Translate

6 Eylül 2012 Perşembe

1318.bölüm..


sazlar çalınıyor.. herkes havasını bulmuş.. ses çok yani..

irem-- (ufuğun olmadığını görünce ,
gönülün arkasından eğilerek elaya nerede dedim.. evde tv seyrediyor..dedi.. ,
..tamam,menekşe bana bir baksın dedim.. bakınca da kısık sesle.. ) menekşee,ufuk çok akıllı..çok narin ve düşünceli..  dediklerin yer etmiş...afedersin yenge bilmiyordum dedi..
söyledikleriniz doğru ve onun yararına olsa da..  o daha çocuk.. sevdiği birisinin sıcaklığına ihtiyacı var.. iki ay sonra.. kucağa alamayacağım zaten..bize biraz daha izin verin..
eylül ayından sonra,sık görüşemeyeceğiz.. eğitiminize kötü etkim olmaz..
istemeden;belimi ağrıttığını ama söyleyemeyip almak zorunda kaldığımı..
.. adımı söyleyerek de..  saygısızlık yaptığını düşündürmüşsünüz..çok üzülmüş..
öğreteceğiniz her ne ise.. benimle ilişkilendirmeden ,direkt anlatırsınız.. sevinirim..

menekşe-- sana ne dedi ki..

irem-- sen a demişsindir..o ab anlamıştır, olabilir..
önemli olan onun  ne anladığı ve yaralı ruhuna etkisi menekşe..
kendine güveni kaybolmuş,durgunlaşmış ve bana zarar verdiğini sanıyordu..elaya da sana da,rica ediyorum.. beni karıştırmayın ..

ela-- sen ne diyorsun irem..

menekşe-- (düşünceli düşünceli.. ) dur ela, ben ..anladım..
irem seni temin ederim ki.. biz böyle bir konuşma yapmadık.. yani ufuğu karşımıza alıp,konuşmuş değiliz.. iki -üç gündür beraberdik ya.. büyüyorsun,dokuz yaşına girdin denildi.
 müge kucağıma gelmek istediğinde.. bücür ağırlaştın.. kaldıramıyorum belim ağrıyor dedim..
 ela ufuğa,kucağıma sığmıyorsun.. irem nasıl alıyor bilmiyorum.. onun da beli ağrıyordur eminim dedi..
 isim ,saygısızlık konusu da benzer şekilde konuşuldu..
ufuk hepsini kendine uygun şekilde alıp.. kurgulamış ..düşündüklerini de, sana aktarmış..
durum bu.. acil bir çocuk psikoloğu bulmamız lazım.. annesinin travmasının belirtileri ortaya çıkıyor, kurtarmalıyız çocuğu.. seni de,kaybedeceğini,zarar verdiğini sanıyor herhalde..ben böyle anladım..

irem-- pardon menekşe.. en azından yalan söylememiş,meleğim..
menekşe-- hepimiz iyiliğini istiyoruz,önemli değil..

tuğrul-- ela,gönül ne oluyor..
ela-- konuşuyorlar tuğrul..

tuna-- konu ne..
irem-- (doğruldum ..tunaya bakarak ) menekşeden  tiyo aldım kocacığım..
eren-- tiyoya ihtiyacın varsa,gönül de fena değildir.. güzide hanım,siz nasılsınız..

güzide-- (gülerek..anlamamışcasına) çok şükür iyiyim eren bey.. siz nasılsınız..
eren-- sağlığınıza duacıyız..

bizim taraftan bir kahkaha yükseldi..

seval-- (gülümseyerek) irem hanımı böyle alsak..
nedim -- bir dakika.. seval.. suç duyurusu.. tuna beyden.. gelir anında..
nahit-- erol bey bırakırsa.. avukatınız olurum..
cengiz-- dava açmak benden..
gülüyoruz hepimiz..

hüsamettin-- dilini tutmazsın ha..şahitim işte..
pelin-- işten çıkaralım mı müdürüm..
ömer-- çıkardım bile.

seval-- davet ettim sadece nedim.. suç duyurusu nereden çıktı.. tehdit olarak mı algıladılar beni..
irem hanım mı tehlikeli..tuna bey mi..

nedim-- (gülerek ) irem hanımı, eşi olmadan.. davet edersen.... tuna bey..  tehdit olarak algılar.. ikisi de,çok tehlikeli.. ben neler çekiyorum bir bilsen..

irem-- demek öyle.. gülderen hanım..nedim beyin sesi nasıl.. evi geçindirir mi yani..
gülderen-- işsiz kalacağını düşünmediğim için..hiç şarkı söyletmedim ki..

hüsamettin-- bir gün daha bekleseydin.. söyletirdik işte..
cengiz-- irem hanım.. evlenecek kişiye,nikah öncesi şarkı söyletebilirsiniz..

irem-- ama o arkadaşa..ceza değil,ödül olur.. cengiz bey.. maşallah bülbül gibi şakıyor..
pardon,merak ettim.. rüya hanım..  cengiz beyin sesi nasıl..

rüya-- bilmemm..
nalan-- (gülerek )kemal sabahları yumurta iç.. biraz da kilo verirsen..şakıyan bülbülden ders alabilirsin..
kemal-- (güldü) elbette karıcığım.. merak etme sen söylerim.. tam olur..


kahkahayı duymanızı isterdim..
sazlar "şarkılar seni söyler "çalmaya başlayınca.. tunayla göz göze geldik..

tuna-- (gülerek ) yakışır, buyur..
irem-- emrin ,başım gözüm üstüne ağam..
tuna-- estafurullah..
kemal-- evi yine irem hanım geçindirecek desenize..


tuğrul-- eren--gönül--ela--menekşe-- orhan-- nedim-- gönül-- güzide-- gülderen--mahmut--tuna-- hah hah hah..

irem-- şarkılarrr seni
tunaya bakarak,şarkıyı söylerken.. kimseden çıt çıkmadı.. sazlarda bir solist buldukları için..
çok güzel çaldılar.. bitirdiğimde ki alkış inanılmazdı..

ömer-- pelin.. belediye korosuna işe al.. onaylarım..
nedim-- bir dakika.. ömer bey.. menejeri var,öyle kolay değil..
ömer-- kimmiş..

eren--tuna--tuğrul-- bennn..
nedim-- aşkolsun irem hanım..

kahkahalar atılırken.. yanıma ufuk geldi o sırada.. kulağıma..

ufuk-- iremm.. dans edelim mi..
irem-- edelimm..
kıkırdadık..

irem-- (sazlara bakarak) hatırla ey peri istiyoruz..
(çalmaya başladılar..,kalktım ayağa ) kocacığım pardon.. küçük yakışıklı ,beni dansa davet etti..

tuna-- ama olmaz ki.. o yakışıklı hep böyle yapıyor..
ufuk-- hah hah hah..
irem-- hanımlar beyler.. dansa buyrun.. nedim bey,sizi bekliyoruz..

nedim-- elbette..

herkes kalktı.. tuna hariç.. havuzun etrafında dans ediyoruz..  ufuk,kucağımda çok mutlu..


Hiç yorum yok: