Translate

28 Aralık 2012 Cuma

1544.bölüm..


yeliz-- (gülümseyerek,bir elini yanağıma koydu ) bülent söyledi,haberin vardı .. ondan geldin değil mi..

irem-- anlamak için kahin olmaya gerek yok.. sıkıntısı yüzünden okunuyor.. dolmuş,neyin var dedim.. sadece bana anlattı..
 gündüz gelecektik aslında.. ama gönüllerde çok kalabalıktık, biz gidelim diyemedik.. yemek telaşesi de olunca.. geç kaldık..
bülent hiç şüphesiz ki ,dost.. ama ben seni gerçekten kardeşim olarak görüyorum..
yarın mutlaka Adanada olmam gerekmesine rağmen,erteleyecektim.. yanlız gelmediğimiz için,o da mümkün olmadı..  bu saatte rahatsız ettim seni..
ela aşağıda, ufuk uyuduğundan gelemedi.. abimle tuna,hüseyinlerin yanına gittiler..
ben kimse olmadan seni göreyim diye,uğramadım onların yanına..
ziyayla zuhal de,havaalanında bekliyecekler bizi.. düşün yani..

elanın,gönülün.. çiğdemin.. menekşenin,halamın,firuze teyzenin.. ziyanın,zuhalin.. yasinin,figenin abimlerin..zübeydenin çok selamları var .. öpüyorlar seni..
ben yanlış bir karar vermeni istemiyorum,borçlu hissediyorum kendimi.. bülentin bir sözü çok etkiledi beni.. o yüzden,tek.. hatta habersiz geldim..

yeliz-- a.s.. sağolsunlar.. sende,sağol.. neymiş de.. habersiz geldin..

irem-- seninle konuşacağımı söyledim..  konuşma,kabul edip gelirse.. bu seferde ben bozulurum dedi..
anlamadım,yardım etmeye çalışıyorum..niye bozulacaksın ki,dediğimde..
biz bu kadar,ayrı mı düştük.. ben niye karıma ulaşamıyorum derim.. dedi..  lütfen ulaşmasına izin ver,yeliz.. konuştuğumuzu  hiç bilmesin,olur mu..

yeliz--.................... olur,canım..  (duvardaki saate bakarak )birazdan  bülent gelir.. rutin kontrol için.. konuyu değiştirelim öyleyse.. bana kendinden bahset.. senin cıvıl cıvıl,samimi ..  konuşmanı duymak istiyorum..  ruhum,bedenim çok yorgun.. ilaçların etkisiyle,rüya görüyor gibiyim.. huzurlu sesine ihtiyacım var..

irem-- (biraz doğrulup,öptüm yanağını ) kapat gözlerini öyleyse.. uyutayım seni.. sabah yanında ,asıl istediğini gör..benim asla veremeyeceğim huzuru ,sana o versin.. sevdiğini hisset ve hissettir yelizim..

yeliz--(gözleri kapanırken ,mırıldandı )  tamam..

ben havadan sudan konuşurken, o derinn bir uykuya daldı..  eli elimde.. bir bebek gibi.. çaresiz ve kimsesiz..  ben sessiz hıçkırıklarla  ağlarken.. bülent girdi içeriye.. parmağımı dudağıma götürüp.. sus dedim..
bülent-- (fısıltıyla ) ne oldu.. sen niye ağlıyorsun.. birşey mi dedi,ağrısı mı vardı.. söyle..

irem-- ( oturup.. verdiği,kağıt mendili aldım.. yüzümü silerken,fısıldadım )kıyamam  ayıkamadı ki.. birkaç kelime konuşabildik.. uyudu.. ben  duygulandığımdan ağladım..
sen hariç,onun hiç kimsesi yok bülent.. sevgini ve şevkatini esirgeme.. lütfen..
elini tut da uyanmasın,ben gidip hüseyinleri de göreyim.. tuna nerede..

bülent-- kapının önündeler.. konuşamadınız herhalde..
irem-- evet,malesef öyle oldu.. kusura bakma..
bülent--  canın sağolsun.. gitmek hakkımızda hayırlı değil,demek ki..

ayakkabılarımı giyip,yatağı ittim biraz.. yelizin elini avucuna bıraktım..

irem-- kim bilir,belki.. sen karına bak.. hadi,hoşçakal..
bülent-- güle güle.. anlat,niye gelemediğimi..
irem-- merak etme (cekedimi giyip,çantamı aldım ) bülentt,ben çıkınca kapıyı kilitlesene.. yeliz rahat edemiyormuş..
gülerek başını salladı ,ben odadan çıktım..

karşımda fatma,tuna ..hüseyin.. duruyor..
sarıldık fatmayla.. artık göz yaşlarım söz dinlemiyor..
bir yandan da,gözünüz aydın..  bebek nasıl,sen nasılsın  diyorum..