Translate

31 Ağustos 2012 Cuma

1309.bölüm..


sessizlik oldu.. yağmurun sesi duyuluyor..mis gibi toprak koktu..

menekşe-- soda,kola içer misiniz.. çayı da tekrar demledim..
gönül-- çay içerim.. tuğrul hatırladın mı..
tuğrul-- evet.. bende içerim menekşe..

ceyda--- (herkese sordu) çay içiyoruz.. karar verildi..
çiğdem-- hadi dolduralım..
ela-- sen otur çiğdem.. koyarız..
irem-- (kalktım ) şeker getireyim bende..


eren-- dumur olanlara tatlı da verebilirsin.. İstanbuldaki olaya benzedi bu..
tuna--irem-- hah hah hah..

mr.jack-- mr.samin kararı ne olacak bilemem de.. irem hanımın kararlılığı,kendini ifade edişi.. netliği,tarzı.. çok güzeldi..  istediği bedel -rayiç nasıldır bir fikrim yok ama- fazla olsa bile.. alıcıyı onoreettiğinden.. hipnoz etkisi içine girdik sanırım..

mr.simith-- çok doğru..

kevin-- evet öyle,dubaide.. bana da böyle pamuk satmıştı..
mr.anar-- fıstık ve mısırda aynı durumu bende yaşadım..

tuğrul-- önce hisleri uyuşturuyor..
güngör-- sonra.. senaryo mu yazıyor..

eren-- yok,onun senaryosu yazılı.. hazır..
genelde,para kazanmak.. hayır yapmak ..aile içi ilişkilerini düzenlemek..vs.
özelde de,tuna ve kıskançlıklarıyla uğraşıyor..


kahkahayla  güldük..

çayları içiyoruz..
tuna-- bu senaryo meselesi de nedir, tuğrul..
az önce,bekir bey de dedi.. onlar biliyorlar da,ben niye bilmiyorum..

tuğrul-- konuşurken söyledim.. mazide kaldığı için.. bilmiyorsun..

irem-- abim bir ara senaryo yazmaya niyetlenmiş..
özel ilgi alanlarından bahsediyorduk da.. öyle öğrendik bizde..
o dönemde.. kalemi,kağıdı yanındaysa.. keyfine diyecek yokmuş..
abim  diye demiyorum..çok ilginç fikirleri varmış..
mesela çamurda ayakkabı kaybetmek ..ve leyleklerin göç yolları ile ilgiliymiş..
tunaa; telesekreteri olmayan arabalara mesaj bırakmak,nasıl oluyordu..

tuğrul-- ufff,terledim birden.. allah senin diline düşürmesin,papağan..gibisin..

irem-- aminn.. taklidini yapıp..elayı ve yorumumu katsam.. terlemez,havuza düşmüş gibi olurdun..
 yapmadığım,yapmayacağım anlamına da gelmez..
 benimle iyi geçinmen her zaman lehinedir abiciğim.. uff,niye en küçüğünüzüm ki..

gönül-- aman aman..iyi ki,öylesin şekerim..



tuna-- irem-- orhan--eren-- menekşe-- ela-- gönül--mustafa--güngör--bekir--çiğdem--yusuf--
ceyda--  hah hah hah..

tuna--  bizimle uğraşıp,eğlenirken.. iyiydi değil mi.. daha sırada benden duyacakların var.. allahın emri gibi,kurtuluşun yok..

eren-- sana çok açığın var demiştim değil mi..
tuğrul--onların bilmemesi,senin olmadığı anlamına gelmez değil mi..eren..
irem-- açık kullanılabilir ise.. ödül verilir...


tuna-- orhan--eren-- menekşe-- ela-- gönül--mustafa--güngör--bekir--çiğdem--yusuf--
ceyda-- tuğrul--  hah hah hah..

Hiç yorum yok: