Translate

18 Mayıs 2013 Cumartesi

1765.bölüm..


tuna maruf,rekin.. mr.smith,kevin ..sam ile biraz yürüyüp konuşurlarken..
liz ve zübeydenin koluna girdim..

irem-- hanımlar,said hoşgeldiniz..
derya--vahide--said-- hoşbulduk..

irem-- said,sen  çevir olur mu..
said-- olur,irem hanım..
irem--davut bey,kahveyi yapıp.. arkadaşlarınıza da.. içirmenizden olsa gerek..  ayıkmışlar,yüzleri gülüyor..

davut-- evet.. ev sahibimizin,komşularının samimi tavırlarının da etkisi var
elbette..sağolsunlar, harika zaman geçirdik.. evleri de,çok beğendik..

irem-- sizin adınıza sevindim.. yasemin barbara ile cafer bey neredeler..
bedri beyde yok..

yasemin-- buradalardı da.. yan taraftaki bloklarda .. satılık daire varmış sanırım..
ona bakmaya gittiler..
tamer-- ben söyledim irem hanım..zekeriyadan duymuştum..
varsa bir plana engel olmadım umarım..
irem--benim değil,bir planımda yoktu tamer.. gelmişken.. anara da,çiftlik girişini gösterseydin keşke..

tamer-- gösterdik.. artık,hiç unutmayacağına eminim ..

melek-- irem..  dayım,amcam babam anlatmışlardı da.. gözümde canlandıramamıştım.. sen burada nasıl hasat yaptın,allahaşkına.. kınaya.. düğüne geldin,gayet enerjiktin..

irem-- ben çiftçi kızıyım.. duyup, görmüşlüğüm vardır.. o hayatı birazda olsa bilirdim.. ama değil hasat..traktörden başka araca bile binmemiştim..
buğday hasatına da kadın eli değmezmiş,inanışa göre..
evlendikten sonra da.. tuna hiç yaptırmadı.. hatta,biçerdöverden bile indirdi..
 çok kızmıştım..
şuraya katılması gerekince,tarlada bırak dedi ama yüzlerce kişi ekmek yiyecek..
 razı olamadım..  ürünün zamanında toplanması lazım..düğünde var ama.. süre dört gün..  babam,yasin.. iki yardımcımız ,ben ve üçyüz kişi başladık..

son gün,tektim.... öğlen ziya düğünü olmasına rağmen.. sağolsun,
tamer,zekeriya kaan,abim orhan abi..ve düğüne gelen erkeklerden oluşan..
destek kuvveti tam zamanında getirdi de nefes aldım..

(vahide hanıma bakıp,gülümsedim ) kınada ,düğünde enerjik olmamın sebebi tunaydı.. ayakta duracak halim yoktu da.. o üzülmesin diye,direndim.. çok zormuş,yüzümün akıyla btirdim ama gel sen bana sor..

faruk-- bravo doğrusu..
tamer-- irem hanım biçerdöverdeymiş,biz gittiğimizde.. topluyor yani..
kahya söyledi.. orhan bey,kamyona binip gitti,durduracak.. ziya bey de,biçerdöveri ele geçirecek.. bizim için de,iş bölümü yapılıyor ..

irem-- hah hah hah.. orhan abiyi de ben tanımadım..kamyonla; kasketli,yüzünü saklamış bir şöför tehlikeli şekilde yanaştı ve hızlı .. bağırdım, aldırmadı..
korna çalınca.. bana dönüp wath diyince şok oldum.. ondan duydum
geldiklerini..biraz sonrada ziya.. in kız aşağıya.. teşekküre geldim dedi..

candan-- hıı,ziyaya ne yapmıştın ki.. teşekküre gelmiş..
biz bir saat önce gittik de,evde yoklardı.. kozumuz olsun..

irem-- benim ziyaya,ziyanında bize çok iyiliği dokunmuştur..
sizi yurda bıraktıktan sonra..bir güzellik yapmıştım.. ama söylemem..
zuhalle-ziya teyzemlerdelerdi.. ali askere gidecek dedim ya..
çok kalabalıktık.. ilginç, hiç bahsiniz geçmedi.. batu beyy ,haber verdiğinize emin misiniz..

batu--(gülerek ) eminim.. ben arayıp,söyledim .. karşımdaki kişi hiç konuşmadı.. sarhoştum,numarayı yanlış çevirdiysem.. onu bilemem..

bir kahkaha yükseldi ki.. o kadar olur..
irem-- koz arıyorsun da.. ya ben söyleseydim,ne yapardınız acaba..
candan-- annemlerde aramamışlar,demek ki..
ziyanın dilinden kurtulamazdık,artık.. bilmesinler olur mu..

irem-- olur ama batu beye..  şantaj malzemesi olarak itina ile
kullanacağımdan emin olabilirsin..

Hiç yorum yok: