Translate

28 Ocak 2013 Pazartesi

1604.bölüm..


akif-- çok uygun geri ödeme faizli ,ticari kredimiz var.. ana paranız dursa da.. ben size dediğiniz miktarda, kredi kullandırsam.. nasıl olur..
bu şartlardaki kredi için.. yıllık  bin ikiyüz dolar, faiz ödersiniz bankaya..
aylık ödemeniz de.. xxx.xxx civarında olur.. kur sabit kaldığından.. etkilenmeme garantisi de var..
hem bankayı,hem müşterilerimizi memnun etmeye yönelik çalışıyoruz.. ama bu dediğim,gerçekten sizin lehinize..
ihtiyaç olmuş,paranızı kullanmak istiyorsunuz..bu en doğal hakkınız..
fakat böyle bir seçeneği de göz ardı etmeyin,lütfen.. herhangi bir aksilik anında.. çok çok fazla bir miktardan söz ettiğimiz için.. paranın tamamını riske atmamış olursunuz..

bize taksitlerinizi yatırmak  da ,zor gelmez.. siz düşünün,ben paranızı hazırlayayım.. yarın kararınıza göre havaleyi çıkarırız,irem hanım..

irem-- bir sorum var.. dediğiniz gibi yapsam ve iki ay sonra,kredinin hepsini ödesem..;
 ilk taksitte benden alacağınız,yıllık faiz miktarının kalanını geri ödüyor musunuz..

akif-- hah hah hah.. hiç böyle bir olay başıma gelmediği için,bilmiyorum.. irem hanım.. ama genel müdürlükten öğrenirim..

irem-- tamam.. birde,asla hiç birşeyimi ipotek yaptırmam.. bankanızdaki para da teminat olmaz.. yani kullanabilirim..  inisiyatifinizle vermeniz gerekir.. sizi sıkıntıya sokmak istemem..

akif-- (gülerek ) inisiyatif kullanırım.. sizin için..
diyelim ki ,sıkıntıya düştük olmadı..  havuz başında ,çocuklarla bir çadırda yaşarız artık....

irem-- hah hah hah..  peki akif bey.. siz öğrenip arayın,beni.. ben de ,çadır fiyatlarına bakayım..

akif-- hah hah hah.. anlaştık.. en geç yarım saat sonra ararım sizi..
irem-- peki..hoşçakalın..

kapatıp.. diğer bankayı aradım.. hazır olan parayı,verdiğim numaraya havale çıkarmalarını istediğimi söyledim.. numarayı teyit ettik,para hesaba aktarıldı..  teşekkür edip.. kapadım..

kalkıp masaya gelirken,hala gülüyordum..  tuna.. geldi o sırada..
diğer büroda yaptığı gibi.. bir tepsi hazırlamış yine.. dört dörtlük..
doğranmış,dilimlenmiş  meyveler kocaman bir tabağa sanat eseriymişcesine yerleştirilmiş..
 içkiler,tabaklar.. buz.. bana kola.. çikolata,çerez..

yardım ettim,masaya yerleştirdik..
mr.blaunt-- insanı imrendiriyorsunuz,tuna bey. kim hazırladı bunu..
tuna-- ben..
mr.blaunt-- çok beğendim.. harika görünüyor..
nedim-- bence de.. tuna beyde ne maharetler varmış,meğerse..
tuna-- teşekkür ederim..

irem-- (hepimizin peçetelerini katlayıp,çatalı bıçağı üstüne koydum )
 kocacığım birçok yeteneğinin yanısıra..  mutfakta da becerikli ,mahirdir..  böyle zamanlarda hazırladıkları da,nefis oluyor..
tuna-- sağol hayatım..

tuna da oturunca..  tepsiyi sehpaya koydum..

nedim-- irem hanım,buz alıyor musunuz..
irem-- alırım.. tuna aşağıda durum nasıldı..
tuna-- (gülerek ) durgun ve gergin.. tabi bana söylemediler de.. turgutun yüzü asıktı.. tijenden etkilenmiş anlaşılan..
irem-- belliydi,gerçek yüzünü nereden bilecek çocuk..

nedim-- çocuk dediğiniz,sizden büyük irem hanım.. yani biraz temkinli yaklaşacak yaşta ,demek istedim..
irem-- (yerime oturup,gülerek ) temkinli mi.. gerçekçi olun,nedim bey..
karşısında kültürlü,güzel..alımlı,havalı.. civa gibi.. kıpır kıpır bir kız var.. yani yaşın pek önemi yok..
ben genel olarak,hepinizin bakacağını.. etkileneceğini  düşünüyorum..

telefon çalınca açtım,hemen..
irem-- evet..
vahide-- akif bey,arıyor.. acilmiş..
irem-- tamam,bağla..

akif -- merhaba irem hanım..
irem-- merhaba,akif bey.. buyrun..

akif-- sordum; kredi vermenin maksadı bu olduğu için..  kimse vadesinden önce borcunu kapatmıyor ve verilen imkanı sonuna kadar kullanıyormuş..
para iadesi gibi.. bir uygulamamız yok muş.. ama miktar çok fazla olduğundan.. ve tanıdığım için..  size  inisiyatifimi kullanarak verebilir mişim..

irem-- (gülerek ) sağolun.. ben çadırı kurduruyorum, o zaman..
akif-- hah hah hah.. anlaştık..
irem-- teminat,ipotek konusu ne oldu..
akif-- çadır,iki katlı olabilir mi..
irem-- hah hah hah.. peki sağolun,akif bey... yarın görüşürüz..
akif-- rica ederim,iyi günler..
irem-- size de..


kapatınca..tuna bana .. "ne yapıyorsun" manasında baktı..

irem-- yok birşey..
tuna-- emin misin..