Translate

28 Mayıs 2013 Salı

1784.bölüm..


sonra mahmut beyi arayıp,imza için nereye gelmem gerekiyor diye sordum..
saat dörtte fabrikamıza gelin,irem hanım.. sizi karşılamaktan mutlu
 olurum dedi.. sağolun diyip kapattım..


tuna-- irem,marufla konuş.. benzin istasyonunu çok istiyor..
ben necati beye verme taraftarıydım ama irem marufu kıramamış deriz..  rekinin yan tarafındaki araziye de ,kiralamak amaçlı talip..
rekine verdin,ona yok dersen olmayacak..

irem-- tamam da.. rekinle ortağız diye verdim.. marufa verirsem,sam ve kevin da ister..
tuna--ben bilmem ,bul bir yolunu.. sam e çakıl taşını vermene bile razı değilim..

irem-- marufu uyar,yanlarında konu açmasın.. toprakla ilgili..
ben ona da vermek istemiyorum ama duruma bakarız.. artık..
tuna-- anlaştık.. hadi inelim..

**********

el ele.. girdik.. içeriye.. kahvaltı salonuna çıktığımızda.. marufları gördük.. deniz manzaralı masada oturuyorlar..
kevin,liz.. maruf,zübeyde.. cafer,barbara.. ve rekin..
vahide hanım yok.. ama rekinin mutluluğu yüzüne yansımış..
spor giyinmişler hepsi.. ve  bizim için de,yer ayırmışlar.. gittik yanlarına..
günaydın dedik.. kalktılar,tokalaştık.. hanımlarla,öpüştük gayet samimi..

oturduğumuzda ,gecenin güzelliğinden .. ortamın samimiyetinden bahsederek..
bana /bize teşekkür ettiler.. rica ederiz dedik..

garsonlar,çaylarımızı kahvaltı tabaklarımızı getirdiler.. yiyoruz..

irem-- sam,mr.smith ve vahide hanım neredeler..
rekin-- biz Adanaya gittik,irem hanım.. mr.smithin toplantısı varmış..
sam de,philiple buluşacağım dedi.. vahidenin de,malum işe gitmesi gerekiyordu..
 bende yeni geldim..

liz--(gülerek )  candanla melek ,buradalardı..
irem-- niye güldün,liz.. tamerle batu bey,gitmediler mi yoksa..
liz-- gittiler canım..
kevin--otelin önünde park etmiş arabayı görünce,arkalarına bile bakmadılar..
tuna-- kimin miş ki..
maruf-- ziyanın..

kahkahayla güldük..

tuna-- bende nasıl bıraktı diyordum..
irem-- uyanık ve tecrübeli.. helal olsun.. sabahta havaalanına götürmüştür..
cafer--(gülerek ) gece, ben çantamı unutmuşum arabada.. on dakika sonra
indim aşağıya.. ziya beyin arabası yoktu..

bir kahkaha daha yükseldi..

cafer-- tamer ve batu bey duymasın da.. ziya bey.. gerçekten,uyanıkmış..

tuna-- evet,öyledir..
barbara--eşine söylediği şarkı,süperdi.. çok beğendim..
maruf-- hepimiz beğendik,barbara.. şule hanım üstünde etkili
olacak mı,ben onu merak ediyorum.. mehmet bey hemen kullandı ya..

tuna-- rekin,onlar nereye gittiler.. biliyor musunuz..
rekin--(gülerek ) biliyorum.. mr.smith ve sami otele bıraktık..
 evin önüne geldiğimizde.. yeni iniyorlardı daha..
planları nasıldı,haberimiz yok da.. vahide fırsat vermeden..
"derya-said,ilter-ahu.. iyi geceler .. yasemin, sen bize gel.. melis,şuleyle kal.. turgut annen,bizde..
sende; bedri,faruk,davut ve mehmet beyleri..  misafir et lütfen..
neskafe yoksa vereyim.. faruk bey seviyor" dedi.. itiraz bile edemediler..


kahkahamızı duymanızı isterdim..

Hiç yorum yok: