Translate

7 Mart 2012 Çarşamba

817.bölüm..


telefon, çaldı çaldı çaldı..
açıldığında da..uykulu ,sarhoşluktan dili dolanarak.. 
 "aloooooo, ne rahatsız ediyorsunuz lan" dedi abim.. 
 
ir--- pardon abi.. ben ben, rahatsız etmek istememiştim...
tuğ--- iremm.. sen misin.. kusura bakma ya.. birden,uyanınca şey oldu... saçmaladım... 
 
ir---  bu saatte ,ne uykusu bu abi.. ufuğum gelmedi mi ,daha.. 
tuğ--( içini çekerek..). ufuk ,aylinin evine gidiyor.. on gündür.. 
 
ir--- e aylin çalışmıyor mu,evde nasıl kalıyor çocuk ..tek başına.. hem niye gidiyor, anlamadım ki.. 
 
tuğ--- uzun hikaye..  evde,aylinin annesi var.. ufukla iyi anlaşıyor.. 
halimi  görmesin diye ,bende izin verdim.. 
 
ir--- abim,senin neyin var .. istediğin gibi,boşanıp ufuğun velayetini aldın.. 
ne bedeller ödediğini,sevinç çığlığı attığını... unuttun mu.. bu ne şimdi.. 
 
tuğ--- ........................................
 
ir--- konuş abi.. haksız mıyım..
 sana ,yardım edebilme uğruna.. dava açabilmen için..
neslişahın sapıklıklarını anlatmasını.. karı koca, ruhsal durumumuzu yerle bir edeceğini bile bile.. 
boşuna mı ,dinleyip ... çırpındık yoksa.. 
 
tuğ---................................ 
 
ir--- seni görmem ,lazım.. ufuğu al, ilk uçakla buraya gel..  bekliyorum ve itiraz kabul etmiyorum.. 
tuğ---(içini çekerek...) gelemem.. irem..
 
ir--- gelirsiinn.. uyduruk bir bahane ,buldurtma bana.. yalan söyleye miyorum ,biliyorsun... 
 
tuğ--- hah hah hah.. 
 
ir--- hadi yüzünü,yıka da.. git ufuğun ve aylinin gönlünü al.. sana,ilgili  baba olmak çok yakışıyor..
belki bir gün.. ilgili bir eş olabileceğine.. aylini de,ikna edersin.. dediklerimi düşün, olur mu.. 
öpüyorum ufuğu ve aylini.. hoşçakal.. 
 
tuğ--- arka arkaya ,tokat yemiş gibi oldum..  yeni uyanmışım, .. birden yüklenilir mi.. insafsız gelin..
tunaya, acıdım birden.. 
 
ir--- tuna alıştı, memnun halinden.. 
tabanca tutsam, menzilde değilsin.. 
uzaktan,ayıktırmayı.. denedim bende..
 
tuğ--- hah hah hah... 
 
ir--- abimmmm.. canım.. sana gülmek de, çok yakışıyor.. güçlü bir erkek ,olmak da.. 
benim abim,mutlu olmayı da..mutlu etmeyi de.. bilir.. sana güveniyorum.. 
 
tuğ--- gelinnn.. perişanım,iki tokat daha geldi.. 
ir--- hah hah hah.. 
 
tuğ--- saat kaç.. daha,tuna gelmedi mi , bana sardın da.. 
 
ir--- hah hah hah... tunam..çiftlikte işçilerle uğraşıyor.. yeni gelmişler de.. gecikecek biraz..
bende halama gideceğim şimdi.. bize yakın ,oturuyorlar artık.. firuze hanımla ,karşılıklı ev aldılar..
yasin sözlendi.. haziranda evlenecek.. İstanbulda sözlüsü de.. karşılaşabilirsiniz yani.. 
 
tuğ--- hayırlısı olsun.. çok selam söyle.. firuze hanımla ,halamın ellerinden öpüyorum.. 
irem, sen erenle mi konuştun... 
 
ir--- ayol ,ne desem ki.. şimdi..
tuğ--- anlaşıldı.. hadi hoşçakal.. 
 
ir--- gel, tamam mı.. sana işkembe yaparımm, humus yaparımm..  patlıcan salatası bile olabilir yani..  
tuğ--- hah hah hah... tamam.. 
 
kapayıp, kalktım.. ışığı söndürmüştüm ki..  yeniden çalınca.. sinirle.. açtım.. 
ir--- alo.. 
ma--- iremm?
ir--- merhaba maruf.. 
ma--- merhaba.. ters bir zamanda mı aradım.. tuna yok mu.. 
ir--- hayır maruf.. ilk gün stresi diyelim.. tuna çiftlikte.. sana, tel numarası vereyim.. oradan ara..
tarım işçileri gelmişlerde... 
ma--- tamam... 
numarayı yazdı... 
 
ir--- konu neydi... ben yardımcı olsam..
ma--- şimdi sana ,olamazsın..ikimizin aramızda desem ,merak edip tunaya yükleneceksin.. ne desem ki..
 
ir--- hah hah hah.. peki.. sormadım.. siz konuşun.. 
ma---- ufffffffff.. hoşçakal.. 
ir--- hoşçakal selam söyle.. 
ma---tamam.. 
 
başka bir telefon ,daha gelmeden.. çabucak çıktım bürodan... kapıyı kilitlerken..
ir--- burhan.. iyi akşamlar.. 
bu--- size de..
ir--- hadi git, sende.. evine.. 
bu--- ertuna bey.. gelmedi... sorun yok ,değil mi.. 
ir--- yok burhan.. biraz gecikecek.. hoşçakal..
bu--- güle güle, efendim... 
 
indim basamakları.. 
ay yürümek,bir iyi geldi ki.. 
 
hava da tam kararmamış daha.. rüzgar hafif hafif esince.. çiçek kokularını getiriyor...
saçlarımı  tutan tokayı çekip,açtım...  özgür bıraktım..yani.. 
mağazaların vitrinlerine ,baka baka yürüdüm.. 
 
pastaneden tatlı aldım.. sarılırken.. dışarı konmuş masalardan birisine oturup.. 
gelip geçenleri seyrettim... bir süre.. 
mis gibi, bahar havasını içime çekerek.. 
elimde tatlı..poşeti ..beş dakika sonra halama geldim.. zile basıyorum,açan yok..
karşı dairenin ziline 
basınca.. kapı açıldı hemen... 
 
ben,apartmandan.. içeri girerken.. firuze hanımın ,yüzünü görmenizi isterdim.. nasıl sevindi.. 
fi--- iremm.. kızımm.. hoşgeldin.. 
ir---- hoşbuldum.. firuze hanım.. (elini öptüm ) halam yok mu.. 
fi---   muazzez hanım da,bizde.... gel hadi.. ertuna nerede.. 
ir--- tek geldim..

Hiç yorum yok: