gösteriyor.. kardeşimde
güvenilmeyi hak ediyor,tuna.. bu kadar konuşmanın ardından..  söz vermeni ben bile bekliyorum doğrusu..  aranızdaki mesafeler,sizi uzaklaştırmaz.. şimdi yanyanasınız ama uzaklaşmaya başladığınızı da bilmeni isterim.. 

tuna-- yelizz....

Hiç yorum yok: