1219.bölüm..

burhan-- nailden duydum..
ir--vahide--songül--derya--neeee..

ir--  çiçeğin ağladığını ,sana da mı anlattı.. hemde ,ketum nail ha.. bak sen şu işe.. 

burhan-- aslında pek öyle değil.. arabayı aldığımda,nail aradı.. sizin dinlediğini sanarak ,açar açmaz konuşmaya başladı..size anlattıklarını bende duydum..
"ben burhanı arayamam..tuna bey ,hiç kimse kesinlikle karışmayacak dedi ama  siz birazcık bahsetseniz,
herhalde onun için ağladığını anlar..mert delikanlı,o da seviyor.. hiç yaklaştırmadığım için..
 biraz suçluluk hissediyorum..irem hanım "dedi..
sağol nail,bana ne büyük bir müjde verdiğini bilemezsin diyince.. sustu  uzun süre..
(gülerek) sonra.. çiçeği üzersem yapacaklarını kibar bir dille anlattı.. kimseye söylemeyeceğime dair söz aldı.. 

songül-- vay be.. naile bak sen.. ne cevherler varmış,meğerse..
ir-- ben de çok şaşırdım doğrusu..  duyduğumuzu bilse,kahrolur.. tunaya karşı gelmez çünkü..

songül-- neden gelmez.. tuna bey ne yapmış ki,ona..
ir--tuna birkaç yıl önce tesadüfen gördüğünde.. parkta yatıyormuş,kimsesiz gariban..
iş,yatacak yer ve sorumluluk vermiş.. güvenmiş ona..

derya-- hala biraz soğuk ve insanlardan kaçan bir tarafı var.. ilk etapta çekiniyorsunuz bile.. sizinle iyi anlaşıyor ,neyse ki..
ir-- şimdi öyle.. ben adını bile duymamıştım..karşılaşıp tanışmamız da,biraz aksiyonlu olmuştu..
burhan-- aksiyon olarak,nail ne yapar ki..

ir--o beni kızdırdı,aksiyonu ben yaptım.. 
tunanın benzin istasyonu vardı,Osmaniye yolunda..nail de orada çalışıyormuş.. Osmaniyedeki yurtta ,tatil döneminde sabotajla yangın çıkmış..vahide hanım bilir,eski müşavirimiz azmettirmiş..
bizde  üç aylık evliydik,sanırım.. tuna bana haber göndermiş,bülentle.. oraya gidiyorum diye.. olayı çok iyi bilmiyorum ve evde bekliyorum.. neyse,akşam vakti.. yangın haberini tv de görünce ciddiyeti anladım..
tuna da yüzü gözü simsiyah bir halde.. yaralı taşıyordu.. benim elim ayağıma dolaştı tabi..
tam evden çıkarken,tesadüfen ali abim geldi .. beni götürdü..
yurdun yerini bilmediğimden,benzinliğe uğradık.. görevliye nasıllarmış,tuna nerede diyorum panikle..
"önemli birşey yok.. çalışan üç kişi,dumandan etkilenmiş.. bizde gitmiştik yardıma..tuna bey de az önce geldi, şu binada "diyince.. tek katlı taş binaya doğru  koşup..kapıyı yumrukladım..  nail açtı kapıyı.. ukala ukala bakarak.. "yavru yanlış gelmişsin,market burası değil "dedi..
çekil önümden ,ben senin yavrun değilim dedim tuna diye de ,sesleniyorum .. nail kapının önünde çekilmediği gibi,girmeme de izin vermiyor.. " hopp.. dingonun ahırımı burası..kadın dedim,elimi kaldırmadım.. 
tuna beyim ,yanındaki fıstık varken senin gibilere bakmaz.. " dedi..sanırım..
gözüm döndü aniden..o sinirle,ben buna- kalıbına bakmadan-tekme tokat bir girişmişim ki..ummuyordu,gafil avlandı.. yere yapıştırdım..girdim içeri, tunaa diye hala bağırıyorum..

 nail hışımla bana vurmak için elini kaldırmış.. tuna da temizlenmek için banyodaymış,sesimi son anda duymuş..çıkıp,bizi öyle görünce..bir bağırdı buna.. nail defol..karıma dokunursan ,öldürürüm seni dedi.. karısı olduğumu duyunca.. nail  afedersiniz diyerek ,çıktı dışarıya..

derya-- tuna beyden hiç ummazdım doğrusu,fıstık varsa.. siz nasıl hala evlisiniz..
ir-- (gülümsedim) tuna köpük köpük, havluya sarılmış..karşımda duruyor.. ben duyduklarımdan sonra,sinirim zıplamış zaten.. ikimizde şaşkın,birbirimize bakıyoruz.. niye gittiğimi  unuttum..senin gibi.. suçlayıp..
 fıstık nerede,nail ağzından kaçırdı dedim..
çok kızdı bana.. "ben ne haldeyim,sen ne soruyorsun.. bana değil de,ona inanıyorsan buyur ara.. ama   kapıları açarsan ,beni hak etmiyorsun demektir..çıktığımda burada olma,seni görmeyim "dedi.. gitti banyoya.. koridorda da üç kapı var ve kapalı.. hiç şüphe duyabileceğim bir tavrı olmadığı ve beni sevdiğinden emin olduğum için.. kocama güvenip açmadım.. çıktım dışarı..

songül-- açsanız nereden bilecekti ki..
ir-- mahvolmuşlar,çok  bitkindi.. eve dönerken.. açmadığımı nereden biliyorsun dedim..
 "biliyorum..iyi ki açmadın,kapılar müthiş gıcırdıyordu..duyardım "dedi..
(içimi çekerek) naille maceralarımız çok ama hatırlamak bile acı veriyor.. bir ara naili her gördüğümde,sinirim bozuluyordu..hani diyordu ya..
"tuna bey ,ikinci kere bana güvenip görev vermiş "diye.. çiçeği koruması..sahiplenmesi de o yüzdendi..

vahide-- yaşananları düşünüyorum da.. ikiniz de çok acı çektiniz.. sevginiz sizi bağladı.. yeniden toparlanmanız, mucize bence..

ir-- bence de..  dağılmıştım tam anlamıyla..tunanın sevgisi,desteği..özverisi ve sonsuz sabrıyla iyileştim diyebilirim..kocam için.. hayata tutunmaya gayret ettim.. şükür halimize..
arada bir sinirden,kıskançlıktan gözü döndüğünde de.. içimdeki asi iremi.. susturuyorum..
iki yılda ki referansı öyle  kuvvetli ki..kurtarıyor onu..

necla-- iremmmm,neredesin.. 
ir-- efendim necla abla..(kalkıp,kapıya doğru yürüdüm) kovdun ya..bahçede bekliyoruz, kuzu kuzu..
necla-- ne kovması canım, temizlik için çıkın dedim.. bitti,gel bak..

ir-- elinize sağlık bakmaya gerek yok.. şimdi ayakkabını da çıkar dersin sen..
necla-- derim tabi.. paspasa silin iyice..
ir-- (gülerek ) tamam necla abla..sileriz..

kadınlarda değişmişler,kıyafetlerini.. bahçeye çıkınca.. onlara da sağolun dedim..
paralarını necla ablaya vermiştim zaten.. karpuz alın dedim..alıp, gittiler..

necla abla da çantasını alıp,geldi yanıma..
necla-- güle güle otur.. bollukla,bereketle..
ir-- sağolasın.. dediğimi düşün olur mu..
necla--olur,kal sağlıcakla..
ir-- sende.. karpuz al,necla abla..
necla-- başka yere uğrayacağım..

 bizimkilere de el salladı.. ve gitti..
bizde çantalarımızı alıp.. köşkü kapattık.. beraberce ayrıldık..