Translate

14 Mayıs 2012 Pazartesi

1230.bölüm..

zaman yok dedim,saçımı kıvıra kıvıra.. tam tepeden , şekil vererek.. topuz yaptı..
gri-lacivert göz makyajım  yapılırken,
takma  tırnak,kirpik istemem dediysem de.. karışmaaa diyince,sustum..

oje ve  eye-linerin kurumasını beklerken,kapı tıklatıldı.. rujumu sürüyordu..
ab-- kim o..
ufuk--  benim..
ir-- gel ufuğum,gel..
kapı açıldı..

ir-- tanıyamadın mı.. gelsene.. kıpırdayamıyorum ufuk..
ela-- oğlumun suçu yok.. afet olmuşsun.. elticiğim..
ir-- oo,elticiğim de buradaymış.. abdullah yeter,sıkıldım..
ab-- tamam,bitti..
ir-- sağol..
 başımı çevirdim..ufuk öyle şaşkınlıkla bakıyor ki bana..
kalkıp,ikisini de öptüm.. ela da,beyaz ipekli gömlek ve pantolon giymiş..  saçlar fönlü,makyajlı süper olmuş..

ir-- sende çok güzelsin..,ufuğum da çok yakışıklı..  hoşgeldiniz..
ela-- hoşbulduk.. abdullah merhaba..

ab-- merhaba,ayol sen yeni evlenmedin mi.. ne zaman oğlun oldu..
ir--ela--hah hah hah..

ela--(ufuğun yanağını okşayıp)o benim bir tanemm.. aniden oldu işte..
ir-- abdullah hepinizin eline sağlık,yordum sizi.. salona buyrun.. songül,içecek ikram ederken..  ben de paranızı getireyim..
ab-- alacağımız olsun,irem.. dükkanı kapattım,hemen gitmemiz lazım.. sonra ödersin.. (çantalarını topladılar aceleyle)
ir-- olur mu ya.. beklee..
 odadan çıkıp,vahide hanımın odasına geçtim..
kimse yok tabi.. kasadan uygun bir miktar alıp..geri döndüm.. abdullahın gömlek cebine koydum..  sağol dedi,onları gönderdim..

ir-- dışarısı kalabalık mı,kimler var ela..
ela-- kalabalık,herkes burada..
ir-- hah hah hah..çok açıklayıcı oldu.. ufuk bey,elimi tutup..bana eşlik edermisiniz..
ufuk-- ederimm.. ama annemin de elini tutacağım..
ela-- kuzum,şimdilik ireme eşlik et.. olur mu..
ufuk-- olur..

ela önde,bizde ufukla arkada.. salona girdik.. bir kaç genç var,tanımıyorum.. başımla selamladım..
eren-- (içeri girdi o sırada) maşaallahh.. bu ne hal,gelin..
ir-- abii,hoşgeldin.. yalnız mı geldin yoksa.. 

eren-- hoşbulduk.. (yanaklarımdan öptü)yok ailece geldik ve kocanı kaptırdın..
ir-- kapan,müge olsun..  geri alırım..
ela-- bence hiç kimsenin şansı yok.. değil mi,eren abi..
eren-- evet,haklısın..bir daha kardeşime kıskanç deme,bozuşuruz..
ir-- aa,ben mi dedim.. kuru iftira.. kocacığım, bunu giy diye ısrar bile etti..
eren-- hımm,hiç hayra alamet değil..
eren--ela--ir-- hah hah hah..

beraber çıktık kapı önüne.. aman allahım,bu ne kalabalık böyle..
örtülerle şıklaştırılmış,bistro masaların etrafında. kadınlar-erkekler toplanmışlar..  yiyip,içerek,konuşuyorlar..
tuna gördü ve kucağında mügeyle geldi yanıma..

ir-- ayy maşallah bu ne güzellik ,böyle.. ama bana bakmıyor bile cadı..
eren-- ee,tunaya kavuşmuş çocuk..sayıklıyordu, çok görme..
tu--(eren abiye ,verdi kızını ) karımı alabilir miyim,ufuk..
ufuk-- amca yaa.. eşlik edecektim benn..
 tu--eren--ela-- ir--hah hah hah..

ufuk-- gülmeyinn..muazzez nene,bana iremi getir demiştii..
ir-- peki,canım..  izninizle,gelirim birazdan..

herkese selam vererek,yürüyorum.. ufuğum çok mutlu.. atını anlatıyor bana..
 firuze hanım,halam.. annem.. bahçe koltuklarına oturmuşlar.. sohbet ediyorlardı..

ir-- hoşgeldiniz hanımlar,şeref verdiniz..
mua-- yavrumm.. maşşallah..
fir-- allah esirgesin..
nermin-- amin..

arkalarına geçip,yanaklarını öptüm..
ir-- kusura bakmayın..elinizi öpemedim.. eğilmem sakıncalı olacağı için..
mua-- çok yakışmış da..tuna nasıl giydirdi bu elbiseyi anlamadım..
ir-- bende,anlamadım ..halacığım.. 
mua--nermin--fir--ir-- hah hah hah..

ir-- (hal-hatır sorduktan sonra ) izin verirseniz,misafirlerime de hoşgeldin demek istiyorum..
mua-- olur,hadi git sen..

ir-- yasinler ve ertan neredeler..
fir-- yasin getirdi bizi.. annesini görüp,gelecekler kızım..
nermin-- ertan da,babanda..

ir-- tamam.. saadet teyzemlerden haberin var mı..
nermin-- yaylada onlar.. selamları var..
ir-- as.. görüşürüz.. ufuğum sağol canım.. seninle de sonra konuşuruz ,olur mu.. 
ufuk-- peki..

Hiç yorum yok: