Translate

7 Mart 2012 Çarşamba

820.bölüm..

tu--- bekle irem..
 
tam o esnada.. ziya .. elinde bir sürü.. kutu, ambalaj kağıdıyla evden çıktı.. 
elindekileri..  düzeltip.. katlayarak.. arabasının bagajına koyuyor.. 
 
ir--- bu da pinti,çıktı.. çöpe atmıyor..şuna bak.. satacak mı ne.. 
tu-- ya--- hah hah hah.. 
 
zuhal de.. geldi yanına,  elinde alacağım dediği şeylerin..poşetleri var .. 
arabanın, arka koltuğuna koyuyor..
 
tu--- içeri girsinlerde.. hiç sesimizi çıkarmadan ,dönelim.. zuhali ,eve götürecek sanırım.. 
 
 arabanın yanında..konuşurlarken, zuhal ziyanın..  omuzunu çırpıyor.. 
ziya da.. zuhale elini gösterip.. kirli diyor, herhalde.. zuhal saçlarını öne eğip.. salladı.. demek
birşey var dedi .. 
ziya bagaj kapağını kapatırken..ellerini,siliyordu.. 
zuhal de,içeri girdi.. ışıklar sönüyor.. tek tek.. 
ziya , arabayı çalıştırınca..   tuna da.. çalıştırıp.. geri geri gitmeye başladı... 
 
tu--- bizi görmesinler ,bari.. 
ya--- evet.. baskına mı geldiniz ,der ziya..
ir--- tuna ,pastaneye gidelim... 
 
ya--- beni bırakın.. yürümek istiyorum biraz.. 
 
ana caddeye çıkınca... 
ir--- ben sen ,açıl diye istemiştim yasin... 
tu--- bira içireyim mi, sana.. 
ya--- yok tuna.. 
 
biz kenarda durmuş konuşurken.. ziyanın geldiğini görmedik tabi.. dıt dıt korna çalıp, yanımızda durdu.. 
ir--- işte yakalandık..
ya--- ben yokumm.. 
tu--- ir--- hah hah hah... 
 
camı açtı ,tuna.. 
zi---- abii.. merhaba.. nereye gidiyorsunuz.. bize mi ,geldiniz yoksa.. 
tu--- merhaba ..yok canım.. dolaşıyorduk.. nasılsınız.. 
zi--- iyi,yorgun.. eşya geldi de .. zuhali götürüyordum.. geri dönebilirim.. isterseniz.. 
tu--- dönme,dönme.. hayırlı olsun.. başka zaman geliriz.. 
 
ben başımla , arka koltuğu işaret ediyorum... ziya gördü ,benim hareketimi.. 
 
indi kendi,arabasından... bizim,arka kapıyı açıp.. bastı kahkahayı... bizde içeride gülüyoruz... 
zuhal de .. benim tarafıma geldi... 
 
zi--- yasinnn .. oğlum.. koltukta otursana,paspasın üstünde ne işin var.. 
 
 gözlerimizden yaş geldi... 
 
doğruldu..gülerek..
ya--- yere birşey düşmüştü de.. ona bakıyordum.. 
zi--- yedim bende.. niye saklanıyorsun oğlum.. yine ne yaptın.. 
 
ya--- hah hah hah... 
 
tu--- ziya, takip et beni... 
zi--- (gülerek) tamam.. da.. zuhalle ,iremle revüye gitmem abi.. 
ir--- aaa.. ne revüsü.. kız zuhall.. sesin çıksın.. 
zu--- gidebiliyorsa gitsin,irem.. 
 
ya-- tu-- ir-- hah hah hah... 
ir--- oh olsun.. ziya.. 
zu--- iremm.. çok yorgun da,ondan dedim gülüm... 
 
zi--- hah hah hah..  
ir--- sen ne diyorsun ,kız.. 
zu--- iremm... seni kızdırıyor ,o.. . çaktırma..sıkmıyorduk ama gidemiyordu.. hatırlasana.. 
 
tu-- ya-- zi-- zu-- ir--- hah hah hah... 
 
zi--- zuhal.. ne diyorsun.. gidelim mi..
zu--- tuna.. nereye gideceğiz.. biz gerçekten..çok yorgunuz.. 
tu--- bir yerde oturup,bira içelim demiştim.. zuhal.. 
zu--- iyi.. gidelim.. öyleyse.. 
 
zi--- abi.. işimiz yeni bitti,daha yemek yemedik.. sen beni takip et.. pişman olmazsın..
tu--- peki.. 
 
arabalarına oturdular...
ziya önde, biz arkada.. baraj gölü ,kıyısına geldik.. ama lokantaları da geçti.. hala gidiyor..
 
ir--- bu ziya nereleri biliyor ya... kurttepeye geldik ,neredeyse.. 
ya--- adamın bilmediği mi var.. geziyor, öğrenmiştir.. 
tu--- tahminen, " hocanın yeri"ne gidiyor.. sen bilmiyor musun sanki.. 
 
ya--- (gülerek)yine mi, yakalandık.. diyeceğim de.. burada yoktunuz.. görmüş olamazsın.. 
ir--tu-- hah hah hah.. 
 
ir--- yasinnn.. neler duyuyorum.. 
ya--- ne.. biz evliyiz.. unuttun mu..
ir--- unutmadım da.. daha ne kadar, gizlenebileceğinizi bilmiyorum..  
 
ya--- işte onu ben de.. bilmiyorum,irem.. 
ir--- birde aklıma şey takılıyor.. siz düğün yaparken.. nikahı nasıl unutturacağız ki.. 
 
tu---  hah hah hah.. sahte, nikah memuru olarak..sahte imamı, getiririm ben.. 
 
ir--- ya--- hah hah hah.. 
ya--- iyi fikir.. 
ir--- tuna dediğin yer burası mıydı.. ay ne güzell.. şuraya bakk.. 
tu--- evet.. ziya, kesinlikle  bu işi , biliyor.. 
ir--- şüphemiz yok zaten.. 
 
ya--- yıllardır gelmemiştim.. 
tu--- bende.. 
 
çam ormanının içindeyiz.. gölün tam kıyısında ki, 
salaş  kulübecik .. 
birkaç lüks lambasıyla aydınlatılmış..
önünde  üç masa var.. göl durgun,esinti yok..kayıklar bile sallanmıyor.. 
arabalardan indik.. kimsecikler yok,gibi..
 
 
zi---  hadi, buyrun.. 
tu--- irem,elimi tut..
zi--- aman, kaymayın.. yer, biraz meyilli..
ya--- Adanalı olan biziz,ziya.. biliyoruz..merak etme.. 
zi--- acil evlenmek den başka ,ilgi alanlarını bilmediğim için.. uyarayım demiştim yasin.. 
 
tu-- ir-- ya--- zu-- zi-- hah hah hah.. 
 
zi--- figene ne deriz,sonra.. 
ya--- şu anda umurunda ,olduğunu sanmıyorum.. 
zi--- nasıl yani.. 
ya--- boşver,ziya.. 
 
kulübenin..önüne geldik.. oranın sahipleri herhalde.. karı koca..oturmuşlar masada.. 
önlerinde mangal.. çay içiyorlar... 
 
adam gülerek ayağa kalktı.. 
---- ziyaa.. oğlum hoşgeldin.. 
tokalaştılar... 
zi--- hoşbulduk.. fazıl amca..  balık ,istiyoruz.. barbun yada yayın var mı.. 
---- olmamı oğlum.. ayakta kaldınız.. içeri mi,dışarı mı oturmak istersiniz... 
zi--- başka kimse yoksa..içeri oturalım.. arkadaş ,yeni evli de.. 
 
kahkamız inletti etrafı.. 
 
 

Hiç yorum yok: