Translate

18 Nisan 2013 Perşembe

1713.bölüm..


tuna-- reşatbey şubesine geliyormuş hemde..
figen-- yaa..  bunu ben bile bilmiyordum tuna.. sen nereden öğrendin..

tuna-- hadi ya,bilsem müjde isterdim..yasinin bana haber verdiği saatte,ireme de reşatbey şubesi müdürü akif bey uğramış..
senin reşatbeye,kendisinin de.. bölge müdürlüğüne getirildiğini söylemiş..

figen-- irem,akif bey beni nereden tanıyor..
irem-- tanımıyor.. onun yanında çalışan kadının eşini.. yasin işe aldı.. bizim vasıtamızla.. soyadından ,sicilinden.. eşi olduğunu çözmüş..

tuğrul-- yasin,işe aldığın kim..
yasin-- elli yaşlarında,bir makina mühendisi.. ama süper bir adam..

lütfü-- yasin,adamı tanımıyorum.. süper de olabilir.. ama osman abinin
üstüne bilgi,beceri yetenek anlamında başka adam tanımam..
mühendis değil,tekniker mezunu ama ders verecek kapasitede.. usta..

yasin-- osman enişteyle iş konusunda,pek konuşma imkanımız olmadı.. bilmiyorum..

ziya-- yasin,adam derya gibi.. benim arabanın vitesi değişmiyordu.. servis yapamadı da.. babam    arabaya krank mili yapıp, dişlileri değiştirdi.. lütfü abi,ondan biliyor..
tuğrul-- çiftlikte sulama motoru çalışmıyormuş.. beş dakikada yapmıştı .. bizde şahit olduk..

ziya-- (gülerek ) yapıyor ve üretiyor maşallah..biz dönerken,yaylaya uğradık.. yedik içtik.. gözün kızarmış.. sen uyu dinlen dediler.. bende yattım..
ama bir baş dönmesi,bir bulantı.. tavan sürekli oynuyor..sallanıyorum.. hareket ettikçe,fazlalaşıyor birde.. bu belirtiler ,neyi aklına getirir..

orhan--tansiyonun yoksa, yorgunluktandır..
turgut-- ama sen,kesin hamileyim demişsindir..

ziya-- (gülerek ) babam iki kişilik koca yatağı tavana asmış..ben ondan sallanıyormuşum.. değilmişim abi, hayallerim yıkıldı..

bir kahkaha yükseldi bizim masadan..


irem-- (saate baktım biri geçiyor.. misafirlerde gidiyorlar yavaş yavaş.. )tuna gidelim mi..
tuna-- dayın geliyor,görelim de gideriz..

erol-- (gülerek geldi yanımıza.. pırıl pırıl da giyinmiş..) merhabaaa.. keyfiniz yerinde bakıyorum..
merhaba dedik..
tuğrul-- iyiyiz şükür,erol bey.. hoşgeldiniz..
erol-- hoşbulduk.. tuna,iremin nesi var.. niye yüzü asık..

irem-- (dayıma bakıp) yorgunum,uykum var dayı.. hem niye tunayı suçlar gibi soruyorsun ki..
erol-- (güldü ) dünün intikamı diye düşün.. kurtarmaya teşebbüs bile etmedi..
tuna-- ama enişte de bakıyordu,dayı..

irem-- (gülümsedim ) sen intikam görmemişsin.. en masumumuz ,tunaydı..
ziya-- ben babamı çağırayım dimi, irem..
erol-- sus sus.. tuna,iremle dans etmek istiyorum..
tuna--tabi, buyrun..
irem-- ya dayıı.. gerçekten yorgunum..
erol--(elimi tuttu ) gell.. iki dakika sonra açılacağına eminim.. zuhal,sonra da..
seninle dans edeceğiz tamam mı..
zuhal-- tamam canım.. ederiz..

kalkıp,piste yürüdük.. sarıldık,dans ediyoruz..

irem-- başla..
erol-- neye..
irem-- boşuna dans etmiyoruz herhalde.. ne söyleyeceksen,söyle..
ersin bey,git bak mı dedi ..

erol-- hah hah hah.. günahını alma.. ben çok sevineceğin birşey söylemek için kaldırdım seni..

irem-- hıııı,üzüntüden yataklara düştü de.. benden özür mü diliyor,yoksa..
erol-- hah hah hah.. stres topu gibisin.. yanında,gevşiyor insan..

irem-- bana top diyerek iltifat mı, ettin dayı.. tolstoya geri dönmeyelim aman..
tostlardan,zor kurtardık yakamızı..

erol-- hah hah hah.. kız bi sus,bi sus.