Translate

13 Mayıs 2013 Pazartesi

1760.bölüm..


kalkıp.. yerime geldim.. oturmadan..

irem-- hanımlar beyler.. müsadenizi istiyoruz.. iki saat sonra.. görüşürüz..
maruf-- müsade sizin.. arabanı vereyim mi..
irem-- yok yok.. akşam alırım..
maruf-- sağol.. bizde biraz dolaşacağız.. şöyle Osmaniye taraflarına gidelim dedim.. sam de,philibin fabrikasına gitmek istiyormuş..
kevin da,iş yerini kontrol edecek... ararsanız, beraber bile gidebiliriz Mersine.

irem-- tabi,dolaşın siz.. ararız.. turgutta ,yaseminde ,bedri bey de araba var.. ilter ,tamer ve batu bey de yardımcı olur..

davut-- ben neskafe yapabileceğim.. huzurlu bir yer istiyorum,irem hanım..  hava sıcak,gezmek hiç cazip gelmiyor..
mehmet-- bana da..
faruk-- bende öyle düşünüyorum..  arabam var..  Mersinde buluşuruz olur mu..

irem-- olur tabi.. eve gitmiyorum,yoksa kahve yapardınız..
ilter bey.. neskafeniz var mı..
ilter-- var..  şimdi bizde  arkadaşları davet ettik.. arzu eden varsa buyursun.. beraber içelim.. evimizde..

irem-- sağol.. davut bey harika kahve yapıyor,yapabileceği bir yer sormuştu da..
yardımcı olursanız sevinirim.. ben ziyaretinize sonra gelirim,inşallah..

ahu-- elbette,çok seviniriz.. mehmet bey,faruk bey sizler de buyrun..
mehmet-- memnuniyetle geliriz ,ahu hanım..

tuna-- (kısık sesle ) pess.. bu kadar olur yani..
davut--  tereyağından kıl çeker gibi..dedikleri bu olsa gerek..

irem--(ellerimi iki yana açıp..gülerek..  )tamamen masumum.. ben ne yaptım kii..  kahve içsinler istedim.

tuna-- mehmet bey,faruk bey.. siz bizimle gelin.. öyleyse..
mehmet-- ama geliriz dedim,tuna bey.. hem davut çekinirr..
faruk-- çok utangaçtır tuna bey..
davut-- bildiğiniz gibi değil.. elimi tutmazlarsa,gidemem..

irem-- beyler,kusura bakmayın da.. bu nasıl mazeret..

tuna-- organizasyon ve mazeret çeşitliliği  iremden sorulur.. dimi karıcığım..
irem-- yok estafurullah, üstadım.. sen varken.. bana laf düşmez..

mehmet--faruk--tuna--davut-- hah hah hah..

**************
ay bir tantanayla ayrıldık otelden..  herkes arabalara biniyor..
o onu çağırıyor.. kim kiminle gitti, karıştı bir anda.. 
görmekte istemedim doğrusu.. biz ayrıldık.. camı açtım.. bunaltıcı bir sıcak var.. 

irem-- kocacığımmm.. 
tuna-- sen var ya senn.. inanılmazsın.. 
irem-- biliyorum.. önce teyzemlere gidelim.. biraz oturup,evimize gideriz.. sarı mayom neredeydi.. 

tuna-- onu nasıl giyeceksin ki.. 
irem-- (gülerek ) bacaklarımı sokuyorum önce.. sonra yukarı çekiyorum.. 
kollarımı da geçirdim miii.. tamamdır.. 

tuna-- hah hah hah.. sağol,sayende öğrendim.. 
irem-- rica ederim.. benim için zevktir.. çıkarmayı anlatmayım dimi.. 
tuna-- anlatma..onu iyi biliyorum.. 
irem-- hah hah hah.. sakinleştin mi..
tuna-- (gülerek ) hayır.. 

irem-- hıı,anladımm.. sen uygulama istiyorsunn.. 
tuna-- e fena olmazdı..  
irem-- kusura bakma be,tunam.. az daha bekleyeceksin.. mayonun nerede olduğunu, hatırlayamadım daha.. 
tuna-- villada.. 
irem-- hahh hah hah.. 

*******
teyzemlerin sokağı, tanıdık arabalarla istila edilmiş gibiydi.. 
park ettik.. aldığımız tatlıyla beraber.. açık kapıdan girip yukarıya çıktık.. 
aman allahım.. masalar birleştirilmiş salonu,oturma odasını ..boydan boya  kaplamış.. üstünde yok yok.. herkes şen şakrak yemek yiyor.. kadro eksiksiz.. 

merhaba afiyet olsun dedik..onlarda hoşgeldiniz dediler koro halinde.. 
 abimler,ziya kalktılar hemen.. bize sandalyeler getirildi.. 
 osman-- buyrun ,buyrun.. hoşgeldiniz.. oturun hemen.. 

acilmiş gibi oturduk.. zuhal öpüyor,teyzem tabak çatal getirdi.. servis edildi yemekler.. ziya cacık koyuyor kaseye.. abim su dolduruyor.. 
ela kaş göz oynatıp.. birşey anlatmaya çalışıyor gülerek..
nasılsınız diyorlar.. iyiyiz diyoruz bizde.. ama başım döndü.. 
ufuk iremm diyor.. menekşe çiğköfte uzatıyor .. saadet teyzemde sitem edince.. yeterr diye bağıracaktım.. neredeyse.. 
tuna elini dizime koyunca ,derinnnn bir nefes alıp.. ona bakarak.. 

irem-- sarı nerede demiştin.. 
tuna-- (gülerek.. ağzıma bir çiğköfte verdi ) boşver ,başkası da olur.. 
tuğrul-- yasin,ne diyorlar anladın mı.. 
yasin-- tuna birşey istemiş.. rengi sarıymış,.. irem tunanın dediği yerde bulamamış.. ireme ,buradan çağrışım yaptı herhalde.. sarı nerede demiştin dedi.. 
tuna da ,boşver başkası da olur dedi.. sarıdan vazgeçmiş abi.. 

herkes güldü.. 
ziya-- yasinn,bu ne lan.... aştın kendini ha.. 
yasin-- ne yapayım.. tuğrul abi sordu.. anlamamış..  
ziya-- sende anlamıyorsun.. oğlum,figenin elini bırak da yemek yesin.. demedim mi sana.. sonra tut.. ...... elini.. 

bir kahkaha atmışız ki.. ev çınladı.. 

ziya-- yani yazık kıza,sesi de çıkmıyor.. çatalla cacık yemeye çalışıyor,baksana..  ahhh.. ayağım.. 

gülmekten perişan olduk.. 

orhan-- ziya allah neşeni artırsın.. stres topu gibisin maşallah.. 
ziya-- amin de.. 
zuhal-- ziya.. su verir misin.. 
menekşe-- köfteden,suya terfi etmişsin ziya.. 
ziya--( su dolduruyor..gülerek ) çeşitlendir dedim,menekşe.. 

Hiç yorum yok: