Translate

21 Ocak 2013 Pazartesi

1580.bölüm..


telefon çalınca gayri ihtiyari yanımda diye açtım..
irem-- ................................................(parmağımı dudağıma götürüp..susmalarını istedim.. şiveli konuşuyorum ) he  büyürr.. ............................................. .....................
dışarıdalar çığıramam,ben.. ............... nedecenn.. keli ..................................... eyi eyi,çekiyürümm...
(ahizeyi kapatıverdim... ) güngör bey,keli çağır dedi.. ve beni tanımadı..

bekir-- e niye kapadın..
irem--  inansın diye.. çekiyürümm dedim.. çektim,kapandı..


bekir--tuna--mahmut--güzide-- gülderen-- nedim-- sacide-- irem-- hah hah hah..

sacide-- muzur musun ne..
irem-- çookk.. tunanın  ve çalışmanın etkisiyle..bu durulmuş halim..

güzide-- (tabakları servis masasına yerleştiriyor.. bende yardım etmek için kalktım )
lütfen  sen otur da ye.. hiç birşey yemedin ki.. bak kahve yapacağım..  yine miden ağrımasın..
tuna-- (bana bakıp) yine ?

irem-- hıı.. iftardan sonra,midem ağrımıştı.. normal bir tepkiydi yani..
güzide hanım,kahve kalsın da..biz müsadenizle gidelim.. çok teşekkür ederiz..

güzide-- rica ederiz.. afiyet olsun.. hiç olmadı böyle..
irem-- çok da güzel oldu.. elinize sağlık..  siz bana buyrun.. kahveyi beraber içelim..
mahmut-- peki, uğramaya çalışırız..


diğerleri de gecikiyoruz dediler.. bir anda hepimiz kalkmış olduk.. teşekkür ettik.. vedalaştık..

arabasız olan var sa götürelim..dedi tuna.. yok dediler..   biz önce ayrıldık..

*******

aceleyle evde giyinip.. saçımı ve makyajımı yapıncaya kadar.. tuna da hazırlandı..
saat on buçukta köşke gelebildik,nihayet..
 inerken..
tuna-- levent bey özür dilemeye mi gelmiş yani..
irem-- öyle anlaşılıyor.. ben plakasını almıştım ama sordurmaya fırsatım bile olmadı..

bahçeye girdiğimizde.. max ve tinanın yaptığı şirinlikler görülmeye değerdi..

irem-- (sol elimle başlarını okşadım ) çok akıllısınız,çok.. bu nasıl bir bakıştır, bazen konuşacağını düşünüyorum max.. sonra oynayalım...
aferin oğlum.. aferin kızım.. hadi yerinize gidin..

gittiler gölgeliğe..
bizde yürüyüp,köşke girdik.. gülçinle selamlaşıp..
 yasemin ve turguta bakarak..


irem-- günaydınn..
yasemin--turgut-- günaydın..

derya çıktı odasından.. gülerek..
derya-- merhaba..
irem-- oo merhaba,hoşgeldin.. (sarılıp,öptük birbirimizi ..tunayla da tokalaştılar.. )

irem-- iyisin gördüğüm kadarıyla..
derya-- evet,sizde öyle..
 irem-- iyiyiz,şükür.. sonra konuşalım.. misafirimiz,vahide hanımın yanında mı..
derya-- evet.. buyrun..

girdik odasına..vahide hanımla, levent bey ayağa.. kalktılar..
çay içiyorlarmış..

irem-- rahatsız olmayın.. hoşgeldiniz.. ben irem kara..
levent-- hoşbulduk.. bende levent değirmenci..

irem-- memnun oldum levent bey.. tunayla tanışıyor olmanız ne büyük tesadüf..
levent--( tokalaştılar tunayla.. nasılsınız dediler birbirlerine ) haklısınız.. bende çok şaşırdım.. o gün için gerçekten, çok özür diliyorum.. ablamı doktora yetiştirmeye çalışıyordum..
 eşi yanında değildi,panikledim birden..

irem-- önemli değil.. geçmiş olsun.. ablanız şimdi nasıl..

levent-- (gülerek ) iyi.. anne oldu.. yiğenimle uğraşıyor..

irem-- öyle mii.. gözünüz aydın.. elimizde olmayan nedenlerle sizi beklettik..kusura bakmayın..
buyrun odama çıkalım..

levent-- estafurullah.. sizi meşgul etmek istemem de..
 karşılaşmışken.. tuna beyin bir iki konuda fikrini almak isterim doğrusu..

tuna-- yardımcı olabileceğim birşeyse.. elbette levent bey.. buyrun lütfen..
irem--  tuna biraz sonra gelirim..
tuna-- tamam..