Translate

5 Kasım 2012 Pazartesi

1446.bölüm..



mrs.elizabeth-- rica ederim..

irem-- galip bey,mustafa beyden.. başka kim var ,tuna..

tuna-- saliha hanım, orhan abi.. fevzi ve vecdi bey..
varol bey sınav sonucunu görmüş, arayınca... mecburen söyledim..
o gün ;ruh halinden sıyrılman ve moral için,gelmem şarttı.. nedim bey ve dayınla, sınava girebilmen için.. ne teminatlar verdik bir bilsen..
hal böyleyken.. "erken çıktım,kolaydı.. sınav önemli mi,sizin için girdim zaten.."  diyince.. bitirdin beni..

irem-- (gülümsedim )bilemezdim ki.. bende, sonuca niye o kadar sevindiğine mana verememiştim..

said-- ne oldu şimdi..devam edecekmişsiniz.. sevindim,başaracaksın denildi..
derya,yaşasın dedi.. vahide abla cesaretinizden dolayı tebrik etti..
 siz,tartıştınız mı.. kavga mı ettiniz.. anlaştınız mı..
 yada aranızda özel bir dil var da, biz mi bilmiyoruz.. irem hanım..

irem-- (gülerek)tunayla,birbirimizi biliyoruz.. referanslarımız çok güçlü..
olayları,beraber yaşadık.. özverilerde karşılıklı olunca,biz her zaman anlaşırız..
sen bizi boşver said.. yumruğunu masaya vur ve deryaya cevabını sor.. ne zaman evleniyoruz
diyeceksin, hadi..

said-- (yumruğunu vurup) deryaa,daha ne kadar bekleyeceğim.. sahici derviş oldum.. yeter artık..

derya-- senn,masaya vurdun ha..
irem-- şişş,uzatma.. dilimi tutamayabilirim.. anlatabildim mi..
derya-- anladım da.. vurmasaydı,iyiydi.. alerjim var biliyorsunuz.. birşey istediğinde hep vurursa yandık..
irem-- vuracak olsa,bu kadar beklemezdi.. hadi hadi ,söyle artık..

derya--(başını eğip)  said ve benim beş gün sonra .. 3 temmuzda nikahımız var..  hepinizi bekliyoruz..

irem-- işte bu kadarr..
vahide-- deryacığım.. tebrik ederim..
derya-- sağolun..

kalktık,sarıldık deryaya..

sacide--derya, kınanı ben yapacağım..
irem-- köşkte yaparız..sacide abla..
sacide-- aa,karışmasana canım.. açılıştan önce,ilk kutlamamız da hayırlı bir amaçla olur işte..
irem-- peki,birşey demedim..

elif-- ne eksiğin var,söyle derya..
vahide-- çeyiz bizde hazırlanıyor,elif hanım.. herşeyi var çok şükür.. ama o bilmiyor..

 herkes ayaklandı..maruf bile tebrik ediyor da..said daha algılayamadı..

said-- (kalktı,deryaya sarıldı )  sen.. nasıl, beş gün sonra.. tarih aldın mı ki..
 kimlik,fotoğraf kan tahlili gerek, demişti ziya bey..
aaa,verdikkk.. ona mı kullandın.. bana ne zaman söyleyecektin.. derya..

derya--evet, yarın..
tuna-- derya,vur masaya.. çok konuşma diyeceksin, hadi..
irem-- tunaa,yangına körükle gitme.. derya vurursa ,kötü olur..
sadun-- sizden korkulurmuş gerçekten..

maruf,ikisine de sarılırken..

bekir-- daha anlayamamışmıydın,sadun bey.. sesimiz çıkmıyor baksanıza..
şermin-- bence,dostlarının korkmasına gerek yok.. ikisi de,müthişti bu gece..
mustafa-- bence de..
hüseyin-- irem,içinden .." ay hayatım.. biz her zaman öyleyiz.. "diyor eminim..
irem-- hah hah hah.. doğru dedim.

*********
biz dışarı çıktık odadan..
hanımlar arası samimi .. heyecanlı konuşmalarla ..."çeyiz,kına,nikah." için öneriler şekillendi..
planlar yapıldı.. deryanın itiraz etmesine izin vermeden.. organizasyonu ayarladık bile..
ama  said sık sık kapıya gelip,deryayı yanına çağırdı.. ne konuştular bilmiyoruz da.. artık gidelim, denildi..

içeriye girdik.. bir hengameyle,vedalaşılıyor.. rekin ve vahide hanıma teşekkür edip..
iyi dileklerimizi söylüyoruz..
misafirler önce indiler,limuzinle  otele gideceklermiş..
sam ve sadun bey.. kızları evlerine bırakacaklar..
bekir beyler,mustafa ve cevdet beyleri götürecekler.. hüseyin abilerle beraber gitti onlarda..
maruf,philipler ve biz de..  said ve deryayı tekrar tebrik edip..  vahide -rekin ile aşağıya indik..

tokalaşıp,çıktık mağazadan..
eve doğru yürüyoruz.

philip-- irem

Hiç yorum yok: