Translate

5 Nisan 2012 Perşembe

1162.bölüm..

ir-- tamam.. nedim beyle görüştün mü.. ben arayamadım..
tu-- fırsat mı oldu ki.. ama iyiymiş duydum.. kemal bey -şu aldığım arazi yüzünden- beni aradı da,haberi ondan aldım..

ir-- (gülümseyerek) ne dedi sana,çok merak ettim..
tu-- hah hah hah.. "siz şaşırdınız mı tuna bey,ne yapıyorsunuz..
biz borcumuzu verirdik.. bütün dengeleri bozdunuz,bu kadar faiz alınmaz ki"dedi..

ir-- hah hah hah.. söyledin mi..
tu-- söyledim.. "dengeyi yeniden sağlayacağım ,merak etme de.. uygunsuz fotoğraflarınla,meşhur olmuşsun..
 niye en son ben öğreniyorum "dedim..
gülerek anlattı ,nasıl olduğunu bilmese de,hiç anlamasa da.. sana minnettarmış.. 

ir-- ne minnetti canım,tesadüftü.. gitmeleri..
sanki ben nasıl olduğunu biliyor muyum ki.. anlattım ya sana da..

tu-- evet de,bazı noktalar için.. bu kadar tesadüf olacak şey değil diye düşünüyorum..
ir-- bende valla..kemal bey de,kardeşi de iyi ve huzurlu ya.. önemli olan da bu ..
güya tameri soracaktım,gülderen hanıma .. sadun bey de,yarı ve tam zamanlı çeviri yaptıracak eleman arıyor.. bir yayıneviyle anlaşmış..
çocukları önerdim de,onlara haber veremedim ki..
haa,birinci katı da kiralamak istiyormuş..
adresleri belli olsun diye,çeviriyi de orada yapmak düşüncesinde..
biraz zaman verin bana,sizi ararım dedim..

tu-- (gülerek) bir müjde daha vereyim o halde.. sabah,okula giderken tamer aradı beni..
taşınma işi olduğundan,sana ulaşamamış..
"gülderen hanımdan onaylı olarak,çağırıldım Ankaraya gidiyorum.. adalet bakanlığından da kabul edilirsem,işe başlayacağım.. çok teşekkür ettiğimi ,irem hanıma iletirseniz sevinirim.. "dedi.. bende yolun açık olsun, söylerim dedim..

ir-- ayy,inşallah olur.. çiçek için fermanı yazdınız mı..
tu-- evet.. sende dönüşte yazarsın..
ir-- ..............


***
nişanın olacağı yere geldiğimizde,ali abim karşıladı bizi.. tokalaştık,çok şık canım..

ir-- abim darısı sana olsun..
ali-- inşallah ama daha var bana.. teyzemlerde şimdi geldiler,hadi buyrun..
tu-- biz gireriz ali,yapacağımız birşey var mı..
ali-- sağol tuna,yok..

ir-- zuhalle,ziya neredeler,seni yalnız bırakmışlar..
ali-- ziya ergünleri getirecek.. zuhalde onlarla..
seni aramış,kuaför için yokmuşsun.. arabayı da aradım,meşguldü dedi..

ir-- evet,köşke taşındık ta.. başka işlerim vardı..

arkamızdan başka misafirler gelince.. görüşürüz diyip girdik..

mekan geniş,güzel bir yermiş.. masalar yarı yarıya dolu..
teyzemle,eniştemle merhabalaştık.. onlar da dünürleriyle tanıştırdı bizi..
 mustafa beye benziyor, murat bey.. nesrin hanım da çok cana yakındı..
..
sev--  muazzez hanımla,firuze hanım yoklar mı..
tu-- çok selamları var teyze.. göz aydınına gideriz dediler.. yaşlıları bilirsin..

os-- sağolsunlar,bekleriz tabi.. masa düzeni ziyadan.. şurası sizinmiş..
ir-- tamam eniştem..

annemleri,teyzemleri..hayal abla,nişanlısı.. cemil enişte, safiye hala ve kardeşleri eşleriyle.. oturuyorlardı..
o tarafa doğru yürüdük..
sarıldık,öpüştük.. ayaküstü hal hatır soruldu.. ertan tunaya gitti tabi..

gelip geçenler artınca,biz yerimize geçelim dedik..
babam almak istiyor,ertan gitmiyor..
tu-- bırak abi.. kalsın.. ertan el salla,gidelim..
el sallayıp,gülerek öpücük attı..
biz yerimize gelip oturduk..

masa yuvarlak.. tam tekmil hazırlanmış..
ortada bir çiçek ve şamdan var.. kağıtta,kara ailesi yazıyor..
piste de ,abimlerin masasına da yakınız.. gönderilen çiçekler iki sıra halinde dizilmiş karşıya..

ir-- tunaa,ceyda geliyor..

Hiç yorum yok: