Translate

11 Mart 2012 Pazar

891.bölüm..

ir--  Kıbrısa bizde,gidecek miyiz..
tu-- gidelim bence..
ir-- kevin ailece gelin demiş ya.. diyorum ki..
ela menekşe,abim orhan bey.. bülentler.. philip ,mrs elizabeth.. ziyayla zuhali de alıp.. yatla gidelim.. duruma göre kalırız..

tu-- hepsi olur da,  zuhali göndermezler.. sanırım.. hiç bahsetme bile..

ir--teyzeme çaktırmadan,sorarım ben..
menekşenin , rehberliği nasıl gidiyor acaba.. ben onu merak ediyorum.. ela nasıl şaşırdı..
şimdi gittiğimiz yerde olurlarmış.. komedi olur valla..

tu---.............
ir--- tunaa,sesin çıkmadı.. yine ne gizliyorsun..

tu-- gizlemiyorum canım..   orhan abi ,nereye gidebileceklerini sordu.. birkaç yer adı verdim.. buraya
gelse kaybolurdu.. söylemedim yani..

ir-- hah hah hah.. iyi olurdu ,belki de.. ay ne kötüyüm..
philip de, öğretmenime eşlik etmek için izin istedi.. centilmen adam ama karşısında ki kadının ne kadar ,gerçekçi olduğunu bilmiyor .. biraz ısrar ederse, alır cevabını..

tu-- ay iremm..  bırak.. kaç gündür.. başkalarıyla uğraşıyoruz.. yeter artık.. ne yaparlarsa yapsınlar..
biz kendimizi unuttuk.. haksız mıyım..

ir-- haklısın.. ekelim hepsini.. kulübemize gidelim..
tu-- hah hah hah.. malesef ,o kadar da değil.. ekemeyiz de.. başbaşayken, onları konuşmayalım bari.. 

ir-- tamam.. tunaaa..
tu-- canımm..
ir--  ne işimiz var, bizim burada..  evimize gitseydik ya..

tu--ir-- hah hah hah..

*******

balıkçıda kimsecikler yoktu.. amca tanıdı bizi,ilgilendi sağolsun.. içeride oturup,balığımızı yerken...
sessizlikte .. yanan odun çıtırtılarını duymak..  tekiri hatırlattı bize..

ir--- mmm,dizine yatıp şurada uyuyabilsem keşke..

tu-- burada olmaz da, evimizde olur aşkım.. uykunu
kaçırayım senin.. araban nasıl geldi,söylesene..

ir--- evet kaçırdın.. dayım getirdi..
tu-- benim sıkıntılı olduğumu, nereden bildin peki..

ir---  sen sıkıntılı bir durumda olmasan ,gecikmezdin..  tahmin ettim,yani..

tu-- (gülümseyerek, yüzüme bakıyor ) iremim,dediğin mantıklı da olsa.. gözlerin, yalan söylüyorum diye bağırıyor.. hala beni kandıracağını sanıyorsun ya.. inanamıyorum sana..

ir--- hah hah hah.. bağırıyor demek,çare bulup susturmam lazım desene..

tu--- (elini uzatıp,yanağımı okşadı) bulma, hep masum bak bana.. tertemiz kalbini görebileyim..

ir-- (güldüm) peki, dinle öyleyse.. (dayımla konuşmamızı anlattım) işte böyle.. açık verdi erol bey..
ama benim  orada olduğumu,nereden bildiğini atladı..

tu--- hayret ben hiç fark etmedim,sen de izlenmişsindir.. mutlaka..

ir-- yok canım.. sabahın erken saatinde, izleyen olsa görürdüm.. kapıda eren abiyle karşılaştık,hiç şüpheli bir kişi geçmedi yanımızdan..
ben gidince, çok memnun oldular tuna.. görecektin hallerini..
hele tuğrul abiyle ela gelince, çok şaşırdılar ama hiç bozmadılar.. halam yakında ifademi alır..
babamlara hoşçakalın diyemedik,kusurumuza bakmasın dedi eren abi..
(içimi çekerek ) tunaa, ben ertanı çok özledimm yaa..

tu-- (gülerek) seni engelliyor muyum,irem.. git,gör.. özledim demene bile, ses çıkarmadım bak..
ir-- amaa en çok seni özledim..
tu--  evimize gidelim,öyleyse..
ir--- evet evet.. gidelim..

tu--ir-- hah hah hah..

*********

arabayı ben kullanıyorum, tuna da bana şarkı söylüyor..
saat 11 :00 olmuş..  bulvarda ilerliyoruz..

ir--- tuna, yürüyecek miyiz.. kalsın mı..
tu-- evin önüne park et, yürüyelim..
ir-- bülentler ,nasıl dönecekler ki.. haberim olsa.. eşyalı evin anahtarını verirdim..  gitmezlerdi..
tu-- gitmeyeceklermiş..
ir-- hı,iyi bari..

evin önünde park ettim... indik..
hava bulutlu, yağmur yağmıyor ama her an başlayabilir..
montumu kapatıp,çantamı omuzuma taktım.. el ele, vitrinlere bakarak epeyce yürüdük...

tu-- uğrayalım mı annenlere..
 ir--- (gülümsedim) gofretin var mı..

tu-- ertan uyumuştur ama alırım..
ir-- şu büfe açık,bana da alırsın dimi.... 

tu--- kıskançç..
ir-- inkar mı ettim..

Hiç yorum yok: