Translate

15 Nisan 2012 Pazar

1184.bölüm..

orhan-- evet.. söylemezsen kırılmam ama tunanın ne planı var.. merak ettim.. sabah dedi ya..

ir--  söylememek değil de,sinirim bozuluyor..
siz gittiğinizden bu yana,çok şeyler oldu.. üzüldük,duygusal anlamda hırpalandık... hatta tuna stresten zona oldu.. yani süreç, feci yaraladı bizi..
biraz kendimize gelirken.. bu sefer tunanın ağa olması ve bizim çocuk sahibi olamayacağımız gerçeği.. halanın aklına geldi.. ima da olsa.. bir takım şeyler,söylemiş.. ben hissedip,tuna da duyunca .. film koptu,herşeyden feragat etmek istiyor.. kısaca durum bu.. tuğrul abimle,ela anlatırlar detayları..

nail yaklaşınca sustum.. sıkma tabağı,iki bardak ve buzlu limonata sürahisini masaya koydu..

nail-- afiyet olsun..
orhan--ir-- sağol..

nail-- irem hanım,bugün cuma.. çiçek hanımı yayına götürecek miyim.

ir-- bilmiyorum ki.. tören ve yemek var.. radyodan idareciler de gelecekler..
yayın varsa bile,onlarla gideceğini düşünmüş olabilir.. sana gelme mi ,dedi..

nail-- yok da.. çarşamba gecesi.. evine götürürken..çiçek çok üzgündü,ağlıyordu.. sordum ben de..
"sen hiç değer verdiğin,hatta sevdiğin birisine yalan söyledin mi.. ben söyledim,çok pişmanım.. bana akıl vereni de,kendimi de öldürmek istiyorum" dedi.. ben hiç birşey anlamadım,ne diyeceğimi de bilemedim.. teselli etmek için,kötü bir niyet taşımadan.. elimi omuzuna değdirip.. sadece "n'olursun ağlama "dedim..
demez olsaymışım.. kızdı,dokunma bana diye  bağırdı..

ir-- (gülümseyerek) sen canını sıkma.. bir başkasına sinirlenip,sana patlamış..
kötü bir niyetinin olmadığını, o da biliyordur.. sakinleşince özür diler senden.. tunaya anlattın mı bu meseleyi..

nail-- (başını salladı iki yana) yok,diyemedim..
 verdiği bir görevi daha, elime yüzüme.. ...

ir-- naill..uzatma ve anlat tunaya.sana hiçbirşey demeyecek emin ol.. çünkü senin bir hatandan kaynaklanmamış.. tamamen çiçeğe ait birşey ..

nail-- (başını eğip) eğer derse.. .........hakkınızı helal edin..

ir--  kızmayacak diyorum,niye bana inanmıyorsun .. hakkım varsa,helal etmem.. ona göre..
 hadi yanına git.. okula gitmeden duysun..
nail-- peki..

tepsiyi bırakıp.. koşarak gitti..
bizde sıkmaları,yedik.. limonataları içerken de konuşuyoruz..

orhan-- (gülerek) insanlarla uğraşmak kolay değil.. sizin muhataplarınız da epeyce fazla.. sorunlar,sizi geriyor..ama bunlar dert değil inan bana.. 
çok gençsin,gerçek hayattaki.. basit insanların çirkinliklerinden,adiliklerinden haberin yok..  güçlü aile bağlarıyla,saf ve korumacı bir yapıda büyümüşsün.. herkes senin kadar şanslı değil malesef..
buralar hala çok bakir,insanlar yozlaşmamış.. hiç tanımadan bir kapıyı çalsan.. tanrı misafirisin sen diyip, yere göğe koyamıyorlar..
İstanbul harika bir şehir ama böyle bir samimiyet yok orada..yada çok az.. genellikle  ilişkiler de , çıkar üstüne kurulu..
kapalı bir çevreden oraya gidince.. yaşın,ortamın cazibesiyle.. birazda paran varsa.. yanlışlıklar da yapılıyor mutlaka..
(birer sigara daha yaktık ).
tunayı 18 yaşında tanıdım.. soğuk ve katı görünse de..içinin naifliğini iyi bilirim.. sözüne sadıktır,kimseyi satıp yarı yolda bırakmaz..  eğer o kadına evleneceğim deseydi,ne olursa olsun evlenirdi..  yaşanmış,bitmiş..

genç,delikanlı bir adamın bu tarz bir konuyu anlatması kolay değildir.. hele tuna hiç anlatmaz.. bülent,çiğdem .. ben .. gördüğümüz ve kadının ayrıldıktan sonra ki ..o sırnaşık halini bildiğimiz için ..
ifade verdik..

sen " tek fotoğrafta objektife baksa,poz mu vermiş diye düşünürdüm "demişsin..güven sorunu yaşayabileceğin kahretmiş onu,bülentten duydum.. 
mal,mülk para.. ikiniz için de, önemli değil.. gözünüz tok,feragat etse ne olur.. çocuğunuz yoksa,yüzlercesi var.. gelecek veriyorsun.. daha ne..

birbirinizi bularak,şans yakalamışsınız..herkese nasip,olmaz.. sıcak  yuvanızın kıymetini bilin.
minicik bir kurtçuk,ulu ağaçları bile devirir..kendine de,tunaya da yapma bunu..
beni de bir abi olarak gör ..bilmişlik taslamak için söylemediğime,içimden geldiğine inan lütfen..

ir-- (içimi çekip)peki,orhan abi.. inanıyorum ve hak veriyorum
 evet,bazı şeyler hiç önemli değil.. bizim için..
çocuk konusunda, feci takıntılıydım.. tunadan boşanmak bile istemiştim ama yapamadım.. o da bırakmadı beni.. hala buruk olsam da.. yendim,yenmeye çalışıyorum..

dediğime gelirsek;  gülen.. benim büronun üst katında, iki- üç ay kalmış.. tesadüfen fark edildi..
salonu yatak odası yapıp.. duvarları tunanın resimleriyle kaplatmış,
birisinde fotoshopla kendiside oturuyor yanında.. aklınızın alamayacağı kadar çok çerçevede,farklı zamanlarda çekilmiş, tunanın resmi.. yataktan görülecek şekilde ..yere itina ile dizilmişti..
 takip etmiş,ettirmiş.. yani devamlı peşindeymiş..
hasat zamanı burada,eren abinin nikahında gemide ki resimlerini görünce..hepimiz şok olduk.. tuna bile kendimden şüphe ettim dedi..
bizim daireye tavandan giriş açtırmış.. bildiğimiz iki kere de girilmiş..
koridorları,odaları köstebek yuvası gibiydi.. deldirmiş,kazdırmış.. ve beni dinlemiş..

derya,nedim bey.. dayım..  savcılık görevlileri.. tuna ben..onlarca polis ,inceleme ekipleri.. herkes gördü,herkes.. delil diye fotoğraflandı.. daire mühürlendi.. ses kayıtları,sorgular..itiraflar,ifadeler..
bize/bana atılan iftiralar.. dava dosyalarında hepsi.. şikayetçi olduk..

yaşanmış,bitmiş.. ben de biliyorum.. tunaya da ,sonsuz güveniyorum..yoksa burada olmazdım..
gencim,tecrübesizim.. çirkeflikleri de bilmiyorum,doğru..  ama bizim şu yaşadıklarımıza.. dayanırım,etkilenmem .. evliliğim de sorun olmaz diyen de,yalan söyler.. bize çok ağır geldi..
 ikimiz de hapiste  olabilirdik şimdi.. aklanmış gibi görülsek de,hala yolu açık..
soruyorum  size.. benim suçum ne..
 tek mahvolan tuna.. ben de kıymet bilmeyen mi, oluyorum..

orhan-- pardon.. bilmiyordum bu kadarını.. şikayetçi olan sizsiniz.. hapis dedin,ne alaka..

Hiç yorum yok: