Translate

6 Mart 2012 Salı

799.bölüm..


ayağa kalkıp.. "gideceğiz ya.. saraya.. " ellerinden tutup..kaldırdım... 
 
ir--- marufun çocuklarını..  sinemaya yada ne bileyim hamburger yemeye
falan götürelim ha.. ne dersin... değişiklik olurdu.. çocuklar eğlensinler diyorum..... 
 
tuna baktı baktı.. sonra gülmeye başladı... 
 
ir--- yaa.. gıcıklık etmee, ne gülüyorsun... 
 
tu--- bir tanemm.. 1,2.. 5.. 10.. 20  çocuktan bahsetmiyoruz ki.. nasıl götüreceğiz.. 
nasıl idare edeceğiz... el ele yürüsek.. kaldırımdan kimse geçemez... 
araba sorunu da,var.. tabi.. otobüs lazım bize.. 
buranın yabancısıyız.. hem,sen nerede sinema var biliyor musun...
izin verecekleri de meçhul..
 
bıraktım ellerini.. 
telefonun yanına gidip.... 
ir--- hevesimi kırmasana.. öğrenirim.. 
tu--- hah hah hah.. 
 
birkaç telefon görüşmesinden sonra... hayal kırıklığıyla ..ahizeyi bırakıp.. bir sigara yaktım... 
suratım asık tabi.. tuna da.. konuştuklarımı anladığı için.. hiç sesini çıkarmıyor.. 
 
sinemayı, servisi.. filmi buldum.. ama izin almak için.. 
marufla konuştuğumda.." saraydan çıkmaları.. güvenlik açısından mümkün değil,irem.. çok üzgünüm.. 
sende riske girmelerini ,istemezsin değil mi.. " diyince.. birşey diyemedim.. kapadım..
 
tu--- saat dört.. hazırlan da.. gidelim.. 
 
 sigarayı söndürüp..  sesimi çıkarmadan.. tabakları mutfağa götürdüm..
sonra da.. 
giyinmek için.. yatak odasına geçtim.. 
 
yarım saat kalmışımdır.. tunada telefonla konuştu ama ..nereyi aradığını..bilmiyorum.. 
 
yemek demese..umurumda olmayacaktı..  gitmek için,hevesim yok ama giyindim yine de..  
 
tunanın illa alalım dediği .. fuşya rengi..elbiseyi giydim.. hiç abartısı yok.. kulplu.. vücuda oturan
kayık yaka.. kolsuz .. boyu,diz hizasında ama müthiş yakıştı.. 
 
makyajımı da ona göre yaptım.. inci kolyemle küpelerimi taktım... gerçek değil.. bujiteriden aldım..
parfümü ,kulağımın arkasına sürdüm.. o gerçek işte... mmm,nasıl güzel kokuyor anlatamam..
saçımla uğraşırken.. 
tuna girdi içeri... 
tu--- hiiii... aman allahım.. çok güzelsin.. almayalım diyordun,birde... 
 
topuzu yapınca... elimi belime koyarak, döndüm etrafımda... 
beni  heveslendirmek istemesine ,gülmemek elde mi.. 
 
ir--- teşekkür ederim ,hayatım... 
tu--- rica ederim.. bende beyaz takımımı, giyeyim dimi.. 
 
ir--- hımm.. iyi olur.. kiminle konuştun sen.. 
tu--- elimiz boş gitmeyelim diye.. top ve bebek siparişi verdim.. çocuklar sevinsin.. gönderecekler,saraya.. 
 
ir---- düşünceli aşkım.. sağol.. bir de çiçek yaptıralım.. 
tu--- tamam.. 
 
beyaz topuklu ,ayakkabılarımı.. 
elbisemle aynı renk,şifondan kısa cekedimi giydim..   
tunam da.. giyindi.... 
 
ir--- üfff üff.. çok yakışıklısın ağam.. 
tu--- sağol da.. ağan , güldüğünü görmek istiyor... 
ir--- (gülümsedim... ) tamam gülerim.. aşkım.. (...........) maruf ,sinirimi bozdu.. 
tu--- .(............ ) işte, ne olacak.. 
tu-- ir-- hah hah hah.. 
 
beyaz minik çantamı ,aldım elime.. gülerek.. çıktık evden... 
 
***********
 
saat tam beşte saraydaydık... arabamız..  giriş yapıp.. saraya doğru giden..uzun yolda ilerlerken.. 
bahçede ki, hareketliliğe baktım..bir çok kişi var, üniformalılar.. hemde.. 
 tır girmiş.. içeriye.. 
koltuklar iniyor.. bir büyük perde gerilmiş..  ileriye..  
hoparlör olduğunu tahmin ettiğim ,kutular üst üste konulmuş.. 
 
çocuklar koşturuyorlar çevrede.. telaşlılar sanki... 
toplar ve bebekler gelmiş.. ellerinde... görüyorum.. 
maruf ve ekibi.. dizilmişler yine.. karşılama için..
 
 
ir--- n'oluyor, burada.. 
tu--- nereden bileyim ki.. 
 
ir--- sen ,çok tatlısın ya.. bebek ve top aldırman,güzel olmuş... 
tu--- tat konusuna ,sonra döneriz..   iyi davran ,marufa.. o da ,kendince haklı..
 
ir--- (.............) işte (..............)
tu--- ooo.. abartma.. sen çocuğunu, emanet eder miydin.. 
ir--- olmuyor ama.. ağam.. belden aşağı vuruyorsun,sen kimden yanasın.. 
 
tu--- ( güldü..) senden...yanayım,şüphen mi var... ama adil ol.. 
 
durdu arabamız... maruf ,şöför daha inemeden kapımı açtı... 
elimde ki ,buketle indim.. tokalaşıyoruz...
 
tuna da, yanıma geldi.. 
ma--- (gülüyor) hoşgeldiniz.. irem, senin inat olduğunu biliyordum da.. sinemayı, buraya getireceğini..
 hiç tahmin etmemiştim doğrusu... çocuklar çıldırdılar... 
 
(ah aşkım beniimm.. sinema salonunu ,buraya mı getirtmiş.. irem ,köle olsun sana.. 
şu karşımda duran şeyh bozuntusu.. eline su dökemez senin..
 neyse.. bozmayım bari.. bilmediğimi anlamasın..,.............. )
 
ir--- hoşbulduk, maruf.. çocuklara zaafım var.. biliyorsun.. 
(tunaya bakıp,Türkçe devam ettim..) "birde,ağama  "
 
marufla tokalaşırken.. mırıldandı.. " ağanın, zaafı da..  sensin"
 
 

Hiç yorum yok: