Translate

26 Kasım 2012 Pazartesi

1481.bölüm..


yasemin,turgut ve biz dönerken..

tuna-- yasemin hanım,akşam yemeğe götüreceğiz.. anarı ve kardeşini de davet edin.. beraber gidelim..
yasemin-- .......................

turgut-- ben söyleyeyim bari..  anar buradan giderken vildan teyzeye uğrayıp.. akşam,size geleceğiz demiş...
 yaseminin haberi olduğunu sandıkları için.. annem ve keriman teyze ile yemek hazırlamışlar..
biraz önce arayıp,ekmek istediler de öğrendik tuna bey..

tuna-- peki, gidin öyleyse.. ama bir mazeret bulalım..
irem--durumdan  mr.gardnerin haberi vardı,zaten.. kızkardeşi gitmeden,bir arada olmaları için ben izin verdim derim..
tuna-- tamam..

irem-- yasemin,yanlış anlayacaklar.. yüzün gülsün..
yasemin-- affedin lütfen..
irem-- affedecek ne var ki.. anar misafirlerimizin akşama kadar gideceğini düşünmüştür.. ki,biz de öyle biliyorduk.. hem dün geleceklerini söylemişti zaten.. onun açısından bakarsan.. hak verirsin..
yasemin-- o da benim açımdan bakabilse keşke..

köşke girdik.. sesleri mutfaktan geliyor..  songülle,iki görevli de..  bardakları almışlar tepsilere..

irem-- ziyaretine mi geldiler songül..
songül-- hiç sormayın.. daldılar birden.. nezaketen istediğiniz birşey varsa, yapayım dedim.. faruk bey,sen dur ben neskafe yapacağım dedi..  sizin misafirlerde pek hamarat oluyorlar niyeyse..

irem--tuna--turgut--yasemin-- gülçin-- hah hah hah..

bizde mutfağa gitik..

filcanlar hazırlanmış.. su-süt ısıtılıyor.. oturmuşlar,faruk beyin kuyumcu edası ile neskafeyi koyuşuna bakıyorlar.. vahide hanım da,çikolataları tabağa alıyor.. bizde oturduk.. nedim beyle gülderen hanımın yanına..
tuna-- kolay gelsin,faruk bey..
faruk-- sağolun tuna bey..

irem--  işi biliyor gibisiniz .. ya zevkten ..ya mecburiyetten.. yada cafeterya işletmiş olabileceğinizden şüphelendim ben..

mehmet--davut-- faruk-- hah hah hah..

mehmet-- tam isabet,irem hanım.. faruk arkadaşımız,bekar.. neskafe içmeyi çok sever ve Ankara da cafeteryası var..

faruk-- herşeyi bildiniz ,irem hanım.. şaşırdım doğrusu..
nedim-- patronum bilir..içinden gelerek,dua ettiğinde  amin derseniz de ,evlenirsiniz faruk bey... bende dahil olmak üzere,bir çok kişiye şahit oldum..

faruk-- mutluluklar dilerim,nedim bey.. amin deriz de..kader kısmet ,bekliyoruz bakalım..
nedim-- sağolun.. hayırlısı olsun..

turgut ta,ingilizceye çeviriyor..

irem-- evet,kimin nerede karşına çıkacağı hiç belli olmuyor.. sevip,sayacağın.. dürüst,kıymet bilen,iyi kişilerle karşılaşabilmek.. şans  ama yeterli değil.. anlaşıp ,yürütebilmek de.. büyük  emek istiyor..
allah gönlünüze göre  bir eş nasip etsin..  görür görmez,aşık olun..

faruk-- mehmet--davut-- aminnn..

kahkahalarla güldük.. faruk bey hiç evlenmemiş.. mehmet ve davut beyler .. boşanmışlar.. üçü de,35 yaşındayız dedi.. ben ön araştırmamı yaptırmıştım da..işle ilgiliydi.. bunları -yaş hariç -bilmiyordum

tepsiyi aldı eline..
faruk-- nerede içelim..
irem-- yukarıya buyrun..
faruk-- ama dökülür bu..
irem-- ya bana ya songüle verin..
faruk-- songül buyur..

songül gülerek aldı.. bizler de.. kalktık..  merdivenlerden  arka arkaya çıkılıyor..
 gülderen hanımla yanyanayız.. mide sorunu varmış gibi,yüzünü buruşturdu..

irem-- (kısık sesle ) ne oldu..
gülderen-- bilmiyorum.. midem tuhaf..
irem-- çay,kahve mi dokundu ki.. pastil var,veririm isterseniz..
gülderen-- olur,üşüttüm herhalde..ateşimde var..  elimi yüzümü yıkayabilir miyim..
irem-- elbette..

Hiç yorum yok: