Translate

21 Mayıs 2013 Salı

1772.bölüm..


tuna-- iremm..
irem-- efendimm..
(kızlar gülerek,balkona çıktı.. ben de ,salonun balkona bakan son penceresini açtım..  o da pencereye geldi..sineklik tel yok.. ) buyur canım..

tuna-- (kısık sesle ) ağızlarından kaçırdılar,hiçbirisi gitmiyormuş..
bizde yarın akşama yola çıkalım mı.. cafer beyin de işi olur..
mahmut beyin de..
tapuyuda alırız..ne dersin..

irem-- bende sana teklif edecektim.. şule planlarından bahsetti de..sürpriz yapsanız dedi..
tuna--(gülümseyerek ) yapalım öyleyse..  neskafe içirdin,bak böyle oldu..

irem-- (gülerek.. saçını parmağımla düzeltip,yanağına koydum elimi..)
yapacağım yardım bu kadardı ,başka yok.. hiç bahsetme,gideceğimizi sansınlar.. denize gireceğim.. yatıya kalmalarına dayanamam,bak..
tuna--  bende.. (elimi tutup,öptü çaktırmadan) hadi gel..

pencerenin pervazlarını tutup,oradan çıkacakmış gibi yaptım..
tuna-- hah hah hah.. dur dur.. buradan demedim..
irem--(güldüm ) hı,ne bileyim.. gel deyince.. öyle sandım ağam..

pencereyi kapatıp, balkona çıktım.. ikimizde yerimize oturduk..

kevin-- bize nispet yapıyorlar.. maruf bey..
mr.smith-- ama rahatsız etmiyor..
maruf--evet  mr.smith,doğallar.. çünkü..
aralarındaki sevgiyi hissediyoruz.. yani tuna,irem faktöründen sonra  oldu.. hayret ve imrenme ile izliyorum..  biz yapsak.. suni durur..

tuna-- kader utansın diyelim ,maruf..

kahkahayı duymanızı isterdim..

irem-- ayrı oturduk ya.. kocacığımın söyleyeceği birşey varmış.. onu paylaştık.. nispet yapmaya çalışmadığımızdan,doğaldık..
tunanın değiştiğini gözlemlerinden biliyorsun da.. tuna faktöründen
 benim ne kadar değiştiğimi bilmiyorsun maruf.. ceyda olsa,anlatırdı..

batu-- bana malzeme çıkar mıydı..
irem-- çıksa da, işine yaramazdı..
batu-- niye.. mesela eski bir erkek arkadaştan bahsetse.. sizi sinirlendirmek için,işime yarar değil mi..
tuna-- bahsederse yalan söylüyor demektir, batu bey..  çünkü yoktu.

tamer-- pardon da,nereden biliyorsunuz..
tuna-- benden,niyetimden haberi olmadan..tek kelime konuşmadan.. iki yıl iremi takip ettim.. ondan biliyorum..
bedri-- vay be..

turgut-- nasıl  beklediniz.. niyetinizi açıkladığınızda.. yani takip ettiğinizi duyunca..irem hanım kızmadı mı..

irem-- tuna,bir dakika.. yanlış anlaşılmaman için bir açıklama yapayım.. 
çiftliklerimiz komşuymuş ama biz birbirimizi hiç tanımıyoruz.. 
tuna master sonrası ,Adanaya dönüp.. havaalanından çiftliğine giderken..  tesadüfen  çiftlikteymişiz.. kuzenlerimle,ben.. dut ağacında .. gülerek meyve yiyormuşuz.. tunada şen halimize imrenmiş,arabayı durdurmuş etrafına bakıyormuş.. 
yaşım onaltı.. şalvarlı,saçlar örgülü.. dut lekeli olarak inmişim ağaçtan.. 
o halimde,bana aşık olmuş.. ama kim olduğumu bilmiyor.. 
benim zaten hiçbirşeyden haberim yok.. 

ertesi gün,babama.. abi dün burada bir kız gördüm.. sizin ağaçtan indi..
tanıyor musun demiş.. tarif de ediyormuş bu arada.. o da,öğrenirim senin için demiş.. altı ay boyunca,tuna her gün sorup.. çaresizce,adını bile bilmediği bir kıza.. aşkını,hayallerini planlarını  anlatmış.. saf saf.. babam dinlemiş.. vazgeçirmeye çalışmış ve oyalamış.. 
nasıl ikna olduysa artık.. bir gün pat diye.. adımı ve kızı olduğumu
söylemiş.. tuna inanamazken. babam,lise bitinceye kadar kızıma yaklaşmayacaksın.. okul bitince,evlenirsiniz diyip.. söz vermiş.. 
asıl terslik burada başlıyor.. 
beni tanımayıp,okumak istediğimi bilmiyormuş gibi.. 
hiç görmediğim birisi ile beni evlendirecek.. olmasını ,kabul edemedim.. yani tunayı görsem,hiç uğraştırmazdım da..yaklaşımında hata yaptı.. 
buyur hayatım.. 

tuna-- (gülerek ) sağol.. babasına söz verdiğim için.. mecburen bekledim.. o arada da güvensizlikten ziyade.. iremi tanıyabilmek için.. peşindeydim..
ailesini, tanıyordum zaten.. çevresini,arkadaşlarını..akrabalarını da öğrendim,sayesinde..
dertlerim sona eriyor diye düşündüğüm sırada.. daha başlamamış olduğunu..  anladım..
ahmet abi,iki ay içinde evleniyorsun.. hazırlanın.. sözlendin diyince..irem delirmiş tabi.. yasak bitse de,yanına bile yaklaşamadım.. 
tam pamuk zamanı.. cezalı olarak ,çiftliğe sürgün geldi.. birkaç kere karşılaştık.. ama öyle ters ve tepkiliydi ki.. evlenmek isteyenin ben olduğumu söyleyemediğim gibi.. sınavı kazanmış.. birde öğretmeni oldum.. 
 kök söktürdü bana.. 
takip olayını,evlendikten sonra.. kızmayacağı bir sırada öğrendi.. 

batu-- tuna bey.. hiç açık vermediniz.. kullanabileceğim birşey söyleseydiniz ya.. 
ikna aşamasında,mesela zuhal hanımdan yardım almadınız mı.. 

tuna-- (gülerek) açık verir miyim,batu bey.. zuhalden yardım almadım da.. 
hoş anılarımız vardır.. ama duymak için hiç şansınız yok..  kesinlikle söylemez.. 

anar-- bu detayı,yattayken anlatmamıştınız.. değil mi.. 
tuna-- (güldü ) sen bizimle ilgili miydin anar.. hatırlamana şaşırdım da.. 

Hiç yorum yok: