Translate

1 Ocak 2013 Salı

1553.bölüm..


tuna-- nail yolumuzu gözlüyormuş.. irem,kahya korkutmuş..
hamza-- siz yokken.. istedi güllüyü.. bende olmaz dedim..
ağam,her işin bir yolu yordamı var..sizi bekleyememiş,iki gün daha.. korksun bırak..

tuna-- nerede oturacaksın,ne ile geçineceksin.. topraklar ekilmeyecekmiş..  kahya hüseyin,sen necisin demişsin..  bu nasıl bir vicdansızlıktır kahya..
hamza--(bıyık altından gülümseyerek )  he dedim..
karşıma gelip isteyen adam,bunların cevabını verebilmeli.. ağam..

tuna-- iyi, ben vereyim öyleyse.. nailin,evi de işi de..maaşı da,güvencesi  de var..
nasıl arzu ederlerse,ya bizim arkadaki evde.. yada okulun oradaki evlerden birisinde otursunlar.. eşyasını da alırım,düğününü de yaparım.. tamam mı..

hamza--(yüzü güldü ) tamam beyim..

irem-- bir dakika ; biz oğlumuzun arkasındayız.. ondan endişen olmasın..
ekmeğini taştan çıkarır.. namusuna,sözüne sadık.. kızını da seviyor..
ve onun - bizden bir talebi olmadan..-  evini kurmaya.. düğününü yapmaya, gücü varmış.. kendisine güvendiği için  delikanlı gibi,gelip kızını istemiş..
 cevap veremedi dediğin için söylüyorum.. o seni baba bilip, saygısından susmuş.. az önce,öğrendim.. çok hoşuma gitti..
yuva kuruluyor madem.. yetemediği yerde,elbette desteğimiz olacak..
sende tek kızını gelin edeceksin.. demem o ki..
yok yoksul değilsin,şükür.. pamuk eller cebe hamza kahya..
yol yordam biliyorsun madem.. kız tarafına ait eşyaları, alıver bir zahmet.. damada bu kadar yüklenilmez,günahtır..

sessizlik oldu bir anda.. tuna ne karıştın diye bana bakıyor..
esma teyzeyle hamza kahya ,bakıştılar bir..

irem-- dediğim yanlış mı.. bir başlık  parası istemediğin kalmış.. nail elini taşın altına sokacak da,sen ne yapacaksın..
kusura bakma, -naile feda olsun da-ben yerine göre cimriyimdir..

hamza-- (bana bakıp) toprağı bol olsun.. yoksa dedene mi çektin sen..
esma-- aboo,dedesine razıyım.. .. halasına benzemesin de, dağlara taşlara..
kurrban olurum,yavrumm.. aman dikkat et kendine..

hamza--tuna--irem-- hah hah hah..

güllü biz gülerken kahveleri getirdi ve gitti hemen..

rüzgara dikkat ederek içiyorum,ayağımda uyuştu ama öyle keyifle yatıyor ki..
kıyamadım.. git demeye.. hafifçe kıpırdadım..

tuna-- gönder.. bak,bacağın uyuştu..
irem-- gecikiyoruz,birazdan kalkıncaya kadar yatsın..
esma-- akşama kalın,allah ne verdiyse yeriz.. nail de gelir..  fatma,hüseyin gidince perişan oldu..

irem-- biz hiç bir büyüğümüzle daha bayramlaşamadık ,esma teyze..  başka zaman inşallah.. yemediğimiz yer değil.. sen damadını çağır..
güzel güzel.. karşılıklı yapacaklarınızı konuşun..  yüzük almış,nişanı  nerede .. ne zaman yapacağınızı  söyleyin naile.. biz uyarız..

hamza-- yani nişanı da, sen yap diyorsun..
irem-- (hayretle bakarak )aa, nişanı   yapmayacak mıydın.. kahya.. hani yol yordam diyince,ben öyle anladım..