Translate

11 Mart 2012 Pazar

873.bölüm..

erol--- vermemişler canım,oturup konuşmuşlar.. 
buluşmak istemiş ama derdi sen değilmişsin ,yanlış anlamışsınız hepiniz.. para istiyormuş.. sadece.. telefonla arayamadığından,mektup yazmış.. senden başka kimden isteyebilirmiş ki..
onları.. sizden uzak duracağına dair, ikna edince.. eren ben veririm demiş..
sabah bankada buluşalım,diyip ayrılmışlar yanından... parayı alıp,istanbula gidecekmiş..

tu--- uffffffffffff.. çok şükür..

erol-- (içini çekerek) pek değil.. oraya iremin arabasıyla gitmişler.. o adi kadın,kendini bıçakla yaralayıp.. saat üçte ,acil servisi  ve polisi aramış.. beni irem kara bıçakladı diye, ihbar edip.. plakayı vermiş..  ne yazık ki..

ir--- neee...
tu---................................. dayı ,bana onun yerini söyle.. hastanenin adını istiyorum.. lütfen..

erol--- geç bunları tuna.. abinlere vermedim,sana mı vereceğim.. buradalar,nöbetçi savcıya ifadelerini verdiler.. sizde gelip,ifadenizi verin diye aradım..
gece ikinizin beraber olduğunu gören ,birisi var mı..

tu--- yok.. çok geçti geldiğimizde,kahya ile konuşmaya ben gittim.. irem de geldiğimde,uyuyordu.. 
ama  300 kişi gördüm diye ifade verebilir..

erol-- olmazz..
tu--- dayı ,endişeleneceğimiz ne var ki..yanımdaydı,bıçaktaki parmak izine bakınca ortaya çıkar yalan olduğu.. iremin üstüne kurduğu planın işlemesine izin vermem.. avukat gerekiyor mu..

erol--- hah hah hah.. sinirimden güldüm tuna,bıçağa bakılıyor.. yiğenimi kimseye bırakmam.. gelin hadi..

kapatınca,tunaya baktım..
sinirden kızarmış,berbat görünüyor..

ir--- tuna kendine gel.. masum olduğum ortaya çıkacak nasılsa...
yanağını öpüp ,kalktım yataktan...

***

ikimizde sessizce giyiniyoruz..
ir--- tuna gece,sen uyuduktan sonra.. hazine odasına girdim.
tu-- .............. ee,niye söylüyorsun ki.. izin mi gerekiyor..

ir--- yok da, kışlık takım elbiselerini çıkardım.. temizleyiciye verelim.. baharlıklardan da,seçip.. kılıfa koydum.. eve götürelim diye.. onları da al...oturma odasında..
tu-- derdimiz takım elbise mi,irem.. sırası mı şimdi.. giyeceğim mi kalmadı..

ir---( yüzüm öyle solgun  ki.. ama içimden gelmiyor makyaj yapmak...saçlarımı at kuyruğu toplayıp,ceketimi giydim.. )  haklısın,önce neslişahı gömmem gerekiyor..
bir daha kimseye arabamı vermeyeceğim.. ve asla sana karışmayacağım.. ister konuş,istersen konuşma.. kimse için -abin de olsa.. - hiç yoktan şu çektiğimiz sıkıntıya değmeyeceğini düşünüyorum.. mıknatıs gibi kötülüğü  kendime çekiyorum sanırım..
iyi gelin olmayacağım ,bundan sonra... iterim belki..

tu--- (gülümseyerek) en fazla bir hafta veriyorum sana..
dediklerinin hepsini unutacağına bahse girerim.. içinde kötülüğe dair, en ufak bir iz yok çünkü.. kendini kandırma..

elimi tuttu..
tu---  gömme konusunu sen değil, ben yapacağım..
karışmayacağın konusunda söz vermişken ,elimi çabuk tutmak istiyorum..

yatak odasından çıktık..
ir--- askıları alalım..
tu--- hala orada mısın sen..
ir--- e gidiyoruz, götürelim işte...

oturma odasında ki... kılıflı askıların çokluğunu görünce..
tu--- bu ne böyle.. kaç saat kaldın,hazine odasında.. yine beni uyutup kaçtın ha..
ir--- (gülerek) öyle derin uyuyordun ki.. fark etmedin..
can sıkıntısıyla,daldım odaya.. epeyce kalmışımdır...

gözlerini kısarak bana baktı.. birşeyler düşünüyormuş gibi..

tu--- iremm.. sadece elbiselerle mi ilgilendin.. yani, hazine dolabını açtın mı..
ir--- cık,açmadım... dönüp bakmadım bile...

sarıldı bana sevinçle... yanaklarımı öpüyor...
ir-- tunaa, sırası mı diyordun.. ne oldu şimdi..

tu--- düşünsene,nerede olduğunu ıspatlayabileceğiz..

*******

hazine odasındaki kameradan kaseti seyrettik.. altta saat
ve gün yazıyor ya..
tu--- işte bunun değerine de, paha biçilemez...
ir--- bence de.. dayımı arayayım..

arayıp,anlattım.. sevindi  "siz çıkarmayın,sakın.. gelin,biz alırız.. " dedi..


Hiç yorum yok: