Translate

23 Nisan 2012 Pazartesi

1194.bölüm..

burhan-- yok değil de,ben kendimde değilim..
ir--  sorumu cevapla öyleyse.. .erkek arkadaşı gözardı edip, niye geldin.. 

burhan-- erkek arkadaş hikayeymiş.. duyunca,geldim..
ir-- kimden..

burhan-- söz verdim,söyleyemem.. kusura bakmayın..
ir--  şimdi ve ömür boyu dedin.. o da,elini tuttu.. çiçekle konuşmamıştın hani..

burhan-- doğruydu.. izin istediğimde,erkek arkadaşının olmadığını öğrendim.. evlerine gidip, annesine niyetimi anlattım..çiçekle konuşabilir miyim dedim..
"kızımın gönlü istemezse peşinde dolaşmayacağına söz verirsen.. yerini söylerim ..
şimdi yada sonra eğer onu üzersen de,karşında beni bulursun "dedi.. söz verdim..
yakınlarında kız- erkek öğrencilerin gittiği kuafördeymiş..bende gidip, tıraş oldum..beraber çıktık, evine götürürken de..konuştum.. hiç bir şey söylemeden dinledi..
 "peki,düşün ama  törene geldiğimde,mutlaka cevabını duymak istiyorum "demiştim..
elimi tutmaması da..seçenekler dahilindeydi yani... offffffff.. hala inanamıyorum..

ir-- (gülerek) ikna olmuş demek.. iyi ki,arabayı vermişim..
burhan-- evet,iyi ki..

satılmış dayının karşısına gelince.. sırayla aldık yemeklerimizi..
burhan üç tabak taşıyordu tabi..

*******
burhan ve çocuklar masalarına gittiler.. bizim gurup biraz ilerideydi, gittik yanlarına.. oturunca..

ir-- soramadım anne..ertan nerede .. yoksa yine misafirin mi var..
nermin-- yok ertan,saadetlerle yaylada.. biz de,geri gideceğiz..

ahmet-- tuna,satılmışı kaç yıldır görmüyordum.. niye söylemedin bana..
tu-- tanıdığını bilmiyordum ki, abi..
ziya-- eniştemin bilmediği,kebapçı mı var tuna..
ahmet-- (gülerek) haklısın,bilirim..
tuğrul-- ve çok da güzel yapıyorsun ahmet abi..
ahmet-- sağol,tuğrul..

orhan-- tadı damağımızda kaldı.. ahmet bey.. yine sarıçama mı ,gitmemiz lazım..

ziya--  abii.. eniştem yeni evlenenler için.. kebap  yapıyor..  laf aramızda.. ben çok daha güzel anlatacaktım
amaa.. güzide hanım ve ceyda var..

kahkahalarla gülerken..
nermin-- size de yaparız,ziya.. kaç gün kaldı ki,şurada..
ziya-- sağol teyze.. biz döndükten sonra.. yaylada yapalım,inşallah..

tuğrul-- biz pikniğe gittik ama.. olmaz ziya..
ziya-- zorunlu değildiniz abi.. tercih meselesi..

ceyda-- asıl dün gece bizi bırakıp.. nereye gittiniz ziya.. söyle bakalım..
tu--  ceyda,bence  sorma.. ziya ,sana ne diyebilir de..

ir-- bak bunu bilmiyordum..
zuhal--(gülümseyerek)  sevgili kuzenim.. dün gece verdiğin açığı ,kapatıyordum..sen , az önce birşey mi dedin..
ir-- demedim,zuhalim.. aslaa..
zuhal-- güzell.. 

menekşe-- iyi ki,yasin yok..
orhan-- biz söylemez miyiz peki..
tu-- abii,tehlikeli sularda yüzüyorsun..
orhan-- bizim ne açığımız var ki.. tuğrullar olsa neyse..
ziya-- bilmediğim ne..
ir--- ohoo..
tuğrul-- ziya kaç gün kaldı,demiştin..

güzide--batu--yusuf--ahmet--nermin--ceyda--tuğrul--ela--orhan--menekşe--ir--tu--zuhal--harun-- hah hah hah..
*******
müzik çalıyor.. gençler dans edip,eğleniyorlar.. hep beraber şarkılar söyleniyor.. halay çekilirken, tunayı da çağırdılar.. kalktı.. varol bey,galip bey,tüm erkek öğretmenler öğrencilerle kolkola girdiler.. çok güzeldi,çok alkış aldılar..
iki kere de..masamızdakilerle de hep beraber kalktık  dansa.. oyuna..
 burhanla çiçek de.. hiç oturmadılar maşallah..
 batu beyde bakıyormuş..gözgöze geldik,çok üzgündü. ama kader ,kısmet demek lazım..

 yemek faslı bittiğinde.. protokoldekileri de yolcu ettik tunayla..
yerimize döndüğümüzde.. tatlı ve meyve getirmişlerdi..
orhan abi,yusuf ..tuna konuşurlarken..saliha hanımla,galip bey geldiler yanımıza..

galip-- neşeniz bol olsun,efendim..
sağolun dediler..

tunayla ben kalktık..
tu-- buyrun galip bey.. saliha hanım..

oturdular yanyana.. tuna onlara meyve ve servis getirirken ..ben de tanıtıyorum..

ir-- galip bey,ingilizce öğretmeni..daha birçok meziyetinin yanında..çok sevdiğimiz büyüğümüz.. eşi saliha hanım da,türkçe öğretmeniydi..emekli oldu.şimdi umut vakfının yurt müdürü.. bir ara kabusumdu ama
artık iyi anlaşıyoruz..

kahkahayla güldüler..

ir-- devam ediyorum.. güzide hanım çukurova radyosunda.. müdür yardımcısı..
yusuf bey bbc yayınları müdürü,batu bey yayın sorumlusu.. harun da haber spikeri.. ceyda benim liseden arkadaşım.. zuhal kuzenim,ziya nişanlısı.. orhan abi ,ingilizce öğretmeni..tuna ve yusuf bey de öğrencileri..
kampüste beraber çalışacaksınız galip bey..  eşi menekşe ,tarih öğretmeni..
tuğrul abi,kayın biraderim.. yüksek inşaat mühendisi.. eşi ela,matematik öğretmeni..
annem nermin hanım,babam ahmet bey..

ikisi de memnun olduk dediler..
tuna da gelip oturdu..

galip--  orhan beyin,gelmeyi kabul ettiğini
varol beyden duymuştum.. beraber çalışacak olmak,bizler için şans..

orhan-- estafurullah.. o şans ,bana ait..

tu-- sizin gibi dostlarla çalışacağım için.. bana ait asıl..
tuğrul-- irem,hepimizin mesleğini.. sıfatını söyledin de.. niye ziyayı atladın..

ir-- ona sıfat yakıştıramadım,hangisini söyleyeceğimi şaşırdım abii..
ziya-- civa gibisin.. irem..

galip--saliha--güzide--batu--yusuf--ahmet--nermin--ceyda--
tuğrul--ela--orhan--menekşe--tu--zuhal--harun--ziya-- hah hah hah..

Hiç yorum yok: