Translate

18 Mart 2012 Pazar

975.bölüm..

saat sekize on kala, radyo binasından içeriye girdik.. arabada oturacağına,
kafeteryada oturursun dedim..

görevliden b stüdyosunun yerini öğrendim.. beraber çıktık,ikinci kata..
güzide hanım da.. yeni geliyordu..
selamlaşıp.. tunayla tanıştırdım..
tokalaşırlarken..

ir-- kafeterya son katta.. hayatım.. görüşürüz..
gü-- eğer irem hanımı bekleyecekseniz.. içeride de,bekleyebilirsiniz..
oturacak yerimiz var..

tu-- sağolun da,sizi rahatsız etmek istemem..
gü-- buyrun lütfen.. etmezsiniz..

burası çok büyük.. canlı ve misafirli yayınlar da yapılıyormuş.. sinema salonuna benziyor..
biz kumanda masası kısmına geçtik.. güzide hanımın rehberliğinde..
asistanları etrafında metinleri gösteriyorlar..
tunayla yayın odasına girerken ayrıldık..
haber okuduğum yere benziyor ama çok daha ayrıntılı..

asistan metinleri bıraktı masaya.. bende yerime oturup.. çantamı koydum..
sakin sakin kulaklığımı taktım.. okuyacağım kağıtlara bakıyorum....
kulaklıktan güzide hanımın sesini duyunca başımı kaldırıp ,
camlı bölmeye baktım...

gü-- irem hanım.. ses tonunuzdan ,okuyacağınız metne kattığınız duygu..
dinleyiciye ulaşacağından.. abartmadan yapılan ,nüanslar çok önemli burada..
doğal olun,haber yayınında değilsiniz..
 ilk paragraf için.. deneme kaydı alıyorum..
başlayın..

okudum,kesmeden... devam et diye işaret etti eliyle..
 2.,3.,4..... paragraflar da bitti...
baktım ki.. hala devam etmemi istiyor, ben rahatladım tabi..

reklam gibi.. düşünün.. (şimdiki ifade ile kamu spotu ) sigaranın zararlarını ,çevreye verilmesi gereken
önem.. ağaçları nasıl koruruz.. çocuklara ve yaşlılara davranışın önemi vs..

her sayfada konu değişiyor..
10 sayfa bitince.. kestim diye işaret etti..

gü-- harikaydınız.. tebrik ederim.. ikinci sayfada" çocuklar"  derken..
sesinizdeki özlem ,coşku ve sevgiyi.. derinden hissettim..
siz çok iyi bir anne olacaksınız..eminim..

ir-- ( buruk buruk gülümsedim ) sağolun,güzide hanım..
anneliği ,hiç bilemeyecek olmamdan dolayı..
özlemim sesime yansıyor demek ki..

gü-- pardon.. benn..

ir-- önemli değil.. bittiyse çıkabilir miyim.. yayına az kaldı da..
gü-- tabi tabi.. ben biraz daha kalmalıyım,iyi yayınlar diliyorum..

başımla selam verdim..
kulaklığı çıkarıp,çantamı alarak.. çıktım odadan..
asistan hanım, beni tunanın yanına götürdü.. geniş ekranlı bir tv de..maç seyrediyor..

ir-- tuna..
tu-- ( ayağa kalktı ) bitti mi..
ir-- hımm.. gel de ,batu beyle tanıştırayım seni..
tu-- tamam..

asistana sağol diyip,stüdyodan çıktık... asansörle inerken..
tu-- neyin var..
ir-- yok birşeyim.. kayıt gayet güzeldi.. tekrar bile yapmadık..

tu-- e moraline ne oldu,öyleyse..
ir--(  gülümsedim ) moral için,
her saat başı seni görmem yada konuşmam lazım.. kendime gelirim birazdan..

tu-- ( elimi tutup,sevgiyle bakarak )
sen yalan söylemeye de mi, başladın.. kanmayacağımı da biliyorsun,üstelik..

asansörden indik, koridorda yürüyoruz..
ir--  çok ve çabuk etkilendiğim bir konudan,istemeden bahsedildi de..
ondan böyleyim.. kurcalamasan da, kanmış gibi davransan nasıl olur..
tu--................

ilk odaya girdik..masanın etrafında, diğer spikerler ve batu bey oturmuş..
 metinleri gözden geçiriyorlarmış...

ir-- iyi geceler,kolay gelsin..
-- sana da..
-- merhaba..
ba-- iyi geceler,irem hanım.. buyrun, misafirinize bir çay ikram edelim..

 almanca spikeri handeyle.. fransızca spikeri burcu..
 tunanın elimi tutmasına bakıyorlar..

ir-- peki,batu bey... size eşim,tuna karayı  tanıştırayım.. bazı nedenlerden,
bu gece beraber geldik..
tokalaştılar tuna ile..

bu--ben burcu,memnun oldum tuna bey..
tu-- ben de, burcu hanım..

ha-- ben de hande..sizi, çok merak ediyordum beyefendi.. görüyorum ki..irem,
çok yerinde bir seçim yapmış..

tu--( gülümseyerek ) sağolun ..
oturduk bizde..
batu bey, ne içersiniz dedi..

tu-- çay olur,batu bey..
ir-- ben istemem..sağolun.. hande,senin yayının bitmedi mi..
ha-- bitti de.. yayın sorumlumuz,birkaç kelimenin telefuzunu beğenmemiş..
onu çalışıyorduk..

ba-- uyarmak görevim..
ir--  metinlerim, buradaysa.. bakabilir miyim..
ba-- ( verdi ,önündeki kağıtları )tabi.. ( telefonla çay istedi) mesleğiniz nedir,tuna bey..

tu-- ingilizce öğretmeniyim..

ha-- ireme de,öğretmenlik yapıyorsunuzdur..
tu-- hayır, yapmıyorum.. o çok iyi, biliyor zaten..

bu-- güzide hanım,seslendirme için çağırdıysa.. öyle olmalı..
ba-- evet,öyle burcu.. hiç bir yayında,yanlış  tonlama dahi yapmadı..

tunanın çayı geldi.. içiyor..
ben de okuyup, yaslandım arkama..

ir-- hata bizler için ama dikkat ediyorum batu bey.. sağolun..
( saate baktım ,yayına on dakika var)
eşimin burada beklemesi ,sorun olur mu..

tu-- ben arabada otururum,irem.. çayı içeyim de..

ba-- kalabilirsiniz  sorun yok,tuna bey..
( ayağa kalkınca, kağıtlarımı alıp.. ben de kalktım )

bu--ha-- bizim için de..

ir-- ( aaa, şunlara bak.. kocama asılıyorlar.. tunaya bakarak gülümsedim )
dediğin gibi olsun,görüşürüz..
hande,burcu.. siz de,iyi seçimler yaparsınız umarım.. şansınız açık olsun..

ha-- bu-- sağol.. 

*******

batu bey önde ama gülüyor..o yayın odasına girdi..
ben de.. minik stüdyoma..

çantamı, kağıtları koyup oturdum.. bir yudum su içip,kulaklığımı da taktım..

ba-- irem hanım..
ir-- ( başımı kaldırdım ) efendim..
ba-- iyi misiniz..
ir-- evett,neden..
ba-- bilmem,sinirlendiniz gibi geldi de bana..

ir-- hıı, yok yok.. sinirlensem handeyle,burcu saçsız kalırlardı..
inanın bana..
ba-- hah hah hah..

ir-- (gülümsedim ) eşim de, ben de birbirimizi çok kıskanırız batu bey..
sizinle özellikle tanışmak istiyordu..
dişsiz kalmayacağınızı söyleyebilirim,yoksa nasıl gülerdiniz değil mi.....

ba--( ağzı açık kaldı ) sizz.. ciddi misiniz..

ir-- evet.. çok ciddiyim.. bir yudum su için,isterseniz..
ağzınız açık ya, boğazınız kurudu gibi geldi bana da..

ba-- tehlikelisiniz..
ir-- duruma ve bakana göre değişir.. ama öyleyiz,diyebilirim..

****
bir saat sonra.. batu beyin işaretiyle yayın bitti..
kalktım yerimden..

Hiç yorum yok: