Translate

7 Mart 2012 Çarşamba

839.bölüm..



yasin saatine bakıp.. ayağa kalktı.. 
ya--- uçak saati yaklaşıyor.. 
bizde kalktık.. 
ya--- herşey için teşekkür ederim.. görüşürüz.. 
tuğ--- görüşürüz yasin.. 
beraber arabasının yanına kadar.. yürüdük.. tuna yasinle,önden gidiyor.. bizde arkalarından.. 
tuğ--- irem.. siz burada mı,kalacaksınız.. 
ir--- öyle gibi.. niye sordun.. 
tuğ--- ben Adanayı biraz dolaşsam ,diyorum da.. 
koluna girdim.. 
ir---- bu gece.. yat,dinlen.. yarın dolaşırsın abi.. Adana bozar,seni..
tuğ--- hah hah hah... 
tuna döndü bize.. 
tu--- irem.. kaçmak mı,istiyor.. 
ir--- tutmuşum ki.. bir yere gidemez.. 
tuğ--- karı-koca..koordineli mi, çalışıyorsunuz.. 
ir--- eveett.. 
yasinle tokalaştık.. arabasına binip.. hareket etti o... 
tu--- eve girelim.. hadi.. 
tuğ--- beni bırakın.. sadece gezeceğim söz.. 
tu--- abi..iki gündür uykusuz ve yorgunuz... yarına ertele.. irem tatlı getirmiş..
yiyelim,çayımızı kahvemizi içip.. konuşalım.. sonrada.. akıllı uslu,yatalım.. olur mu.. 
ir--- mmm, şey getirdim abi.. özel yapım.. bol fıstıklıı, havuç dilimi.. 
kaymaklı ..şöbiyett.. 
sonacığıma,dondurmaaa.. 
ay ağzım sulandı... valla.. 
tuğ--- tu--- ir--- hah hah hah.. 
tatlıyı alıp,içeri girdik.. tuna,sobayı yakarken..  ısıtıcıyı da,açtı.. 
tuğ---  iyi,sizi uyutup.. kaçarım.. 
tu--ir--- hah hah hah.. 
mutfağa girip.. elimdekileri bıraktım.. dondurma biraz erimiş.. dolaba koydum hemen... 
tu--- tamamm.. git,gidebiliyorsan... 
tuğ--- ne yaptın,lan.. arabayı mı bozdun... vay uyanık.. beni durdurabileceğini mi ,sanıyorsun.. 
ata biner ,yine giderim.. 
kapıda durdum.. 
ir--- barın,otelin önüne de.. park edersin... texas sanki.. 
yalnız.. hiç şansın yok.. atlar özel eğitimli..
tuna olmadan ,çırpınsan da.. yürümüyorlar.. 
tuğ--ir-- tu--- hah hah hah...
tu--- nasıl biliyor,bak.. 
tuğ-- sahi nereden biliyorsun.. sana ,itaat etmiyorlar mı.. tuna olmadan.. 
ir--- kahveyi yapayım da, anlatırım.. (durdum bir an.. ) yok yok..anlatmayım.. 
yasinle uğraş sen..,hazır bizi unutmuşken.. iş açmayım,yeniden.. 
tu--- tuğ--- hah hah hah... 
girdim mutfağa.. 
kahve pişinceye kadar.. tatlıyı, dondurmayı  hazırladım.. onlarda salonda konuştular.. 
sonra tepsiyi ve diğerlerini salona getirip ikram ettim... 
sıcak olmuş içerisi.. cekedimi çıkarıp.. oturdum tunanın yanına.. 
yerken işlerden,konuştuk..  epeyce.. sonra ben yeniden mutfağa gidip.. 
onları yalnız bıraktım..ama duyuyorum.. 
kek çırptım.. attım fırına.. yarına hazır olsun.. 
sıkıntısı,aylinin güvensizliği.. evlenmeye yanaşmamasıymış..
o da, haklı kendince.. 
diyordum ama abim açılıp,anlatınca fark ettim ki.. neslişahtan bahsedip 
(nerede acaba, nasıl.. dün gittim,eve hiç uğramamış  vb)gibi lafları ayline söylerse.. olacağı bu.. 
ne kadar aklı başında laflar etse de, tutarsız tavırları kızı korkutmuş.. demek ki.. 
unutamadığını düşünmüştür.. şu anda, bende öyle düşünüyorum.. 
tunam ne kadar ,haklıymış meğerse.. 
"kurtulmayı istiyor mu bakalım ,acı çekmekten zevk alıyor "demişti... 
kapıya yaslanıp.. tunaya baktım... onun gibi, koca var mı yaa.. 
ziyanın " türünün son örneği" dediği aklıma gelince gülümsedim.. öyle sahiden... 
tuna .. aniden,bana dönüp.. "ne oldu" dedi... " hiiçç " diyerek.. gidip yanına oturdum.. 
tuğ--- başınızı şişirdim, hadi yatalım.. yorgun muşsunuz.. 
tu---  başımızı şişirmedin..üzüldük haline.. 
neden abi, neden.. söyle bana.. hani kurtuldum diye ,
sevinmiştin..  şu halini,gördükten sonra.. ben bile inanamıyorum.. sahtemiydi sevincin.. 
eski karından,kötülüğünden başka ne kaldı sana...  seni takmadığı bir yana.. 
kendi çocuğunu.. ufuğu bile, harcadı o..  
telefon konuşmasının ,dökümünü okutayım istersen sana.. içinden belki ,tamamen atarsın o zaman.. 
 tek celsede boşanıp,velayeti .. nasıl aldın sanıyorsun.. 
herkes anladı da.. bir sen anlayamadın hala.. irem de,duydu..günlerce kendimize gelemedik.. biz.. 
hem ayline, niye kabahat buluyorsun ki.. 
o sana eski kocasından yada erkek arkadaşından bahsetse ,ne hissederdin... 
eskide kalmış,unutmuş diyip.. gönül rahatlığı içinde,evlenirmiydin.. 
tek bir imasında ,kuşkulanmazmıydın.. o nasıl..inansın sana... 
tuğ--- (içini çekerek) tüm dediklerini, kabul ediyorum..haklısın.. ama iyi mi bilmek istiyorum.. 
tu--- tuğrulll.. iyi değilse.. kendisi yapmıştır.. sen çare olamazsın artık..
olmamalısın da.. 
aylini,ufuğu düşünüyorsan.. sitem ediyorsan.. kendine dürüst ol bari.. 
 allah belasını versin..kene gibi, sülük gibi.. yapışmasına ,izin veriyorsun.. 
o zaman ,kimseye suç bulma.. herkes üstüne düşeni ,düşmeyeni fazlasıyla yaptı.. 
halinin tek suçlusu sensin.. aylin, ne yapsın seni.. nasıl bağlansın.. sen,bağlılığın anlamını biliyor
musun ki... 
herkese akıl vermeyi gelince,iyisin.. birazda kendine ayır... 
ben dolaşacağım biraz.. arabanda ,benzin yok.. gitmek istersen..benim arabamı al... 
iyi geceler.. 
ayağa kalkınca..elini tuttum.. 
ir--- tunaa.. dur yaa.. nereye gidiyorsun.. 
tu--- hava alacağım..irem.. bırak beni.. yoksa ,kötü olacak.. 
tuğ--- sen dur.. ben giderim.. 
 kalktım... 
ir--- aaa, şaşırdınız mı siz... küçük çocuklar gibisiniz.. bir yere gitmiyorsunuz... 


Hiç yorum yok: