Translate

31 Mayıs 2013 Cuma

1791.bölüm..


songül tabakları ,bardakları almaya geldiğinde.. bende okuduğum sözleşme ile
yanlarına geldim.. elimde de tunanın dolma kalemi var..

nedim bey,kurşun kalemle benim ve cafer beyin imzalayacağı yerleri,sayılarıyla beraber işaretlemiş.. masaya koydum..

songül-- irem hanım.. size yeniden getireyim mi.. buz erimiş de..
irem-- yok canım.. aşağıda durum nasıl..
songül-- sadun beyin gitmesi gerekiyormuş.. selam söyledi.. teşekkür etti..
ama ergün bey , çalışıyor.. herkes yerine,yerleşti..
derya abla salata yapıyor.. bende süpürdüm heryeri..

irem-- tamam canım.. ergün abiyi göndermeyin..
songül-- peki..
o çıktı,tuna girdi içeriye ve kapıyı kapattı..

yanıma oturunca..
maruf-- kimse soramıyor.. ben sorayım bari.. neler oluyor.. çok gizemlisiniz.. zarfı açınca yüzünüz değişti..daha açığı...

tuna-- (bir sigara yakıp )dur maruf, dur.. devam etme..
iremin harcamalarının faturasıydı o.. yüzümüz ondan değişti..

maruf-- sen bizi kandırabileceğini mi sanıyorsun..
şantaj mı yapıyorlar..  iremin,eli.. saçı mı görünmüş.. nedir söylesene..

tuna-- irem-- hah hah hah..

irem-- arkadaşlar.. diyeceğimi ve gördüğünüzü unutmanızı rica ediyorum..
 henüz kanıtlanmamış bir bilgi olduğu için.. sızmaması önemli..
sizi kandırmak gibi bir niyetimiz yok.. sakıncalı olduğu için ,söyleyemiyoruz..
 benim ne resmim olacak ta.. bana şantaj yapacaklar maruf.. yok öyle birşey..

mehmet-- olmasın tabi.. ama resme bakarken,yüzünüz öylesine değişti ki.. aklıma ne bileyim.. relaks olduğunuz bir anda.. çekilmiş bir görüntünüzün olabileceği geldi ,irem hanım..
barbara-- yada affedin ama.. tuna beyin bir resmine bakıyormuş gibiydiniz.. hani şok olunacak cinsten olur ya..

kevin-- yakıştıramadığımızdan da..mana veremedik..

irem-- evet ,yakışmıyor ve endişe ettiğiniz gibi bir durum yok ortada..
bana/bize bir şekilde yaklaşıp.. zarar vermek isteyen  bir tanıdığın..  resimleriydi onlar..henüz kanıtlanmadı ve mantığı anlayamıyorum..halimizin nedeni buydu.. konuyu kapatıyorum,sizlerde unutuyorsunuz.. anlaştık mı..

tamam  dediler..
maruf-- dalgıç kıyafeti iyi fikirmiş..  mayo,bikini giymek sakıncalı derken.... adamın bir bildiği varmış demek ki..

davut-- adam kimmiş,o nereden bilecek.. sakıncaları, siz bana sorun.. maruf bey..

irem--tuna--zübeyde--maruf-- hah hah hah..

*********

ben bismillah diyerek imzaları atıp.. kontrol ettim.. sonra,cafer beye uzattım..
o da imzaladı.. maruf da kefil olarak imza attı..
biz tokalaşırken.. alkışladılar.. tebrik ettiler.. ikimizi de..

maruf--( dolma kalemimi almış eline bakıyor.. ) kalem çok zarifmiş..
liz-- benim de dikkatimi çekti.. zevkli bir kadının,bir erkeğe aldığını düşündüm..
barbara-- ama irem hanım kullandı..

faruk-- bence o tuna beyin.. sert görünen ama gerektiğinde zıt davranmaktan kaçınmayan.. kişiliğine çok uygun bence..

irem-- tuna bey,buyrun anlatın..
(telefon edip, vahide hanımdan benzinliğin dosyasını..yaseminle gönder dedim..
 gelince,dosyayı aldım.. sözleşmeyi işleme koydurması için.. verdim..
evrakları kontrol edip, kira sözleşmesini kendi masamda doldururken tuna konuşuyordu )

tuna-- ...................... yeni evlendiğimizde,iremin benimle ilgili tek sıkıntısı bana bir hediye almak istemesi.. benim de,kabul etmemem di..

rekin-- anlamadım.. eşi  olmuşsunuz.. hediyesini neden almıyorsunuz ki..

tuna-- eş olmuşuz da..çalışmıyor,okuyor.. bir geliri yok.. para verdim,almadı..
yerini gösterip, alabilirsin dedim.. dokunmadı..
 o benim paramı hiç kabul etmedi ki.. kendi parası varmış..
zorla, bir iki kere parasını tamamlamışımdır iremin..
kayın babamın parasıyla alacağı hediyeyi de, ben istemedim..
yine de,bir kravatla.. yüzük almıştı.....
 ilk maaşıyla alması konusunda anlaştık.. nihayet..

biz oturduğumuz evi aldığımızda, apartman yeni bitmişti.. cengiz beyle,pazarlığı irem yapınca.. belli bir komisyon karşılığında.. diğer daireleri ve başka evlerini satıp, kiralamasını önerdi..
o da,çalışıp kazandı.. bana hiç eyvallahı olmamıştır,yani..

ilk kazancıyla ,bu kalem ve (elinde tuttuğu çakmağı gösterdi ) çakmağı almıştı bana..  (içini çekerek, bana baktı ) önemli kararların imzalarını, onunla atıyoruz..
hiç pişman olmadık şimdiye kadar.. bundan sonrada olmayız, umarım..

irem-- ( dosyayla gelip,oturdum yanına.. elini tutarak  ) olmayız inşallah..
(tuna birşey demeden.. gülümseyerek,elimi kavradı iyice ).. maruf bu benzinliğin kira sözleşmesi.. doldurabileceğim yerleri ,doldurdum.. sende eksikleri tamamla.. (imzaladım ve uzattım )

maruf-- (aldı,cebinden çek karnesini çıkardı )sağol, fiyat söyle bana..
irem-- sen benim sözümden döndüğümü, hiç gördün mü..  sana bıraktım dedim ya..
maruf-- tunaa..
tuna--maruf artık,benzinliklede ilgili değilim..  iremin idaresinde,herşey.. muhatabın o.. yetkimi fesh ettim..

maruf yazarken..

faruk-- yani mülk sizin ama yetki irem hanımın.. bu nasıl bir güvendir,inanılır gibi değil..
mehmet-- yada nasıl bir sorumluluk yüklemektir de ,diyebiliriz..

tuna-- (gülerek )çok iyi tanıyordum..güvenmesem ve mal mülk,ondan önemli olsaydı..  birkaç aylık evliyken.. tam vekaletname  vermezdim tabi..
.. üstelik 19 yaşındaydı,okuyordu ve hiç iş tecrübesi yoktu.. sorumluluğa
alıştı yavaş yavaş.. ben dekan olunca.. çekildim.. hiç yanıltmadı beni..
ezilmeden,öğrendi..  adil ve çok iyi bir idareci oldu.. ben mülkü de
devir edecektim de,istemedi..

Hiç yorum yok: