Translate

9 Temmuz 2012 Pazartesi

1286.bölüm..

yusuf-- madem tuna beyi iyi tanıyorsunuz,yaşanmış yıllar var.. tepkilerini,duygularını
bilip tahmin de ediyorsunuz.. anlatmamasının geçerli bir nedeni vardır da, dediniz..
konuyu bilseniz ne değişecek,muhtemelen üzüleceksiniz..
eşiniz de sizi üzmek istemediği için.. dikkati dağıtıp,babanızla olan ilişkisini anlatıyor bence.. haksız mıyım tuna bey..
tu-- tespit çok yerinde yusuf bey.. haklısınız.. (bana dönüp) havaalanında birisi ile karşılaşmıştık,hatırladın mı..
ir-- evet,onunla ne ilgisi var.. aaa,hatırladımm.. o gece tatsız bir havuza düşme durumu olmuştu da,çok sinirlenmişti.. iten sen miydin yoksa..

tu-- (gülerek ) yok canım,ne itmesi.. niyeti kötü onun.. planı beni düşürmekti,çekildim..kendisi  düştü..
herkes ne oldu diye,havuz başına toplanınca da.. ayrılmak zorunda kaldım..
çünkü,söz verdiğim için beni görmemen gerekiyordu..

ir-- aşkolsun tuna.. o seni tanıyordu ve ben yeniden tanıştırdım öyle mi..
tu-- tanıdığını sanmıyorum,sakalım vardı.. ve dediğim gibi,niyeti kötü olduğu için.. kendisine eğlence çıksın istedi de,kazdığı kuyuya düştü.

yasemin anara,elizabeth de philibe çeviriyor..konuşulanları..

harun-- pardon; şimdi siz kavga mı ediyorsunuz..
ir-- yoo,sen hiç kavga görmedin herhalde..
çiğdem-- bu tuzu-biberi ..
cevdet-- birde Antep biberi var kii.. o tehlikeli işte..
mr.anar-- nasıldır ki..

ir-- yarın tadacaksınız,mr.anar.. acısı yakar kavurur insanı..
yusuf-- boşverin,mr.anar.. size ve bana dokunmaz.. biz yanıyoruz zaten..

harun-- beni saymadınız yusuf bey..
yusuf-- (gülerek)  cevdet bey bile; bir faaliyet göremedik kapıda duruyor dedi..
 yani yandığın belli olmuyor,harun..daha fazla söyletme beni..babası,amcası var.. durumu toparlayamam bak..
tu-- Bilmeden ,aylarca ahmet abiye kızını seviyorum.. başkasına yar etmem demişim..
ben toparlarım ,sıkma canını..

yusuf--ir--mr.anar--çiğdem--yasemin-- elizabeth--philip--ceyda--harun--mustafa--güngör-- cevdet--bekir-- hah hah hah..

bekir-- sahi nasıl kurtardın durumu.. ilişkiniz farklılaşmıştır..
tu-- çok zordu ve farklılaştı tabi.. birkaç ay,yüzüne bile bakamadım. iremi öğrendim de, bu seferde babasıyla uzaklaştık..
güngör-- özelse söyleme de,çok merak ettim.. iremi öğrenince,ilk ne yaptın.. nasıl gördün yani..
tu--(gülerek ) adı ,yaşı belli olunca.. milli eğitimden okulunu buldum.. ben öğretmenim,o öğrenci..üstelik 16 yaşındaymış.. hiç tasvip etmediğim bir durum..
çelişkilerle dolu olsam da.. gönlüme söz geçiremedim..
iremi ikinci kez ,servise binerken gördüm.. ne ayıp,kendinden utan.. takip etme bari diyorum da,bir daha görmek .. çok  cazip..  evlerini de öğrendim bu arada.. onlara çok yakın,bulvarda bir evim vardı.. hemen,taşındım..
ahmet abiye hiç yakalanmadım da,adam az dinlemedi beni.. olacakları tahmin edip..
irem okulu bitirinceye kadar,görünmek...aklını karıştırmak...
ve asla kızıma yaklaşmak yok..söz ver ve tut.. diplomayı alsın,evlenin dedi.. çaresizce,peki söz dedim..

Hiç yorum yok: