Translate

9 Temmuz 2012 Pazartesi

1283.bölüm..

yusuf-- hepinize teşekkür ederiz,ilginiz için..belki sırası değildi ama bizim için acil olduğundan gidip yüzük aldık.. yolu da bulduk,gayet iyiyiz gördüğünüz gibi.. ıslıkların manasını ben bilmiyorum da,çiğdem sorun yokmuş dedi..

yüzükler parlıyor sahiden.. takmışlar parmaklarına.. sevinerek hayırlı olsun diyip,tebrik ettiler..
 balıklar servis edilirken herkes yerine oturdu..
tu-- ne içersiniz..
çiğdem-- rakı..
yusuf--su.. gece yarısı İstanbula gitmek istiyoruz da, ayık olayım..
mr.simith-- nasıl gidiyorsunuz, yusuf bey.. henüz,dilekçenizi hiçbirimiz onaylamadık ki..
 işten mi ayrılıyorsunuz yoksa..

yusuf-- hayır mr.smith.. ayrılmıyorum.. çiğdemin annesini ve kızını görmek için..güzide hanımdan ,bir haftalık izin isteyecektim..  dilekçemi de ,o ve sizler onaylarsanız sevineceğim..

güzide-- izni verdim,yusuf bey.. hiç arzu etmesem de,madem hayırlı bir konu mevzubahis..
dilekçenizi döndüğünüzde onaylarım..
mr.smith-- biz yarın imzalarız.. yusuf bey..
yusuf-- çok teşekkür ederim..
ir-- çiğdem sen gelseydin ya.. niye yusuf beyi götürüyorsun ki..
çiğdem-- ben ısrar etmedim,dilekçesini önceden vermiş zaten.. mr.simith bana da iş önerisinde bulununca.. cazip geldi.. şansımı denemeye karar verdim.. diğer teklifler için de teşekkür ederim..

mr.simith-- sevindim,çiğdem hanım..  dilekçenizi yazarsanız,buradayken onaylarız.. gidince ,ikiniz de..
iş başı yaparsınız..
çiğdem-- sağolun..

tu-- (ikisine de içki doldurdu ) burada,şu ortamda içilir yusuf bey.. ben sizi ,yarın tarifesiz.. istediğiniz saatte gönderirim..
ir-- daha acı kahve de içeceğiz çiğdem..
çiğdem-- peki..
yusuf-- iyi öyleyse..(kaldırdı bardağını) bize ve sizlere..

içildi..
liz-- ayy ziya yine üzülecek..
kahkahayı duymanızı isterdim..

*********

yenildi içildi,herkes çakırkeyf.. geziyor.. sohbet ediyoruz..saat 11:30 olmuş bu arada..
 yasemin,ceyda.. harun ve mr.anar korkuluklara yaslanmış denize bakıyorlardı.. helikopterin sesini duyduğumuzda..

bekir-- bu ses de ne..
cevdet-- helikopter geçiyor..
güngör-- ne kadar yanından geçiyor böyle..

tu-- geçmiyor,buraya geliyor.. güngör bey..
güzide-- irem hanımm,şaka yaptığınızı sanmıştım..
ir-- söz sözdür,güzide hanım..  gönderirim dedim ya..
mahmut--bu nasıl oldu,böyle helikopter hizmeti mi var ki..

tu-- yok da,irem rica edince oluyor..
bekir-- kimden,duyalım da.. bizde isteriz belki..

ir-- yabancı değil,sadun beyden rica ettik..bekir bey..
yurt içi ve yurt dışından gelen iş adamlarına.. istenilen kapsamda..
karşılama, tanıtma ve ağırlama hizmeti de veriyor sadun bey.. bu da araçlardan birisi..

mahmut--ben biliyordum da,bu kadarını tahmin etmemiştim doğrusu..
philip-- mimarlığı da,hizmetleri de.. dört dörtlük sadun beyin..
ir-- evet öyle.. olmaz denileni,yerine getiriyor..

helikopter yatın üstüne.. -kaptan köşkünün ön tarafına yani -indi..
görmüyoruz da seslerden ve oluşan rüzgardan anlıyoruz .. pervaneler durunca.. 

güzide--  çok teşekkür ederim,irem hanım.. gerçekten olacağını hiç düşünmemiştim..
ir--rica ederim,güzide hanım.. 

erol-- iyi geceler,efendim.. nöbeti olan, bir yolcumuz varmış.. onu almaya geldik..
ir--aa,dayıı.. bu ne güzel sürpriz..
tuna da ben de kalktık.. hoşgeldin dedik.. ben sarııp öptüm..

erol-- hoşbuldum,sağolun..
misafirlerimizle dayım diyerek tanıştırdık,tokalaştılar..

mr.anar-- helikopter pilotu musunuz..
erol-- hayır efendim,ben kaçak yolcu statüsündeyim şu anda..
tuna ve iremi görmeye geldim.. kim gidecekse,buyursun ..

Hiç yorum yok: