Translate

14 Mart 2012 Çarşamba

945.bölüm..

ben hanımlara kahve yapmak için.. kalktım..
mutfakta kahve tatlı,çay hazırlıkları ile uğraşırken.. tuğrul abim geldi..

tuğ--gelin, tuna gelemedi.. ela da, meryem hanımla konuşuyor..
tatlıyı götüreyim mi..

ir-- önce,ifade ver bakalım..
tuğ-- herşey ortada,ne ifadesi istiyorsun ki..

ir-- biz sabah verdik de,alışkanlık oldu sanırım..

tuğ-- tuna söyledi,dava kapanmış.. gözün aydın..
ir-- sağol.. ufuk evlilik meselesini nasıl karşıladı,sizin niyetiniz ne
hangi tarihi düşünüyorsunuz..

tuğ-- uçakta ufuğa bahsetmeye çalıştım ama hiç oralı olmadı..
elayla tanıştırdım ya.. okuldan çıkarken..
"liseye gitmeyeceğim ki.. şimdiden niye tanıştırdın beni "dedi..
ela da..eylül gibi olsun ,yazın ufuk bana biraz alışsın.. zorlamayalım çocuğu  diyor..
ufuğun kabullenmesi çok önemli benim için.. ama beklemek de istemiyorum..
karma karışığım yani..
erenle gönülün çok selamları vardı.. unutmadan söyleyim..
küçük cadı da, tuna diye sayıklıyor..

ir-- güldüm,as. çok özledim onları da..  herşey yoluna girer,sıkma canını..

kahve tepsisini aldım,abim de tatlı tabaklarını getirdi..
ikram ederken...

bü-- kusura bakmazsanız.. biz gece yürüyüşümüzü yapıp gelelim..

tabi dediler.. onları gönderdik.. sigaralar yakıldı..

ir-- abi,ufuk uyanmamış olabilir mi.. ayşe aramadı..
tuğ-- mümkün,mersinde çiftlikte çok yoruldu..
 yıl sonu için,gösteri hazırlıyorlardı bu ara..
geç yatıp erken kalkınca.. uykuya hasret kaldı çocuk.. sana davetiye yaptı
onu verecek,çaktırma sakın.

tu--(gülerek) bana yapmadıysa,iremi de göremez..
tuğ-- sevgi başka şey.. iremin yeri ayrı.. davetiye onun..
çok ayıp olur,dedim diye ..
zarfın üstüne "amcamla yengeme " yazdı..
kısmet olursa,müge onu da yazmaz.. sadece seni çağırır..

ir-- acaba,ben gönderir miyim..

tuğ-- or--tu--ya-- bü-- ela-- me-- ye-- ir-- hah hah hah..

koltuklara geçtiler,masayı topladık el birliği ile..
çay pasta börekleri ikram ederken.. yelizle bülent geldi..
onlara da getirdim..

bü-- yaş pastada cömertsin,hayret..
ela-- sen çok şikayet ediyorsun diye,ben kestim bülent..
bü-- sağol,ela..

mer-- tarifini verirmisin irem.. pandispanya da,krema da.. çok hafif olmuş..
ir-- veririm tabi.. ama kremayı kuzenim kendi tarifine göre yaptı..
öğrenirim sizin için.

tu-- süsleme de, zuhale mi ait..
ir-- evet..
ya-- ziyanın dediği kadar varmış..
ir-- yasinn,poaça ye..
tuğ-- or--tu--ya-- bü-- ela-- me-- ye-- ir--oya--vec--fev--mer-- hah hah hah..

epeyce sonra.. komşularımız bize müsade ,kalkalım dediler..
tokalaşıldı.. tunayla yolcu ettik onları..

içeri geldiğimizde,bizim misafirler de.. ayaktalardı..
ir-- ne oldu, otursanıza..
or-- gidelim,irem.. geç oldu..

ir-- burada kalalım,yerimiz var..
or-- sağol..Mersine gitmemiz lazım.. bülentleri de çiftliğe bırakacağım..
tu-- abi,sen kal..
tuğ-- yok tuna.. ufuğu yalnız bırakamam.. halamda kalırım..
ya-- iyi beraber gidelim,öyleyse.. arabayla geldim..

tuğ-- tamam,bende kiralığı vermiştim.. iyi olur.. ziya cumartesi mi geliyor..
ir-- cuma akşamı dedi,zuhal..
or-- gelse de, tanışsak..

bü-- yorgun olmadığında ve ortamını bulduğunda ziya çok eğlencelidir..
ya-- yaa, pikniğe gittiğinde de.. neşe saçıyor etrafa...

tuna,abim ve ben güldük..
or-- cumartesi olmaz,işimiz var.. pazar günü,bir iki saatliğine.. gidelim öyleyse...
figen de,gelir değil mi yasin..

ya-- figen gelirim dedi de..
ben pazar günü pikniği, hiç tavsiye etmem orhan abi..

abim,bülent ..yasin ve tuna gülmemeye çalışıyorlar gibi geldi bana..

or-- niye ki..
ya-- çok kalabalık oluyor da.. ondan.. orası sakinken güzel..
tu-- ve yağmurluyken.. değil mi..

tuğ-- (gülerek ) beni konuşturmayınn..irem kötü bakıyorr..
tuğ-- or--tu--ya-- bü-- ela-- me-- ye-- ir-- hah hah hah..

tuğ--  hep beraber,halama gidelim..ela gelmedi diye,kalbi  kırılmasın..
 sonra gidersiniz..
tamam dediler,vedalaştık.. teşekkür ettiler.. gönderdik onları..
kapıyı kapattı tuna..

ben yatak odasına giderken..
"tuna bütün panjurları ,perdeleri kontrol et.. açık kalmasın" dedim..
tu-- niye, ne yapacaksın..

ir-- rahat rahat bulaşık yıkayıp.. etrafı toplayacağım..
yandım bütün gün.. yorgunum ama sabaha kalamaz.. yemekler bozulur..

tu-- ( yatak odasının kapısına gelmiş,ben mini askılı elbisemi giyerken)
bir klima da buraya taktıralım..

ir-- (saçlarımı,kıvırıp tokayla tutturdum..) evet, iyi olur.. hadi yat sen..

yanından geçerken.. koluyla belime sarılıp,durdurdu beni..
tu-- biraz dinlen de,konuşalım.. sonra , bulaşığı yıkarız..
 gel salona..

ir-- (gülümsedim)tunaa, ben uyurum..
tu-- ben uyutmam merak etme..

ir-- ( gömleğinin düğmelerini açıp,çıkardım..
çekmeceden de  atlet -şort takımını verdim )
artık ne uyurum,ne de uyuturum.. giyin gel.. kahve içelim ..

tu-- ayıkmam mı lazım..
ir-- iyi olur..
tu-- yap.. öyleyse..

Hiç yorum yok: