Translate

22 Mart 2013 Cuma

1677.bölüm..


tuna-- tafra, saçmalık onlara ait.. ikisi de suçlu.. aralarında çözebilecekken..
duyulması dolayısıyla.. durum çıkmaza girmiş.. şimdi gurur da yapacaklar,düzelmesi zor gibi geliyor bana..
bak gidiyoruz ama kesinlikle müdahale etmeyeceksin.. gecikme sebebi anlatılmış zaten.. geçmiş olsun,bir ihtiyacınız var mı deriz..  o kadar..
duygularını sorgulayıp kararı onlar verecekler..

irem--( içimi çekerek )bir sigara verir misin..
yakıp verdi..kendisi de içiyor..

tuna-- sen neye karar verdin de,onlara söylemek istemedin..
irem-- yoruldum tuna.. sonra konuşalım olur mu..

tuna-- peki,olur..mahmut bey sen gittikten sonra,"nasıl oldu bilmiyorum..
 irem hanımla konuşurken ,bekir bey razı oldu "dedi.. sonuç önemli,bende bilmiyorum dedim.. yarın işlemler yapılıp,devir alacakmış.. sana da ortaklık önereceğini söyledi.. o aranızda,konuşursunuz karar iremin dedim..

irem-- (ona bakarak ) biliyor musun sana bayılıyorum..
tuna-- (saçımı okşayıp )bende sana.. bayılayım mı..
irem--tuna-- hah hah hah..

*********

hastanenin girişinde ki,çiçekçiden.. bir buket yaptırdı, tuna.. beraber içeriye girdik.. danışmadan oda numarasını almak için beklerken..
asansörden rekin,vahide hanım derya,said indiler.. ellerinde valiz,poşet.. çiçek saksısı  var..

irem-- deryaa,hayırdır...
derya-- aa,merhaba.. hayır hayır.. eve götüreceğiz,büyükleri..turgut ta bizim büyükleri götürdü..

yanımıza geldiler.. selamlaştık..
irem-- hii,barıştılar mı.. yoksa..
said-- evet.. rekinin ve anarın ailesinin sayesinde..

irem-- ayy çok sevindim.. mr.blaunt  ,tez zamanda  allah sizi de sevdiğinize kavuştursun.. inşallah..

rekin-- aminnn... tez ne demek bilmiyorum ama.. siz söylediğinize göre iyi bir şeydir herhalde..


derya--said--tuna--irem--vahide-- hah hah hah..

tuna-- geliyorlar mı, anar gece nasıl taburcu oldu ki.. 
vahide--durumu iyi..  kardeşi gelince,çıkabilir denilmiş de.. anar istememiş.. o ve yasemin kalıyorlar..  konuşmak için fırsat dedi herhalde.. 

tuna-- irem,biz çıkmayalım öyleyse.. 
irem-- niye ki,çiçeği verirdik.. 

tuna-- kart yazıp ,çiçeği göndeririz canım..  
(cebinden kartını çıkarıp.. arkasını, bankonun üstünde yazarken kısık sesle )
sen sahiden yorulmuşsun.. yasemin kalacağını duyduğun halde.. 
bizi görürse.. kalamayacağını yada tedirgin olacağını , düşünemiyorsun.. 

irem-- (gülümsedim) hıı,şu mesele.. sana da bırakıp,gelmek.. ağır gelecek değil mi..
tuna-- (kartı,çiçeğin tülüne iğneledi ) o da var tabi..  
(danışmadaki görevliye..bu  çiçeği anar beye iletirseniz sevinirim dedi .. ) 
kız alırken.. 
anne-baba.. barbara indiler.. tokalaşırken,merhaba geçmiş olsun anar  nasıl dedik.. 

barbara-- (gülerek ) çok iyi.. acil bir durumu varmış gibi,öyle bir aradı ki.. nasıl geldiğimi bilmiyorum..  kardeşimi hava ve  aşk çarpmış.. meğerse.. 

 said-- rekini unutmak haksızlık olur.. barbara.. dün gece,anar'a öyle bir çarptı ki.. 
barbara-- iyi yapmış.. saçmalayınca,arada bir silkelemek gerekiyor.. 

tuna--ayakta kaldınız, hadi buyrun.. 

beraber çıktık hastanenin dışına..