Translate

11 Kasım 2012 Pazar

1455.bölüm..


aşağıya indiğimizde,zekeriya gitmişti..
ziyanın bahçede kurtları sevdiğini görünce..
zuhal de,vahide hanıma..songüle,gülçine hoşçakalın.. iyi bayramlar diyeyim dedi..


irem-- tamam.. (kapının önüne çıktım ) ziyaa,hanımın üç dakika önceden geleceğini bildi..
sakın yanlış bir şey yapma,zuhal onu da bilir valla.. sen yanmışsın,kardeş..

ziya-- hah hah hah,endişem yok ki.. .. (yanıma geldi,tokalaştık .. zuhale,hanımlara merhaba dedi..
ama  gülçine dikkatle bakıyor.. ) burhann, ne kadar değişmişsin sen....

hepimiz kahkahayla  güldük..
irem-- burhan ayrıldı,artık gülçinle çalışıyoruz ziya.. zuhale kalın dedim ama davetliymişsiniz..

ziya-- evet,çok ısrar ettiler.. (zuhalin omuzuna koydu kolunu ) zuhalim,geldiğimi bildin mi.. sahiden..
zuhal-- (gülümsedi ) evet,bahse bile girmiştik..
ziya-- (dudak bükerek) radar gibi diye boşuna demiyorum ben..
tuna nasıl..

irem-- (taksiden inip.. bahçe kapısından giren, tunayı görünce .. ) kendisine sor,geliyor..
on gündür mahvoldu kocacığım..

tuna-- oo,kimleri görüyorum.. hoşgeldiniz..
ziya-- hoşbulduk abi..

sarıldılar,tokalaştılar.. hal hatır sorulurken..
irem-- sende hoşgeldin.. arabana ne oldu.. taksiyle geldin de..
tuna-- hoşbulduk.. yıkamaya verdim..niye ayakta duruyoruz,geçsenize..

ziya-- lütfü abiler çağırdılar,oraya gideceğiz de.. zuhal,iremi görmek istemişti.. onu almaya geldim abi..  yarın görüşürüz,kısmetse..
tuna-- inşallah..

zuhal-- ikinizde zayıflamışsınız ve yorgun görünüyorsunuz.. biz büyüğüz demezseniz..
ikinci gün,akşam bize gelin.. dinlendirelim ve moral depolayalım size..  yasinlerde gelecekler..

tuna-- öyleyiz sahiden de..çok da iyi olur ama  yasine,figenin gideceğini hatırlatmayacaksınız.. mahvetti bizi..

ziya-- sen merak etme abi.. çiğ köfte tıkarız ağzına,konuşamaz..
tuna-- (gülerek ) tamam.. kim yapacak,köfteyi..
ziya-- benn..
irem-- zuhal zehirlenmeyiz değil mi..
ziya-- yaylaya getirmiştik,yedin ya.. onu da ben yapmıştım.. zehirlendin mi..

irem-- sözümü geri aldım,o halde.. gayet güzeldi.. ben ne yapayım..
zuhal-- senden beklentimi söylemiştim.. başka birşeye gerek yok..

tuna-- biraz kilo al mı dedin,zuhal..
zuhal-- (güldü) yok..o biliyor.. (saatine baktı ) yarım saat var,biz gidelim hoşçakalın..

yolcu ettik onları,bahçe kapısına kadar.. arabalarına binip,gittiler..
max ve tina etrafımızda dönüp duruyorlar..tunanın üstüne zıplıyorlar..  kıyamam onlarda özlemiş demek ki..  ikisini de sevdik..

tuna-- arabalar gelmiş,hayırlı olsun.. yazılar yazılmış, plakalar BH olmuş..

Hiç yorum yok: