Translate

7 Mart 2012 Çarşamba

858.bölüm..



onları gönderdikten sonra.. 
ir--- aşkım, eve gidelim hemen..
tu--- daha erken, irem.. 
ir--- (oturdum karşısına ) senin neyin var.. kim sıktı canını.. 
tu---(bir sigara yaktı) başım döndü.. gelen giden trafiğinden.. 
ir--- benim de ama sanki sen birşeyi atlıyorsun gibi.. hadi söyle .. 
tu--- maruf ,deryayı sordu bana.. 
ir-- neee.. (.............)  bak.. 
tu--- yavaş yavaş.. kendi için değil.. kardeşi çok beğenmiş.. akşam, illa o da gelsin dedi.. 
ir--- gelemez.. o bir başkasıyla ,yemeğe gidecek bu gece..
zaten,ürkek tedirgin.. ben nasıl söylerim.. kıza.. 
tu-- ben de olmaz dedim..onun için ,biraz bozuldular.. 
ir--- bozulsun,kız zaten düşman erkeklere.. kumayla mı uğraşsın birde.. 
tu-- yalnız,o bekarmış ve tek eşli olmak istiyormuş.. 
onu belirtti.. belki,derya ister ..sor bence, kısmetine mani olmayalım... 
kapı tıklatılınca.. 
ir--- gell.. 
de-- (giymiş elbiseyi,biraz araladı kapıyı ) irem hanım,
biraz gelir misiniz.. diyecektim..
kalktım.. 
ir--- (gülerek )gelmem mii.. 
tu-- sen gelsene derya.. 
de-- gelemiyorum.. 
tu-- (gülümseyerek) peki,zorlamayım... 
ben çıktım.. alıcı gözle bakıyorum,çok yakışmış elbisesi..
ayakkabılar da topuklu.. biraz da makyaj yapmış.. saçları açılınca.. çok güzel olmuş.. 
ir--- harikasın derya, bayıldım..
de-- ben de bayılacağım neredeyse..
ir-- bir bayılan daha olacağı için.. sen bayılma bence.. 
de-- ................ 
vahide hanımın odasına girdik.. tuna duymasın diye.. 
ir-- (ellerini tuttum) derya sakin ol.. sen çok güzel , akıllı ve  güçlü bir kızsın..  mehmeti de, iyi değerlendireceğine eminim.. 
de--  alışık olmayınca kendimi 
tuhaf hissediyorum,maskesizmişim gibi geliyor.. bakışlar korkutuyor beni..
az önce giden,misafirlerinizden.. birisi bana öyle değişik ve derin baktı ki..ürperdim.. 
ir--- hıı,başka ne hissettin... bir dakika ,kahve rengi elbiseliden bahsetmiyorsun değil mi.. 
de--- cık, diğeri.. bilmiyorum ki.. koşu yapmış gibi,göğsüm ağrıdı.. nefesim kesildi sanki.. 
ir--- (gülümsedim) o da seni beğenmiş de ,ondandır belki.. tunaya bu geceki yemeğe gelir mi demiş.. ne dersin.. 
de--- yok yok.. gelmem..  olmaz.. 
ir--- tuna bana sor dediği için sordum.. ama saidin tekrar geleceğine eminim.. o zamana kadar mehmet hakkında ki fikrin de netleşir.. şimdi,randevuna git hadi.. 
de-- (içini çekerek) said nereli.
ir--- kahve rengi elbiseli olan,Dubai şeyhi.. said de kardeşi.. 
de-- sağolun.. iyi akşamlar,size.. 
ir-- sana da.. 
mantosunu giyip,çantasını aldı.. 
de-- vahide hanım, songül.. hoşçakalın.. 
va-- so-- güle güle.. 
ir--- dikkatli ol, gecenin ilerleyen saatlerinde sürmeli otelinde olacağız..biliyorsun..  herhangi bir şeye ihtiyaç duyarsan..  diye söylüyorum anladın mı... ısrar etmiyorum yani..  . 
de-- (başını salladı) sağolun desteğiniz için..  ben şu halimle  tuna beye, hoşçakalın bile diyemiyorum .... 
ama  dışarıda başımın çaresine bakarım.. 
ir-- peki canım.. 
o gidince.. derin bir nefes verip.. 
ir-- vahide hanım.. songül.. sizde gidebilirsiniz.. 
va-- tamam.. iyi akşamlar.. 
ir-- herşey için,sağolun.. 
va--- rica ederim.. 
odama girdim,dalgın dalgın.. 
yerime oturup,bir sigara yaktım.. 
tu-- ne oldu..
ir-- hiç.. gönderdim deryayı, eli ayağı titriyordu.. sana hoşçakal bile diyemedi.. öylesine,tedirgindi ki.. içim acıdı.. ve saidi söyledim.. daha doğrusu,(anlattım konuşmamızı )
kader denilen şey ne tuhaf.. derya, duygularına kapılıp .. gelir mi dersin..
tu-- bilemem.. 
ir-- hayal ablanın nişanında ,zuhal ve ziya vuruldular birbirlerine.. cenazede, yasinle figen.. abim,ela ile tanıştı..  bu gece, bir aşk daha doğar mı acaba.. yada doğdu mu.. 
tu-- hah hah hah.. çok  güzeldi.. belli mi olur,aşk bu.. dut ağacında bile saklanabiliyor.. 
ir-- (gülümsedim)iyi ki saklanmış.. .  
 tuğrul abin,evi bilmiyor mu sanki..  kalk gidelim ,daraldım.. gülderen hanım nasıl gelecek..
tu--(kalktı ayağa )ben gelirim dedi, adresi verdim.. resimleri versene bana.. 
ir--(ayağa kalkıp,uzattım) tuna,bana sarılır mısın..
sarıldı,sessizce... 
birkaç dakika sonra...
ir---  seni hissetmek istedim... iyi ki, varsın..tunamm..  yine ne oldu bana ya.. ağlıyacağım neredeyse.. 
tu--(çenemden kaldırıp,yüzüme baktı) sen de,iyi ki varsın ve benimsin.. hadi ağlayalım... 
ir-- tu-- hah hah hah... 
***********
büroyu kilitleyip .. burhanı gönderdik.. 
aşağıya indiğimizde... yağmur çiseliyordu.. saçım bozulmasın diye  kenardan,aceleyle yürürken.. 
tü--- iremm.. 
ir-- (başımı kaldırdım,tülay karşımda duruyor) tülayy.. canımm..
sarıldık biz.. 
tu-- merhaba tülay.. nasılsın.. 
tü-- (elini uzattı..tokalaştılar) iyiyim,tuna bey.. siz nasılsınız..  
tu-- iyiyiz.. şükür.. 
tü-- seni çok özledim,irem.. hiç karşılaşamıyoruz.. 
ir-- ben de.. ama çalışıyorum.. büromuz burada.. sen uğra olur mu.. nilay nasıl, diğer arkadaşlar nasıllar.. 
tü-- iyiler, okuyoruz işte.. uğramaya çalışırım.. sizi alıkoydum.. görüşürüz.. 
ir--- gel mutlaka.. selam söyle herkese.. 
tunaya da başıyla selam verip.. "söylerim" dedi.. 
yürüyünce.. arkasından baktım.. çok değişmiş.. kıyafet ve makyajla.. 
içimi çekerek " tülay,ah tülay.. neler getirdin aklıma.. şu geceyi ağlamadan ,bir tamamlasaydım "
tuna elimi tuttu.. 
yürüyüp,apartmana girdik..