Translate

13 Mart 2012 Salı

930.bölüm..

ir-- (gülerek kalktım ayağa ... kapıya doğru gidip..açtım iyice
kot pantolon ve tişört giymiş.. saçlar upuzun,simsiyah.. örgülü yine.. sıfır makyaj.. ..bana mahçup ama gülen gözlerle bakan.. genç kıza elimi uzattım ) canımm ,hoşgeldin... bu ne güzel sürpriz..

(tokalaştık)
çi-- hoşbuldum irem hanım.. rahatsız ediyorum ama..
ir-- ne rahatsızlığı çiçek.. çok mutlu oldum.. gel hadi..

odama girdik..
masanın önündeki koltuğa ilişti ..
ir-- rahat otur,lütfen.. ne ikram edeyim sana.. yurttan mı geliyorsun..
çi-- yok.. son iki ders boştu, burada bir yere uğradım.. sonra da, sizi ziyaret etmek istedim... birşey içmem..
ir-- bir dakika ,geliyorum..

odamdan çıktım.. mutfağa giderken..
so-- irem hanım,ben getirseydim..
ir-- alırım songül.. biraz önce aldığın..börek ve poaçalardan var değil mi..
so-- var var..
o çayları doldurdu.. ben de iki tabağa börek,poaça ve kurabiyelerden koydum... 
ir-- sağol.. ben götüreyim..


songül odamın kapısını açtı.. sehpaya koyup.. tepsiyi verdim..
oturdum karşısına..
ir-- buyur canım.. nasılsın, yerken anlat bana..

çi-- (çekingen çekingen,bir yudum çay içti) iyiyim.. siz nasılsınız..

ir--ben de, iyiyim çiçek.. hakkında duyduklarımdan sonra, seni de karşımda görünce.. mutlu oldum.. arkadaşlarınla yurtta, rahat mısın.. bir eksiğin var mı..

çi-- sağolun..bir sorun yok.. ama desteğiniz olmasa.. başarılı olamazdım..

ir-- canım,hiç unutma ki.. başaran sensin.. şu börekten yesene.. tatil oluyor okul.. memleketine mi gideceksin...

çi--( börekten de yedi bir parça ) annemi,kardeşlerimi çok özledim ama.. gitmeyeceğim.. .(içini çekince)

ir-- ne oldu.. kalacak yeri mi sorun,yoksa.. yutta kalabilirsin..

çi-- yok yok.. (gülümseyerek) gelecek yıl için,kalacak yerim bile hazır.. tuna hocam,kaydımı yaptırmış..
biraz önce ,mavi köşe pastanesinde çalışmak için başvurdum.. olur dediler..
parası az,iş çok yorucu ama kabul ettim.. bu akşam başlıyorum..
daha kalıcı ve okulumu aksatmayacak iş bulmam lazım ki..anneme
gönderebileyim..

ir-- anladım.. hayırlı olsun.. ingilizce konuşalım,olur mu.. seni duymak istiyorum..
çi-- olur..
ir-- (ingilizce konuşmaya başladım.. o da az takılmayla cevaplar veriyor.. ) böreği sevmediysen,poaça ye.. hadi güzelim.. 

çi-- (gülerek) herkese böyle ye mi diyorsunuz,yoksa bana özel mi..
ir-- (güldüm )sadece, sevdiklerime derim.. yemezlerse kızarım..
çi-- aa,sahi mi..
ir-- şaka şaka.. çay içersin,değil mi..
çi-- lütfen,ben doldurayım bari..
ir-- pekii,doldur.. hadi..

o çıktı.. ben de olasılıkları düşünmeye başladım..

çaylarla gelip,karşıma oturduğunda....

biraz okuldan ,biraz arkadaşlarından.. ailesinden bahsettirdim..
konuştukça açıldı.. ifade edişini, pratiği olmamasına rağmen..
beğendim.. anladım ki,annesinin ve kardeşlerinin burada yaşamalarının imkansızlığını bilse de.. umuyor..
 törende beni görebilseydi keşke diyince..ben bittim..

çi--  başınızı ağrıttım,kendi dertlerimle.. kusura bakmayın.. lütfen..  törene davet edecektim sizi..
orada olursanız çok sevineceğim..

ir--- başımı ağrıtmadın.. çiçek.. seni dinlemeyi ben istedim...  törene gelmeyi hayatta kaçırmam.. (gülümsedim) orada olacağım,hiç merak etme sen..

çi-- sağolun, ben artık kalkayım... teşekkür ederim..
ir-- ne yaptım ki,çiçek.. yine gel.. ne zaman istersen..

ayağa kalkınca.. masamdan, kartımı alıp verdim eline..
ir-- ara beni..
çi-- tamam..

 çıktığımızda.. tuna,vahide hanımın odasında oturuyordu .. anlayışlı kocacığım beklemiş demek ki...
kalktı bizi görünce.. antreye geldiğinde..

ir-- hoşgeldin tuna..
tu-- hoşbuldum.. merhaba çiçek..
çi--merhaba efendim..
tu-- içeride ingilizce konuşan, sendin demek.. tebrik ederim..
çi-- (kızardı) teşekkür ederim ama irem hanımı duymuşsunuz siz.. ben o kadar iyi değilim..

tu-- (gülerek ) iremin sesini tanımaz mıyım,çiçek.. sana pratik için bir yer önersem.. hafta sonları,gider misin..
çi-- (heyecanla) giderim,neresi..

tu-- bir arkadaşım,ingilizce kursu veriyor.. bu bulvarın üstünde..
sana..ders olarak değil de,pratik geliştirme amaçlı.. sohbet tarzında
toplantıyı öneriyorum.. her meslekten katılım oluyormuş..
dinledikçe,anlama ve konuşman daha da gelişecektir..
ben arkadaşımı aradım,senin adına.. dereceye girecek dediğim için.. üç ay boyunca ücret de almayacak.. hediyem olsun dedi..

çi-- çok sevindim,tuna bey.. teşekkür ederim.. hakkınızı nasıl öderim bilmiyorum..
tu--  sen ayaklarının üstünde durunca,mutlu olacağız.. o bize yeter
çiçek..
çi-- sağolun.. ben artık gideyim..
ir--tu-- güle güle...

onu yolcu edince.. odama girdik..

ir-- senin arkadaşın ve ben bilmiyorum ..ilginç.. üstelik de hediye..
tu-- (gülerek) hadi çık sen..yayına bu sefer de, gecikmek istemezsin değil mi.. rahat rahat hazırlanırsın.

ir--  beni başından savmak ister gibi, bir halin var ..sen gelmiyor musun..

tu-- of iremm.. yine yanlış anlama gününde misin.. telefon bekliyorum.. yasin de uğrayacak..bugün o görüşmeye gitti ya. akşam da yemekte, ayrıntılı konuşacaklarmış..  heyecanlıydı,bana akıl ver dediği için..  gelmiyorum..

ir-- (dudak büktüm) yasini geç,acemi değil..işinin uzmanı ..ne aklı istiyor ki..
asıl önemlisi..telefon kimden gelecek ki, beni tek gönderiyorsun..

tu-- anlatırım.. çıkışta buraya gel,beraber gideriz..
ir-- iyi.. çantamı alayım..

********

eve gelip.. duş aldım.. zamanım var daha.. saçlarım için abdullaha uğrayacağım.. topladım şimdilik..  makyajımı yaparken.. aklım tunanın gelmemesine
takıldı.. kiminle görüşecek acaba..  nedim bey,bana herşeyi anlatmadı mı yoksa..

siyah dar eteğimi,gömleğimi giydim.. inci kolyem,küpelerim ve bileziğimi taktım.. 
topuklu ayakkabılarımı, geçirdim ayağıma.. çantamı alıp..
koridora çıktım.. bir sigara yakıp.. koltuğa oturarak.. büroyu aradım..

daha ilk çalmasında açıldı..
tu-- alo ..
ir-- (muzur muzur gülümsedim,vahide hanım gitmiş demek ki.. işletmek için tam zamanı diye düşünürken )
tu-- alo.. aloo, gülten hanım ?
ir-- (ağzımı kapadım,gülten kim ya )

Hiç yorum yok: