Translate

14 Mart 2012 Çarşamba

937.bölüm..

ela-- söyle canım,izin mi istiyorsun..

me-- hani aramıza erkek girmeyeceğine dair söz vermiştik ya..
beni affet,sözümü tutamayacağım..
orhanı geç tanıdım ,ilk defa böyle hissederken de..
beklemek istemiyorum..

ela sarıldı,menekşeye.. hepimizi de duygulandırdı..

ela-- canım arkadaşım,sen mutluysan.. verilen sözün kıymeti yok..
affedecek birşey de yok.. çünkü bende sözümü tutamayacağım..
nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum.. rahatlattın beni..

me-- aa,nasıl yanii..tuğrulla mı..
ela-- aşkolsun menekşe... orhan bey aklını aldı,anladık da..
sen de mi leyla oldun ne.. tabi ki tuğrulla..

ir-- yaşa ela..geç dalganı hak etti..

kahkahalar arasında.. ayağa kalkıp sarıldık,tebrik ediyoruz ikisini de..

tu-- ailemize hoşgeldin ela.. tuğrul da duysaydı keşke..
ela-- sağol tuna..sahi ondan önce siz duydunuz.. garip oldu biraz..

me-- aman sabah ara..şimdi gelmeye kalkar,sabırsız...

ir-- (gülerek ) menekşeee.. senn,abime sabırsız mı dedin..
ela ile dalga geçerken,bir haftada fikir değiştiren sen değil misin..
orhan beyin yanında konuşturma beni istersen.. abime,laf söyletmemm..

me-- tunaa kardeşim, allah yardımcın olsun..

tu-- (gülümseyerek) bundan sonra size de ,yardım gerekecek sanırım..
me--or--ela-bü--ye-- ir-- hah hah hah..

orhan bey ,menekşenin ellerini tutarak
or-- menekşe,baskı altında olmadan cevap ver bana.. beni kocan olarak kabul ediyor musun..
me-- ediyorum,orhan..

sarılıp yanaklarını öptüler birbirlerinin...
biz de alkışladık..

ir-- kakmışken,biz gitsek diyorum.. sabah çok işimiz var..
sizi de yalnız bırakalım..

bü-- evet gidelim..
me-- erken daha..

tu-- değil,menekşe.. abi,görüşemeyiz diye  çiğdeme, abimlere.. sana
tatlı getirmiştik..
anahtarını ver de,bagaja koyalım..

or-- hımm, bir dakika.. bülent ne zaman iş başı yapmanız gerekiyor..
bir hafta daha kalabilir miyiz..

bü-- kalabiliriz abi ama sen bize bağımlı değilsin..
biz gideriz,kalabiliyorsan sen kal..
hiç sorun değil..

or-- kalamam,bülent.. gelecek pazar akşamı,yola çıkarız.. tuna
tatlı bozulmaz değil mi..

tu-- önemli mi,abi....yeter ki ..sizin,bizim ağzımızın tadı bozulmasın
 giderken yeniden alırız..
or-- sağol..

öpüştük,vedalaştık..
orhan bey,bülente birşeyler söyledi o arada..
neyse indik aşağıya... arabaya doğru yürüyoruz,balkondan bakıyorlardı bize el salladık...

ye-- ne geceydi ya..
ir-- öyle.. unutulmaz kıldılar..

bü--gelirken siz,giderken onlar..
ir-- bizimle uğraşmaa..
bü-- niye yalan mı..
ir--değil de,tunaya hatırlatma demiştim...

bü--tu--ye--ir-- hah hah hah..
arabayı açtım,oturdular.. tuna kemerini bağlarken..
tu-- yeliz,sen buraya otur istersen.. rahat edersin..

bü-- ben onu rahat ettiririm,otur oturduğun yerde..
irem çabuk hareket et sende..

tu--ir--ye-- bü-- hah hah hah..
hareket ettim..

bü-- tuna orhan abi,sabah seni alırım hastaneye beraber gideriz dedi..
amacı nikah hazırlığı olabilir mi sence..

tu-- bilmem olabilir..
ir-- menekşe beklemek istemiyorum, dedi..
o da fikir değişikliği olmadan kıymak istiyorur..engelleri yok ki..

bü-- sabah anlarız,artık..

eyepce sonra.. ana yola çıktığımda,aynadan bakarken...
bülentin ve yelizin birbirlerine yaslanıp
uyuyuşunu görünce gülümseyerek ...
ir-- tunaa,bak.

tuna dönüp,baktı..
tu-- iptal olmuşlar..

ir-- evet...( kısık sesle )çantamda zarf var,içine baksana ..
ben bakamadım da,aklıma geldi..

tuna açıp,eline aldı zarfı.. aralayıp..
tu-- bu nedir.. niye bakmadın..

ir-- radyodan,en tepeden prim miş,zaman olmadı..
 bbc nin müdürü,başka pozisyonlarda da çalışabileceğimi söyleyip
,mrs elizabethi tebrik etmiş.. kaç lira var..

tu-- sterlin var,maaşının dört katı civarında.. bende tebrik ederim..
ir-- sağol..
tek elimle,belimdeki düğmeyi açmaya uğraşıyorum..

tu-- ne yapıyorsun.. ben kullanayım yada açayım eğil..

ir-- altı kişiyi riske edemem.. aç hadi,çok yedim..midem ağrıdı..
saçımı da açabilseydim keşke..

tuna düğmemi de, saçımı da itinayla açıp..
dağıttı parmaklarıyla..
elini  ensemden çekmeyince.. huylandım..
ir-- yalnız değiliz..

tu-- farkındayım.. konuşmayı duyunca,şüphelendin mi benden..

ir-- hayır.. çok şaşırdım,bir kalıba koyamadım.. her türlü yardımı
tanımadığım bir kadına ve çocuklarına yapman garipti..
neden ,kimin açığını kapatmaya uğraşıyordun onu anlayamadım..
her türlünün kapsamı çok geniş.. tanıdığım tüm erkekleri suçlayabilirim
ama seni asla..

tu-- yine de hırsını benden çıkardın.. sana anlatırım demiştim..
bekleyemedin yada belli etmeme yoluna gitmedin.. madem anlayamadın
bir süre daha böyle olacak.. vazgeçtim,söylemeyeceğim..

ir-- güldüğümü farz et.. cezam bu mu..
tu-- şimdilik..
ir-- çok alemsin.. bana bağırdın,senin cezan daha farklı olacak..

çiftlik yoluna dönünce sarsıldı araba.. bülentle yeliz uyandılar..
bü-- off boynumm..
ye-- uyuduk mu biz..

ir-- evet canım.. bülentin horultusu sana ninni gibi geldi herhalde..

bü-- hiç de bile.. sen kocana bak.. aslan kükremesi gibi ses çıkarır o..
ir- yalannn..
ye-- tu-- ir-- bü-- hah hah hah..

 çiftlik evinin önünde durdum,indiler..tuna camdan eğilip..
tu-- (kısık sesle ) eteğin düğmesi açık,unutma..
ir-- (gülümsedim ) iyi ki söyledin...

ilikleyip ben de indim..
 kurt köpeklerini severken..
tuna naille konuşup geldi.. vedalaşıp ,arka arkaya hareket ettik..

Hiç yorum yok: